Swallowed Star - SS 430: Patlama

---

 

 

 

 

Beşinci kulenin altıncı katında…

 

Geniş çorak bir araziydi burası. Üzerinde 10 muazzam koyu altın yaratık bulunuyordu. Bazıları uzanırken diğerleri etrafı incelerken yürüyordu… Uzay yaratığı Cang.

 

“Altıncı kattaki hedefler, uzay yaratığı…. Cang!” Luo Feng 10 uzay yaratığına baktı.

 

Miras hatıralarından zaten Cang’ın tam detaylarını biliyordu.

 

Doğrusunu söylemek gerekirse, Cang ve Altın Boynuzlu Yaratığın bir ilişkisi vardı.

 

Altın türünde uzay yaratıkları arasında en üst sıradaki doğal olarak zirve 12 içerisinde olan altın boynuzlu yaratık idi. Ve 2 numara Cang idi! Tek sıralık basit bir fark olmasına rağmen savaş becerileri arasındaki asıl fark devasaydı.

 

Altın boynuzlu yaratık olgunluğuna eriştiğinde otomatik olarak Sektör Lordu oluyordu.

 

Cang ise diğer taraftan olgunluğunda Alan Lordu seviyesine erişiyordu!

 

Daha güçlü uzay yaratıklarından biri olmasına rağmen uzay yaratıklarının 12 kanı ile kıyaslanamazdı. Diğer yandan Cang güçlü bir doğal yeteneğe sahipti, altın kaynak yasaları tarafından nimetlendirilmişti, yırtıcı ve güçlü saldırıları vardı. Doğal olarak hiç kanatları olmadan bile uçabiliyorlardı.

 

Uçamayan hiçbir uzay yaratığı bulunmuyordu.

 

Savaş kabiliyeti bakımından…. Ortalama seviyeleri çoğu en seçkin insan kanından bile daha güçlüydü!

 

Bu 10 uzay yaratığı Cang’ın beden uzunlukları tek başına 300 metreydi. Kuyrukları neredeyse vücutları kadar uzundu. Tüm bedenleri koyu altın pullarla kaplıydı ve sırtlarında siyah  keskin çıkıntıları vardı. Kafası aşırı büyüktü, sadece kanlı ağzının boyutu birinin ruhunu dondurmaya yetiyordu. Dişleri ve ısırma gücü de tarif edilemez şekilde şaşırtıcıydı. Başının en üstü parlak ve pullarla kaplıydı.Korneası üçgen şeklinde soğuk kan arzusuyla doluydu.

 

“Gowrrr!”

 

10 uzay yaratığı zayıf insan Luo Feng’e bakmak için döndü.

 

“İlginç.” Luo Feng’in gözleri çok daha dondurucu bir öldürme arzusu doluydu!

 

Cang altın boynuzlu yaratığın biriyle karşılaşırsa? Ne olurdu?

 

Şu anda….

 

Cang, insan altın boynuzlu yaratık olan Luo Feng ile karşılaşmıştı.

 

“Gümbür!” Luo Feng kara bulut mekiğine adımını atarak hafifçe ayırt edilebilen bir ışık demetine dönüştü. Derhal 10 uzay yaratığı ışık demetine dönüşerek ardından kovaladı. Lakin 5 yıllık eğitimden sonra Luo Feng’in kara bulut mekiği üzerindeki hızı önceden Rong Jun ile olan savaşına göre çok daha hızlıydı.

 

Ve çok daha çevikti!

 

Shua! Shua! Shua! Shua! Shua! Shua! Shua!

 

Havada 8 Luo Feng belirdi! 10 uzay yaratığı Cang’ın hepsi bir saniyeliğine göz kırptı. Neredeyse kovalamak ile hemen etrafa dağılarak tek hedefe yönelmek konusunu seçmede sorun yaşamıştı.

 

“Ne kibirli çöpler.” Luo Feng eğri çizdi ve aynı anda 5 altın ışık etrafında süzüldü. Bu 5 altın bıçaktı ve hemen ona en yakın Cang’a doğru ilerledi. Bu Cang’ın tepkisi son derece çabuktu, güçlü pençelerini kullanarak onlarla çarpıştı

 

Chi! Chi! Chi! Chi! Chi!

 

5 altın bıçaktan ikisi pençelerle çarpıştı, üçüncüsü de kuyruğu tarafından vuruldu.

 

“Chi!”

 

Dördüncü bıçak ise tam boğazını deldi ve doğrudan beyin kısmına giderek onu öldürdü! Altın Boynuzlu Yaratıktan farklı olarak, orta düzey uzay yaratığı Cang iç dünyaya sahip değildi. Bu yüzden iç çekirdeği bulunmuyordu, yaşam ve ruhunun çekirdeği büyük miktardaki kan ve et yaşam formuna benziyordu.

 

Alan Lordu seviyesine ulaşmadan önce, ruhu beyni içerisindeydi.

 

“Gowr! Gowr!”

 

Bir Cang kaybettikten sonra inanılmaz zeki 9 diğer Cang rakiplerinin kolay lokma olmadığını anladı. Bu yüzden, hemen birbirlerine yaklaşarak ayrılmadılar.

 

“İşe yaramaz, sadece zaman harcıyorsunuz.” Luo Feng çok netti. Uzay yaratıkları çok güçlü, çevik, korkutucu doğal yetenekleriyle ve kuvvetiyle aynı seviyede insanların onlarla denk olamayacağı varlıklardı. Lakin tek zayıflıkları vardı ki boyutları çok devasaydı!

 

Daha büyük fizikleri olduğundan çok daha küçük bir insana karşı bir çıkmaza giriyorlardı. Bu yüzden Luo Feng Mutlak Uzay ve Dünyanın Dünyası tekniklerini çalışıyordu. Dünyanın dünyası küçülerek boyutunu azaltmasına yarım ediyordu, Mutlak Uzay çevikliğini, hızlandırıcı patlamalarını ve hareket etkilerini yükseltmesine yarıyordu.

 

……

 

8 görüntü oluşturarak ve buna ek olarak Cang’ın zayıflık ve alışkanlıklıklarına aşırı aşina olmasıyla Luo Feng bu savaşı 10 gün boyunca sürdürdü, doğrusu savaş yine de basit ve temizdi. Ana mesele; son Cang’ı öldürmeden önce Luo Feng’i son yarım saate kadar bekleyip sonra onu öldürmesiydi.

 

…..

 

Beşinci kule kat 7.

 

Uzay bulanıktı, Luo Feng yedinci kata girdi.

 

“Yedinci kat altıncıdan çok daha sıkıntılı.” Luo Feng kaşlarını çattı, sayısız ve çevreleyen saldırılara karşı ruh okuyucular zayıf olmasına rağmen dövüşçüler bunda avantajlıydı. Lakin daha yüksek hızla kaçındığından hareketini ve boşluğu kaçmak için kullanarak avantajlı pozisyona geçiyordu. Lakin rakibin sayıları fazla çılgın olduğunda herhangi biri ikileme yakalanabilirdi!

 

Bu sonsuz bir çöldü.

 

Uzakta çölün ortasında yeşil bir yol bulunuyordu, burada 120 çapında çıkıntılı yuvarlak bir küre duruyordu.Yüzeyinde zehirli bir sıvı yayılırken zehirli gaz etrafını sarıyordu.

 

120 metre 40 katlı bir binaya benzerdi. Bu 40 katlı bina anne yuvasının yüzeyindeki çıkıntılı deliklerin hepsi üçgen beyinli, yeşil mukustan dış kabuklarında iki boynuzları olan böcekleri üretmeye başladı. Devasa birleşik gözlerinin hepsi odaklandı, 2 arka bacakları bedenlerini desteklerken öndeki diğer dört bacaklarıyla bedenleri bıçaklar gibiydi, ve sırtlarında 2 yarı saydam kanatları bile bulunuyordu.

 

40 kat uzunluğundaki anne yuvasında her deliğin kendisi en az 1 m çapındaydı. Neredeyse bir anda anne yuvasının yüzeyi 1000 böcek üretti!

 

Hu! Hu! Hu!

 

Üç sürekli turdan sonra 3000 civarı böceği tek seferde üretti ve hepsi aynı yeşil peygamber develerine benziyorlardı.

 

Yeşil peygamber develeri çok sık görülen top atışı böcek klanı savaşçılarıydı.Top atışı olarak çağrılsalar da yine de yıldız alanının dışında savaşan top atışlarıydı. Şans eseri böcek klanı anne yuvasının tüm gücü önceden ayarlanmıştı, aksi halde gerçek anne yuvası birçok türde böcek üretebilirdi. Yeteneklerinden, tarama türü, suikastçı türü, uzun menzil saldırı gücü v.b şeklinde ayrılabiliyordu.

 

Eğer yapılarına göre ayrılırlarsa çok daha fazla olurdu.

 

“3000 yeşil peygamber devesi.” Luo Feng uzakta uçan veya koşan böceklere baktı, yeri göğü kaplıyorlardı. Kaşlarını çatarak, “Anne yuvası her şeyini tek seferde gönderdi, sıradaki yığın 20 dakika sonra olmalı.”

 

Anne yuvasının böcekleri üretmesi için zaman gerekiyordu.

 

Bu 3000 tanesi uzun süre önce hazırlanmıştı. Tabii ki gerçekte anne yuvasının becerileri bu kadar zayıf değildi. Aksi halde nasıl tüm bir galaksiyi veya yıldız alanını domine edebilirdi.

 

“Öldür!”

 

Luo Feng’in bakışları soğuktu, anında 8 görüntü üretti. En yüksek hızıyla katliama başladı. Bir anda 9 bıçak sınırını açığa çıkarttı. 9 gökkuşağı lazerler gibi her bir böceği delerken yeşil peygamber develerini öldürüyordu.

 

“Umduğumdan biraz daha güçlü.” Luo Feng kaşlarını çattı.

 

İsterse 5 bıçak kontrol edebilirdi. Lakin eğer zorlarsa 9 bıçak kontrol edebilirdi. Fakat bu yolla, çeviklik, yön ve kesinliğin hepsi hafifçe etkileniyordu. Şu anda 3000 böcek olduğundan Luo Feng böyle yapmaya karar vermişti. Olabildiğince çok böceği öldürmek istiyordu.

 

Lakin….

 

“Ke chi ke chi!” Böceklerden birinin bedeni yarıdan kesilmişti. Lakin ısırdı ve yanındaki ölü bir böceğin cesedini yuttu ve iyileşerek tamamen kendini yenilemeye başladı.

 

“Bu böcek klanının en can sıkan kısmı.”

 

8 görüntü hemen belirdi. 9 bıçak dans etti ve tekrar tekrar parçalayarak böceklerin kafasını kesmek için sıkı çalıştı. Lakin beşinci kuledeki böcekler olduklarından çeviklikleri ve tepkileri belli ki daha yüksekti. Yeri göğü kaplarken her şeyi yutuyorlardı. Hızları da çok yüksekti. Luo Feng fazla uzağa kaçınamıyordu, yakın durarak Nan Shen Donanımını kullanarak saldırması gerekiyordu.

 

Bu yüzden ara sıra yaralanmaktan kaçınamıyordu.

 

20 dakika sonra..

 

Hayatta kalan hala  682 böcek bulunuyordu, Luo Feng’in yüzü soldu, yüzünde bir yara vardı, “İkinci yığın geliyor!” bu devasa anne yuvası yüzeyi bir kez daha kırmızı kabuklu böceklerden toplam 100 tane üretti.

 

“İyi değil.” Luo Feng’in ifadesi değişti, “Kan peygamber develeri! Ve onlardan 100 tane!”

 

Birinci sefer anne yuvası her şeyini sergileyerek 3000 peygamber devesi göndermişti.

 

Ve her 20 dakikada bir yeniden 1000 peygamber devesi daha üretiyordu, lakin yeşil peygamber devesi üretmek zorunda değildi, çok daha korkutucu böceklerden daha az sayıda üretebilirdi.

 

Luo Feng’in sıkı mücadelesiyle 2000’in üzerinde yeşil peygamber devesini öldürmesiyle sadece 682 tane kalmıştı. İkinci yığında 1000 yeşil peygamber devesi olsaydı...ağır şekilde yaralanabilirdi fakat yine de kazanırdı.

 

Lakin bu sefer kan peygamber develeriydi. Yeşillerden çok daha korkusuz ve güçlülerdi. Birinci kuleden dördüncü kuleye kadar Luo Feng hiç kırmızı peygamber develeriyle karşılaşmamıştı.

 

“Bu büyük sıkıntı.” Luo Feng’in ifadesi değişti.

 

Weng weng weng….

 

Hayatta kalan 682 yeşil peygamber devesi anında 100 küçük grup oluşturdu, bazılarında 5 veya 6 yeşil peygamber devesi ve 1 kan peygamber devesi varken diğerlerinin sayıları değişiyordu! Her şekilde bir anda 100 küçük böcek grubu oluştu. Kan peygamber develerinin liderliğinde Luo Feng’i çevreleyerek avlarına başladılar.

 

“Güçlerinden korkmuyorum, en çok nefret ettiğin kan peygamber develerinin liderlik becerisi.” Luo Feng’in ifadesi değişti.

 

Miras hatıralarına göre böcek klanın zekası çok düşüktü. Lakin liderlik pozisyonunda belli böcekler bulunuyordu. Ve bu kan peygamber develeri sıklıkla küçük takımlar halindeki yeşil peygamber develerine liderlik etmesi için kullanılıyordu. Dağınık ve organize olmamış 100 grup yeşil peygamber devesi, 10 tanesinin tek beden olarak çalışırken kan peygamber devesinin liderlik etmesi…. çok daha korkutucu bir durumdu!

 

“Weng!”

 

“Weng!”

 

“Weng!”

 

100 küçük takım iyi organize olmuş grup gibiydi, 70 veya daha fazla takım yukarıdan saldırırken 30 veya daha fazlası yerden veya hatta yer altından saldırdı, buna ek olarak kan peygamber devesi liderlik ederken bıçaklar gibi davranıyordu, Luo Feng büyük sıkıntı içindeydi.

“Öldür!” Luo Feng dişlerini sıktı, sadece mücadele edebilirdi!

 

…..

 

5 dakika sonra Luo Feng’in sağ kolu kırılmış, ifadesi solmuş , ruh enerjisi kullanımı son derece yüksek haldeydi. Ve 100 takımdan 82 tane kalmıştı, 82 kan kırmızı peygamber devesi 353 yeşil peygamber devesine liderlik ediyordu. Luo Feng çok daha fazla yeşil peygamber devesini öldürmüştü.

 

“Eğer 9 iplik seviyesine ulaşsaydım, yazık….” Luo Feng her yönden gelen olağanüstü böcek klanıyla yüzleşti. Neredeyse yok olmadan önceki sahne gibiydi.

 

“Ölsem bile, daha fazla öldürmek zorundayım!”

 

Luo Feng’in gözleri kızardı.

 

“Böcek klanı, hepiniz geberin gidin!!!” Luo Feng kara bulut mekiği üzerinde dururken hızı çok daha artıyordu. 82 küçük takıma karşı çarpıştı ve her seferinde bir yeşil peygamber devesi öldürerek ara sıra büyük zorluklarla bir kan peygamber devesi öldürdü. Luo Feng sadece 76 takım kalana dek mücadele ederken tüm varlığı çıldırmıştı.

 

“Hm?”

 

Böylesine yorucu bir durumun altında bile tüm varlığı buz soğukluğunda hissediyordu. Bu altın boynuzlu yaratığın kalitesiydi.

 

Luo Feng aşina olduğu bir uzay hareketi hisseterek yavaşça farklı hissetmeye başladı.

 

“Bu yolla!”

 

“Aynı böyle!!!” Luo Feng uzayda oluşturan kare alanı bile hissedebiliyordu, neredeyse 9 bölmeli kafes gibiydi. Bir anda Luo Feng’in hızı belli oranda artarken etrafında 9 görüntü belirdi!

 

10,000 iplik ikinci seviye…. 9 iplik!

 

Hızı sadece biraz artmış olmasına rağmen burada öncekinden bir görüntü daha fazla bulunuyordu.

 

Diğer yandan doğrusunu söylemek gerekirse temelin kendisinde bir değişim vardı!

 

Gizli teknik, gizli teknik neydi?

 

Gizli teknik kaynak yasalarını anladıktan sonra açığa çıkararak çok daha etkili kullanım yollarına ulaşmaktı!

 

Eğer biri uzay kaynak yasalarını idrak ederek 3 görüntü, 4 görüntü… 8  görüntü, 9 görüntü oluşturursa…. Güç artışının sınırını hissedebilirdi! 8 görüntü ve 9 görüntü arasındaki fark fazla büyük olmasa da 10,000 iplik tekniği eğitimi yaptıktan sonra bu tamamen farklıydı!

 

Her iplik özel bir savaş tekniğini temsil ediyordu.

 

Dokuz iplik ise diğer yandan başka bir özel tekniği temsil ediyordu. Eğer biri 9 görüntüye ulaşırsa ancak o vakit 9 ipliği kullanabilirdi. 8 görüntü yeterli değildi.

 

……

 

Ve Luo Feng’in Mosha klan klonu uzun bir süre eğitim yapmıştı. Doğrusu Mosha klanı klonu çok erken aşamada 100 görüntü oluşturabiliyordu. Uzayın kendisi tarafından nimetlendirildiğinden doğal olarak kolaylıkla açığa çıkartabiliyordu. Ve Luo Feng sanal evrendeyken bedeni 8 görüntü sınırında sıkışmıştı.

 

Kriz anında!

 

Delilik!

 

Luo Feng sonunda bu özel hissiyatı duyumsuyordu. Tıpkı Mosha Klan üyesinin 9 iplik hissini kullanmasına benziyordu. Aynı his olduğundan Luo Feng hızlıca onu kavramıştı.

 

“Dokuz iplik, haha, 9 iplik! Sonunda başardım!” Luo Feng içinde son derece mutluydu. Bu fazla zordu,  ikinci seviyede 9 ipliğe ulaşması onun için uzun zaman aşmıştı.

 

Gümbür!

 

Uzayın benzer hissiyatını takiben hızlıca kara bulut mekiğiyle hareket ederek görüntü dizilerine dönüştü, her biri dağılarak 9 bölmeli kafes düzenini aldı. 9 ipliğin verimi önceki 8 görüntüden on kat daha yüksekti.

 

Chi! Chi! Chi! Chi! Chi! Chi! Chi! Chi! Chi!

 

Hareketi inanılmaz miktarda kestirilemezdi. Altın bıçakları da bulanıklaşarak hiçliğe karıştı. Son derece yüksek güçleriyle bıçaklar birkaç kan peygamber devesiyle yeşil peygamber devesini aynı anda parçalıyordu.

 

Bu sırada!

 

Neredeyse tüm böcek klanını öldürdükten sonra şimşek hızında anne yuvasını keserek açtı ve kraliçeyi ağır şekilde yaraladı. Bunu takiben yarım gün bedeninin iyileşerek yenilenmesini bekledikten sonra doğrudan kraliçeyi öldürdü!

 

Artık daha fazla beklemek zorunda değildi!

 

Artık 9 ipliğe eriştiğinden 10 gün beklemesinin ne anlamı vardı ki?

 

Kaybeden dairesinin başlangıcından şimdiye kadar çoktan 5 yıl geçmişti. 5 yıllık inziva, 5 yıllık eğitimin sonucunda yeni bir platforma adımını atmıştı. 9 iplik 1 iplikten çok daha korkutucuydu, gücü de doğal olarak yeni bir platoya adım atmıştı.

 

“Sıradaki kuleye!” Luo Feng’in gözleri parladı.

 

…..

 

5 yıllık inzivadan sonra patladığında gökleri sarstı!

 

….

 

Plazada….

 

Bir milyonun üzerinde dahiyle birlikte ölümsüzlerin hepsi kalan tek ekranı izledi. Tek kalan katılımcı Luo Feng bir anda gücünü açığa çıkartarak 9 görüntü oluşturmuş ve tüm böcek klanını yok etmişti, sahne tüm dahilerin tamamen sessizliğe gömülmesine neden olmuştu.

 

“9 iplik, gerçekten 9 iplik alanına ulaştı.” Pullu zırhlı dev 13, ekranı izlerken gözleri kalp titreten bir neşe yayıyordu.