Çeviri: AllenWalker Düzenleme: bebebiskuvisi

Nie Li hafifçe gülümsedi ve kafasını onaylama anlamında salladı.

Lu Piao ilk adımı atarak düşüncesiz bir şekilde, "Yu Yan Abla, gerçek bedenin ne kadar büyük?" diye sordu.

Zihninde resimler belirmeye başladı. On Bin yıl boyunca yaşamış olan Tanrıça'nın bedenin bir dağ kadar olduğunu hayal etti, seksi bir kıyafet giyiyordu ve sayısız insan ona tapıyordu. Taptıktan sonra kafalarını kaldırdıkları zaman onun sütun gibi güzel bacakları ve .... Tanrıça'nın eteğinin altı...

Allen: Bu çocuk daha on üç yaşlarında bunları hayal ediyorsa büyünce nasıl bir fantezi anlayışı olacak acaba?

Lu Piao'nun aklından geçenleri okuyan Yu Yan'ın yüzünde kutup soğukları kadar soğuk bir ifade belirdi. Fakat çok fazla kişinin kendisini izlemesinden dolayı, sakin bir ses tonuyla, "Bedenim, sizin bedenlerinizle aynı boyuttadır; bunun haricinde, yavaş yavaş ilahi bedene dönüştü." dedi.

Yani onun normal bedeni insanlarla aynıymış. Lu Piao'nun bütün hayelleri suya düşmüştü.

Nie Li, Lu Piao'nun omzuna vurdu ve gülümseyerek, "Tanrıça Yu Yan bir Ruhani Tanrı'dır ve insanların aklından geçenleri okuyabilir." dedi.

"Haaa?" Nie Li'ni söylediklerini duyduktan sonra Lu Piao hızlıca Yu Yan'a baktı ve onun kendisine soğuk bir yüz ifadesiyle ve korkutucu parıltılarla parlayan gözlerle baktığını gördü. Lu Piao ağlamak üzereydi. Tanrıça Yu Yan zihin okuyabildiğine göre az önce onun hakkında düşündüklerini de doğal olarak okumuştu, değil mi?

Arkadaşlık kurarken böyle bir hata yapmak... Neden Nie Li bunu daha önce söylememişti ki? Eğer daha önce bunu bilseydi o tür şeyler düşünmeye cesaret dahi edemezdi.

"Tamam. Bizim yapmamız gerek bazı şeyler var. Lu Piao, Du Ze, siz beşiniz açık arttırma evlerini ve tüm mağazaları ziyaret edeceksiniz. Alabildiğiniz kadar Şeytan Ruhu alın. Eğer parayla ilgili bir sıkıntı yaşarsanız gidin Yang Abla'yı bulun." dedi Nie Li.

"Tamam." dedi diğeleri. Her ne kadar Nie Li'nin ne yapmak istediğini bilmeseler de, Nie Li'nin bunları söylerken takındığı ciddi ifadeyi gördükten sonra bu konunun oldukça önemli bir konu olduğunu düşündüler.

"Geri kalanlar ise lazım olan diğer malzemeleri arayacaklar. Size almanız gerek malzemeler için bir liste vereceğim." dedi Nie Li. Büyük savaş git gide yaklaştığı için çok hızlı bir şekilde ayarlamaları yapması gerekiyordu.

Bu savaşta kendilerinin bir şey yapıp yapamayacaklarını bilmeseler de yine de bu savaş için hazırlanmak zorundalardı.

"Tamam." dedi Ye Ziyun, Xiao Ning'er ve diğerleri.

Çok hızlı bir şekilde herkes kendilerine düşen görevi yerine getirmek için ayrılmıştı.

Yu Yan meraklı bir ses tonuyla, "Neden Şeytan Ruhu toplamak istiyorsun?" diye sordu.

"Yu Yan Abla, Şeytan Ruhu Eriten Teknik diye bir şey duymuş muydun?" diye sordu Nie Li.

"Şeytan Ruhu Eriten Teknik mi?" Yu Yan kaşlarını çattı ve bir süre düşündü. O zar zor bu teknik hakkında birilerinin ona bir şeyler anlattığını hatırlıyor gibi oldu, fakat uzun yıllar boyunca hapis kalınca artık bu konu hakkında hiç bir şey hatırlamıyordu. Muhtemelen Antik Gizli Bir Teknikti.

"Şeytan Ruhu Eriten Teknik, şeytan ruhlarını eritip ruh gücünü artırmaya olanak sağlayan bir tekniktir. Cennetin Daosu'na karşı gelen kötü niyetli bir tekniktir. Mümkün olsaydı bu tekniği kullanmak istemezdim, çünkü kullanan kişinin gelişimine zarar verebilen bir tekniktir, ama şu anda Şanlı Şehir büyük bir tehlikeyle karşı karşıya. Benim bu gizli tekniği kullanmaktan başka çarem yok." Nie Li'nin gözlerini uzaklara daldı ve gözlerinde sert bir bakış vardı. Ödemesi gereken bedel ne kadar büyük olursa olsun Şanlı Şehir'i koruyabilmek için hiç düşünmeden bu bedeli ödemeye razı olacaktı. Geleceği düşünmek için geleceği yaşaması lazımdı.

Kara Lonca, Şanlı Şehir'i istila etmek isterse Kara Lonca'yı ortadan kaldırırdı, Eğer Wugui Ailesi Şanlı Şehir'i istila etmek için gelirse Wugui Ailesi'ni ortadan kaldırırdı. Yeniden doğduktan sonra kimsenin Şanlı Şehir'e tek parmağını bile sürmesine  izin vermeyecekti.

"Çoktan karar verdiğine göre seni engellemek için herhangi bir şey yapmayacağım. Şanlı Şehir'de yaşayan insanlar bir nevi benim insan klanımın üyeleri sayıldığından dolayı eğer herhangi bir kişi burayı istila etmek isterse onu engellemek için elimden gelenin en iyisi yapacağım." dedi Yu Yan.

"Teşekkür ederim Yu Yan Abla." dedi Nie Li. Yu Yan'ın söylediklerini duyduktan sonra Nie Li bir nebze de olsa rahatlamıştı.

Şeytan Ruhları'nı ve diğer gerekli malzemeleri toplamada Ye Ziyun ve diğerlerinin yardımını aldığı için Nie Li kullanabileceği başka bir taktik buldu ve tekniği hazırlamak için Ejder Ruhu Taşları'nı çıkarttı.Ejder Ruhu Taşları silah yapımında kullanılmasına rağmen, Nie Li bu taşları farklı şekilde kullanmayı düşünmüştü.

Ejder Ruhu Taşı'nın çok sert bir yapısı olduğundan dolayı içerisine enerji mühürlenebilinirdi. Çok ağır bir darbe almadığı sürece parçalanmazdı.

Nie Li bazı özel metotlar kullanarak Ejder Ruhu Taşı'nı işledikten sonra başarılı bir şekilde el büyüklüğünde ki bir eşyanın içine dövdü.

"Ne dövüyorsun?" diye sordu Yu Yan.

Allen: Buradaki dövmek "metali 'dövüp' kılıç yapmak." cümlesindeki dövme ile aynı anlamdadır.

"Bu taşları kullanmak için aklıma muazzam bir fikir geldi." dedi Nie Li hafifçe gülümseyerek. Dövme işlemini bitirdikten sonra Uzun Dişli Panda ile birleşti ve bedeni biraz büyüdü.

Uzun Dişli Panda ile birleştikten sonra ağzını açtı ve Karanlığın Yasası'nı bir yerde topladıktan sonra Ejder Ruhu Taşı'nın içindeki bir kısma mühürledi. Daha sonra aynı işlemi tekrarlayarak Işığın Yasası'nı Ejder Ruhu Taşı'ndaki boş kalan diğer alana mühürledi.

Mühürleme işlemini bitirdikten sonra Nie Li konuştu: "Uzun Dişli Pandam Karanlığın ve Işığın Yasası ile birleşti; bundan dolayı Yin-Yang Bombası'nın patlamasından dolayı ortaya çıkan enerji çok güçlendi. Efsane Seviye gücüne ulaşmış uzmanlar bile bu patlamanın karşısında duramazlar."

"Fakat Yin-Yang Bombası'nın hızı çok yavaş. Sıradan bir Efsane Seviye uzman bile kolaylıkla bu saldırıdan kaçabilir. Ejder Ruhu Taşları'nın içinde farklı farklı alanlar oluşturdum ve her bir alana Karanlığın ve Işığın Yasaları'nı düzgün bir şekilde yerleştirdim ve bu taşları silah haline getirdim. İki yasanın gücünü bir defa kontrol edince iki yasa hızlıca birleşecek ve sınırlarına hemen ulaşabilen güçlü bir enerji üreteceklerdir. Ejder Ruhu Taşları'nın içindeki alan küçük olduğundan dolayı patlamadan sonra ortaya çıkacak güç normal Yin-Yang patlamasından on kat daha fazla olacağını tahmin ediyorum." dedi Nie Li.

Nie Li'nin söylediklerini duyan Yu Yan'ın kafa derisinde bir karıncalanma oluştu. Böyle bir bombanın rakibinin hemen yanında patlamasından dolayı ortaya çıkacak hasarı kolaylıkla hayal edebilirdi. Efsane Seviye uzmanlar bile bu patlamadan dolayı acı çekerdi.

Yu Yan şu anda gerçekten de Nie Li'ni kafasını açıp ne kadar büyüdüğüne bakmak istiyordu. Bir çocuk, nasıl bu kadar çok sinsi plana sahip olabilirdi?

Nie Li, Karanlığın ve Işığın Yasaları'nın bulunduğu Ejder Ruhu Taşları'nı dövüp mühürledi. Ardından bu bombaların üstüne birkaç yazıt desen yerleştirdi ve hemen ardından yasalar kendilerini Ejder Ruhu Taşı'nın içinde gizlediler.

Sıradan bir insan bu taşları görse sıradan Ejder Ruhu Taşları olduğunu düşünürdü.

'Hadi buna bir isim verelim. Ejder Bombası diyelim. ' diye düşündü Nie Li. Nie Li durmadan Ejder Bombası yapmaya devam etti.

Altmışa yakın Ejder Bombası yaptıktan sonra Nie Li'nin elindeki Ejder Ruhu Taşları tükenmişti.

Eğer Ruh gücünü çok fazla miktarda iksir kullanarak yenilemeseydi ve sürekli olarak etraftaki yasaların gücünü özümsemeseydi Nie Li'nin şu anda sahip olduğu gelişimle bu kısa sürede bu kadar fazla Ejder Bombası yapabilmesi imkansız olarak görülebilirdi.  Şimdi bile Nie Li'nin ruh gücü tükenme noktasına kadar gelmişti.

İki gün içinde Lu Piao, Du Ze ve diğerleri yaklaşık yüz bin tane şeytan ruhu almayı başarmışlardı. Bir süre önce Şanlı Şehir bir şeytan canavarı sürüsü saldırısına uğramıştı. Saldırıda ölen şeytan canavarlarına ek olarak çevredeki dağlarda ve ovalarda avlanan şeytan canavarları eklenirse Şeytan Ruhları'nın miktarının bu kadar bol olması açıklanabilir bir durum olurdu. Bunun dışında Ye Ziyun, Xiao Ning'er ve geri kalanlarda gerekli malzemeleri toplamayı bitirmişlerdi.

Nie Li avluda bulduğu boş bir alana düzeni kurmaya başladı ve yeri çok fazla türden yazıt desenlerle doldurdu.

Bu yazıt desenler çok eskilerden kalma yazıt desenlerdi. Yu Yan bile bu yazıt desenleri görünce şok olmuştu. Yu Yan bile zar zor bu yazıt desenleri anlayabiliyordu.

Zeminde sadece on bir tane boş yer kalmıştı ve geri kalan yerler yazıt desenlerle doldurulmuştu. Nie Li, Duan Jian, Du Ze ve diğerlerine baktı ve, "Sizler zemindeki boş alanlara oturun ve benim Şeytan Ruhu Eriten Tekniği başlatmamı bekleyin. Başladığım zaman Uzun Dişli Panda Şeytan Ruhları'nı yemeye başlayacak. Her seferinde bir tane yiyecek ve Uzun Dişli Panda güçlenmeye başlayacak fakat aynı zamanda ortaya çok miktarda ruh gücü veya yasa gücü çıkacak. Ne kadar fazla ortaya çıktığı fark etmeksizin yazıt desenler tarafından bu bölgede hapsolacaklardır. Siz gençler elinizden gelenin en iyisini yaparak ortaya çıkan bu ruh gücünü veya yasa gücünü absorbe etmeye çalışacaksınız." dedi.

Nie Li, Şeytan Ruhu Eriten Tekniği kullanmaya başladığı zaman kendisine zarar verecekti, fakat yine de buna katlanabilirdi. Ortaya çıkan güç çok fazla olacaktı ve bunu kesinlikle boşa harcamamaları gerekiyordu. On kişinin absorbe edebilmesi için yeterli miktarda güç açığa çıkacaktı.

Nie Li düzenin ortasını oturdu ve diğerlerini de onun etrafına oturdu.

Xiao Ning'er, Ye Ziyun ve diğerleri endişeli bir ruh hali içerisindelerdi. Nie Li'nin oluşturduğu düzen çok güçlü duruyordu ve eğer bir sıkıntı çıkarsa sonuçları çok kötü olmaz mıydı?

Fakat Şanlı Şehir'in tehlikede olduğunu bildikleri için  tereddüt etmeden direk düzenin içine girdiler. Şanlı Şehir onların eviydi. Şanlı Şehir yıkılırsa  ne yapacaklardı?

Gizli teknikler kullanıp güçlerini arttırdıkları sürece biraz risk almaları önemli değildi.

Nie Li düzenin merkez alanına gitti ve çok da yüksek olmayan bir sesle bağırdıktan sonra yazıt desen düzenini çalıştırmaya başladı. Göz kamaştırıcı ışık demetleri düzenin içinde yayılmaya başladı ve içeride bulunan herkesi etkisi altına aldı.

Zemindeki yazıt desenler hızlıca dönmeye başladı ve etrafında çılgınca dolaşan gizemli ve sınırsız auralar yayan kompleks desenler oluşturdular, sanki sınırsız gökyüzünden gelmiş gibiydiler.

Şu anda Yu Yan havada süzülüyordu ve gözleri Nie Li ve diğerlerinin üstüne kilitlenmişti. Kalbi etrafta oluşan enerjiden dolayı hayretler içinde kalmıştı. Nie Li'nin bu kadar muazzam miktarda bir enerjiyi harekete geçirebileceğini hiç düşünmemişti. Yu Yan da havada oluşan Ateşin Yasası'nı çılgınca özümsemeye başladı.

Nie Li'den düşük seste bir uluma sesi yayıldı ve Uzun Dişli Panda ile birleşti. Güç Dalgaları Uzun Dişli Panda'ya doğru ilerlemeye başladı ve Uzun Dişli Panda'nın büyüklüğü bir anda beş-altı metre civarına ulaştı. O anda bir şeytan ruhu havada süzülmeye başladı.

Uzun Dişli Panda öfkeyle kükredi, avucunu havaya kaldırdı, şeytan ruhunu kaldırdı ve onu yedi.

Şeytan Ruhları sürekli olarak birden ortaya çıkmaya devam ettiler ve ardından Uzun Dişli Panda tarafından yenilmeye devam ettiler. Uzun Dişli Panda'nın her bir şeytan ruhu yemesinden sonra kürkü daha da parlak bir hal almaya devam etti ve ondan açığa çıkan aura daha da muazzam bir hale geldi.

Düzenin içinde ortaya çıkan ruh gücü ve yasaların gücü Ye Ziyun, Xiao Ning'er ve diğerlerine doğru ilerlemeye başladı. Ye Ziyun, Xiao Ning'er ve diğerleri şeytan ruhlarıyla birleşti ve çılgınca bu açığa çıkan ruh gücü ile yasaların gücünü özümsediler.

Nie Li de onların yaptığını yaptı ve ruh bölgesini kullandı ve enerjiyi özümsedi.

Çık hızlı bir şekilde, ruh alanı çok fazla ruh gücü özümsedi. Fakat Nie Li hiç durmadan daha da fazla özümsemeye devam etti. Yavaş yavaş onun ruh bölgesi daha fazla ruh gücü özümseyemez hale geldi ve ufak ufak genişlemeye başladı.

Bu korkunç acıdan dolayı Nie Li'nin yüzü soluk bir hal aldı fakat bu acıya karşı hiç duraksamadı. Daha fazla özümsemeye çalıştı.

Bu düzeni büyük zorluklarla kurduktan sonra bu eğitime katlanmak zorundaydı.