Stellar Transformations - Bölüm 1.3: Gece Yarısı Tartışması

---

Çevirmen: Darkcack

Editör: ÇHY

 

“Kim o?” Sisli Köşk’ün girişinde soğuk bir sesle siyah zırhlı bir asker sordu. Diğer siyah zırhlı asker de uzaktaki silüete bakıyordu. Bir süre sonra bu iki siyah zırhlı asker, gelen kişinin Üçüncü Prens Qin Yu olduğunu açıkça görebildi. Şaşırmış gibi hissetmelerine engel olamadılar ancak yine de her zamanki gibi diz çöktüler ve saygıyla söylediler: “Üçüncü Prens!”

 

Qin Yu koştuğu için alnında küçük ter damlaları vardı, ama gözleri heyecanla parlıyordu. Bütün yüzü kızardı. “Siz ikiniz ayağa kalkın.” dedi ve hatta iki siyah zırhlı askere gülümsüyordu. Bundan hemen sonra aceleyle Sisli Köşk’e girdi.

 

Bu iki asker, Qin Yu’nun arkasından şüpheli gözleriyle bakakaldı.

 

“Üçüncü Prens dağın tepesine yıldızları izlemeye gittiğinde, genellikle ertesi günün gün batımına kadar beklerdi. Bu sefer neden bu kadar erken döndü?” diyor sol taraftaki siyah zırhlı asker şüpheyle.

 

Sağ taraftaki asker de şaşkınlıkla başını sallıyordu. Açıkçası sebebini bilmiyorlardı.

 

***

 

Lian Yan, Qin Yu'nun 'Büyükbaba Lian' dediği kişiydi. Qin klanındaki yaşlı bir adamdı. Şu anki Doğu Fatihi Prens Qin De onun tarafından büyütüldü, bu yüzden Qin klanındaki sesi hâlâ çok etkiliydi. 2 yıl önce Qin De, Qin Yu'ya bakması için Sisli Köşke gitmesine izin verdi.

 

Bir rüzgar gibi Qin Yu, Lian Yan’ın odasının hemen dışına koştu. Sonra hemen küçük yumruklarıyla kapıyı güçlü bir şekilde çaldı.

 

Bang! Bang! Bang! Bang! Bang! Bang!

 

“Büyükbaba Lian, acele et ve kapıyı aç. Ben Xiao Yu. Seninle konuşacak bir şeyim var. Hemen kapıyı aç.” diye bağırıyordu Qin Yu aceleyle. Kısa bir süre sonra odada lamba ışığı oluştu. "Xiao Yu, büyükbaban biraz önce uyuyakaldı ama sen onu uyandırdın," diyor iyi huylu bir ses. Sonra kapı açıldı.

 

Altmışlı yaşlarında, bir paltoyla sarılmış nazik bir yaşlı adam Qin Yu'nun önünde belirdi.

 

“Ah, Xiao Yu, sorun nedir? Kafan çok terlemiş.” Lian Yan, Qin Yu'yu görünce şaşırdı. Qin Yu bir şey söylemek istiyor ama uzun zaman önce koşmaya başladığından, sadece nefes alabiliyordu. Lian Yan aceleyle şöyle dedi: “Hadi, önce odaya gir ve sonra konuş.” söylediği anda, Qin Yu'yu odaya yönlendirdi.

 

2'si odadaki masada oturuyordu.

 

“Sakin ol. Acele yok. Nefesini topladıktan sonra konuşalım,” diyor Lian Yan, Qin Yu'nun bir şey söylemek istediğini gördüğü için onu rahatlatmaya çalışıyordu. Qin Yu derin bir nefes aldı ve sonra Lian Yan'a baktı ve çok kararlı bir şekilde şöyle dedi: “Büyükbaba Lian, dövüş sanatlarını uygulamak istiyorum.”

 

“Dövüş sanatları uygulamak mı istiyorsunuz?” Lian Yan biraz şaşırdı. Bundan sonra gülerek sordu: “Xiao Yu, neden dövüş sanatlarını uygulamak istiyorsun?”

 

Qin Yu biraz sarsılmıştı. Ama sonra mutlu kahkahalarla şöyle dedi: “Sebebi yok. Sadece Sisli Köşk’te ki amcaların her biri çok zorlu, bu yüzden onlar gibi olmak istiyorum. Büyükbaba Lian, dövüş sanatlarını yapabilir miyim?”

 

Qin Yu’nun babasının sevgisine olan arzusu, kalbinin dibine gömülmüştü. Bunun, daha sonra durmaksızın çabalamak için bir hedef olacağını düşünüyordu.

 

“Xiao Yu, dövüş sanatlarının ne olduğunu biliyor musun?” diye sordu Lian Yan cevap vermek yerine.

 

Qin Yu başını salladı ve şöyle dedi; “Sadece dövüş sanatları uygulayıcılarının çok zorlu olduğunu biliyorum. Başka bir konu hakkında fazla bir şey bilmiyorum. İç enerji gibi şeyler de var gibi görünüyor.” 8 yaşında bir çocukken, Qin Yu birkaç kitap okumuş olsa da hâlâ bilmediği çok fazla şey vardı.

 

“O zaman önce size ayrıntılı bir giriş yapacağım.” diyor Lian Yan gülümseyerek.

 

Qin Yu’nun gözleri hemen parlıyordu. Lian Yan'a baktı ve dikkatini odaklamaya başladı.

 

“Önce dünyadaki uzmanlar hakkında konuşacağım. Houtian uzmanlarına ve Xiantian uzmanlarına ayrılmışlardır… Xiantian uzmanlarının üzerinde duran Shangxian,” diyor Lian Yan gülerek, “Qian Long kıtasında, nehirdeki balık sayısı kadar Houtian uzmanı var. Onları saymak imkânsız. Ancak Xiantian uzmanlarına gelince, Chu krallığında 100'den fazlası yok.”

 

“100 kişi mi?” diyor Qin Yu şaşkınlıkla, “Chu krallığının nüfusu 4 milyar değil mi? Nasıl bu kadar az Xiantian uzmanı olabilir, onlarca milyondan sadece 100 mü?”

 

Lian Yan içini çekti ve konuştu, “Bir Houtian uzmanı olmak için, sadece uygun bir uygulama yöntemine ihtiyaç vardır. Ancak bir Xiantian uzmanı olmak son derece zordur. Bir Xiantian uzmanı olmak için yerine getirilmesi gereken 2 gereklilik vardır; ilki, Houtian seviyenizi en üst düzeye çıkarmalısınız. İkincisi, cennetin doğal yolunda sezgisel bir aydınlanmaya sahip olmalısınız.”

 

Qin Yu şüphesiz ve gecikmeden soruyor: “Cennetin bu doğal yolu nedir?”

 

Lian Yan hemen kahkahalarla gülüyor: “Cennetin doğal yolu bir nesne değil, sadece kendi başınıza kavrayabileceğiniz ve kelimelerle açıklamak çok zor bir anlayış. Bazı insanlar 10 yıl boyunca Houtian seviyesinin zirvesinde olsalar bile ancak sezgisel aydınlanmadan yoksun oldukları için son adımı tamamlayamadılar ve bu nedenle yaşamlarında Xiantian uzmanı olamadılar. Ancak Xiantian uzmanı olsaydılar, ömürleri 500 yıla çıkardı.”

 

“500 yıl!” Qin Yu’nun çenesi düştü.

 

Qin Yu’nun sevimli ifadesini gören Lian Yan güldü: “Xiantian uzmanı olmak çok zor. Ama eğer biri olabilirseniz, bunun birçok faydası olacaktır. Bir Xiantian uzmanının bedenindeki Xiantian enerjisi esasen bir Houtian uzmanının enerjisinden farklıdır. Tamamen farklı iki seviyedeler.”

 

...

 

“Ah, Büyükbaba Lian, Xiantian uzmanlarından daha yüksek seviyede Shangxian uzmanları var, değil mi?” Qin Yu ışıltılı gözlerle sordu.

 

Xiantian uzmanları çok iyiyse, Shangxianlar ne kadar harika olmalılardı?

 

“Shangxian uzmanı olmak nasıl kolay olabilir?” Lian Yan iç çekti: “Onları gördükten sonra imparatorların bile ‘Shangxian’ ı çok saygıyla selamlaması gerekir. İmparatorlar Shangxian uzmanları tarafından öldürülmekten korkuyorlar çünkü Shangxianlar uçan kılıçlarıyla gökyüzünün dokuzuncu seviyesine uçabiliyor. Temelde ölümlü sayılmazlar!”

 

“Gökyüzünün dokuzuncu seviyesine uçmak mı?”

 

Qin Yu’nun zihninde, gökyüzünün dokuzuncu seviyesinde uçarken uçan bir kılıç üzerinde durduğu bir resim kendiliğinden belirdi. Küçük Qin Yu’nun kalbi, bu tür bir zevk ve özgürlük tarafından büyülenmeye engel olamadı. Bilinçsiz olarak, zihninde Shangxian olma arzusu irkildi.

 

“Tüm Chu krallığının 100'e yakın Xiantian uzmanı var ama… Son 100 yılda yeni bir Shangxian uzmanı görmedi. Dahası, tüm Chu krallığında 3'ten fazla Shangxian uzmanı yoktur. Bunlardan 2 tanesi 300 yıl önce Shangxian oldu. Son 300 yılda sadece Feng Amcanız bir Shangxian olabildi.”

 

“Feng Amca mı?” Qin Yu Feng Amca'yı hatırladı. Sıklıkla beyaz bir tuna kullanan beyazlarla kaplı Feng Amca aslında bir Shangxian mıydı?

 

Lian Yan devam etti: “Bununla birlikte, bir Shangxian olmak istiyorsanız, orada bir ustadan öğrenmek için Denizaşırı Ölümsüz Adalarına gitmeniz en iyisi. Ama her ülkenin Shangxian'ları hariç, Denizaşırı Ölümsüz Adaların yerini kim bilebilirdi ki? Eğer sıradanlar bir Shangxian görebilseler bile, Shangxian'a Denizaşırı Ölümsüz Adaların yerini sorma nitelikleri olacak mıydı?”

 

“Konum bilinse bile Denizaşırı Ölümsüz Adalar gerçekten Qian Long kıtasından çok uzakta. Qian Long kıtasında her yıl 10.000'den fazla insan dövüş sanatları öğrenmek için Denizaşırı Ölümsüz Adaları aramaya gitti. Hepsi olağanüstü insanlardı ancak okyanusta çok fazla gizli tehlike var, bu yüzden 1000 kişiden sadece 1'i Denizaşırı Ölümsüz Adalara canlı olarak ulaşabiliyordu.” diyor Lian Yan duygusal bir şekilde.

 

Qin Yu’nun gözleri hemen parladı. “Büyükbaba Lian, her yıl 10 kişi Denizaşırı Ölümsüz Adalarına ulaştığına göre, neden Qian Long kıtasında çok az Shangxian var?”

 

Qin Yu’nun anlayışına göre, her yıl 10 Shangxian olması gerekiyordu, o zaman Qian Long kıtasında çok fazla olmaları gerekmez miydi?

 

Fakat tüm Qian Long kıtasındaki Shangxian sayısı çok azdı. Son birkaç yüz ila 1000 yıl içinde, toplamda 10'dan az Shangxian uzmanı vardı.

 

Lian Yan, “Denizaşırı Ölümsüz Adalara ulaşarak nasıl bir Shangxian olabilirsiniz?” diyordu Lian Yan başını sallayarak, “Shangxian uzmanlığı çok özel. Herkesin Shangxian uzmanı olması nasıl mümkün olabilir? Uygulama yöntemi herkese duyurulsa bile 1000 kişiden sadece 1'i bunu uygulamak için gerekli yeteneklere sahip olacaktır.”

 

“Ah, bu Denizaşırı Ölümsüz Adalara giden insanlardan birinin Shangxian olmasının neredeyse 100 yıl sürdüğü anlamına gelmiyor mu?” Qin Yu, bir Shangxian olmanın ne kadar zor olduğunu hemen hissetti.

 

Lian Yan aniden ayağa kalktı ve pencereden dışarı baktı.

 

“Shangxian? Çok göz kamaştırıcı bir isim. Tüm Qian Long kıtasındaki sayısız uzman bu konuda çıldırdı. Sayısız uzman Shangxian olmak istiyordu. Uçan kılıç çekilir çekilmez binlerce kişinin kafasını alabilmek bu ne tür bir büyü gücüydü böyle?” Lian Yan’ın gözlerinde bir arzu vardı. Sonra duygusal olarak şöyle dedi, “Babanız bile Shangxian’ın yardımına sürekli ihtiyaç duyuyor. Eğer bir tane daha Shangxian babanıza yardım ederse, muhtemelen amacına ulaşacaktır.”

 

Qin Yu’nun kalbi aniden daha hızlı atmaya başladı.

 

“Babamın hedefi mi?”

 

Aynı zamanda, tüm vücudu boyunca sıcak bir akım hissetti. Qin Yu hemen tüm vücudunun canlılıkla dolu olduğunu hissetti. “Dövüş sanatları uygularsam ve Shangxian olursam, babam çok mutlu olur. Zamanı geldiğinde ona da yardımcı olabilirim.”

 

Kendisinin bir Shangxian olduğunu düşünerek, babasına yardım edebildiğini, övgüsünü ve saygısını kazanabildiğini düşünen, yalnız ve babasının sevgisini özleyen Qin Yu’nun kalbi adeta sıcacık oldu.

 

“Babam yüzünden kesinlikle Shangxian olacağım,” diye düşündü Qin Yu, dudaklarını bükerek. Gözleri kararlılığını yaydı.