Çeviri: Allenwalker Düzenleme: Sajapyu

"Velet! Demek şimdi korkuyorsun ha? Şu ana kadar çok fazla kişiye sıkıntı çıkardın, seni öldürmek isteyen dışarıda onlarca adam var! Ama sana karşı merhametli olacağım ve beni kimin tuttuğunu sana söyleyeceğim! Beni buraya seni öldürmem için gönderen kişi Kutsal Alevsizin ta kendisi!" dedi siyah kıyafetler içerisinde olan kadın. Sesi hala cezbediciydi. Ve devam etti "Şimdi, acılar içinde mi ölmek istersen yoksa acısız bir şekilde mi? Seçim senin."

İnce parmaklarını Nie Li'nin pantolonun kesik kısmında ortaya çıkan teninde gezdirmeye başladı. Bu hareketten sonra Nie Li bedenine sanki buz gibi bir auranın girdiğini hissetti ve derin bir iç çekti.

Topları şu anda ezilme tehdidiyle karşı karşıyaydı. Bu his ürpermenin de üzerinde bir şeydi!

"Kıdemli, lütfen benimle dalga geçmeyin!" dedi Nie Li acı bir ifadeyle gülümseyerek.

"Dalga mı? Benim dalga geçtiğimi mi düşünüyorsun?" dedi ve bıçağını Nie Li'nin toplarının üzerine getirdi. Yüzündeki ifade gülümse gibiydi ama tam olarak gülümsemiyordu.

"Kıdemli siz kesinlikle Kutsal Alevsiz tarafından buraya gönderilmediniz. Eğer dediğiniz doğru ise hayaletler de gerçektir! Kutsal Alevsiz şu anda Aşama Üç Ejderha Yolu Alemi gücündedir o da en fazla! Siz ise en azından Aşama Sekiz Ejderha Yolu Alemi gücündesiniz. Siz Kutsal Alevisizi sadece tek parmağınızı kullanarak öldürebilecek bir güce sahipsiniz. Böyle bir güçle sizin onun altında çalışacağınıza inanmıyorum." dedi Nie Li siyahlar içindeki kadına bakarak.

Siyahlar içindeki kadının Nie Li'nin söylediklerini duyduğu zaman şaşırdığı çok belli olmuştu. Nie Li'nin Kutsal Alevisiz ve kendi gücünü bu kadar yakın tahmin etmesini hiç beklemiyordu.

Sonuçta Nie Li şu anda sadece Göksel Kader Alemi gücünde biriydi. Nasıl oluyor da güçsüz Göksel Kader Alemi seviyesindeki bir velet kendisinden çok güçlü uzmanların güç seviyesini algılayabiliyordu acaba?

"Konuşmaya devam et! Eğer bana sebebini söylersen belki bugün hayatını bağışlarım!" dedi siyahlar içindeki kadın. Ellerini göğsünün üzerinde bağlamıştı. Şu anda ellerini göğsünün üzerinde bağlamasından dolayı Nie Li'nin gördüğü sahne…

Nie Li acı bir ifadeyle gülümsemeye başladı. Şu anda sahip olduğu güç seviyesinden dolayı karşı tarafın kimliğini nasıl kolayca tahmin edebilirdi ki? Şu ana kadar edindiği ufak bilgi kırıntılarını kafasının içinde hızlı bir şekilde değerlendirmeye başladı. Karşı taraf çok güçlü ve aynı zamanda çok çekici bir kadındı. Muhtemelen İlahi Tüyler Tarikatında önemli bir konuma sahipti.

Nie Li önceki hayatından kalan anılarını taramaya başladı. Bu bahsettiği kriterlere uyan sadece bir kişi aklına geliyordu.

"Kıdemlinin az önce göstermiş olduğu güç çokta Ejderha Yolu Alemi gücü değil gibi. Bundan dolayı sizin güç seviyeniz Dövüş Atası Alemi olmalı!" dedi Nie Li gözlerini karşısında duran kadına kilitlemişti.

Onun üstünde duran pelerin titriyordu.

Nie Li pelerinin titremesini fark edince heyecanlanmıştı. Tahmini doğru muydu? Eğer Dövüş Atası Aleminde İse karşısındaki kadının o kişi olma ihtimali vardı...

Nie Li bir süre sessiz kaldıktan sonra "Kıdemlinin kullandığı gelişim tekniğine bakacak olursak, siz Ejderha Mührü Ailesindensiniz. Üstüne bir de Ejderha Mührü Ailesinden Dövüş Atası Alemine ulaşmayı başarmış bir uzmansınız. Kıdemlinin kim olduğu artık oldukça belli. Tahmin etmeye gerek yok bu andan itibaren." dedi.

"Hahaha! Yanlış tahmin! Ben henüz Dövüş Atası Alemine ulaşamadım. Aslında şu anda Aşama Dokuz Ejderha Yolu Alemi gücündeyim." dedi siyahlar içindeki kadın gülerek. Güldüğü sırada göğsündeki iki büyük dağ sallanmaya başladı. "Fakat benim Ejderha Mührü Ailesinden olduğumu bilmen oldukça etkileyici. Gerçekten de iyi bir potansiyele sahipsin."

Ejderha Mührü Ailesi ve Aşama Dokuz Ejderha Yolu Alemi.

Nie Li edindiği bu bilgilerden sonra karşısındaki kadının kim olduğunu gerçekten bilmediğini fark etti. "Görünüşe göre yanıldım." dedi.

Siyahlar içerisindeki kadın bıçağı tekrar Nie Li'nin toplarının üstüne getirdi ve "Benim kızımı çok kötü aşağıladın! Şimdi annesi senden bunun intikamını almaya geldi. Şimdi bir şeyler anlamış olmalısın!" dedi.

Karşısındaki kadının söylediklerinden sonra Nie Li onun kim olduğunu anlamıştı. Siyahlar içindeki kadın Long Yuyin'in Annesiydi!!!

"Teyze, lütfen beni dinler misin?..." dedi Nie Li hızlı bir şekilde.

Siyahlar içindeki kadın elini ileri geri sallayarak "Olan bitenden haberim var. Bu kadar şeyi doğru tahmin ettiğinden dolayı seni öldürmekten vazgeçtim." dedi.

Siyahlı kadının söylediklerinden sonra Nie Li bir nebzede olsun rahatlamıştı.

"Seni öldürmeyeceğim fakat yaptıklarından sonra seni cezalandırmamakta olmaz. Seni sadece sakatlayacağım! Buna karşı çıkmayacaksın değil mi?" dedi siyahlı kadın ve daha sonra bıçağını tekrar Nie Li'nin toplarının üzerine getirdi.

Nie Li toplarının üzerindeki soğukluğu hissettiği gibi karnının alt tarafını hemen geri çekti. İçinden çığlık atıyordu. Hala Kader Ruhlarından birisini Ruh Salonuna yerleştirmemişti. Eğer şu anda harcanırsa tekrar iyileşmesi için büyük bir efor sarf etmek zorunda kalacaktı. Üstüne bir de bu şekilde sakatlanması bir kere bile olsa hayatının geri kalan kısmında ruhunda nasıl bir iz bırakırdı kim bilir?

"Teyze, sen yanlış anlamışsın! Ben Long Yuyin'e zorbalık etmedim! Hatta Long Yuyin beni ustası olarak kabul etti!" dedi Nie Li hızlıca.

"Oh! Demek öyle!" dedi siyahlı kadın ve kafasındaki eşarbı çıkardı. Saçları aşağı doğru düştü. Long Yuyin çok benziyordu ama ondan daha olgun ve çekiciydi. Görenleri kör edebilecek bir güzelliğe sahipti. Dar siyah kıyafetler içindeki görünüşü kızından bile daha çekici bir görünüm katmıştı ona. Özellikle göğüs kısmı! Onun bu görünüşü gördükten sonra Nie Li kafasında bir fikir belirmişti. Long Yuyin büyüdüğü zaman annesi gibi mi gözükecekti acaba?

"Evet, dediklerimin hepsi doğru." dedi Nie Li anında biraz üzgün hissediyordu. Önceki hayatında Bilge İmparatorun karşısında durabilecek bir güce sahipti. Her ne kadar bu hayatında çok hızlı gelişse de şu anda Ejderha Yolu Alemi gücündeki bir uzman karşısında çok zayıf kalıyordu. Böyle bir uzman karşısında direnebilecek bir güce sahip değildi.

"Olan biteni en ince ayrıntısına kadar kızımdan duydum zaten. Şimdi önünde iki tane seçeneğin bulunuyor. Birincisi Long Yuyin ile evlenmek. İkincisi seni sakatlamam. İstediğini seçebilirsin." dedi Long Shuyun Nie Li'nin toplarını tutarak. Yüzünde gülümse gibi bir ifade vardı ama bu ifade gülümseme değildi. "Kesmeye nerden başlasam acaba?"

Nie Li anında "Dediklerinin oluru yok. Long Yuyin ile aramda öğretmen öğrenci ilişkisi var. Eğer onunla evlenirsem aramızdaki kıdem farkı bozulmaz mı?" dedi.

Long Shuyun soğuk bir ifadeyle "Püfff!!! Sizin aranızdaki öğretmen öğrenci ilişkisi sadece çocukça bir oyundan ibaret! Ciddiye alınacak bir şey değil. Ayrıca aranızdaki kıdem ilişkisi biraz bozulursa ne olur ki? Eğer birisi bu konu hakkında laf ederse ben, Long Shuyun, gider o konuşanın dilini keserim olur biter." dedi.

Nie Li şu anda içinde çok depresifti. Long Shuyun biraz fazla ateşli değil miydi?

"Teyze, bu konu hakkında dikkatlice düşünmemiz gerek. Benim zaten şu anda bir eşim var. Long Yuyin'den hoşlanmıyor değilim ben sadece onun dengi değilim!" dedi Nie Li.

"Çoktan bir eşin varsa ne olmuş yani? Bir adamın üç veya dört eşi olması çok normal bir durum! Benim tek bir isteğim var. Benim kızım kesinlikle senin ilk eşin olacak!" dedi Long Shuyun ve devam etti "Madem ikiniz birbirinizle bu kadar yakınlaştınız yapacak pek bir şey yok. Kızımın dengi olmayabilirsin ama buna katlanmak zorunda kalacak."

"Yakınlaşmak mı?" Nie Li kanının kaynadığını hissetmeye başladı. Long Yuyin'le Long Shuyun'un ima ettiği şekilde yakınlaşacak kadar ne yapmıştı ki? "Bekle! Long Yuyin'in zaten bir nişanlısı var!"

"Ah! Şu mesele! Bahsettiğin nişanı bozmak bizim için çocuk oyuncağı!" dedi Long Shuyun elini sallayarak.

"Sadece canın sıkıldı diye bir nişanı bozmak çokta ahlaklı bir davranış değil." dedi Nie Li dürüst bir şekilde.

"Ahlak mı? Sadece köpek boku ahlakı önemser! Yumruğu büyük olan istediğini yapar! Nie Li ben koşullarımı söyledim. Long Yuyin'le evlenecek misin? Evlenmeyecek misin? Eğer boş konuşmaya devam edersen kibarlığımı bir kenara bırakacağım haberin olsun!" dedi Long Shuyun. Konuşması bittiği anda gözlerinde öldürme niyeti parıltıları oluştu.

"Teyze, ben boş boş konuşmuyorum. Anlamadığım bir kaç nokta var sadece."

"Neymiş anlamadığın noktalar bakim?" dedi Long Shuyun soğuk bir şekilde Nie Li'ye bakarak.

"Ejderha Mührü Ailenizin gücü belli üstüne bir de Long Yuyin ailenin haleflerinden birisi. Ben ise Minik Dünyadan gelen fakir ve konuşmaya değmeyecek bir arkası olan birisiyim. Neden sen benim Long Yuyin ile evlenmemi istiyorsun?" dedi Nie Li kafası karışmış bir şekilde.

"Basit biriymişsin gibi davranmana gerek yok. Kararım oldukça doğru. Minik Dünyadan geliyor olabilirsin fakat Tanrı Seviye gelişim kapasitesine sahip Ejderha Kan Soylu olan Kan Kanatlı Aziz Jiao Ejderhası ile birleşmişsin ve aynı zamanda Başpapaz Gökyüzü Bulutunun bir öğrencisisin. Geleceğin çok parlak! Bundan dolayı benim kızımla evlenebilecek bir potansiyele sahipsin!" dedi Long Shuyun soğuk bir şekilde gülümseyerek Nie Li'ye baktı.

Allen: Bu kadının fanı olabilirim. Böyle bir topluluk varsa beni de aranıza alın lütfen! :)

Sajapyu: Ulan bu dramdır 30 bölüm ileriden gelmesem ben de yorum yapacaktım :/