ST 2.6 - Meteorik Gözyaşı (2)

avatar
5059 6

Stellar Transformations - ST 2.6 - Meteorik Gözyaşı (2)


 

Çeviren: Morikas Düzenleyici: Dunklesplatz Yayıncı: Calosa

 

Ertesi günün sabahı, Qin Yu tek başına prens konağından ayrılır ve Sisli Köşk'e döner. Sadece Xiao Hei onunla gider.

 

Sisli Köşk'e geri döndükten sonra, Qin Yu eğitiminin daha da ağırlaştırır. Onun programında, dışarı çıkıp suikast görevlerini yapmak için olan zaman bile hızla azalır. Çoğu zamanını gücünü durmadan geliştirmeye harcamaktadır. Qin De bu konuyu duyduğunda sadece acı acı gülümser. Ne diyeceğini bilemez.

 

Bir buçuk ay sonra gece geç saatlerde.

 

Qin Yu odasından dışarı yürür ve avlunun ortasında durur. Vücudu bir sallanma hareketi yapar, bir anda odasının üstüne gelir. Odanın üstünde(bildiğin dam) oturan, Qin Yu sessizlik içinde sınırsız gökyüzünü izler. Xiao Hei de sessizce yanında durur.

 

Sisli Köşk dağın eteğinde yer almaktaydı. Qin Yu odanın üst kısmında, oradan uzakta olmayan bir uçurum bile görebiliyordu. Birbiri ardına soğuk rüzgarlar uçurumun derinliklerinden ona ulaşır ancak Qin Yu hiçbir şey hissetmez.

 

''Xiao Hei, ben son derece işe yaramazım, çok işe yaramaz olduğumu hissediyorum.'' Qin Yu yanındaki Xiao Hei'ye bakar ve alçak sesle söyler.

 

Onun parlak siyah gözleri Qin Yu'ya sabitlenir, Xiao Hei devasa kanatlarını açar ve sanki onu teselli eder gibi Qin Yu'nun etrafına koyar.

 

Qin Yu gökyüzüne bakıp, biraz belirsiz ve biraz acı bir sesle konuşur: “Küçükken, babamın beni umursamadığını düşünürdüm, bu yüzden sadece onun benimle daha fazla vakit geçirmesi için çok ağır eğitim yaptım. Büyüdüğümde, babamın beni gerçekten önemsediğini keşfettim. Ama... onun kendi işleri vardı ve benimle kalmak için zamanı yoktu. Annemin intikamını almak için Xiang klanını yok etmek gerçekten çok zor. Babam, büyük abim ve 2. abim her zaman sıkı çalışıyordu, ama ben…”

 

“Ancak ben kesinlikle işe yaramazım. Siyasi işlerde yeterli değilim. Ve askeri de komuta edemem. Bedenim herhangi bir iç enerjiye sahip değil bu yüzden büyük bir ordunun ortasında hiçbir faydam olmayacak." Qin Yu yumruklarını sıkıyordu. "Aslında... Ben de babama yardım etmek istiyorum. Aslında, ben de onlar için kendimi biraz kullanışlı yapmak istiyorum. Herhangi birşey yapmak istiyorum."

 

O anda en fazla, güçlü olmadığı gerçeğinden nefret eder.

 

O, kendinden nefret eder, kendisinden işe yaramaz olduğu için nefret eder.

 

Qin Yu artık bir yetişkindi ancak çocukluğundan beri hep yalnız hissetti. Babasının onu önemsediğini hissediyor olsa bile, 6 ile 16 yaşı arasındaki tam 10 yıl içinde, o ve babasının bir araya geldiği toplam süre 1 aydan fazla değildi.

 

Babasından nefret etmiyordu. O işe yaramaz olduğu için sadece kendinden nefret ediyordu.

 

Şimdi o babasının ne yaptığını biliyordu, Qin Yu bir şeyler yapmak istiyordu. O da babasına yardım etmek istiyordu, ama o gerçekten hiçbir şeyde yardımcı olamazdı.

 

“Babamın gözünde, muhtemelen bir yükümdür. Xiantian düzeyine, ne zaman ulaşacağım? Şu anda gücüm çok hızlı gelişiyor ancak dışsal tekniklerde zirveye ulaşmam en az 5-6 yılımı daha alacak." Qin Yu iç çeker.

 

Uzun bir süre sonra, aniden ayağa kalkar ve derin bir nefes verir. Gözleri kararlılık ile parıldar.

 

“'Büyük abi, 2. abi, baba, hepiniz 5 yıl sonraki savaşa hazırlanmak için durmadan sıkı çalışıyorsunuz. Bu yüzden önümüzdeki 5 yıl içinde ben de sıkı eğitim yapacağım. 5 yıl içinde en azından... Zhao Yunxing Usta'mın seviyesine ulaşacağım, Houtian seviyesinin zirvesine ulaşacağım." Qin Yu kendine bir hedef belirler.

 

Meziyet, dünyada yaşayan herkes meziyetli olmalıdır. En azından, ebeveynlerinin gözünde biraz meziyetli olmalıdır, aksi takdirde hayatları bir israf olacaktır. Qin Yu zengin bir ailenin çapkın oğlu gibi babasının statüsüne güvenmeyi sevmez. O değerli bir şey başarmak istiyordur. En azından... babasına yardım edebilmek yeterli olacaktır.

 

……

 

Qian Long kıtası son derece büyüktür. Ancak, Qian Long kıtasının sınırları ötesindeki okyanus onun 1000 katı kadar büyüktür. Aniden—

 

Sınırsız okyanus şiddetle yukarı-aşağı inip kalkar. Şu anda bir fırtına yoktu bu yüzden bunun gibi bir sebep olmadan nasıl yukarı-aşağı inip kalkıyor olabilirdi? Aynı zamanda, tüm dünyadaki kutsal enerji bir anda sallanmaya başlar. Okyanus dalgalarının boyu 100 zhang yüksekliğe ulaştır ardından büyük bir gürültüyle aşağı vurur. Dünyanın kutsal enerjisi bir anlığına o kadar kaotik hale geldi ki dünyadaki savaş sanatı uygulayıcılarının hepsi hissedebildiler, enerji o haldeyken onu hiç absorbe edemediler.

(1 zhang = 3.333333 metre)

 

Whizz! (Parlama!)

 

Gökyüzünde, son derece parlak bir göktaşı, son derece yüksek bir hızda, Qian Long kıtasına doğru aniden eğik bir düzlemde hiç yoktan belirir ve hızla kaybolur. Keskin uğultu sesleri bile yapıyordur. Kısa bir süre sonra, meteor kaybolur. Sonra dünyadaki kutsal enerji istikrarlı durumuna döner. Sınırsız okyanus da normale döner.

 

(VE SONSUZA KADAR MUTLU YAŞARLAR. THE END!!!)

 

……

 

"Meteor" Qin Yu görüş alanında gökyüzünden son derece yüksek bir hızda gelen bir meteor görür. Hemen odanın üst kısmından dikkatlice izler. Bu meteor beklenmedik bir şekilde doğrudan Qin Yu doğru gelir. Gözleri parlama ile, gülerek şöyle söyler: "İmkansız. Bu meteor doğrudan Sisli Köşk'e uçuyor olamaz. "

 

(DOĞRUDAN KÖŞKÜN KAPLICASINA DÜŞER ŞİMDİ AMK.)

 

Bununla beraber, Qin Yu, bazı meteorik madenlerin başlıca yeryüzüne düşmüş meteorlardan oluşturulduğunu biliyordur.

 

"Belki büyük bir parça meteor madeni bile bulabilirim." Qin Yu kendince düşünür. Ama Qin Yu biraz hayal kırıklığına uğradı çünkü gökyüzündeki bu meteor yarı yolda ve onunla arasında hala çok uzun bile mesafe varken kaybolur.

 

"Unut gitsin. Ama bir göktaşı görebilmem mümkün olduğu için oldukça şanslıydım." Qin Yu hafifçe gülümser. Sonra odanın üstünden aşağı inmek için sıçrar. Ama sıçradığı an, gözleri aniden parlar.

 

''Bu nedir?'' Qin Yu batı bahçesinde belli belirsiz hafifçe parlayan bir ışık görür. Şüpheli hisseder. Hemen batı bahçesine gider. Batı bahçe girdikten sonra, her yönü dikkatle arar ama olağandışı bir şey bulamaz.

 

(KAPLICAYA BAK KAPLICAYA KESİN ORDADIR.)

 

Birkaç adımda kaplıca tarafına varır. Aniden yerde pırıl pırıl bir ışık görür.

 

(KAPLICADA ÇIKMADI AMA ETRAFINDA ÇIKTI. YAKLAŞMIŞIM AMK.)

 

''Bu nedir? '' Qin Yu yerde belli belirsiz bir kristal nesne görür. Aşağı çömelir ve dikkatle bakar. Bir kolye mücevheri gibi görünen kırmızı bir kristaldir. Kazıp çıkarır ve avucuna bırakır, bu kristalin bir gözyaşı şekline sahip olduğunu görür.

 

"Bir gözyaşı şeklinde kan kırmızısı bir kristal, bu bir cam parçası olmalı." Qin Yu avucunun içindeki kristale bakar. Aklı bilinçsizce bu 'cam parçası' ndan bir zevk alır.

 

"Haydi bu cam parçasını bir kıyafetin üstüne yerleştirelim. Bir kolye oldukça iyi olacaktır. Xiao Lu'nun kesinlikle çok hoşuna gidecek. Hmm, eğer öyleyse bu nasıl çağırılmalı?” Qin Yu kaşlarını çatar ve düşünür. Sonra gözleri parlar: ''Ah, bir meteoru izledikten sonra buldum ve bir gözyaşı şekilli o yüzden Meteorik Gözyaşı diyelim."

 

Meteorik Gözyaşı, Qin Yu bu isimden çok tatmin olmuştu.

 

Hatta Qin Yu onu göğsünde biraz dener bile sonra memnuniyetle başını sallar. Ama aniden Qin Yu elini biraz daha hafif hisseder. Az önce bulduğu 'cam parçası' beklenmedik garip bir biçimde gözden kayboldu. Tam olarak Qin Yu'nun avucunun içindeydi, ama yine de ortadan kaybolmuş gibiydi.

 

Qin Yu'nun gözleri yuvalarından fırladı.

 

"Ne s.kim oldu?" Qin Yu şok oldu. Böyle garip bir olayı hiç görmemişti.

 

Elindeki nesne sanki hiç varolmamış gibi sebepsiz yere kayboldu. Ama o az önce gözyaşı şeklinde kan kırmızı bir kristal bulduğuna ve hatta Meteorik Gözyaşı adını verdiğine kesinlikle emindi.

 

"Bunu nasıl görüp sezemem? Bazı Xiantian uzmanlar ya da Shangxianlar doğrudan telekinezi kullanarak hissedebilir mi?" (Bu paragrafın doğruluğundan pek emin değilim. Anca bunu çıkarabildim.)

 

Qin Yu böyle açıklanamaz bir tarzdaki bir nesnenin ne tür sihirli güç taşıyabileceğini hayal bile edemiyordu.

 

“Shangxian'ın bile muhakkak bu tür sihirli gücü yoktur. Dahası, böyle bir süper uzman neden gecenin ortasında bana oyun oynasın ki?” O şaşkınlık ile doludur.

 

Böylece Qin Yu, batı bahçesinde, uzun bir süre şaşkınlık kafa yorar. Ardından, tamamen hiçbir neden bulamadıktan sonra, batı bahçesinden şaşkınlık içinde ayrılmaktan başka çaresi kalmaz.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr