Çeviri ve Düzenleme: madShy

“Arkeolojik harabe mi?” bir kova su kafasından aşağıya boşalmış gibi Luo Feng ürperdi. Gülümsemesi durdu ve aniden ciddileşti. Gözleri e-postaya bakarken şimşek gibiydi. Yumuşak bir şekilde söyledi: “Açıl!”

Biiip!

E-posta anında açıldı ve Çince bir mektup göründü.

“Müfettiş Luo Feng:

Lütfen Sınırların Dojosu Hong Nin şehrindeki dünya karargahına 9/29 tarihinde saat 16.00dan önce ulaşın. Birçok savaş tanrısı bir araya gelecek ve birlikte Arkeolojik Harabe #9’a ilerleyecek.

Üç hatırlatma:

1-Arkeolojik Harabe #9 en güvenli harabelerden biridir. Kara Tanrı seti alabilmek için tek yerdir. Savaş Tanrıları %28 başarılı olma ve %72 şansla ölme oranına sahiptir.Lütfen girip girmeyeceğinize karar verirken dikkatlice düşünün. Bir defa girdiğinizde geri dönemezsiniz.

2-Arkeolojik Harabe #9’a herkesin tek giriş hakkı bulunmaktadır.

3-Arkeolojik Harabe #9’a giren dövüşçülerin Kara Tanrı seti gibi özel defansif eşyalar kullanmaları yasaklanmıştır.Sadece dünyada üretilmiş savaş üniformalarını kullanmalarına izin vardır.

Lütfen kararınızı verirken dikkatli bir şekilde düşünün!

Eğer girmeye karar verirseniz, lütfen hazırlanın! Son tarihten önce belirlenmiş noktaya ulaşın.

Sınırların Dojosu

31 Ağustos, 2057"

Mektubun sonunda Sınırların Dojosunun bir damga şeklinde olan arması vardı. Sadece bu basit bir mektup Luo Feng’in tamamen durulmasına neden oldu. Başını eğerek üç hatırlatmaya baktı. Etrafındaki sıcaklık birkaç derece düşmüş gibi hissediyordu.

“%72 ölüm ihtimali mi?” Luo Feng somurttu, “ve başarı oranı %28. Söylemek gerekirse…..eğer başarısız olursan ölürsün!”

“Ve bu çok yüksek.Dört kişiden üçü ölür!”

Açıkça…..

Sadece özgüveni yerinde olan savaş tanrıları Arkeolojik Harabe #9’a girmeye cüret ederdi. Diğer yandan özgüvenleri yerinde olsa bile….ölüm ihtimali %72 gibi yüksek bir orandı!Bunun anlamı dünyadaki insanların başarılı olmak konusunda herhangi bir hile bulmamış olduğuydu. Eğer bilselerdi ölüm oranı bu kadar yüksek olmazdı!

“Ve Kara Tanrı seti gibi özel donanımlara izin yok mu?” Luo Feng somurttu.

“Bu ne saçma bir yer! Belli bir donanım giymeni bile yasaklıyorlar!”

.....

Gecenin derinliklerinde. Luo Feng medya odasında sessizce kanepenin üzerinde oturdu. Dalıp giderken somurttu.

Arkeolojik Harabe #9 hakkın kesinlikle hiçbir şey bilmiyordu. Bilgelik zaferin anahtarıydı. Eğer arkeolojik harabeye kör bir adam gibi hücum ederse….ayrıca Kara Tanrı seti de yasaklı olduğundan…..yeterince savunma olmadan hayatını kaybedebilirdi.

“Luo Feng buna ne dersin?” ekranda Xu Xin başka bir elbise daha değiştirdi.

“Evet, fena değil.” Luo Feng başını kaldırdı ve zorla gülümsedi.

“Yanlış olan ne?” ana sektördeki Xu Xin bile ekrandan bakarak Luo Feng ile ilgili bir şeylerin yanlış olduğunu söyleyebilirdi.

“Hala ilgilenmem gereken meseleler var, sana sonra anlatacağım.” dedi Luo Feng.

“Ah pekala. Kendine o kadar yüklenme, zaten harika gidiyorsun.” Xu Xin destekledi.

Biiip!

Projeksiyon kapandı.

//Hayvan herif yüzüne kapattı… Ama birader haklısın, önemli bir mevzu napacaz?

Medya odası karanlığa gömüldü. Luo Feng bir başına kanepede oturdu. Çoktan gecenin geç saatleri olmuştu bu yüzden çok sessizdi.

Bir müddet yalnız düşündükten sonra Luo Feng kararını verdi.

“Biiip,biiip,biiiip--”

Sınırların Dojosu iç hatlarının numarasını çevirdi. Bunu yapması biraz düşüncesizce olsa da kesinlikle  Arkeolojik Harabe #9’a hiçbir şey bilmeden gidemezdi.

“Merhaba.” kısık bir ses duyuldu.

Gizemli kişiyle birkaç kez konuşmuş olmasına rağmen Luo Feng bu gizemli kişinin sesinin neredeyse her zaman soğuk ve kısık olduğunu yeni anlamıştı. Sadece en son sefer ‘teşekkürler bayım’ dediğinde gizemli kişinin sesinde bir gülüş vardı.

“Merhaba ben Luo Feng.” dedi Luo Feng.

“Sen olduğunu biliyorum müfettiş Luo Feng. Neye ihtiyacın var?” ses her zamanki gibi soğuktu.

“ Az önce Arkeolojik Harabe Keşfedildi başlığıyla bir e-posta aldım. Bu seferki hedefin ölüm oranı %72 olan, Kara Tanrı zırhı kullanamadığımız  Arkeolojik Harabe #9 olduğunu söylüyordu. Doğru mudur?” Luo Feng sordu.

“Evet.” kısık ses kolayca cevapladı.

Luo Feng sormaya devam etti: “Bilmek istediğim savaş tanrıları aynı mücadeleler ve tehlikelerle mi karşılaşır?”

“Farklı!”

“Form seviyen savaş tanrısı seviyesine ulaştığı sürece  Arkeolojik Harabe #9’a girebilirsin.” kısık ses bir an bile duraksamadı, “Acemi düzey savaş tanrıları, orta düzey savaş tanrıları, ileri düzey savaş tanrıları  Arkeolojik Harabe #9’a girdikten sonra farklı mücadele ve zorluklarla karşılaşırlar. Bazı ileri düzey savaş tanrıları hayatlarını kaybedebilirken bazı acemi düzey savaş tanrıları başarılı olabilir!”

Luo Feng’in ifadesi hafifçe değişti.

Bu en çok korktuğu şeydi: farklı zorluklar. O halde şansa bağlıydı. Güçlü olmasına rağmen son derece zor bir durumda kalırsa ne olurdu?

“Diğer yandan veriye göre ileri düzey savaş tanrıları orta düzey savaş tanrılarına oranla daha yüksek başarı oranına sahip. Ve orta düzey savaş tanrıları acemi düzey savaş tanrılarına göre daha yüksek başarı şansına sahip.” dedi kısık ses.

Luo Feng hafifçe somurttu.

Önceden reis Hong ile konuştuğunda,sanki….arkeolojik harabeye girildiğinde kolayca Kara Tanrı setini alabilirmiş gibiydi, sanki hiçbir tehlike yoktu. Fakat şuan duruma baktığında ölüm ihtimalinin %72 olduğu ve insanların Kara Tanrı seti kullanması yasaklanmış bir yerdi.

“Neden Kara Tanrı setini kullanmamız yasak?” Luo Feng sormaya devam etmekten kendini alamadı.

“Kara Tanrı seti giyerken giremezsin.” kısık ses basitçe cevapladı.

“Eğer girersem başarı şansım nedir?” Luo Feng sordu.

“Önceki başarı durumları referans alındığında arkeolojik harabeler kesinliği belirlenemeyen şeylerle dolu bu yüzden kesin bir cevap veremeyeceğim. Sadece bir tahmin belirtebilirim-- başarı şansı %80’in üzerinde olmalı!” kısık ses cevapladı.

Luo Feng sessizliğe gömüldü.

Evet, arkeolojik harabeler özel oldukları için arkeolojik harabelerdi. İnsanlar şuan onları tamamen anlayamıyordu!

“Reis ile konuştuğumda reisin sesi oldukça kolaymış gibi geliyordu.” Luo Feng devam etti.

“Bilmiyorum.” kısık ses cevapladı.

//birazdan ‘kısık ses’i trollemeye başlayacak hahaha

Luo Feng kaskatı kesildi.

“Genellikle arkeolojik harabe #9’u kabul etmek zorundasındır! Müfettiş Luo Feng’i reis direkt olarak seçti.” dedi kısık ses, “Geçmesi kolay olsun veya olmasın verilerimden kesinlikle geçeceğinizi garanti edemem! Belki reisin başka sebepleri vardır. Reise sorabilirsiniz!”

Luo Feng hafifçe onayladı: “Uğraştırdığım için kusura bakmayın!”

Biiip!

Telefon araması bitti.

.....

Luo Feng sessizce medya odasında oturdu.

Gizemli kişiyle yaptığı sohbetten sonra bile Luo Feng’in hala ne yapacağı hakkında bir fikri yoktu.Arkeolojik harabe #9 fazla öngörülemezdi; kimse girdikten sonra neler olabileceğini bilmiyordu! Herkes sadece bir defa girebiliyordu bu yüzden Hong bile harabeyi araştırmak için ikinci bir defa giremiyordu. Aksi taktirde bir grup savaş tanrısını ölümüne göndermeye hiç gerek olmazdı.

“Reis gitmeme müsaade ettiğinden, o zaman tahminimce 29 Eylülde merkezi şehre gittiğimde reise soracağım.” Luo Feng kendi kendine düşündü.

Belki diğer savaş tanrıları bir Kara Tanrı seti alabilmek için tüm çabalarını verecekti!

Fakat Luo Feng için buna gerek yoktu. Risk almadan önce en azından biraz güvene ihtiyacı vardı. Şuan hiçbir güveni yoktu bu yüzden ya acele eder ve, ŞLAPSS, diye ölürse ne olurdu? İsraf olmaz mıydı? O kadar seri yazmışlardı, sonra kim ana karakter olacaktı? Kim Xu Xin’e çocu….. neyse. Sadece yüksek bir mükafat insanların yüksek riskler almasını sağlayabilirdi! Kara Tanrı seti Luo Feng’in bu riski alması için yeterli değildi!

1 Eylül gecesinde gökyüzü kapkaranlıktı.

Ming Yue sektöründe bir grup devriye gezen silahlı asker uzaktaki çimenliklere baktı. Koyu mavi üçgen şeklinde bir dövüşçü jeti çimlere park etmişti. Dövüşçü jetinin etrafında 30 silahlı asker bulunuyordu. Nadiren resmi giyinen Luo Feng kıyak bir takım elbiseyle dövüşçü jetine doğru yürüdü.

“Selaam...dur!” otuz silahlı asker selam durdu. Tümgeneral rütbesi aldığından Luo Feng kişisel olarak 900 kişilik bir orduya sahipti. Ming Yue sektörü zaten koruma olarak kendi askerlerine sahip olduğundan Luo Feng kendi kişisel ordusunu üç gruba bölmüştü. Üç grup sırayla devriye geziyordu bu yüzden görevleri gerçekten oldukça rahattı.

“Rahaat.” Luo Feng onayladı.  

HUALA--

Kapak açıldı ve Luo Feng rüzgar esintisi gibi oto jete girdi. Sonrasında oto jet yükselmeye başladı. Şehrin savunma sisteminin dışına doğru uçtu ve mavi bir ışık akıntısına dönüşerek ufukta kayboldu.

.....

Jiang Nan merkezi şehri, Sınır Salonu içerisindeki yerleşim yerinde. Merkezi şehirdeki dövüşçülerin %90’ına yakını buradaydı!

Müziğin sesi aksolundu.

Yerleşim alanında büyük, kar beyazı , üç katlı bir villa bulunuyordu. Bu gece yeni müfettiş için planlanan ziyafet burada verilecekti! Bu yüzden uzun zaman önce 100 metre yarı çapındaki alan beyaz çitlerle kapatılmıştı. Girmek isteyen insanları engelliyordu!

100 metreden uzun bir kırmızı halı beyaz villadan çitlerin girişine kadar uzatılmıştı.

Ve şimdi--

Jiang Nan merkezi şehrinin birçok ağır topu teker teker geliyordu. Askeri sektörlerin ve alt sektörlerin kumandanlarından tutun da çeşitli ülkelerin özel kuvvetlerinin temsilcilerine kadar hatta ve hatta hükümetin yüksek yetkilileri bile sürekli olarak geliyordu. HR ittifakından kişiler sadece statülerinden dolayı bu geceki ziyafete katılmaya izinliydi.

Her ne şekilde olursa olsun bu kesinlikle Jiang Nan merkezi şehrindeki en büyük ziyafetti.

“Haha, general Li,hoş geldiniz sefalar getirdiniz.”

“Müfettiş Luo Feng henüz burada değil mi?” Li Da Wei gülümseyerek sordu.

“Müfettiş Luo bu gecenin ana karakteri. Bu ziyafet ona bir hoş geldin ziyafeti. Onun biraz gecikmesi normal. Lütfen anlayışla karşılayın general Li.” başkan Zhou Zheng Yong güldü, “Affedersiniz!” Zhou Zheng Yong hemen diğer ziyaretçileri karşılamaya koştu. Sadece savaş tanrılarını saysanız tonla insan gelmişti!

Ve askeriyede kumandan rütbesinde olan 10 kişiden fazlası buradaydı!

Li Da Wei şarap bardağını tutarak boş bir köşeye doğru yürüdü. Takım giyen bir genç geldi ve sessizce söyledi: “General eğer her şey plana göre ilerlerse bir saat içerisinde devasa bir şey olacak.”

“Ah.” Li Da Wei’nin yüzünde bir gülümseme belirdi.

madShy notu: Napıyonuz la siz!! Beyler hemen hemeeen adamlık yargılaması! Neyse uğraşamayacam ya gecenin körü zaten hahah...Ama yamuk yaparsa sniper arkadaşlar klavyelerinden generali indirsin, ateş izniniz var.