Bölüm 730: 7 Yaratık Tanrısı Tekniği

Yaratık tanrısının 7 tekniğini tekrar inceledikten sonra, Luo Feng, evren şövalyelerinin üzerinde nasıl daha yüksek bir seviye olduğu konusunda kaba bir fikre sahip oldu. Güçlü Void ustası, yaratık tanrı ve ilkel kaos şehri lideri gibi, açık ki onlar, şövalyelerden çok daha güçlü. Xi Luo Duo bile... o bütün ırkı destekledi.

"Yani yolum bu." Luo Feng mırıldandı.

Ölümsüz... Evren şövalyesi... Evren ustası.

Orta seviye bir ırk olarak, altın boynuz ırkı liderleri olarak sadece Xi Luo Duo'ya sahiplerdi,  onları korumak için başka birine gerek yoktu. Ve o 7 yaratık tanrısı tekniğinin 6. seviyesine kadar çalışmıştı ve bu demek oluyor ki o evren ustasının altındaki kişilere karşı yenilmezdi... o gerçek güce sahipti.

Ve evren ustası, insanlık gibi bir zirve ırktan bile olsa, yine de başlı başına bir zirve varlıktı.

Bilgiler sayesinde, Luo Feng evrenin mutlak savaşçısının güç seviyesini kavramaya başladı.

"Eğitmenim Gerçek Yan İmparatoru şu anda bir mutlak savaşçı olarak sayılıyor ve şövalyelik bir sonraki seviye. Ancak evren ustaları, onlar evrenin gerçek hükümdarları! Xi Luo Duo'nun seviyesinde bile... o bir hükümdardı." Luo Feng aşırı derecede heyecanlıydı, ardından kalın ve değerli kılavuzu okumaya başladı.

7 yaratık tanrı tekniğinin ilk 3 cildinin tamamını.

Luo Feng her şeyi basitçe bir kerede okudu, birçok şeyi tamamıyla anlamamış olsa da yine çok şey öğrenmişti.

"Bu aslında..."

"Yasaları birleştirmek?"

Luo Feng şok olmuştu. Bütün cildi okuduktan sonra, 7 yaratık tanrı tekniğinin arkasındaki teoriyi anlamıştı.

Evren, altına, tahtaya, suya, ateşe, toprağa, rüzgâra, yıldırıma, ışığa, uzaya ve zamana sahipti. 10 yasa, Xi Luo Duo'nun kılavuzuna göre, evrenin ilk dönüşümünde sadece 2 büyük yasa vardı. Bunlardan biri altın, tahta, ateş, toprak ve uzay olarak ayrılırken diğeri rüzgâr, yıldırım, ışık ve zaman oldu!

Bu nedenle iki tarikat oluştu.

Uzay tarikatında esas olarak uzay ve altındaki 4 yasa olan altın, tahta, su ve ateş.

Zaman tarikatı esas olarak zaman ve altında yıldırım, rüzgâr ve ışık.

...

Uzay yasasını tamamen kavramak, birini uzay şövalyesi yapardı.

Zaman yasasını tamamen kavramak birini zaman şövalyesi yapardı.

Birisi iki yasayı da anladığında, zamanı ve uzayı tamamen kavrayarak, zamanı ve uzayı bükebilen inanılmaz güç... bir evren ustası olurdu.

...

Trilyonlarca ırkın ve sayısız savaşçının arasında bile, altını, tahtayı, suyu, ateşi ve uzay yasalarını birleştirecek, onları iki büyük orijinal yasadan biri hiç olmamıştı. Yıldırımı, rüzgârı, ışığı ve zamanı diğerleriyle birleştiren biri hiç de olmamıştı.

Ve zaman geçitlerinde, sayısız savaşçı şunu keşfetti...

Basitçe altını ve uzayı ya da tahta ile uzayı ya da su ile uzayı ya da ateş ile uzayı birleştirmek, tek başlarına zaten aşırı derecede zordu! Basitçe iki yasayı böyle birleştirmek, kesin olarak bir mutlak savaşçıyı ortaya çıkaracaktı.

Altın ve uzayı birleştirirken, en mükemmel seviyeye ulaştığında, bu başlı başına bir evren ustası olmak için yeterliydi.

Xi Luo Duo'nun yarattığı 7 yaratık tanrı tekniği de aynı şekilde çok garipti.

1. seviyesi altın ve uzayın kısmi birleşimiydi.

2. seviye...

...

6. seviye, altın ve uzay arasındaki komple birleşimdi, bir yasa birleşimi oluşturma! Xi Luo Duo o zamanlar bu seviyeye ulaşmıştı... ve evren ustasının altındaki her şeye karşı yenilmezdi.

Ancak Xi Luo Duo da biliyordu ki... evren, evren ustası seviyesindeki güç ile yaratık tanrısı kadar güçlü bir şey yaratabilirdi ve bu altın ve uzay yasasının birleşiminin şekillenmiş haliydi. Her saldırı, yasaların birleşimiyle demlendi, onun heykeli bile yasaların birleşimiydi.

Bu yüzden, o güçlü bir şekilde... uzay ve altının birleşiminin bir evren ustasına eşit olabileceğine inandı.

Yarattığı 7 yaratık tanrı tekniği 7 seviyeye sahip olmalıydı.

Bu 7 seviye birine gerçek bir yaratık tanrı olabilme imkânı vermeliydi, bir evren ustası gibi. Tabii ki, bu onun düşüncesiydi ve henüz tamamlanmamıştı, dolayısıyla bu 7 yaratık tanrı tekniği olarak anılsa da, aslında sadece 6'sına kadar çalışılabilirdi.

...

"Uzay yasasını tamamı ile kavramak ve bir şövalye olmak, başlı başına zaten inanılmaz zor, pek çok mutlak dâhiler bile zorlukla bir şövalye olurlar." Diye sesli düşündü Luo Feng. "Ve Xi Luo Duo'ya göre uzay ve altını birleştirmek, basitçe uzayı kavramaktan on binlerce kat daha zordur."

Bu yol gerçekten zorluydu!

Ancak, en azından Luo Feng şimdi takip edecek net bir yola sahipti.

"Yaratık tanrı yolu?"

"Ben rehber olarak, Xi Luo Duo'dan 7 yaratık tanrı tekniğine sahibim ve incelmek için de yaratık tanrısı heykeline sahibim." Luo Feng'in zihni aydınlandı, birden bir şeyler hakkında düşündü, bilincini bu içsel dünyaya yönlendirdi.

İçsel dünyasının içinde, geniş çayırda.

Siyah elbiseli Luo Feng yaratık tanrı heykelini taşıyordu, yanında sıra dağlar gibi yeryüzüne uzanmış altın boynuzlu yaratık vardı. Büyük nehir gibi gözleri küçük yaratık tanrısı heykeline dikilmişti, bu heykel... onun, zamanında Kanlı Nehir dünyasından şanslı bir şekilde elde ettiği heykeldi.

Baskı açısından, altın boynuzlu ırkın yaratık tanrı kanyonundaki dev yaratık tanrı heykeliyle kıyaslanamazdı.

Ancak, o daha çok, sıkılaştırılmıştı, gerçek bir yaratık tanrıyla karşılaştırılabilirdi.

Altın boynuzlu yaratık aniden başını kaldırdı ve uludu, aşırı derecede mutlu ve heyecanlıydı.

"Biliyorum, anladım." Siyah giysili Luo Feng'in gözleri ışıldadı, heyecanla dedi ki, "Sonunda bu heykelin neden özel bir tavır ve baskı yaydığını anladım. Çünkü... çünkü bu heykelin kendisi yasaların bir birleşimi! Gerçek bir yaratık tanrısının her hareketi birleşmiş yasaları içeriyor... ve bu heykel o zamanlar yaşadığı Kanlı Nehir dünyasından. Kim bilir bu heykel nasıl yaratıldı? Yasalarının birleşimi olarak, bu heykel tam bir birleşim olarak düşünülemese de, yine de birleşmiş yasaları içeriyor!"

Şüphe yoktu.

Şüphe yoktu ki yaratık tanrının sırrını ararken ve sürekli onu taklit ederken, o, yaratık tanrının baskısını kavrayabilmişti.

Bu yüzden o, aslında yasaların birleşimine tekrar tekrar bakıyordu, taklit ediyordu...

"Haha..."

"Bu yaratık tanrı heykeline sahibim, bu yasaları birleşiminin bir bedeni."

"Ve şimdi ben 7 yaratık tanrı tekniğine sahibim. Bu aşırı derecede güçlü ve bu, altın boynuz ırkının en değerli kılavuzu." Siyah elbiseli Luo Feng'in gözleri delilik ile parladı. "Yine de... bu yol bir şövalye olma yolundan çok çok daha zor olsa da. Bu ikilinin bana yardımıyla, kesinlikle büyük başarılara ulaşacağım."

Yaratık tanrı heykeli ve 7 yaratık tanrı tekniği, bunlar mucizevi rastlantılar sayılabilirdi.

Ve basitçe bunlara sahip olmak yeterli değildi, kişi yine de yetenekli, çalışkan, şanslı olmalıydı. Bir sürü yan faktöre de ihtiyaç vardı.Her şeyden önce, evrenin zirvesinde durmak, basitçe çok fazla zordu.

Yaratık tanrı heykeli özel olsa da, o sıkıştırılmış ve gizliydi. Kanlı Nehir dünyasındaki ölümsüzler bunu anlayamamıştı bile ve altın boynuzlu yaratık, altın yasalarının ayrıcalıklı çocuğuydu. Uzay yasaları için de doğal bir yeteneğe sahipti. Doğal yeteneği Yutuş gibi… bu aynı zamanda bir uzay tekniğiydi.

Ve altın boynuzlu yaratık, altın ve uzay yasalarıyla birlikte en güçlü nesle sahipti.

Yaratık tanrısı altın ve uzayın bir birleşimiydi.

Bu ikili özel bir bağlantıya sahip olmalıydı, aksi takdirde altın boynuzlu yaratık için bu kadar çok kanlı nehir kristali emmek bu kadar kolay olmazdı. Diğer yaşam formları 10 kristali emmeyi  bile zor buldular ama yaratık 100 tane emebildi... ve bu sadece onun irade gücü daha fazla alamadığı içindi aksi takdirde daha fazla bile emebilirdi! Altın boynuzlu yaratık ve yaratık tanrısının bir ilişkiye sahip olduğu görülebilir. Bu yüzden, o, yaratık tanrısı heykelinin içindeki sıkıştırılmış birleşik yasaları hafifçe hissedebilmişti.

Eğer bu altın boynuzlu yaratık için olmasaydı, diğer yaşam formları, heykel hakkında herhangi özel bir şey hissetmeden önce, iki yasa arasındaki birleşimin aşırı derecede yüksek bir seviyesine ulaşmak zorunda kalacaktı.

İlkel kaos şehri, Gerçek Yan'ın konutu.

"Eğitmen." Luo Feng minnettarlık ile selamladı.

"Otur." Gerçek Yan çayırda bağdaş kurup oturmuştu.

"Tamam." Luo Feng onun yanına oturdu.

"Kılavuzu bitirdin mi?" Gerçek Yan güldü.

"Evet." Luo Feng başını salladı.

"Nasıl, sana iyi uydu mu?" Gerçek Yan'ın gözleri beklentiyle dolmuştu. Kimse eğitime başlamadan önce bir şeyin iyi uyup uymayacağını bilemez, ancak onun görüşü hep doğru olmuştu. Sık sık Luo Feng'in tekniklerini sergilediğini görünce, Luo Feng'in bu alanda doğal olarak yetenekli olduğunu keşfetmişti. Bu nedenle kılavuzu ona almıştı.

Gerçek Yan'ın bütün serveti, bütün 7 cildin 10'da 1'ini almak için bile yeterli değildi. Yine de ilk 3'ünü almak onun için kabul edilebilirdi.

"Bana çok iyi uydu." Luo Feng söyledi.

"Bu iyi, haha, eğer olmasaydı, acı hissedecektim." Gerçek Yan güldü.

"Ancak, başta ilkel kaos şehrinde birkaç yüz yıl kalmayı planlamıştım ama yasaları birleştirmek cidden çok zor. Birkaç bin yıl kalmak zorunda kalabilirim." Luo Feng söyledi. Ailesine bin yıldan fazla kalacağını söylediğinde, bu gerçek evren zamanıydı ve zaman iki evren arasında farklı akıyordu.

Asıl evrende 1,000 yıl, ilkel evrende 300 yıldan biraz fazlaydı.

Bu nedenle ilkel kaos şehrinde birkaç yüz yıl normal görünüyordu. Ama, şimdi görünüşe göre... bu açık bir şekilde yeterli değildi.

"Acele etme, temel olanlar en esaslarıdır." Gerçek Yan söyledi.

"Hm." Luo Feng başını salladı, içi güven ile dolmuştu.

Yaratık tanrısının gerçek zirve yolunda yürürken, içi güvenle dolmuştu.

"Ah, doğru." Gerçek Yan konuştu, "Luo Feng, çok güçlü olduğunu biliyorum, Sanal Evren Şirketi'ne gösterdiğinden daha güçlü olduğunu."

Luo Feng güldü.

Eğitmeninden sık sık yardım istemişti, doğal olarak ona gücünün birazını göstermişti.

"Gücünü saklamana hiç gerek yok, onu göstermelisin." Gerçek Yan vurguladı. "Göksel yeteneklerini göster, hemen sonrasında senin için daha iyi olacaklar. Ve her ilkel bölge sektör lordu yetişmek için bir kaynak denizi elde edecek. Ne kadar güçlü olursan o kadar çok elde edersin. Eğer çok iyi sergilersen... sektör lordluğuna geçtiğin zaman sana hemen, çok çok büyük miktarda kaynaklar verilecek!"

"Eğer zayıfsan, daha az alacaksın."

"Güçlü olan daha çok alır."

"Ah?" Luo Feng'in gözleri parladı.

Bu doğruydu, o ilkel kaos şehrindeydi, düşük bir profilde kalmanın gereği yoktu.