Bölüm 208: Yasaların Gücünün Yapısı.

avatar
9241 6

Tales of Demons & Gods - Bölüm 208: Yasaların Gücünün Yapısı.


 

Çeviri: AllenWalker

 

 

"Büyükbaba Ye Mo, Wugui Ailesi Şanlı Şehri ele geçirmek için adam topluyor, bizim hızlı bir şekilde geri dönmemiz lazım!" dedi Nie Li, Ye Mo'ya bakıp. Onun Cehennem Bölgesinde Nie Li'ye göre daha uzun süre yaşadığını varsayarsak, Ye Mo'nun şu anki durumu Nie Li'den daha fazla kavraması oldukça normal bir durum olarak düşünülebilinirdi.

Ye Mo'nun yüzü asıldı ve soğuk bir ses tonuyla "Ye Han, şu hain velet! O gerçekten de Şanlı Şehir hakkındaki bilgileri Wugui Ailesine anlattı demek. Wugui Ailesinin gözünü Şanlı Şehre diktirdi. Şanlı Şehrin mevcut gücüyle Wugui Ailesine karşı direnmemiz imkansız, sadece bu süreci biraz erteletip bir şeyler düşünebiliriz."

Eğer Ye Mo, Ye Han'in kalbindeki ihanet duygusunu daha önceden fark etmiş olsaydı direkt olarak kendisi Ye Han'ı öldürürdü.

"Büyükbaba Ye Mo kaç yıldır Cehennem Bölgesi'nde kalıyorsun?" diye sordu Nie Li, Ye Mo'ya bakarak.

"Ben Cehennem Bölgesi'nin varlığını beş sene önce keşfettim." dedi Ye Mo. Şu an için Nie Li'nin kimliğini doğrulayamadığı için çok fazla şey söylemedi.

Demek Ye Mo, Cehennem Bölgesini çok uzun zaman önce keşfetmişti. Onun bunca zamandır Şanlı Şehirde olmamasına rağmen Ye Mo'nun sahip olduğu yeteneklerle bu beş yıllık süre boyunca hiç bir şey yapmaması garip bir durum olurdu. Bazı ayarlamalar yapmış olabilirdi.

Şanlı Şehirde yaşayan insanlar için Ye Mo ruhani destekleri gibiydi. Nie Li, Ye Mo'nun her türden başarılarını duyduğu zaman anlamıştı. Şehirdeki normal bir vatandaş olan birisi kendi yeteneklerini kullanarak yükselmişti ve gelişime dair olan anlayışları, Şehir Lordunun kızıyla evlenmesi, daha sonra Şehir Lordu olması hatta Şanlı Şehirde bulunan uzmanlar arasında zirve konuma sahip olması. Bunların hepsi göz önüne alındığı zaman Ye Mo Şanlı Şehirdeki halk için bir Efsaneydi.

Şehir Lordunun kızıyla olan düğünü hakkında Nie Li Ye Mo ile konuşması gerektiğini hissetti.

Ye Mo daha fazla dayanamadı ve "Velet, sen hangi aileye mensupsun?" diye sordu.

"İlahi İşaret Ailesi!" dedi Nie Li.

Ye Mo, İlahi İşaret Ailesinin bir Aristokrat Aile olduğunu hatırladı. İlahi İşaret Ailesi, Aristokrat Aileler arasında sonuncu sırada görülüyordu. Ye Mo bu ailenin Nie Li gibi birini yetiştirebileceklerini hiç düşünmemişti. Nie Li'yi yepyeni bir seviyede görüyordu artık. Nie Li'nin İlahi İşaret Ailesinin bir üyesi olmasına rağmen, onun Yeşim Mühür Ailesi ile ittifak kurmayı başarmasını göz önüne alınca ve kendisini takip eden üç tane Efsane Seviye Uzman olmasından dolayı Kar Rüzgarı Ailesiyle direkt olarak konuşabilme kapasitesine sahip olduğunu düşünüyordu.

"Kısa bir süre önce Ye Han, Lord Kayınbabamı Ejderha Dili Otu ile zehirleyip öldürmeye çalıştı. Şanslıydım ki, zehri tedavi edebildim. Fakat ben asla Ye Han'ın Şanlı Şehre ihanet edip Şehrin konumu hakkındaki bilgileri Wugui Ailesine verebileceğini düşünmezdim. Bu basitçe affedilemez bir olay!" Nie Li'nin gözlerinde bir öldürme niyeti parladı. "Daha sonra Aziz Aile, Kara Lonca ile ittifak kurup Şanlı Şehre ihanet ettiler. Şans bizden yanaydı ki Lord Kayınbabam Shen Hong'u öldürmeyi başardı. Sadece bir kaç tane uzman elimizden kaçtı. Onlarda yaralıydılar zaten."

Ye Mo bir süreliğine kaşlarını çattı, Şanlı Şehirde bulunmadığı süre boyunca çok fazla olay olmuştu.

"Ye Han, kesinlikle rezil bir adam! Onu bu kadar şımartan kişi Ye Zong'tu. Ye Zong insanların gerçek kişiliği tamamıyla göremiyor, ve hala Şehir Lordu pozisyonunu böyle bir insana vermeyi planlıyordu. Onu zamanında öldürmedi ve Şanlı Şehri böyle tehlikeli bir durumun içine sürükledi, bunların hepsi onun hatası! Geri döndüğüm zaman ona nasıl bir ders vereceğimi göreceksin!" diye söylendi Ye Mo. Eğer Nie Li olmasaydı Ejderha Dili Otu Ye Zong'u öldürecekti. Kendisi bile Ejderha Dili Otuna karşı bir tedavi yöntemi bilmiyordu. Nie Li, Ye Zong'u kurtarmıştı; Ye Ziyun'u kendisine bağlamasına şaşırmamak gerekirdi.

Kar Rüzgarı Ailesinin üyeleri her zaman nasıl minnet göstereceklerini bilen insanlar olmuşlardı, sözlerine her zaman sadık kalmışlardır. Ye Zong çoktan Nie Li ile Ye Ziyun'u nişanladığına göre Ye Mo'nunda bu durumu kabullenmesinden başka çaresi yoktu.

Çok hızlı bir şekilde Şanlı Şehre doğru Nie Li ve Ye Mo'nun önderliğinde ilerlemeye devam ettiler. Luo Ming ve diğer iki uzmana aralarına mesafe koymalarını söyledikten sonra Nie Li Ye Mo ile muhabbet etmeye başladı.

"Büyükbaba Ye Mo, sen Kar Rüzgarı Yasasını kavramış gibi duruyorsun." dedi Nie Li, Ye Mo'ya bakarak. İlk karşılaştıkları zaman Ye Mo'dan yayılan Kar Rüzgarı Yasasını hissetmeyi başarmıştı.

"Doğru, fakat buna kavradım demek yanlış olur, ben sadece kenarından dokundum. Benim hala Yarı Tanrı seviyeye ulaşmam için önümde kat etmem gereken uzun bir yol var." dedi Ye Mo kafasını sallayarak.

"Bundan başka Büyükbaba Ye Mo'dan yayılan farklı iki tane güçlü aura daha hissettim. Eğer büyükbaba Ye Mo yasaların gücünü kavramayı başarırsa muhtemelen gücünde büyük bir artış olacaktır." dedi Nie Li gülümseyerek.

Ye Mo'nun gözlerine bir şaşırma parıltısı yerleşti. O Nie Li'nin bu kadar keskin algı yeteneğine sahip olmasını düşünmemişti, bedeninden yayılan yasaların gücünden başka diğer iki aurayıda hissetmeyi başarmıştı. Nie Li'nin on dört yaşında bir velete göre bunları başarması Ye Mo'nun çok fazla şaşırmasına sebep olmuştu. Acaba bu çocukta Şeytan Lordu gibi Ruhsal Kurgusallık Tekniğini kullanan birisi miydi?

Ye Mo, Nie Li dikkatlice inceledi fakat Nie Li'nin aurasında hiç Ruhsal Kurgusallık Tekniğinin kullanımından dolayı oluşan her hangi bir belirtiye rastlamadı.

Ye Mo'nun kendisini incelemesinden dolayı Nie Li biraz rahatsız olmuştu ve "Büyükbaba Ye Mo, Ben Ruhsal Kurgusallık Tekniğini kullanmadım. Bu tekniği kullanan kişilerin yüzleri solgun olur ve vücutlarında ki kan ruh gücünden dolayı sürekli kaynar vaziyette dolaşır. Bu belirtilerin hiç biri bende yok." dedi.

Nie Li'nin söylediklerini duyan Ye Mo utangaç bir şekilde gülümsedi. O asla düşüncelerinin Nie Li tarafından anlaşılabilineceğini düşünmemişti.

Nie Li biraz utanmıştı. Her ne kadar Ruhsal Kurgusallık Tekniğini kullanmamış olsa da bu tekniğin kullanılma amacı olan ruhu aktarma olayı kendi başından da geçmişti. Bu dünyada ki en derin şeyler muhtemelen ruhla ilgili şeylerdi.

"Ben Karanlığın ve Işığın Yasalarını kavradım bundan dolayı benim algı kapasitem diğer insanlara göre oldukça gelişmiş durumda." dedi Nie Li. Mazeret olarak bunu öne sürmüştü ve ardından sağ elini hareket ettirdi, Karanlığın ve Işığın yasaları parmaklarının ucundan geçti.

Karanlığın ve Işığın Yasalarını hisseden Ye Mo şaşırmış bir ifadeyle Nie Li'ye baktı. Yasaların gücüne onlarca yıl boyunca çalışmış biri olarak sadece ufak bir kısmını kavramıştı ve yasaların gücünü istediği gibi kullanabilmek için önünde hala kat etmesi gereken uzun yıllar vardı. Fakat Nie Li çoktan iki tane yasanın gücünü kavramış ve bu güçleri rahatlıkla kullanabiliyordu.

O gerçekten de yaşlandıkça akıllanmamıştı, Ye Mo kalbinden bir iç çekti. Buradaki gerçek dahi Nie Li'ydi.

İki tane yasanın gücünü kavramış birisi olarak Nie Li gelecekte bütün uzmanların zirvesinde yer alan kişi olacaktı. Yeraltı dünyasında bile Cehennem Bölgesinin Efendisi  iki tane yasanın gücünü kavrayamamıştı değil mi?

Ye Mo'nun kalbinde Nie Li'nin şu anda bulunduğu konum aniden değişmişti. Yen'er ve Nie Li'yi nişanlamasına bakarak Ye Zong'da hala biraz ileri görüşlülük var gibi duruyordu. Nie Li olağanüstü bir dahiydi ve aynı zamanda hiçte ukala değildi. Onun kişiliğinde çokta problem edilecek bir şey yoktu.

"Nie Li, Ye Mo'nun bedeninde Kar Rüzgarı Ruhani Tanrısına ait az bir miktar İlahı Kıvılcım bulunuyor. Kar Rüzgarı Ruhani Tanrısı muhtemelen çoktan ölmüştür. Onun sahip olduğu güç her ne kadar zirve gücündekiyle kıyaslanmasa da şu anki gücüde hala baya yüksek sayılabilir. Üstüne bir de ondan yayılan gizemli bir aura daha var ve benim bile bu auranın yayılmasına sebep olan şey hakkında hiçbir fikrim yok." dedi Yu Yan Nie Li'ye. Sesinde biraz hüzün vardı.

Kar Rüzgarı Ruhani Tanrısının İlahi Kıvılcımları mı? Nie Li bunları duyunca çok şaşırmıştı. Ye Mo'un bedeninde Kar Rüzgarı Ruhani Tanrısının İlahi Kıvılcımları olduğu ortaya çıkmıştı. Diğer auraya gelince Yu Yan bile onun ne olduğunu bilmiyordu. Bu aurayı yayan şey farklı bir dünyadan gelmiş gibi duruyordu.

"Yasaların gücünün temelleri aslında bazı küçük yazıt desenlerdir. Her türden yasanın kendisine ait özel yazıt desen yapısı vardır. Kar Rüzgarı Yasasının yapısı şunun gibi bir şey olmalı!" dedi Nie Li ve avucunun içinde bir yazıt desen ortaya çıktı, bu yazıt desen Nie Li'nin yasaların gücüne karşı olan kavrayışını içeriyordu.

Nie Li'nin avucunda hareket eden küçük yazıt deseni görünce Ye Mo şok geçirmişti. "Demek yasaların gücü yazıt desenlerden oluşuyor." dedi.

Bu yazıt desenlerin yapısını görünce Ye Mo aniden bir aydınlanma geçirdi. Sonuçta Ye Mo zeki bir insandı ve uzun yıllar boyunca yasaların gücüne çalıştığından dolayı o çoktan yasaların gücü hakkında bir kaç bilgi sahibi olmuştu. Nie Li'nin kelimeleri sanki Ye Mo'yu uykudan uyandırmıştı, onun aydınlanmasına sebep olmuştu.

Demek durum bundan ibaret.... Ye Mo derin bir şekilde Nie Li'ye baktı. Nie Li'nin azından çıkan bir kaç kelimeden dolayı Ye Mo yıllardır özlemini duyduğu Yarı Tanrı Seviyeye sonunda ulaşabilirdi.

Ye Mo, Nie Li'nin tüm bunları bilerek kendisine anlattığını doğal olarak anlamıştı. Onun gözlerinde minnet parıltıları ortaya çıktı. Uzun yıllar boyunca eğitim yaptığından dolayı Ye Mo yaşlandıkça bedeninin durumu git gide kötüleşiyordu, artık Yarı Tanrı Seviyeye ulaşamayacağını düşünmeye başlamıştı.

Ye Mo zaman geçtikçe Şanlı Şehri koruyabilecek herhangi birinin olmayışı hakkında endişelenmeye başlamıştı. Ye Zong bu kadar uzun süre geçmesinden dolayı Efsane Seviye duvarını geçemeyecek gibi duruyordu, hadi geçti diyelim Şeytan Lorduna karşı güçlü bir rakip olamayacaktı. Şeytan Lordu sonsuz bir hayata sahipti, fakat kendisinin sahip olduğu yaşam süresi bir yüz yıldı. Üstüne bir de şu anda Wugui Ailesi gözünü Şanlı Şehre dikmişti. Fakat Ye Mo Yarı Tanrı Seviyeye adım atarsa, Ye Mo'un yaşam süresi bir yüz yıl kadar daha artabilirde belki de daha da uzun süre artabilirdi. Dahası Wugui Ailesine karşı savaşmaları için güçlü bir temelleri olacaktı. Wugui Ailesinin Şanlı Şehir için iki tane Yarı Tanrı Seviye uzman görevlendirmesinin zor yanları olacaktı, eğer ki Wugui Ailesi Cehennem Bölgesinde ki yerlerinden vazgeçerlerse durum farklı olurdu.

Nie Li gibi genç kuşaktan birine sahip olmak Ye Mo'yu biraz rahatlatmıştı. Bir de Nie Li'nin damadı olduğu gerçeğini eklersek Ye Mo, Nie Li'yi git gide daha çok sevmeye başlamıştı.

Nie Li,Ye Mo'ya yasaların gücünü kavramadaki kolay yolları söylemeye devam etti.

Ye Mo zeki bir insandı, yasaların gücünün özünü kavramayı başardıktan sonra onun gelişim seviyesi anında atılım yapmıştı. Kar Rüzgarı Yasası bedeninde şekillenmeye başlamıştı.

Yasaların Gücünün kavrayışının aslında oldukça basit olduğu ortaya çıkmıştı.

Bir çok konuda, anlamayı başarmadan önce doğru yolu bulmak çok zor bir meseleydi. Fakat bir kere anlamayı başardın mı gideceğin yolu bulmak artık çok kolay bir meseleydi, yasaların gücüde aynı bunun gibiydi.

Luo Ming ve diğer iki uzman Nie Li ve Ye Mo'nun ne hakkında konuştuklarını merak ediyorlardı. Eğer onlar Nie Li'nin Ye Mo'ya nasıl Yarı Tanrı Seviyeye ulaşabileceğini anlattığını bilselerdi, muhtemelen bağırsakları yukarıya çıkmadan yeşillenirdi ve onların konuşmasına kulak misafiri olurlardı.

Allen: Son cümleyi anlayamadım.

 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44224 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr