Swallowed Star - SS 114: Deneme Kulesi

---

 

 

Çeviri ve Düzenleme: madShy

 

“Bunu, takayım mı?” Luo Feng gergin bir şekilde soluk mavi kasklardan birini aldı ve Yang Hui’ye kafası karışmış bir ifadeyle baktı, “Bay Yang, direkt olarak böyle takıyor muyum?”

 

“Beni taklit et!” Yang Hui güldü ve sonra kanepeye uzandı, “Sen de kanepeye çök.”

 

Luo Feng itaatkar bir şekilde koltuğa uzandı.Kanepe aşırı rahattı ve tam bir kişinin sığacağı genişlikteydi.

 

Yang Hui ciddiyetle söyledi: “Kaskı kafana taktıktan sonra, zihnin sanal alana girecek.Bu yüzden panik yapma. İşte burada, kaskı tak!” Yang Hui’nin gözetiminde Luo Feng derin bir nefes aldı ve kaskı taktı.

 

Sanal alan? Bu bilim kurgu novellerinde geçiyordu fakat kendisi ilk kez tecrübe ediyordu.

“Eh?” Luo Feng kaskı taktığı anda beyni durmuş gibi hissetti.

 

Yang Hui Luo Feng’i kaskı takarken izledi ve gülümseyerek kendi kaskını da taktı.

 

���

Burası sonsuz gümüş renkte bir yerdi.

 

İki gölge biri önde diğeri arkada zeminde göründü. Bunlar kesinlikle Luo Feng ve Yang Hui idi.

 

“Ne çılgın ama, bu fiili boşluk mu ?” Luo Feng etrafa bakındı. Fiili boşluğun gökyüzünde muhteşem evrenin milyonlarca yıldızı parıldıyordu, tüm gümüş zemin boyunca hayali ışıkları yansıyordu.

 

“Bu gümüş zemin? Bir ayna kadar pürüzsüz.”Luo Feng şaşkınlıkla yere eğildi e parmaklarıyla zemini tıklattı. Metale benzer bir ‘Klang Klang’ sesi çıkartmıştı.

 

“Luo Feng bu fiili boşluğun deneme kulesi. Gökyüzü yıldızlarla dolu ve zemin tamamen gümüş. Zeminin yapımında kullanılan materyal bir alaşımla aynı !”Yang Hui gülümseyerek bir uzaklığı işaret etti, “Ve tüm bu gümüş alan içerisinde görebileceğin tek yapı yedi katlı deneme kulesi! İmtahanını olacağın yer de orası.”

 

Gerçekten her yöne baktıktan sonra…

 

Sadece bir tane yapı vardı! Bu devasa 300-400 metre uzunluğunda kule şeklindeki yapıydı. Tüm yapının yüzeyinde çeşitli canavarların oymaları spiral şeklinde kulenin etrafını yukarı doğru sarıyordu.Çıplak gözle kulenin yedi katı zar zor ayrılabiliyordu.

 

“B derece sınavı orada olacağım?” kalbinde bir düşünceyle Luo Feng ruhsal gücünü kullanmayı denedi.

 

Nasıl olurda burada hiç ruhsal güç olmazdı?

 

Ruhsal gücünün birazını bile hissedemiyordu.

 

“İyi değil.”Luo Feng  iki kez zıplayarak bazı vuruşlar ve tekmeler attı,”Vücudum sanki...yok”

 

“Bay Yang, nasıl oluyor da bedenim öncekinden farklı hissediyor?” Luo Feng kendini sormaktan alamadı.

 

Yang Hui seslice gülerek ilerideki gökyüzü ve zemini işaret etti: “Burası neresi? Sanal boşluk! Bu alana sadece zihnin girdi, silahlar ve diğer şeylerin buraya girememesinin nedeni de bu.”

 

“Sadece zihnimiz mi girdi?” Luo Feng sersemlemişti ve kendi kendine düşündü, “Diğer bir deyişle, zihnimizin haricinde hiçbir şey buraya giremez. Ruhsal gücüm de buraya gelmedi… işte bu sıkıntı.Ruhsal gücüm olmadan sadece gücümün bir kısmını kullanabilirim. Merak ediyorum da B derece sınavını geçebilir miyim?”

 

Yang Hui konuşmaya devam etti: “Luo Feng kim olduğu fark etmez, sadece zihinler sanal alana girebilir! Ve Sanal alan bize sanal bir vücut düzenler. Hepimizin vücut form seviyesi özdeş.” dedi Yang Hui.

 

“Özdeş?”Luo Feng şaşkına dönmüştü.

 

“Evet, ister savaş tanrısı ya da savaş tanrısını aşan bir varlık olsun, ister sıradan bir dövüşçü olsun hatta sıradan bir kişi olsun bir kez zihni bu alana girdiğinde hepsi aynı vücut form seviyesine sahip olur. Yumruk gücü 10000 kg, hız 150 m/s ve tepki hızı acemi düzey kumandan üstün seviye olur.”

 

Luo Feng donup kaldı.

 

Sanal alanda herkes tam olarak aynı vücut form seviyesine mi sahipti ?

 

“Sanal alanda herkesin vücut form seviyesi aynı olduğundan reis Hong bile bu vücuda sahip. Bu yolla birinin gerçek dövüş yeteneğini kolayca test edebiliyoruz.” Yang Hui Luo Feng’e baktı, “Şimdi benimle deneme kulesine gel !”

 

Şimdi ne yapabilirdi?

 

//şey yapabilirsin…. masanın yerini sorarsın… altına geçersin..öhööhm neyse… :P

 

Sanal alanda herkes eşitti. Gerçek dünyada ne kadar güçlü olduğunun bir önemi olmaksızın burada herkes aynıydı.

 

Deneme kulesi kesinlikle devasaydı.

 

Luo Feng ve Yang Hui girişte iki karınca gibi dikildi.

“Sütunlara bak.” Yang Hui deneme kulesinin ana girişinin sol yanındaki siyah bir sütunu gösterdi. Bu siyah sütunda bir oyma görünmeye başladı.

 

//sana gabaran bişeyleer vaar…

 

İsim: Luo Feng

 

Cinsiyet:ADAM

 

Kimlik: Seçkin eğitim kampı muhtemel öğrencisi

 

Deneme Kulesi Seviye: 1

 

Luo Feng başını ana girişin sağındaki siyah sütuna çevirdi. Bu sütunda da bazı oymalar görünmeye başlamıştı.

 

İsim: Yang Hui

 

Cinsiyet: Erkek

 

Kimlik: Savaş tanrısı deneme kulesi

 

Seviye: 3.2

 

Luo Feng hayrete düşmüştü, onun seviyesi 1 idi ve savaş tanrısı Yang Hui’nin seviyesi 3.2 idi. Bu deneme kulesinin olayı neydi ?

 

“Luo Feng deneme kulesinin seviyesi hakkında mı düşünüyorsun?” Yang Hui gülümsedi, “Eğer biri bu bedenle kuleye girerse, katlar arasında ilerlemeye başlarsın. İlk katı geçtikten sonra ikinci kata girersin. Bu sırada seviyen 2.0 olacaktır. Üçüncü kata girdiğinde seviyen 3.0 olacaktır. Üçüncü kat sırasında seviyen 3.1,3.2,3,3 v.b olabilir. Sen deneme kulesine daha önce girmediğinden henüz 1 seviyesin, bu deneme kulesinde henüz hiçbir şey yapmadığın anlamına geliyor.”

 

Luo Feng donup kaldı.

 

Ve sersemlemişti. Savaş tanrısı Yang Hui çok yaşlıydı bu yüzden çokca savaş tecrübesi bulunuyordu. Böyle birinin sadece üçüncü kata girebileceğini kim düşünürdü ki !

 

“Orada toplamda yedi kat var! Şimdiye kadar kimse yedinci kata giremedi!” Yang Hui Luo Feng’e bakarak gülümsedi.

 

“Bir kişi bile mi?” Luo Feng sersemledi.

 

Ya dünyanın en güçlü dövüşçüsü Hong ? Ve ikinci en güçlü dövüşçüsü Yıldırım Tanrısı?

 

“Evet, bir kişi bile. Dünyanın en güçlü dövüşçüsü ‘Hong’ altıncı kata girebildi, bu da dünya rekoru zaten.” Yang Hui başını salladı ve iç geçirdi, “İşte bu farkımız. Reis ile aynı kafayı ve bedeni kullandığım halde reis altıncı kata çıkabiliyorken ben sadece üçüncü kata çıkabiliyorum!”

 

Luo Feng başını kaldırdı ve yedi katlı deneme kulesine baktı.

 

Dünya üzerinde hiçbir dövüşçü yedinci kata ulaşamamıştı.

 

Aniden “Luo Feng, lütfen savaş üniformanı ve silahını seç. Seçtikten sonra, deneme kulesine gir ve B derece sınavı bir dakika içerisinde kabul et !”

 

Elektronik ses tüm sanal boşlukta yankılandı.

 

Luo Feng’in önünde tüm türdeki savaş üniformaları ve silahları göründü. Fazla zamanı yoktu bu yüzden hemen üzerine uyan bir savaş üniforması, bir hayalet bıçak ve altıgen kalkan aldı.Daha sonra aynı savaş üniforması, hayalet bıçak ve altıgen kalkan yere düştü. Luo Feng hızlıca onları üzerine geçirdi.

 

Sürat koşusu 150m/s hıza ulaşabiliyordu ve teçhizatını giyerken de aşırı hızlıydı.

 

10 saniye içerisinde flaş gibi donatımını bitirdi.

 

“Luo Feng, başarılı olman için dua edeceğim.” Yang Hui gülümsedi, “Bu B derece sınavın zorluğu deneme kulesinin ilk katında orta seviye. Sadece birinci kat olmasına rağmen, seçkin eğitim kampının birkaç düzine resmi üyesi hala orada sıkışıp kalmıştı!”

 

“Tamam” Luo Feng derin bir nefes aldı ve direkt olarak karanlık girişe doğru yürüdü! Etrafındaki boşluk dönüşürken Luo Feng engin bir çimlik alana girdi.

 

“Luo Feng” elektronik bir ses tüm alan boyunca çalındı, “B derece sınav 100 düşük düzey kumandan seviye öfkeli boğa sürüsünü 30 dakikada öldürmek! Ölürsen, başarısız olursun! Öldürme 30 dakika içerisinde 100 e ulaşamazsa, başarısız olursun! Deneme kulesine ilk girişin bu yüzde hazırlanmak için 5 dakikan var”

 

Luo Feng’in ifadesi trajik biçimde değişti.

 

“100 öfkeli boğa ? ve düşük düzey kumandan seviye?” Luo Feng tamamen dehşete düşmüştü.

 

Sıradan bir canavar sürüsü bile oldukça korkutucu olduğu halde çoğu sürü asker seviye canavarlardan oluşurdu; içlerinde sadece birkaç tane kumandan seviye canavar bulunurdu.

 

B derece sınav olarak 100 öfkeli boğayla dövüşeceğini kim bilirdi ve bunların hepsi düşük düzey kumandan seviyedeydi! Hepsi düşük düzey kumandan seviye olduğundan….form seviyesiyle karşılaştırıldığında öfkeli boğaların hiçbiri eşit hıza ve güce sahip değildi. Luo Feng’e denk 100 canavar ve hepsi Luo Feng’e hücum ediyor! Ve 30 dakika içerisinde Luo Feng kendi başına tüm 100’ünü öldürmek zorunda?

 

“Şimdi sıçtık!”

 

“Birinci kat çok fena. 182 üyeden düzinelercesinin hala burada kaldığına şaşırmadım!” Luo Feng için ikinci, üçüncü, dördüncü katın v.s ne kadar berbat olacağını hayal etmek o kadar da zor değildi. ‘Hong’un tam olarak şuan kullandığı aynı bedeni kullanarak altıncı kata ulaşması oldukça olağanüstüydü.

 

“Gerçek yaşamdaki bedenim bu sanal bedenden çok farklı değil bu yüzden onu çabucak kullanabilirim.” Luo Feng etrafta hareket etti, hızlıca savuşturdu, zıpladı ve hayalet bıçağını etrafta savurarak bedenini kullandı.

 

Beş dakika çabucak geçti!

 

“B Derece sınav, başla !” elektronik ses alanda yıldırım gibi çalındı. Aynı zamanda tonlarca iri yarı inek türü üç metre uzunluğunda canavar 100 metre ötede belirdi. Bunlar ünlü sürü oluşturan inek türü canavarlar öfkeli boğalardı! Uzun tüyleri, kavisli keskin boynuzları ve kanlanmış gözleri vardı.

 

“MOO”

 

100 öfkeli boğanın hepsinin boynuzları üzerinde soluk bir kırmızı renk ve üzerinde kan vardı. Eğer bu keskin boynuzlar Luo Feng’e denk gelirse savaş üniformasını parçalamasa bile tüm iç organları ve kemikleri parçalanacaktı. Onların her biri birer tehditlerdi!

 

MOO...MOO…

 

Mööleme sesleri tüm çayır çimen arasında çalındı, 100 düşük kumandan seviye öfkeli boğa toynaklarıyla çimleri çiğniyordu ve öfkeyle burunlarından soluyarak Luo Feng’e hücum ediyorlardı ! Tüm çimenlik alan sarsılmaya başladı.

 

“Aile marketinin dışında, daha önce hiç bu kadar düşük kumandan seviye canavarla yüzleşmemiştim.” Luo Feng kendine güvenmiyordu. B derece sınavı dünyadaki cennetsel dahiler üzerinde kullanmalarına şaşırmamak lazımdı… zorluğu korkutucuydu. Eğer ruhsal gücüne sahip olsaydı o zaman güvende olabilirdi. Fakat ruhsal gücü olmadan ?

 

“Buna sadece devam edebilirim! Birkaç düzine kişi hala birinci katta sıkışıp kalmış, bunun anlamı 100’ün üzerinde kişi bunu geçmiş. Bunu geçemeyeceğime inanmıyorum!” Luo Feng dişlerini sıktı. Çoktan bu durum içerisinde olduğundan, başka ne yapabilirdi?

 

Sahip olduğu her şeyi ortaya koyardı!

 

100 öfkeli boğa hücum ederken bir tanktan daha büyüklerdi.

 

GÜMBÜÜR~~ yer sallandı.

 

Düşük kumandan seviye öfkeli boğalar 100 m/s hızına ulaşırken 100 metre öteden hücuma geçtiler. Göz açıp kapayıncaya kadar, deniz misali bir sürü akıp gelmişti !