Swallowed Star - Bölüm 658: 999. Kat

---

 

 

 

 

 

Dişi altın boynuz ırkı üyesi Se Si, sesindeki kıskançlığını gizleyemedi.

 

"O zaman 999'uncu seviyeye geçelim." Luo Feng gülümsedi.

 

"Evet." Se Si içinden mırıldandı, bu beklediği bir şeydi.

 

...

 

Luo Feng Se Si ile sürekli olarak merdivenleri çıktı. Daha yükseğe çıktıkça altın boynuz ırkı üyelerinin sayıları daha da azalıyordu. 800’üncü katın yukarısına ulaştığında her katta ara sıra birkaç resepsiyonist görebiliyordu ve hiçbir altın boynuz ırkı klan üyesi görünmüyordu.

 

Se Si söyledi, “Altın boynuz ırkımızın kurallarına göre teknik kulesinin her katına girebilmek için yeterli katkı puanına sahip olman gerekir. Yeterli puan olmadan daha yükseğe gidemezsin. 999. kata girmek gibi. Bu kata girmek isteyen birinin en azından buradaki en ucuz kılavuzu alacak kadar puanı olmalı, bu da 98 milyon puan anlamına geliyor. Siz majesteleri ise… istediğiniz kılavuzu seçebileceğinizden böylesine bir gereksiniminiz yok.”

 

Luo Feng gülümsedi.

 

Katkı puanları mı? Hiç katkı puanı yoktu ki.

 

“Irkınızdaki katkı puanlarını nasıl hesaplıyorsunuz?” Luo Feng yolda yürürken sordu.

 

“Katkı puanı elde etmenin birçok yolu bulunuyor. Bunlardan birisi ırkan bir çocuğa hamile kalmaktır. Bu biraz puan sağlar, ve gücün yükseldiğinde, alan lordu, sektör lordu ve ölümsüzlüğe yarıp geçtiğinde bile puan kazanırsın. Ayrıca orduya katılarak… insanlık için savaşlarda yer aldığında da bu şekilde puan kazanabilirsin.Özet olarak ırkımıza katkı sağladığın sürece puan elde edersin.” Se Si konuştu, “Puanların birçok kullanımı bulunur. Kılavuz, silah, hazine, büyük miktarda muhafız almak gibi hemen hemen paranın satın alamadığı her imkan konusunda puanlar yardımcı olur.”

 

Luo Feng şaşırmıştı.

 

Altın boynuz ırkı tehdit altında hisseden alt bir ıkrtı. Dolayısıyla katkı puanlarının önemi böylesine korkutucu bir düzeye ulaşmıştı, çocuk sahibi olmak bile puan kazandırıyordu. Ve böylesine bir sistemle… ırkın gelişim ve büyüme hızı da doğal olarak şaşırtıcıydı. Biri kesinlikle geçmişlerine cesaretle meydan okuduklarını açıkça görebilirdi.

 

….

 

Farkına varmadan çoktan 999. kata ulaşmışlardı.

 

Girişte bir resepsiyonist bulunuyordu. Ana işi yeteri kadar katkı puanı olanlara kılavuzları seçerken yardımcı olmaktı, ikinci olarak kılavuzlara kimsenin zarar vermediğine emin olmak için buradaydı.

“Majesteleri insan Luo Feng.” Yaşlı adam girişte eğildi.

 

Luo Feng gülümsedi ve onayladı.

 

Yaşlı adam aslında bir ölümsüzdü, ayrıca teknik kulesindeki en güçlü resepsiyonist üyeydi.

 

“İnsan Luo Feng.” Yaşlı adam çevredeki rafları işaret etti ve söyledi, “Tüm 999. kat kulenin en yüksek katıdır. En değerli kılavuzların hepsi burada toplanmıştır ve toplamda 128,120 kılavuz bulunur. Lütfen göz atın ve bir tane seçin.”

 

“Hm.”

 

Luo Feng yüksek kılavuz raflarının yanına yürüdü. Se Si yanında konuştu, “Majesteleri Luo Feng, kılavuzların değeri içeri yürüdükçe daha da yükseliyor. En dış bölgede bulunanlar en yüksek katkı puanı gerektirenler ve en yüksek rafın köşesinde bulunanlar 999. katın en pahalı kılavuzlarıdır.” Söylerken tam köşeyi işaret etti.

 

“Ah?” Luo Feng gülümsedi ve doğrudan oraya doğru uçtu.

 

Her raf 60-90 metre uzunluğundaydı. Kılavuzların araları ayrılmıştı, en azından ikinci ve üçüncü kattan daha fazla boşluk vardı. Sonuçta bu katta yanızca 130 bin civarı kılavuz bulunuyordu.

 

…

 

Luo Feng birçok raf arasından uçtuktan sonra sonunda sol köşeye ulaştıktan sonra en üst sıradaki kılavuzun önünde durdu.

 

"Hm?" Luo Feng baktı.

 

Buradaki kılavuzlar öncekilerden çok daha pahalıydı. 80 metre uzunluğundaki rafta sadece 3 kılavuz bulunuyordu, en azından rafların yanlarında kılavuzların fiyatları yazıyordu. En üst sıradakinin 1,680,000,000 idi, altındaki 1,620,000,000 ve sağ alttaki de 1,600,000,000 idi.”

 

Hepsi toplandığında 1.6 milyar ediyordu!

 

“Hehe.” Luo Feng rafların üzerinde süzüldü ve en pahalı olanı okumak için aldı, numune kitabı tuhaf bir metalden yapılma gibiydi.

 

“F derece metal kılavuz mu? Abartılı.” Luo Feng şaşırmıştı, sonrasında başını salladı ve güldü, “Öyle görünüyor ki kılavuzların tüm ırkta nesilden nesile aktarıldığı önemli bir yer olduğundan bu kılavuz numuneleri en az trilyon yıllık olmalı. Ve normal olarak yapıldığı materyaller de çürümeyecek türden olmalı. Bu yüzden F derece metaller kullanmaları tuhaf değil. Sonuçta Yun Mo Gezegen gemisinin bir hibrit bakır cevheri parçası bile sayısız kılavuz yapmak için yeterli. Bu altın boynuz ırkı için hiçbir şey.”

 

2 tonluk kitabı kaldırdı.

 

Üzerinde ismi Altın Ruh yazıyordu.

 

“Bu nedir? Normalde en zirve kılavuzlar zaman veya uzay v.b hakkındadır. Özellikle altın yasası üzerine olan bir kitap bu kadar mükemmel olamaz.” Luo Feng kendi kendine mırıldandı. Altın yasalarını idrak etmek birinin yalnızca normal bir ölümsüz olmasını sağlayabilirdi. Uzay veya zaman yasalarını idrak etmesi ise birinin evren kralı olmasını sağlayabilirdi.

 

Aynı….

 

Birinin 9 evren göksel köprüsünün 21’inci seviyesini geçmesiyle uzay yasalarını idrak etmiş kabul edilmesine benziyordu.

 

Zaman veya uzay çalışmayarak sırf altın , ahşap, v.b yasaları çalışan biri ölümsüz olsa bile yalnızca 10’uncu seviyeyi geçebilecek güçte olurlardı. Tabii ki altın, ahşap, su, ateş, toprak, rüzgar, yıldırım ve ışık gibi diğer yasalar da ….. başlangıçta kolaydı.

 

Fakat son adımları inanılmaz zordu. Ayrıca birçok sektör lordunun ölümsüzlüğe yarıp geçememesinin nedeniydi. Zamanın Sektör Lordunun kalan 20 bin yıllık yaşam süresinde Ölümsüzlüğe yarıp geçememesinin nedeni de buydu.

 

Son adım aşırı zordu.

 

Diğer yandan sadece yasa takdirini edinmesi çok daha kolaydı, mesela altın yasaları gibi.

 

Kıyaslandığında 21’inci seviyeyi geçen biri uzay yasalarını idrak etmiş, uzay yasalarının takdirini kazanmış sayılırdı… bu yüzden bunu başarması altın yasalarını başarmaktan binlerce kat daha zordu. Ve yalnızca aşırı yüksek düzeylere ulaşan birisi yasaların takdirini kazanabilirdi.

 

Örneğin…

 

Işınlanma?

 

Basit olarak uzay yasası takdirini kazanmak başarması inanılmaz zor bir meseleydi.

 

“Altın ruh?é Luo Feng çevirerek metal kılavuzu açtı ve okumaya başladı.

 

Altın Ruh, altın boynuzlu ırkı ulu doyeni Kalofu tarafından oluşturulmuş bir kılavuzdu. Çoğunlukla  altın yasasından uzay yasasına yaklaşmayı ve sonrasında ikisini birleştirerek korkutucu bir sadırı olan Altın Ruhu serbest bırakmayı anlatıyordu. Saf olarak bir savaş tekniğiydi, idrak konularını içermiyordu.

 

Tıpkı insan zengin kaynağındaki Kara Delik Dönüşümü gibiydi, o da saf biçimde savaş tekniklerinden biriydi.

 

Savaş teknikleri saf olarak daha güçlü hale gelmek amacı taşıyordu.

 

Luo Feng’in takas ettiği zaman uzay karalamaları ise aynı zamanda 9 evren levhasının idrak edilmesini kolaylaştırıyordu. Bu tamamen farklı bir türe aitti. Biri çalışma içindi bir diğeri ise savaşmak içindi.

 

Hangisi mi daha iyiydi?

 

Bu kimin okuduğuna bağlıydı! Savaş teknikleri yasaları daha hızlı kavrayabilen birini daha güçlü hae getirirdi, böylece yasalarını daha sağlam hale getirebilirlerdi.

 

Altın Ruh başından sonuna toplamda 72 tekniği saklıyordu.

 

Birinci teknikten 35. tekniğe kadar ölümsüz seviyesinin altında kullanılabiliyordu.

 

36’ıncı seviyeden 70’inci seviyeye kadar ölümsüzler ve evren kralları içindi.

 

71’inci ve 72’inciler yalnızca evren kralları içindi.

 

“İlk 35 tekniği Sektör Lordu seviyesinde tamamen kavrayabilen birisi bir ölümsüzü yenebilir mi? Amir seviye ölümsüze benzer mi?” Luo Feng kılavuzun açıklamasına baktı ve derin bir nefes aldı. Bu güç gerçekten korkutucuydu, Nan Shen Donanımının 9 seviye idrakı yalnızca normal seviye ölümsüz düzeyine erişebiliyordu.

 

Ayrıca bu tam bir savaş tekniğiydi.

 

Evren kralı olana dek kullanılabilirdi.

 

“Şu anda yaratık tanrısı heykelim ve zaman uzay karalamalarım var. Diğer yandan bunların hepsi yasaları idrak etmek için, aslında hiç savaş tekniğim yok.” Luo Feng düşündü. “Ve sektör lordu zirvesinde kendi tekniklerimi oluşturma zamanım gelecek. Ancak bundan önce… birkaç zirves seviye teknik öğrenmek ufkumu genişletecektir.”

 

“Hm, bu seçeneklerimden birisi olacak.”

 

Luo Feng kitabı eline aldıktan sonra diğerlerine devam etti.

 

…

 

Seçimini belirlemek için acelesi yoktu.Lakin hızlıca diğerlerinden hangisinin daha uygun olduğunu okuyarak kontrol ettikten sonra sonunda en olağanüstü olanları ayırdı.

 

Bir rafın önünde durdu ve üzerinden biçimsiz bir ruhsal enerji yayılırken binlerce kılavuzu aynı anda okuyordu. Birçok kılavuzun sayfaları aynı anda çevrilirken okumaya devam etti.

 

Shua…

 

Binlercesini okumuştu..

 

Luo Feng ruhsal enerjisini kullanarak kitapların hepsine yakınını okumuş ve sonraki binlik yığına doğru ilerlemişti.

 

Se Si bu sahne karşısında ağzını kocaman açmadan edemedi, “İnsan dahi Luo Feng, cidden ama cidden…”

 

İnanılmazdı..

 

Kim böyle bir kılavuz seçerdi ki, bir seferde binlercesini okumak dizginsiz bir davranıştı.

 

Fazla zaman geçmeden…

 

Luo Feng 3 metal kitabı yanına aldı ve 999’uncu katın kenarına doğru yürüyerek sandalyeye oturdu. 3 kitabı önüne yerleştirdi.

 

"Majesteleri Luo Feng." Se Si gülümsedi ve oraya doğru yürüdü. "Seçiminizi yaptınız mı?” Birinci Altın Ruh kitabını gördü ve elinde olmadan dişlerini gıcırdattı.

 

Yığının en pahalı kitabını seçmişti, bu insan ciddi anlamda…

 

“Neredeyse bitti, 3’ü arasından seçeceğim.”

 

Luo Feng gülümsedi ve 3 kitaba baktı.

 

Bu 3 kitabın hepsinin isimleri kapaklarına oyulmuştu. İsimleri Altın Ruh, Nan Shen Donanımı 36 seviye, ve Xi Luo Duo’nun Günlüğüydü.

 

Fiyatları 1.68 milyar katkı puanı, 910 milyon puan ve 100 milyon puandı.

 

“Bu üçünün de kendi faydaları var, hangisini seçmeliyim. Üçü arasından sadece bir tane seçebilirim.” Luo Feng’in zihninde birçok düşünce bulunuyordu, sonrasında başını salladı ve güldü, düpedüz fazla aç gözlüydü.

 

Çevirmen Notu: Üçü de çok faydalı olur gerçekten. Ancak kendi tekniğini oluşturması için Xi Luo Duo’nun Günlüğü ismi biraz ilgimi çekmedi değil. İlham verecek bir kitaba benziyor. Siz de yorumlarda görüşlerinizi belirtebilirsiniz. Bekleyip  görecez… Keyifli okumalar!