Bölüm 346: Fiyatı Düşürme

avatar
11670 33

Tales of Demons & Gods - Bölüm 346: Fiyatı Düşürme


Çeviren: AllenWalker  Düzenleyen: Asile

 

"Benim adım Cai Die. Siz dört Genç Efendinin ne almak istediğini sorabilir miyim?" dedi tatlı ve güzel bir kız, Nie Li ve diğerlerinin hemen önüne oturdu. Sesi insanın kemiklerini eritebilecek bir tatlılığa sahipti.

 

"Göksel Hazine Köşkü gerçektende nasıl iş yapacağını biliyor. Bu kadar güzel bir satıcı karşısında para harcamadan duramazsın!" dedi Gu Bei gülerek.

 

"Genç Efendi çok naziksiniz. Benim görünüşüm sizin söylediğiniz kadar güzel değildir." dedi satıcı kız.

 

Gu Bei kendisini hemen belli etmişti. Cai Die'ye bakarken çok heyecanlanmış gibi duruyordu.

 

"Bu kadar yeter. İşimize bakalım." dedi Nie Li.

 

Nie Li, Cai Die'ya baktı ve "Bayan Cai Die, Seviye Altı ve daha üstündeki Eserlere bakmak istiyorum. Bu seviyedeki bütün eşyalarınıza bakabilir miyim?" dedi.

 

"Seviye Altı ve daha üstündeki Eserlere mi bakmak istiyorsunuz?" Cai Die biraz şaşırmıştı. Bahsettiği Eserlerden bir tanesi bile on binlerce Ruhani Taş fiyatındaydı. Koca Göksel Hazine Köşkü'nde bu seviyedeki Eserlerden sadece bir kaç düzine vardı. Seviye Altının üzerindeki Eserler ise daha da azdı. Nie Li ise daha ilk başta bu eserlerin hepsine bakmak istediğini söylemişti.

 

Seviye Altı Eser seti çok güçlü bir koruma sağlıyordu. Göksel Mihver Alemi gücünde bir uzman bile bu Eser karşısında zorlanırdı. Bu seviyenin üstündeki bir Eserleri ise sadece Efsanevi Tanrıların Sanat Köşkü'nden temin edebilirdiniz.  Bu sevideki Eserleri İlahi Tüyler Tarikatı'nın yakınlarında bir yerlerde bulamazdınız.

 

Dörtlünün yanında oturan Li Yufeng de şaşırmıştı.

 

Li Yufeng'e bakan satıcı kız "Genç Efendi bu Eseri almak istiyor musunuz?" diye sordu.

 

"Bu Eser biraz pahalıymış. Başka bir tane daha getir." dedi Li Yufeng biraz utangaç bir şekilde. Baktığı Seviye Altı Eser elli bin Ruhani Taş fiyatındaydı. Çok pahalıydı! Eğer bu Eseri alırsa elinde fazla parası kalmayacaktı.

 

"Oh!" satıcı kız biraz hayal kırıklığına uğramıştı. "Genç Efendi diğer Eserlere bakmak istiyorsa ben hemen gidip getireyim." dedi.

 

Li Yufeng, Eserlerin asılı olduğu duvarı bir süre inceledikten sonra Seviye Beş bir Eseri işaret ederek "Bayan Wu Die, şunu getirir misin?" dedi.

 

Nie Li ve diğer üçü Li Yufeng'e daha fazla aldırış etmiyorlardı. Onlar kendi ararlarında konuşmaya devam ediyorlardı.

 

"Eserler çok çabuk kaybedilen şeylerdir. Dış Dünya'da ölüm her yerde. Fakat Seviye Altı Eser'e sahip olursan Göksel Mihver Alemi gücündeki bir uzmanın bile seni öldürmek için baya bir uğraşması gerekir. Ejderha Yolu Alemindeki bir uzman ise İlahi Tüyler Tarikatı'nın yakınlarında çok fazla takılmazlar. Bu seviyedeki uzmanlar dış dünyanın daha derinlerine gitmeyi tercih ederler." dedi Gu Bei.

 

Li Xingyun, Nie Li'ye bakarak "Nie Li'nin fikrini sormak lazım bu konuda." dedi.

 

"Buraya bir şeyler almaya geldik. Hepimize bir set almadan buradan gitmek yok." dedi Nie Li.

 

Nie Li'nin söylediklerini duyan üçlünün her biri çok şaşırmıştı. Seviye Altı Eser seti on binlerce Ruhani Taş değerindeydi. Nie Li ne kadar para harcamayı düşünüyordu acaba? Herkese bir set mi almayı planlıyordu?

 

Nie Li duvarda asılı olan Eserlere bakmaya başladı ve hemen ardından "Bayan Cai Die, bana şu Eseri getirir misiniz?" dedi.

 

Nie Li'nin işaret ettiği Eser Seviye Altı olan Meteor Kılıcıydı.

 

"Genç Efendi gerçektende Eserlerden anlıyor. Bu Eser, Seviye Altı Meteor Kılıcı. Bu kesinlikle elimizdeki Seviye Altı Eserler arasındaki en iyi olan Eserdir. Bu kılıcın sahip olduğu keskinlik Seviye Altı bir Eseri kolayca kesebilir." dedi Cai Die. Daha sonra duvardan kılıcı alıp Nie Li'ye doğru yürüdü.

 

"Güzel kılıç." dedi Gu Bei. Kılıç Niyetinde çalıştığı için kılıçlara düşkün bir insandı Gu Bei.

 

"Bu kılıç ne kadar?" dedi Nie Li.

 

Cai Die dudaklarını ısırdı ve "Meteor Kılıcının fiyatı yetmiş altı bin Ruhani Taş." dedi.

 

Yetmiş altı bin Ruhani Taş mı?!!

 

Cai Die'nin sözlerinden sonra Nie Li gülümseyerek "Bayan Cai Die, bu kılıcı bana otuz altı bin Ruhani Taşa satar mısınız? Eğer kabul ederseniz bu kılıcı alırım." dedi.

 

Nie Li'nin söylediklerini duyan Cai Die afallamıştı. Bu kılıcın ilk fiyatı yetmiş altı bin Ruhani Taştı fakat Göksel Hazine Köşkü bu kılıcın en alt sınırını otuz beş bin Ruhani Taş olarak belirlemişti.

 

Normalde savurgan bir çocuk bu fiyatı duyduğu zaman pazarlık yapmak için fiyatı biraz indirmelerini söylerdi. Fakat Nie Li tek seferde kılıcın ilk fiyatının yarısını vermeyi önermişti. Bu onların en alt sınır olarak belirledikleri fiyattı. Cai Die bu sınırın altına düşemezdi.

 

"Genç Efendi, korkarım ki Göksel Hazine Köşkü söylediğiniz fiyata bu kılıcı satmayı kabul etmeyecek." dedi.

 

"Bu benim tek teklifim. Eğer daha fazla Ruhani Taş vermemi isterseniz kılıcı almaktan vazgeçiyorum." dedi Nie Li.

 

Cai Die acı bir şekilde gülümseyerek "Peki tamam. Bu Meteor Kılıcı, Genç Efendiye otuz altı bin Ruhani Taşa satılmıştır." dedi. Nie Li ile nasıl başa çıkacağını bilememişti. Nie Li eğer otuz dört bin Ruhani Taş teklif etmiş olsaydı ilk önce pazarlık yapmaya çalışırdı. Israr ederse kılıcı satmaktan vazgeçerdi. Fakat Nie Li tam olarak otuz altı bin Ruhani Taş teklif etmişti. Bu miktar Göksel Hazine Köşkünün belirlediği alt sınırın biraz üstündeydi. Bundan dolayı bu müşteriyi elinden kaçırmak istemiyordu.

 

Odada bulunan herkes çok şaşırmıştı. Şu ana kadar Göksel Hazine Köşkü'yle pazarlık yapılacağını bilmiyorlardı. Nie Li bir de fiyatı yarı yarıya düşürmüştü. Yine de kılıcı almayı başarmıştı.

 

Tüm bunlar olurken Lu Piao hiçte şaşırmamıştı. Fiyatı yarıya düşürmek normal değil miydi?

 

"Anlaştık. Bu kılıcı otuz altı bin Ruhani Taşa aldım." dedi Nie Li ve kılıcı alarak Gu Bei'ye doğru uzattıktan sonra "Bu senindir." dedi.

 

"Teşekkürler." dedi Gu Bei çok heyecanlı bir şekilde. Sonunda kendisine uygun bir kılıca kavuşmuştu.

 

Li Yufeng de bu olanlar karşısında çok şaşırmıştı. 'Demek Göksel Hazin Köşkü pazarlık yapmaya izin veriyor?' diye düşündü.

 

"Genç Efendi bu Eser, Donmuş İğnedir. Seviye Beş bir Eserdir ve fiyatı ise on iki bin Ruhani Taştır. Almak ister misiniz?" dedi Wu Die, Li Yufeng'e bakarak.

 

"Ben bu Eser için Altı binden fazla vermem." dedi Li Yufeng hiç düşünmeden. Nie Li'nin pazarlık stilini kopyalamıştı. Göksel Hazine Köşkü bu Eserlerden çok fazla kar ediyordu. Bundan dolayı fiyatı yarı yarıya indirmek onlar için problem olmuyordu.

 

Wu Die acı bir şekilde gülümsedi ve "Genç Efendi özür dilerek söylediğiniz bu miktarı kabul edemeyeceğimizi söylemek zorundayım." dedi.

 

"Ben sadece altı bin veririm. Daha fazla isterseniz bu Eseri almaktan vazgeçiyorum." dedi Li Yufeng.

 

Wu Die, Donmuş İğneyi tekrar sarmaya başlayarak "Genç Efendi özür dilerim. Donmuş İğnenin en alt sınırı on iki bin Ruhani Taştır." dedi.

 

Wu Die'ın söylediklerinden sonra Li Yufeng'in yüzü kararmıştı. Nie Li az önce fiyatı yarı yarıya düşürürken kabul etmişlerdi. Peki neden şimdi kabul etmediler?

 

Li Yufeng içinden çok sinirlenmişti. Fakat bu sinirini dışarıya vurmamıştı.

 

Wu Die acı acı içinden mırıldanıyordu. Bu Eserin fiyatı sadece on iki bin Ruhani Taştı. Li Yufeng gibi ailesinin birinci sıradan halefi olan bir kişi neden altı bin vermek isterdi ki? Bu Donmuş İğnenin en altı sınırı on bindi!! Daha altına satması imkansızdı!

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44225 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr