Bölüm 241: Öğrenci Seçmeleri

avatar
9655 4

Tales of Demons & Gods - Bölüm 241: Öğrenci Seçmeleri


Çevirmen: AllenWalker  Düzenleyen: Asile



Gün hızlı bir şekilde geçmişti. Toplanma alanında Cehennem Bölgesinde doğan sayısız uzman havada süzülüyordu.

Dokuz Katmanlı Ölüm Bölgesinin yedinci katmanı kısa bir zaman sonra açılacaktı.

Çeşitli ailenin bir çok uzmanı hayatları boyunca karşılaşabilecekleri bu mavi ay fırsatını kaçırmak istemiyorlardı. Eğer onlar Cehennem Bölgesi Efendisinin öğrencisi olmayı başarırlarsa cennete bir adım uzaklıkta bulunacaklardı. Daha sonra direkt öğrenci olmayı başaramasalar bile yine de şu anda sahip oldukları kimlik ve konumları tamamen farklı bir seviyeye yükselmiş olacaktı.

Çok sayıda Yarı Tanrı Seviyesinde ki uzman havada her an harekete geçecekmiş gibi hazır halde bulunuyorlardı.

Nie Li ve diğerleri de çadırlarından çıkmışlardı. Kendilerinden binlerce metre uzakta ve düzinelerce metre yüksekte yasaların gücü bir anda yayılmaya başladı ve dev bir kapı silüeti belirsiz bir şekilde gözükmeye başladı.

Bu Dokuz Katmanlı Ölüm Bölgesinin giriş kapısıydı.

Etrafına baktığı zaman, gökyüzünde on binlerce uzmanın her an kapıdan içeri girmeye hazır olduklarını gördü. Aynı zaman da yerde de yüz binlerce Kara Altın Seviyeli uzman bulunuyordu. Bunların çoğu yedinci katmana gidip şanslarını denemeye karar vermişlerdi.

Cehennem Bölgesinin Efendisinin öğrencisi olmanın cazibesi çok fazla uzmanı cezbetmeyi başarmıştı, bundan dolayı katılımcı uzmanların hepsi sabırsızlanmaya başlamışlardı.

"Nie Li, ilk giren olmak için savaşmamıza gerek var mı?" diye sordu Du Ze, Nie Li'ye bakarak. Diğerleri de bu sorunun cevabını merak ediyorlardı.

"Gerek yok." dedi Nie Li kafasını iki yana sallayarak ve devam etti "Cehennem Bölgesi Efendisinin öğrencisini seçmek için ilk girene dikkat edeceğini sanmam. Biz kapılar kapanmadan önce girelim yeter." dedi.

Luo Xiao ve adamları Nie Li'nin yanına geldiler. Luo Xiao, Nie Li ve grubuna bir kere daha baktı ve "Nie Li yeğen, Sizin yedinci katmana girmek gibi bir düşünceniz var mı?" diye sordu.

"Evet." dedi Nie Li.

Luo Xiao kalbinden bir iç çekti. Aslında Luo Xiao, Nie Li'nin böyle bir yere girerek kendisini tehlikeye atmasını istemiyordu. Fakat onun Nie Li'yi durdurmak için yapabileceği bir şey yoktu. Eğer onu durdurmaya kalkışırsa Nie Li'nin sinirleneceğinden korkuyordu. Sonuçta Nie Li ile arasında sadece çıkar amaçlı bir ilişki vardı. Nie Li'nin Cehennem Efendisinin öğrenci seçmesine katılmaması imkansız gibi duruyordu.

"Madem katılacaksınız yeğen Nie Li, orada kendinize çok dikkat edin." dedi ve bir nefes aldıktan sonra devam etti. "Orada sizi korumayı başaramayabiliriz." dedi.

Luo Xiao'da Cehennem Efendisinin Öğrencisi olmak istiyordu.

"Merak etme, Luo Amca. Elimizden gelenin en iyisini yapacağımıza şüphen olmasın." dedi.

Nie Li arkasını döndü Ye Ziyun ve Xiao Ning'er'e baktı. Onlarda hazırlıklarını bitirmişlerdi.

Kabaca bir tütsü çubuğunun yanması için gereken süre geçtikten sonra gökyüzündeki kapı tamamen ortaya çıktı ve içinde gizemli bir girdap oluştu.

Allen: Tütsü çubuğunun yanma süresi yaklaşık 50-65 dk arası imiş.

"Yedinci Katmana giriş kapısı sonunda açıldı!"

"Gidelim!"

En önde duran Yarı Tanrı Seviyesinde bulunan uzmanlar girdabın içine girdikten sonra gözden kayboldular. Bu ilk giren Yarı Tanrı Seviyeli uzmanlar Cehennem Bölgesinde ki bir çok ailenin Patrikleriydiler.

Arkasında duran uzmanlarda hemen onların arkasından girdabın içine girdi.

Woosh! Woosh! Woosh!

Uzman grupları ark arkaya girdabın içine girmeye devam etti.

Uzmanların bu hareketi gökyüzünde bir nehrin akışını anımsatıyordu.

Luo Xiao Nie Li'ye bakarak "Nie Li yeğen, siz biraz sonra benim Yeşim Mühür Ailemin uzmanlarıyla girseniz daha iyi olur. Benim grubum şimdi girecek." dedi.

"Tamamdır. İyi yolculuklar Luo Amca." dedi Nie Li gülümseyerek.

Nie Li'ye veda ettikten sonra Luo Xiao yanında bir kaç adam alarak kapıya doğru ilerlemeye başladı.

Yaklaşık olarak yarım saat sonra on binlerce uzman kapıdan içeri girmişti. Nie Li arkasına döndü ve arkadaşlarına bakarak "Bizim sıramız." dedi.

Tam o sırada Nie Li'nin kolunda saklanan Yu Yan, Nie Li'ye "Nie Li içeri girdikten sonra olağanüstü bir dikkat göstermen lazım. Biz hala Cehennem Efendisinin dost mu düşman mı olduğunu bilmiyoruz. Gücünün hepsini açığa çıkartma sadece koşulları geçmek için gereken şeyleri yerine getirmen yeter." dedi.

Nie Li'nin yeteneği korkunçtu. Nie Li şimdiden üç tane yasanın gücünü kavramayı başarmış ve bu üç yasanın enerjisini kolayca kontrol etmeyi başarmış birisiydi. O şu ana kadar yaşamış olan en güçlü Ruhani Tanrı olmayı başarabilirdi. Çok fazla Ruhani Tanrı onun bu kadar güçlü olmasına izin vermek istemeyebilirdi.

"Farkındayım." dedi Nie Li. Derin düşüncelere dalmıştı. Cehennem Bölgesinin Efendisi sonuçta Ejder Kalıntıları Bölgesine daha önce girmiş birisiydi. Cennetin Enerjisine çalışmış birisi üç tane Yasanın Enerjisini kullanabilen birisi hakkında ne düşünebilirlerdi ki? Bazen kişinin gerçek gücünü saklaması en iyi yöntem olabilirdi. Nie Li'nin buraya gelme amacı arkadaşlarından birisinin Cehennem Bölgesi Efendisinin öğrencisi olmasına yardım etmek istemesiydi. Kendisine gelince onun niyeti kafasına göre takılmaktı.

Nie Li ve diğerleri Yeşim Mühür Ailesin uzmanlarını takip ederek ilerlemeye başladılar.

Sayısız sahne gözlerinin önünden geçiyordu. Her yerde ıssız topraklar yer alıyordu ve bu toprakların üstünde sayısız ceset bulunuyordu. Nie Li bu gördükleri yerlerin birinci katmandan başlayıp altıncı katmana kadar olan yerler olduğunu fark etmişti.

İnsan ırkı ve Şeytan ırkı arasındaki büyük savaştan geriye kalan sayısız ceset bulunuyordu bu ıssız topraklarda.

Nie Li, Ölüm Tanrısının mezarında gördüğü tabloyu düşünmeye başladı. O zaman bu tablonun gizli bir anlamı olduğunu düşünmüştü. İki tarafta kazanacağına emin değilse, iki tarafta bulunan uzmanların savaşması için bir şevki olmayacaktı. Belki de bu Ejder Kalıntılıları Bölgesi ile ilgiliydi.

Bir kaç dakika sonra Nie Li ve geri kalanlar durdu.

Bölgede çok sayıda derinlikleri fazla olan göller bulunuyordu. Her bir kişinin altında yuvarlak yazıt desenler bulunuyordu ve bu yazıt desenler insanların havada durmasını sağlıyordu. Ye Ziyun, Xiao Ning'er ve diğerleri Nie Li'den çokta uzakta bulunmuyorlardı.

Bölgede çok sayıda aileden sayısız uzman bulunuyordu ve hala uzmanlar gelmeye devam ediyordu.

Böyle büyük bir katılım gerektiren olay Nie Li'ye önceki hayatında yaşadığı Ejder Kalıntıları Bölgesinde ki güçlü İlahi Tarikatların öğrenci seçimlerini hatırlatmıştı. Nie Li bu sahneyi gördükten sonra Cehennem Bölgesinin Efendisinin nasıl bir seçim turnuvası düzenleyeceğini merak etmeye başlamıştı.

Nie Li gözleri ufukta dalmış bir şekilde derin düşüncelere gömüldü.

Ejder Kalıntıları Bölgesine girmeden önce Zamansal Şeytan Ruhu Kitabı eline geçmişti. Onun doğuştan sahip olduğu ruh bölgesi niteliğiyle zirve seviyesine ulaşması imkansızdı. Fakat Zamansal Şeytan Ruhu Kitabını ele geçirdikten sonra zirve seviyeye ulaşmayı başarabilmişti. Bilge İmparatorun bir çok bölgede etkili olabilmesi onun mutlak üstünlüğünü kanıtlıyordu. Eğer Nie Li, Bilge İmparator ile savaşmaya niyetliyse ona karşı savaşabilmesi için Zamansal Şeytan Ruhu Kitabına ihtiyacı vardı.

Nie Li bu aşağılık varlığı hatırladığı zaman kalbini bir öfke kaplamıştı. Önceki hayatında zirve seviyeye ulaştığı zaman sevdiklerinin ruhlarını ele geçirmeyi başarmıştı, buna Ye Ziyun'da dahildi, ve onları tekrar hayata döndürmek istemişti. Fakat Nie Li onları tekrar hayata döndürseydi, Bilge İmparator kişinin ruhlarına zarar verebilen bir tekniğe sahip olduğundan dolayı onları tekrar hayata döndürememişti.

Buna ek olarak Bilge İmparator Nie Li ile herhangi bir şekilde etkileşime geçen uzmanları da katlediyordu. Aslında Nie Li ile ilişkisi olan ya da olmayan herkesi öldürmüştü. Nie Li'yi görmeleri yetiyordu. Bunun sebebi ise Bilge İmparator doğal yasaları kullanarak geleceğe dair hesaplama yapabiliyordu. Yaptığı hesaplamalar sonucu Nie Li'nin kendisinin baş düşmanı olabileceğini hesaplamıştı.

Bu ikisi arasında olan savaş sırasında Nie Li son anda en üst seviyeye ulaşmayı başarmıştı. Ve sonunda gelişim seviyesi Bilge İmparatorun gelişim seviyesini geçmişti. Fakat Bilge İmparator ve altı tane Tanrı seviyesinde ki uzmana karşı yenilmişti.

Bu hayatında ise Nie Li bunların tekrarlanmasına izin vermek istemiyordu. Bilge İmparator doğal yasaları kullanmadan önce Nie Li'nin zirve seviyeye ulaşmaktan başka sahip olduğu diğer koz ise yanında bulunan arkadaşlarıydı. Artık yalnız kurdu oynamasına gerek yoktu.

Bakışları uzak noktalara daldığı sıralarda gökyüzünde bir kaç kişi ortaya çıktı. Havada gururlu bir şekilde duruyorlardı. Bu uzmanların hepsinin üzerinde zırh vardı ve sırtlarında beş altı metre uzunluğunda siyah kanatlara sahiplerdi. Orada bulunan uzmanlara sonsuz bir baskı uyguluyorlardı.

Bunlar Cehennem Efendisinin hizmetçileri olmalılardı.

Bir hizmetçinin sesi soğuk bir tonda yedinci katmanda yayılmaya başladı, "Cehennem Bölgesi Efendisinin emrini az önce aldık. Önceki seçimlerde çok sayıda ölümle karşılamıştık. Fakat bu sefer sizin hayatlarınıza mal olmayacak bir kaç test hazırlandı. Hepiniz sevinmelisiniz ve  Cehennem Bölgesinin Efendisine bu nezaketinden dolayı minnettar olmalısınız." dedi.

Hizmetçinin verdiği haberden dolayı uzmanların yüzlerinde bir rahatlama belirtisi oluştu. Cehennem Bölgesinin Efendisinin öğrenci seçmesine katılarak büyük bir risk almışlardı. Eğer en ufak bir şekilde dikkatsiz davranırlarsa sonucunda ölebilirlerdi. Fakat Cehennem Bölgesinin Efendisinin bu sefer neden bu kadar merhametli davrandığını bilmiyorlardı.

Fakat her ne kadar testlerde ölüm ihtimali olmasa da uzmanlar birbirlerine karşı öfkeli bir şekilde bakıyorlardı. Aynı aileden gelseler de burada birbirlerine rakiplerdi. Seçilen her kim olursa olsun Cehennem Bölgesinin Efendisinin öğrencisi olmayı başardığı zaman küllerinden yeniden doğmuş anka kuşu misali gökyüzünde uçmayı başarabilirlerdi.

Bu sıralarda, kalabalığın içerisinde bulunan beyazlar içerisinde bağdaş kurmuş oturan şeytani bir genç vardı. Hizmetçinin söylediklerini duyduğu zaman hayal kırıklığına uğramış gibi ağzını büktü. Bu genç Şeytan Lorduydu.

"Ne zamandan beri Cehennem Bölgesinin Efendisi bu kadar yumuşak birisi oldu?" diye sesli bir şekilde güldü Şeytan Lordu.

Bir çok ailenin Patriğinin de yüzünde şaşırmış bir ifade oluşmuştu. Onlar daha önceki bir kaç seçmeye katılmışlardı ve bu seçmeler sırasında sayısız ölüm gerçekleşmişti. Cehennem Bölgesinin Efendisinin bu sefer neden bu kadar fazla merhametli olduğuna dair herhangi bir fikirleri yoktu. Fakat bu haber onlar için gayet güzel bir haberdi.

"Cehennem Bölgesinin Efendisinin bu sefer nasıl bir test hazırladığını merak ediyorum."

"Nasıl bir test olursa olsun ben kesinlikle Cehennem Bölgesinin Efendisinin öğrencisi olmayı başaracağım." dedi kırmızı bir kıyafet giyen farklı bir ırktan olan seksi genç bir kız. Onun görünüşü insanlardan farklıydı. Onun kulakları mora çalan kırmızımsı bir renkteydi ve kıvrımlıydı. Kıyafetleri onun kıç tarafını ucu ucuna kapatıyordu. Şaşırtıcı ve büyüleyici kıvrımlara sahip kalçası vardı. İnsanı kendinden geçirebilecek bir etki yaratıyordu. Aynı zamanda kıyafeti geri kalan bölgelerini de açıkça ortaya seriyordu ve göğüsleri kıyafeti parçalayacakmış gibi duruyordu.

Farklı bir ırka sahip olan bu hatun bir çok kişiyi etkilemeyi başarmıştı.

"Bu kız kim? Bu kadar cüretkar davranacak güveni nereden buluyor?"

"Bilmiyor musun? O, Şeytani Kuş Klanın Patriğinin kızı Hua Huo! Bu Hatun Yarı Tanrı Seviyesinde ki uzmanların bile kışkırtmaya götü yemediği bir uzman. O, Cang Ming gibi bulunduğu nesilde ki rakiplerini aşan bir güce sahip. Efsaneye göre onu sinirlendirmeyi başaran bir kaç tane Yarı Tanrı Seviyesindeki uzmanı öldürmüş."






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44308 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr