Bölüm 4.8: Altın Alev Kartalı  

avatar
4814 4

Stellar Transformations - Bölüm 4.8: Altın Alev Kartalı  


Çeviri: Pervane

Düzenleme: Bluishgray

 

Abi, nihayet eve gitmek mi istiyorsun?” Xiao Hei, Lei Dağ Evinden dışarı uçtu. Kartal gözlerinden zeka fışkırıyordu. Tekniklerini başarıyla çalıştığından ve alışılmadık bir soya sahip olduğundan zeka konusunda insanlarla boy ölçüşecek seviyedeydi.

Qin Yu etrafını gözleriyle taradıktan sonra başını salladı. “7 aydır Yaban’dayız zaten. İkimiz de dokuzda dörtlük felaketi atlattık. Ayrıca ustadan kalan haritaya göre bu yer Yaban’ın merkezinden oldukça uzak ama sınırlardan sadece 100 bin li içerde.

Sadece 100 bin li!

Nebula aşamasına ulaştıktan sonra böyle konuşmak kolaydı tabii. Eğer Nebula aşamasına ulaşmamış olsaydı Yaban’dan çıkması birkaç yılını alırdı. Çünkü yol şeytani hayvanlarla doluydu.

Xiao Hei gönülsüzce konuştu. “Uzun zaman oldu dönmedik ve Qian Long kıtasındaki ölümlü dünyası çok sıkıcı. Orada Xiantian seviyesindeki şeytani hayvanlar bile nadir bulunuyor.”

Qin Yu tabii ki Xiao Hei’nin aklından geçenleri biliyordu. Güçlü bir insan olarak hiçbiri kendisine rakip olamayacak olan zayıflar arasında yaşamak katlanılamaz bir şeydi. Bu ayrıca her yanda Xiuzhenistlerin görüldüğü Xiuzhen dünyasına girmek istemesinin de nedeniydi.

100 bin li boyunca koşup yolda da şeytani hayvanlarla savaşarak antrenman yapabiliriz.” Qin Yu gülümsedi. “Bu şekilde ilerlememiz çok zaman almayacaktır. Xiao Hei, artık ben de bir Xiuzhenistim. Babamla görüşüp ölümlülerle ilgili meseleleri hallettikten sonra Qian Long kıtasından ayrılıp özgürce dünyayı dolaşacağız.

Qin Yu’nun gözleri bulanıklaştı.

Felaketi sırasında babasının muhafızı olmasına izin verilmediği o zaman, 10 yıldır bastırdığı hislerini yakınları önünde açığa vurmuştu. Ardından da yarım yılığına ayrılmıştı. O yarım yıl boyunca sürekli kafa patlatmıştı ve en sonunda kendisi için yaşaması gerektiğine karar vermişti.

Eğer başkası için yaşasaydı sadece kendisini yormuş olmayacak ayrıca o kişiye de baskı yükleyecekti. Bu karmaşasını çözdükten sonra Qin Yu kaderin yardımıyla Bay Ying’i koruma görevine layık görülmüştü ve bu görevde 5 Xiantian uzmanı öldürdükten sonra Wu Xing ile birlikte ölüme sürüklenmişti.

Babasıyla görüştükten sonra kendi başına yolculuğa çıkmaya karar vermişti. Sadece bu şekilde kendi yolundan yürüyebilirdi. Qian Long kıtasındaki ölümlü dünyası onun için artık küçük bir nehirdi. Ne var ki bu küçük nehir, bir zamanlar balıkken artık ejderhaya dönüşmüş olan Qin Yu’yu artık barındıramazdı.

Gerçekten mi?” Xiao Hei’nin gözleri parladı. “Abi, gerçekten babandan ayrılacak mısın?

Xiao Hei’nin sevgisi sadece Qin Yu’ya yönelikti. Qin De ve diğerlerini ise Qin Yu ile olan ilişkilerinden ötürü az da olsa umursuyordu. Aslında, onlara karşı sevgi benzeri bir duygu beslemiyordu. Bütün insanlar ölecek olsa Xiao Hei’nin umrunda olmazdı.

Kartallar soğuk ve gururluydu.

Baba? Aramızda hali hazırda bir sevgi bağı varken neden birlikte yaşamamız gereksin ki? Dahası, muhtemelen babam da bu kararımı onaylayacaktır. Ne de olsa Xiuzhenistler olarak gökyüzüne yükselmeye, yerin dibine girmeye, göğün dokuzuncu katında dolaşmaya ve de beklenmedik yolculuklara çıkmaya uğraşırız.”

Abi, sen nereye gidersen git peşinden geleceğim. Gökyüzüne de yükselsen, yerin dibine de girsen seni izleyeceğim. Eminim ki ilerleyen zamanlarda hayatlarımız sıkıcı olmayacak.” Xiao Hei’nin gözleri parladı.

Qin Yu yüzünde kocaman bir gülümsemeyle birlikte Xiao Hei’nin sırtını okşadı.

Pekala, zaman kaybetmemeliyiz. Hadi yola koyulalım.” Qin Yu arkasını dönüp Lei Dağ Evine baktı. Bir düşüncesiyle ev havada süzülmeye ve küçülmeye başladı. Ardından küçücük bir köşk haline gelip eline uçtu.

Tek düşüncesiyle Lei Dağ Evi, Menghuan yüzüğünün içine girdi.

Ustanın demircilik sanatı kesinlikle göz alıcı. Böylesine büyük bir ev bile dövmeyi başarmış.” Qin Yu ustasını övdü. Xian seviye bir malikane dövmek bile Xiuzhen dünyasında olağanüstü sayılırdı. Yıldız enerjisi özünde doğadaki ateş olduğundan Yıldız Dönüşümleri ile elde edilen alev de son derece kudretliydi. Bu yüzden Starlet, Lei Wei’nin Xiuzhen dünyasındaki 1 numara demirci olduğunu söylediğinde saçmalamıyordu.

Ancak Xiao Hei çok şaşkındı. Lei Dağ Evinin kalburüstü olduğunu biliyordu ama bir kutsal silah gibi boyut değiştirebileceğini hiç düşünmemişti.

Xiao Hei, gidelim.

Qin Yu mavi bir duman gibi gökyüzüne uçtu. “Önden başlama!” Xiao Hei de bir çığlık attıktan sonra kanatlarını çırpıp gökyüzüne fırladı. Kısa sürede de Qin Yu’nun yanında belirdi. Bir adam ve bir kartal yan yana batıya doğru uçtular.

Gümüşi yıldız enerjisi akımları Qin Yu’nun etrafında dönüyorlardı ama Qin Yu hiç hava direnci hissetmiyor ve müthiş bir hızla uçuyordu.

Wow, abi, Yıldız dönüşümleri korkunçmuş. Anılarımda Xiuzhenistlerle alakalı pek çok şey var ve anılarımdaki Jindan aşamasındaki uzmanlar çok yavaş uçuyorlar.” Xiao Hei, Qin Yu’nun yanında uçarken kutsal sezgisiyle konuştu.

Qin Yu gülümsedi. “Xiao Hei, Yıldız Dönüşümleri dış gelişimde Xiantianın zirvesinde olma şartı arar. Neden biliyor musun?

Hayır, neden?” Xiao Hei birkaç defa göz kırptıktan sonra yanıtladı.

Qin Yu’nun gözleri parlıyordu. “Bir kişi Yıldız Dönüşümlerinin ilk aşaması olan Nebula aşamasını çalışırken dantianında bir nebula oluşur. Aynı zamanda enerjisi kas ve kemikleri yoluyla vücudunun dışına çıkıp dışarda da yıldız enerjisini emen bir nebula oluşturur. Bu yıldız enerjisi yine kas ve kemikleri yoluyla dantianındaki nebulaya döner ve mükemmel bir döngü oluşur.

Bu döngünün en önemli elemanı vücuttur. Çünkü, gerek dantianından enerji vücudunun dışına çıkarken gerek de dışarda emilen enerji dantianına dönerken kasları ve kemikleri yıldız enerjisiyle delinir. Eğer vücut yeterince dayanıklı değilse bu muazzam enerji karşısında patlayabilir. Yani çok güçlü bir bedene sahip olmalıyız.

Aslında devamlı olarak yıldız enerjisini emme süreci bir nevi vücut güçlendirmedir.  Yıldız enerjisi kaslardan ve kemiklerden her geçişinde, bu bölgeleri arındırır ve bu bölgeler de yıldız enerjisini absorbe ederler.

Qin Yu’yu dinledikten sonra Xiao Hei bir süre öylece kalakaldı. Uzunca bir sürenin ardından konuşmaya başladı. “Silah dövmek gibi bir şey sanki? Vücudu kutsal silah dövüyormuş gibi dövüyorsun değil mi?

Öyle de denebilir. Ama vücut silahta olduğu gibi iç alevle saflaştırılmak için fazla önemli. Sadece yıldız enerjisiyle saflaştırılabilir. Gelişim yaptıkça vücut güçlenir. Hatta vücudun kutsal silahları geçmesi bile mümkündür.” Yüzüne çarpan sert rüzgarları hissettikçe Qin Yu rahatlıyordu.

Şu anda bulutlar arasında uçuyor, uçarken de aşağısını izliyordu. Yüksek zirveler, sarp sıradağlar, ovalar ve çayırlıklar bir bir altından kayıp gidiyordu.

Normalde Xiuzhenistler uçarlarken çok yüksek hava direncine maruz kalırlardı. Lakin Qin Yu’nun vücudu kutsal silaha benzer olduğundan havayı kolaylıkla yarıyordu. Xiao Hei ise zaten kuş olduğundan uçma konusunda Qin Yu’dan da iyiydi.

Adam ve kartal yan yana uçarlarken ileriden büyük bir baskı hissettiler. Aynı zamanda bir sıcak hava dalgası yüzlerine vurdu. Birdenbire çevrelerindeki sıcaklık birkaç yüz derece yükseldi.

Qin Yu’nun hafiften rengi attı. Bir şeytanı yaratığa rastladıklarını biliyordu. Xiao Hei de durup dikkatle ileriye baktı.

Kocaman, altın renkte bir kartal Qin Yu’nun önünde beliriverdi. Bu kartalın sadece tacı andıran başındaki tüyleri değil bütün vücudundaki tüyler altındı. Vücudu vahşi alevlerle sarmalanmış bu kartal Xiao Hei’den bile büyüktü.

Lei Dağ Evinde okuduğu kitaplardan bu kartalı hemen tanıdı: Altın Alev Kartalı.

Minik bir Xiuzhenist ve melez bir kartal. Bölgeme girmeye cesaret edebileceğinizi kim düşünürdü ki?” Bir imparatorun bir dilenciye bakışı gibi kartal da Qin Yu ve Xiao Hei’ye, sanki hayatları kendi elindeymişçesine kibirle baktı. Aslında mevcut durum bundan çok da farklı değildi.

Yuanying aşaması!

Rakibinin aurasını hisseden Qin Yu hemen güç seviyesini tahmin etti. Bu Altın Alev Kartalı kesinlikle Jindan aşamasında değildi. Aksi takdirde onun önünde bu denli güçsüz hissetmezdi.

Abi, hemen kaç buradan!

Xiao Hei, hemen kaç buradan!

Qin Yu ve Xiao Hei aynı anda kutsal sezgilerini kullandılar. İkisi de bu kartalın rakibi olamayacaklarını anlamıştı. Ne de olsa Altın Alev Kartalı, kartalların kralıydı ve birçok doğal yeteneğe sahipti. Bu yüzden Yuanying aşamasındaki Altın Alev Kartalı, şu anda baş edebilecekleri bir düşman değildi.

Adam ve kartal kuzeye doğru uçmaya karar verdiler çünkü batı, bu kartal tarafından kapatılmıştı. Kanatlarını 9 kere büyük bir hızla çırpan Xiao Hei, şimşek hızında kaçıp araya büyük bir mesafe koymuştu.

Qin Yu için kaygılanmıyordu çünkü daha önce birbirleriyle yarışmışlardı.

Xiao Hei’nin ırsi anılarında Geçen Yıldırımın 9 Parıltısı adında bir hareket yeteneği, Qin Yu’nun da Yıldız Dönüşümleri kitabından öğrendiği vücut-silah birleştirme tekniği vardı.

Koyu altın renginde yüksek seviye kutsal silah olan Alevli Kılıç Qin Yu’nun ayakları altında beliriverdi.

Aynı anda dantianından gümüşi yıldız enerjisi çıkıp vücudu ve Alevli Kılıcı boyunca yayıldı. An itibariyle kılıç ve Qin Yu birdi. Bu sayede hızı bir anda 10 kat artmıştı ve çoktan ortadan kaybolmuştu.

Biraz önce önünde duran ‘iki oyuncağın’ büyük bir hızla kendisini geride bıraktıklarını gören Altın Alev Kartalı donakaldı.

Erken Jindan aşamasındaki melez bir kartal bu kadar hızlıysa kesin gizli bir üst sınıf hareket yeteneği vardır.” Bunu düşündüğünde gözleri parladı. Altın Alev Kartalları bile anneleri veya başka bir Altın Alev Kartalı tarafından yalnızca basit bir eğitime tabi tutulurlardı.

Erken Jindan aşamasındaki Xiao Hei’nin böyle bir hızda uçtuğunu gören Altın Alev Kartalı, onun sıra dışı bir yeteneği olduğundan emindi. Genellikle Yaban’daki şeytani hayvanlar, nesiller boyu aktarılan basit teknikleri kullanırlardı. Çok az şeytani hayvan Xiao Hei gibi üst sınıf teknikler ve hatta demircilik yetenekleri içeren ırsi anılara sahip olabilirdi.

 Hu!

Göz açıp kapayıncaya kadar Yuanying aşamasındaki gücünü tamamen salan Altın Alev Kartalı birkaç kat daha hızlı uçmaya başladı. Altın renkli bir ışık gibi adam ve kartalın peşlerine takıldı.

Abi, cidden çok hızlıyız. O aptal kartala toz yutturduk.” Xiao Hei kutsal sezgisiyle konuşmuştu. Artık biraz daha rahatlamışlardı.

Qin Yu gülümsedi. Şeytani hayvanların sadece basit teknikleri olduğunu ve demircilik, hap yapımı gibi kullanışlı yetenekleri olmadığını o da biliyordu.

Xiao Hei ise kullandığı zaman Qin Yu’yu bile şaşırtan tekniklere sahipti.

Melez kartal, hareket tekniğini verirsen hayatını bağışlarım.” Qin Yu ve Xiao Hei zihinlerinde bu sesi duydular. Eş zamanlı olarak bir sıcak hava dalgası hissettiler. Biraz önce rahat rahat konuşan ikili, hemen hızlarını yükselttiler.

Siyah ve gümüşi renkli ışıklar halinde yan yana uçuyorlardı. Arkalarında da devasa bir altın ışık peşlerinden geliyordu.

Ben Altın Alev Kartalıyım. Kartallar arasında en iyi uçuş yeteneklerine sahip bir kralım. Kim düşünürdü ki Yuanying aşamasına ulaşmış olan ben, melez bir kartala ve minik bir insana yetişemeyeceğim? Hareket yeteneği, kesinlikle sıra dışı bir hareket yeteneği olmalı.” Aralarındaki mesafe açıldıkça, hareket yeteneğine olan arzusu da artıyordu.

Altın Alev Kartalı onları yakalayamıyor olsa bile, Qin Yu ve Xiao Hei izlerini kaybettiremiyorlardı.

Xiao Hei, hayatlarımızı riske atmayalım.” Qin Yu kutsal sezgiyle konuştu. Xiao Hei’nin, hızını onlarca kat artıracak bir yeteneği olduğunu biliyordu ama bu çaresiz kalındığında kullanılabilecek bir yetenekti. Kendisinde de benzer bir yeteneği vardı.

Altın Alev Kartalını atlatamıyorlardı ama kartal da onlara yetişemiyordu.

Bir süre uçup dağları ve ormanları gerilerinde bıraktıktan sonra birdenbire Qin Yu’nun gözleri parladı. Aşağıda, birkaç yüz li genişliğinde kocaman bir göl gördü.

Xiao Hei, suya dal!

Kutsal sezgisiyle Xiao Hei’ye haber verdikten sonra gümüşi bir ışık olarak suya daldı. Xiao Hei de bir kanat çırpışıyla suya dalıverdi. Altın Alev Kartalı bir çığlık attıktan sonra ikilinin peşinden suya daldı.

Kuşlar suya girmekten korkardı ama ne Xiao Hei ne de Altın Alev Kartalı sıradan kuşlardandı. Onlar 9’da 4’lük felaketi atlatan şeytani hayvanlardı. Yani su altındayken yalnızca hızları sudan etkilenecekti. Ancak Altın Alev Kartalının doğasında ateş olduğu için onun üzerinde suyun etkisi daha kötüydü.

Sarı civciv, görüşürüz, ha ha …

Qin Yu kahkaha attı. Su altında hızı hiç de azalmış gibi durmuyordu. Vücut-silah birleşimi tekniğini kullanarak insansı bir uçan kılıç gibi müthiş bir hızla kaçtı. Xiao Hei’nin de kanatlarında elektrik kıvılcımları belirdi. Bu kıvılcımlar Xiao Hei’nin etrafındaki birkaç metrelik alan içerisinde zikzaklar çizdi.

Su iletken olduğu için Xiao Hei’nin hızı suya girdikten sonra çok az etkilenmişti. Kısa süre içinde o da gözden kaybolmuştu.

Altın Alev Kartalı bu iki küçük avın gözlerinin önünden kayboluşunu sadece izleyebilirdi. Kutsal sezgisi vardı elbet ama menzili 10 kilometre civarındaydı ve ikili biraz önce menzilden çıkmışlardı.

Çok zaman geçmeden iki ışık gölden çıkıp bir dağ ormanına doğru yöneldiler. Bu orman devasa idi. Öyle ki diğer ucunu görmek bile mümkün değildi. Uzun süre geçtikten sonra ikiliyi bulamayan Altın Alev Kartalı öfkeli bir çığlık attıktan sonra gönülsüzce yuvasına döndü.

Kadim ormanın içinde Qin Yu ve Xiao Hei hala korkularını üstlerinde atamamışlardı. Dövüşecek olsalardı, bu olağanüstü yetenekli kartal karşısında hiç şansları olmazdı.

Qin Yu ,“Xiao Hei, uçmaya son verelim. Yaban’ı yerden ilerleyerek terk edeceğiz. Böylece Jindan aşamasındaki şeytani hayvanlarla dövüşerek antrenman yapabiliriz.” derken gülümsüyordu.

Xiao Hei onaylama babında durmadan kanatlarını çırpmaya başladı.

Ardından adam ve kartal uçmayı bıraktılar. Bu yolculuğu bir an önce bitirmek isteseler de antrenman da önemliydi. Tabii Yuanying aşamasındaki rakiplerle dövüşmek biraz aşırıya kaçardı.

 

 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44257 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr