Swallowed Star - Bölüm 768: İmha

---

 

Bölüm 768: İmha

 

"Fu Wei San, bu küçük sersei eskisinden daha güçlü." Güçlü görünen pullu ölümsüz bir anda konuştuğu sırada 3 metre uzunluğunda alev kırmızısı bir kılıç kuşandı.

 

"İnsan ölümsüzü ben hallederim, sen kimyagerle ilgilen! Bütün çocuklar insan sektör lordlarını öldürün." Ellerinde alevlerin yandığı 100 metre uzunluğunda bir zincir belirdi, bu zincir uzayda dans eden kara alev ejderhası gibiydi.

 

"Anlaşıldı." Diğer ölümsüz güldü.

 

"Öldür!"

 

"Öldür!"

 

Küçük pullu deli sektör lordu varlıkları silahlarını kuşandılar ve insanlarla çarpıştılar.

 

...

 

En yoğun savaş şüphesiz güçlü görünen pullu ölümsüz Tuo Luo'ya karşı Zehir idi.

 

72 altın sarmaşık çılgınca Tuo Luoya doğru atıldılar, etraftaki boşluk parçalanmıştı ancak Tuo Luo delice gülüşüne devam etti. Yasa alanını anında saldı, alanın sayısız alevle dolmasına neden oldu. Sarmaşıkları ve hatta Zehir'i bile yaktılar.

 

"Git ve öl!!!" Zehir alevlere göğüs gererken gürledi.

 

"Haha, küçük serseri, sektör lordu seviyesinde beni öldürmek için bitki yaşam formunu kullanabileceğini mi sandın?" Tuo Luo delice güldü. Ona saldıran sarmaşıklara vahşice saldırdığı sırada pullu yüzü değişti.

 

Ateşli kılıç parlamaya devam etti!

 

Tıpkı devasa bir alev tekerleği gibi etrafındaki sarmaşıkları uzaklaştırdı hatta altın zarı kenara savurup sarmaşıklardan birini kesti. Parçalanan bazı altın zarlardan çabucak yeni sarmaşıklar büyüyordu.

 

Devasa alev tekerleğinin saldırısı altında, birçok altın zar yok olmaya başladı ve sarmaşıklar kesildi.

 

Koyu yeşil sarmaşık acı dolu bir düşünce serbest bıraktı.

 

"Ah Mo, Ah Mo, her şeyini ver. Ölsek bile onu öldürmek zorundayız, onu öldür." Zehir'in yüz ifadesi deliceydi. Bitki yaşam formu son derece sadıktı, sahibini tanıdığı anda, onunla birlikte ölürdü. Sahip her şeyini verdiğinden... bu bitki doğal olarak tereddüt etmezdi!

 

Gümbür... altın zar sarmaşıklar boşluğu yırtıp Tuo Luo'yu sardılar.

 

Her yönde kesilmiş sarmaşıklar vardı, ancak kesik parçalar birleşiyorlardı, yenilenme hızı oldukça hızlıydı. Ancak... her kesik bitkiye ciddi zarar veriyordu.

 

"Ah Mo, Ah Mo." Zehir gürledi.

 

Güçsüz!

 

Hissedebiliyordu... bu çirkin pullu ölümsüze karşı dezavantajdaydı.

 

"Hâlâ yeterince güçlü değilim. Daha önce başarılı bir şekilde ölümsüz öldürmüş olsam bile, o seferki büyük bir çekiç kullanıyordu, hiçbir şekilde Ah Mo kesebilecek yolu yoktu. Sonunda Ah Mo tarafından sarılmıştı." Zehir düşmana sertçe baktığı sırada gözleri doldu, içinden gürleyerek, "7.kardeş, 7.kardeş, onu kesinlikle öldüreceğim, kesinlikle!"

 

...

 

Zehir'in savaşı oldukça yoğundu, ancak diğer eski üyeler de bir o kadar yorgun düşmüşlerdi.

 

Her birinin onlara saldıran 2-3 sektör lordu düşmanı vardı. Bu varlıklar kana susamış ve cesurdular. Belki tek başlarına insanlara denk değillerdi ama 2 yada 3 tanesi birlikte üyeleri yordular.

 

"Yanılsamaların üzerlerinde çok az etkisi var." Şeytan leydi endişeyle söyledi.

 

Çekiç kalkan ve büyük bir çekiç kullanıyordu, yanındaki leydiyi koruyordu, "Bu et yiyen ucubeler, evleri katliamla dolu. Gençliklerinden itibaren öldürüyorlar ve böyle bir ortamda büyüyorlar. Bu tavıra çoktandır alışkınlar, kemiklerinde var. Onları hipnotize etmek zor, sadece öldürebiliriz!"

 

"Birini öldürdüm." Mad Wu da tehlikeli bir durumdaydı, aynı anda 4 tanesinin saldırısına uğruyordu.

 

"Onları incitmek faydasız." Kaya aceleyle söyledi. "Onlara zarar vermek işe yaramaz."

 

"Kaya, eğer yaşam çekirdeklerini yok etmezsen, bedenleri patlasa bile, yeniden oluşabilirler. Bedenlerini deldiğin anda, yaşam çekirdekleri yok etmek zorundasın." Tanrı endişeyle söyledi.

 

Savaş çılgın bir seviyeye ulaştı.

 

"Deli."

 

"Deli, yardım et."

 

"Deli, acele et, Zehir hayatını tehlikeye atıyor, en çok tehlikede olan o." Kaptan Tai Wo son derece ısrarcıydı.

 

İki sektör lordunu öldürdükten sonra Luo Feng göz gezdirdi. Altın Nan Shen bıçağı anında birçok altın ışığa dönüştü ve kaybolmadan önce uzayda yırtık açtı.

 

"Chi!" Altın ışık belirdi ve pullu sektör lordu varlığının göğsünü deldi, enerji kristalini yok etti. "Gümbür!" Büyük miktarda eşya dışarı döküldü.

 

"Shua!" Altın ışık tekrar parladı ve başka bir pullu varlık ağzı açık gözleri faltaşı gibi açılmış, soğuk dişlerini ortaya çıkararak bakıyordu, bakışları sönükleşiyordu...

 

Shua! Shua! Shua! Shua! Shua! Shua! Shua!

 

Luo Feng gücünü kullandı, çok fazla salmasa bile, yine de normal bir ölümsüzün gücüne eşti. Nan Shen altın bıçağı uzayda yırtık açıp inanılmaz bir hızda öldüren bir bıçaktı, 10 pullu sektör lordunu 3 saniye içinde öldürdü.

 

Birçok pullu beden uzay boşluğunda süzülüyordu, içsel dünyaları çökmüş ve sayısız eşya etrafı doldurmuştu.

 

"Deli kesinlikle güçlü."

 

"Güçlü."

 

Diğer sektör lordu üyeler şok olmadan edemediler. Aslında bir ölümsüzün bu kadar fazla sektör lordunu savaş alanında öldürmesi o kadar da kolay değildi. ! Eğer bir savaşçı ölümsüz 10 sektör lordunu öldürmek isteseydi, bu zahmetli bir şey olurdu. Ancak Luo Feng diğerlerini yakalayıp öldürmekte aşırı yetenekli olan Nan Shen bıçağını kullandı.

 

"Ne!" Cesur pullu ölümsüz Tai Wo, Fu Wei San, uzaktaki siyah zırhlı insanı gördüklerine şok olmuşlardı, "Nan Shen donanımı? 9.form?"

 

"Fu Wei San, takımda ölümsüze denk biri var." Diğer pullu ölümsüz Tuo Lu da şok olmuştu, "Ne yapacağız?"

 

"Geri çekilin!" Fu Wei San emretti.

 

Her şey değişti.

 

İnsanların artık 3 ölümsüz gücü vardı.

 

Onlardaysa sadece iki tane.

 

Ve insan tarafı... diğer sektör lordlarına sahipti. Onları öldüremeseler bile onları zayıflatabilir ve etkileyebilirlerdi.

 

"Kaçamazsın." Luo Feng az önce 10 pullu sektör lordu varlığını bir nefeste öldürmüştü. Anında altın bıçağı koyu yeşil sarmaşıklarla dövüşen pullu ölümsüz Tuo Luo'ya saldırmak için kontrol etti.

 

Xiu!

 

Altın bıçak ortadan kayboldu ve 300 metre ilerde ortaya çıktı, anında Tuo Luo'nun 2m arkasında belirdi.

 

Pu Chi!

 

Anında zırhını deldi, ancak zırh bunu bloke etti. Nan Shen altın bıçağın içindeki kuvvetli güç bedeninde devasa titreşimlere neden oldu. İki kılıcı bu darbeden etkilenmişti ve koyu yeşil sarmaşıklar anında atıldılar, ölümsüz Tuo Lu'yu sarmaladılar.

 

"Hm? Bir ölümsüzün savunması elbette güçlü olacak." Luo Feng'in gözleri uzakta parıldadı. "Görünüşe göre 9.formun ilk seviyesinin çok bir etkisi yok."

 

Nan Shen silahının 9.formu, ölümsüze karşı.

 

Aslında 3 seviyeye bölünebilirdi.

 

Gücü de cennetsel köprünün 13., 14. ve 15. seviyesine bölünebilirdi.

 

1.seviye salındığında zaman zaman ortadan kaybolurdu... uzay yırtıklarından seyahat edebilir ve tekrar ortaya çıkabilirdi. Bunu yapabildiği mesafe de kısaydı, sadece birkaç yüz metreydi. Seyahat mesafesi çok kısaydı... bu yüzden saldırı gücü sadece ortalamaydı, en fazla normal bir ölümsüze zarar verirdi.

 

Normalde 1.seviyeyi salmak ölümsüzü etkilemeye yeterdi, onun takip etmesini engellerdi. Kişi ölümsüze karşı hayatta kalabilirdi.

 

2.seviyede gücünde dev bir artış vardı, kaybolabildiği uzaklık çok daha uzardı.

 

İki seviyenin de zayıflığı vardı. Uzay yırtıklarında seyahat ettiğinde yasa dalgalanmaları olurdu. Uzay yasalarında usta olan bir ölümsüz bu dalgalanmaları hissedebilir ve kolaylıkla ona karşı kendini savunabilirdi.

 

Üçüncü seviye ise efsanevi bir şeydi!

 

Gücü katlanarak artardı! Seyahat mesafesi bir milyon kmye ulaşırdı! Ve ancak o zaman seyahati gerçek ışınlanma düzeyine ulaşacaktır, uzay dalgalanması hissi olmadan, tespit edilemez olacaktır. Tabii ki bu sadece silahın ışınlanmasıydı, ve bu... kişinin elbette bedeninin ışınlanmasından daha kolaydı.

 

Yine de, bu Nan Shen donanımının maksimum gücüydü!

 

"Ancak bu pullu ölümsüzün uzay farkındalığının oldukça zayıf olduğu belliydi. Uzay dalgalarını tespit edemiyor gibi görünüyor." Luo Feng'in bakışları soğukça parladı.

 

...

 

"Nan Shen donanımı bana zarar veremez." Ölümsüz Tuo Lu gürledi, koyu yeşil sarmaşıklara karşı kendini savundu ve kaçmaya başladı.

 

Xiu!

 

Altın bir ışık parladı.

 

Bir kez daha Tuo Lu'nun bedenini deldi. Daha önceki tecrübeyle birlikte, güvenle dolmuştu, ancak bedeninden korkunç bir gücün geçtiğini hissettiğinde, weng... ölümsüz bedeninin sarsılıp ve az daha parçalanmasına sebep oldu, elleri tamamen uyuşmuştu.

 

Hu... koyu yeşil sarmaşıklar bir kez daha onu sardı.

 

Sou! Sou! Sou! Sou! Sou! Sou!

 

72 ağır hasarlı sarmaşık hızla küçüldü ve bir kol kalınlığına inceldi, Tuo Lu'yu delice sarmalıyordu.

 

"Ah ah..." Tuo Luo deli gibi mücadele etti.

 

Ancak güç açısından, 72 sarmaşığın birleştiği özel form ondan çok daha güçlüydü.

 

"Hahaha... git ve öl." Zehir gürlediği sırada anında çılgına döndü. "Son ölümsüz tıpkı böyle ölmüştü, ölmeye hazırsın."

 

Ka cha ka cha...

 

Pa! Pa!

 

Tuo Lu'nun kemikleri kırılana kadar sıkıştığında, devasa miktarda ölümsüz enerji içerden patladı. Ancak 72 koyu yeşil sarmaşık altıni ışıkla kaplı bir kafes oluşturmuşlardı, bir adet yırtık bile olmadan, ölümsüz enerjisini tamamen hapsetmişti.

 

Ölümsüz beden seviyesine ulaşsaydı, bölünüp dışarı çıkabilirdi. Ancak o seviyeye ulaşmamıştı, eğer hasar fazla ciddi olu ve ruh damgası yok edilirse işi biterdi.

 

Uğultu... acı ve öfke koyu yeşil kafesten yankılandı, bir süre sonra dağıldı.

 

Ölümsüz Tuo Lu düşmüştü!

 

"7.kardeş!" Zehir kafasını kaldırdı ve gürledi, gözlerinden yaşlar aktığı sırada boğazı tamamen şişmişti. Koyu yeşil karmaşıkların karşısında eğildi.