Tales of Demons & Gods - Bölüm 151: Takas

---

 

Çeviri: AllenWalker Düzenleme: Accoladia

 

İyi giyimli genç şaşırmış bir ifadeyle Nie Li’ye bakıyordu. Bu çocuk bu defteri üzerinde çalışmak istediği için mi alacaktı? Şu anda Desen Ustaları çok zor bulunan uzmanlardı, üstüne bir de Efsane Seviye yazıt desenlerini anlayan Desen Ustalarından bahsedersek çok daha nadir bulunurlardı.

 

İyi giyimli genç nazikçe gülümsedi ve samimi bir ses tonuyla “Bu desen defteri ilginizi çektiyse size hediyem olsun.” dedi.

 

Nie Li diğer partiye baktı. Bu genç güçlü bir ailede yetişmiş gibi duruyordu, bu gencin kullandığı taktikler Li Fu’ya kıyasla daha bir iyiydi. Eğer Nie Li bu hediyeyi kabul etseydi karşısında duran bu genç eleman bir istekte bulunmak isteyecekti ve Nie Li’nin bu isteği geri çevirmesi oldukça zor bir hale gelmiş olacaktı. Nie Li kafasını kaldırdı ve “Hiçbir şey bedava olmaz. Ben bu defteri istiyorum fakat bir hediye olarak kabul edemem.”

 

Sağ elini oynattı ve bir şişe iksir uzaysal yüzüğünden dışarı çıktı. Bu şişenin içindeki haplar Ruh Sertleştirme Haplarıdır. Bu hapların kalitesi Ruh Yoğunlaştırıcı Hapın kalitesinden daha iyidir. Nie Li elindeki şişeyi masanın üzerine bıraktı.

 

“Bu şişe ile takas etmeye ne dersiniz?” dedi Nie Li. Sakin bir şekilde iyi giyimli çocuğa bakıyordu.

 

İyi giyimli genç şişeden bir hapı çıkardı ve koklamaya başladı. Birden bire yüz ifadesi değişti. O aslında Nie Li takas için ne önerirse önersin ret etmeyi düşünüyordu. Bu yolla Nie Li’yi kendisine borçlu bırakacaktı ve daha sonra kendi istediğini söyleyecekti. O asla Nie Li’nin bu kadar değerli haplar barından bir şişeyi takas etmek için kullanacağını düşünmemişti.

 

Bu iksir şişesinin içinde bulunan haplar Li Fu’nun elde ettiği haplardan daha kaliteliydi. Bu iksir şişesinin ailesinin durumunu iyileştirmede baya bir etkili olacağını düşündüğü bu teklifi geri çeviremezdi.

 

İyi giyimli genç nazik bir ses tonuyla “Israr ettiğinizden dolayı sizi kırmayacağım.” dedi.

 

Daha sonra iksir şişesini masanın üstünden aldı.

 

Daha sonra Nie Li yedi tane Efsane Seviye Yasak Teknik içeren yazıt desen defterini masanın üstünden aldı ve “Eğer burada beğendiğim bir şeye denk gelirsem bu iksir şişeleriyle takas edeceğim. Kutsal Ateş Ailesi bu takas teklifini ret etmeyecektir değil mi?” dedi.

 

“Kesinlikle hayır. İstediğiniz hazineyi seçmekte özgürsünüz.” dedi iyi giyimli genç. Bu teklifi reddederlerse kendilerine aptal demeleri gerekirdi. Nie Li ile biraz konuştuktan sonra iyi giyimli genç Nie Li’nin kontrol etmesi kolay biri olmadığını fark etti. Bir simyacının bu Cehennem Hapsi bölgesinde bu kadar sakin davrandığını görünce, onun elinde kesinlikle bir koz olması lazımdı. Kutsal Ateş Ailesinin bu adamla kesinlikle iyi bir ilişkiye sahip olması lazımdı.

 

İksirler tüketilen malzemelerdi. Bundan dolayı Nie Li’den daha fazla almaları lazımdı.

 

Şu andan itibaren, Nie Li, bu Kutsal Ateş Ailesi ile daha fazla temas kurmak istemiyordu. Sonuçta bu aile bir Efsane Seviye uzmanı vardı ve onunla aynı seviyeden olmadığı için daha fazla temas kurmasının bazı sıkıntılar getireceğine inanıyordu.

 

Efsane Seviye yazıt desen defterini aldıktan sonra Nie Li etrafı gezmeye devam etti. Bir süre sonra bir nesne daha onun dikkatini çekmeyi başarmıştı.

 

"Bu kadar çok hazine arasında bir tane niteliği olmayan bir eşya buldum." diye düşündü. Kaos ve Niteliği olmayan eşyalar bu dünyada bulunması en zor eşyalardı. Sonunda bir tane bulduğu için şaşırmıştı biraz. Bu üç ışıltılı uçan bir bıçak setiydi.

 

Nie Li bu bıçak setini hangi büyük ustanın yaptığını bilmiyordu fakat onların üstünde tamamlanmış bir yazıt deseni oyulmuştu. Bu uçan bıçakların hammaddesi bir Kutsal Kristal olabilirdi. Bu cevherin öldürme yeteneği çok güçlüydü. Bu bıçaklar rakibin defansını çok kolay bir şekilde kırabilirdi. Bu itemler sadece ruh gücü niteliksiz bir uzman tarafından yapılabilirlerdi. Bu bıçaklara bir kere ruh gücü aşılarsan görünmez olma özellikleri açığa çıkıyordu. Ayrıca düşmanın ruh gücüyle bile bu bıçakları bulabilmesi oldukça zordu. Efsane Seviye uzman bile dikkatsiz davrandığı takdir de bu bıçaklar tarafından öldürülebilirdi.

 

Bu eşya rakipleri öldürmek için iyi bir eşyaydı.

 

“Bu bıçak setlerinin fiyatı nedir acaba?” diye sordu NieLi iyi giyimli gence.

 

İyi giyimli genç konuşmaya başlamadan önce yüzüne bir tereddüt ediyormuş gibi bir ifade yerleştirdi ve “Bu uçan bıçak seti antik zamandan kalma hazinelerdir. Çok fazla güç barındırıyor olmalılar. Bu zamana kadar kimse onları kullanmayı başaramadı. Bundan dolayı benim Kutsal Ateş Ailem onu kolay bir şekilde satmak istemiyor.” dedi.

 

Kendi ruh güçleriyle niteliği olmayan bir eşyayı kontrol etmesi oldukça zordu. Üstüne bir de bu bıçaklar kendi kullanıcısı kendileri seçiyordu.

 

İyi giyimli genç bu bıçağı satma konusunda biraz isteksiz olduğunu belirtmişti. Fakat bu yöntem fiyatı artırmak için kullanılmış bir yöntemdi.

 

“On şişe Ruh Sertleştir Hapına ne dersin?” dedi Nie Li. Onun uzaysal yüzüğünde çok fazla iksir şişesi vardı ve on şişeden bahsetmeyi bırak yüz şişe verseydi bile bu Ni eLi için önemsiz bir konu olarak görülürdü.

 

İyi giyimli çocuk başını kaldırım üzgün bir ifade takındı ve “Korkarım ki sizi hayal kırıklığına uğratacağım.” dedi.

 

Nie Li bir süre kaşlarını çattı. Acaba bu Kutsal Ateş Ailesi gerçekten de bu bıçakları satmak istemiyor olabilirler mi? On şişe Ruh Sertleştirme Hapı büyük bir meblağ idi.

 

Nie Li kafasını sallayarak hafice gülümsedi ve “Gerçeği söylemek gerekirse, bu bıçak seti Kutsal Kristalden yapılmış. Ben bu bıçağın antik zamanda yapılıp yapılmadığını onaylamaya cüret edemesem de Bu Kutsal Kristallerin tek bir kullanım tipi vardır. Bu kristaller sadece niteliği olmayan insanlar tarafından kullanılabilir. Ayrıca üzerinde bulunan yazıt desen de oldukça karışık bir yazıt desendir. Bu bıçağı sadece karışık yazıt desenleri okuyabilen birisi kullanmayı başarabilir. Niteliği olmayan uzmanlar oldukça nadir bulunur, bin kişide bir kişi demek yanlış olmaz. Ve bu yazıt deseni anlayabilen birisi ise onlardan daha nadir bulunur, on binde bir demek yanlış olmaz. Yani bu bıçağı saklamak oldukça anlamsız bir hareket olacaktır. Ben korkarım ki yüzlerce yıl sonra bile bu bıçağı kullanabilen bir kişi sizin ailenizden çıkmayabilir.” dedi.

 

Nie Li’nin söylediklerini duyan iyi giyimli genç bir anlığına dondu kaldı. O Nie Li’nin bu kadar bilgili bir insan olacağını düşünmemişti. O bu bıçağa sadece birkaç dakika baktıktan sonra tüm bu bilgileri tahmin edebilmişti.

 

“Kutsak Kristal mi?” İyi giyimli genç kaşlarını çatmıştı. O daha önceden Kutsal Kristallere dair bir şeyler duymuştu. Bu kristaller aynı Nie Li’nin söylediği özelliklere sahipti. O bu bıçak hakkında sadece ailesinin büyükleri tarafından söylendiği kadarını biliyordu ki bu bilgi de bu bıçağın antik çağdan kalma olduğuydu. Büyükleri bile bunları söylerken sadece tahmin yürütebilmişlerdi. Kesinliği teyit edilmemişti. Eğer bu bıçak Nie Li’nin tarif ettiği gibi bir bıçaksa bu bıçağı ellerinde tutmanın onlara herhangi bir faydası olmayacaktı.

 

İyi giyimli gencin tereddüt ettiğini görünce Nie Li, hafifçe gülümsedi ve “Bu Cehennem Hapsi bölgesinde tehlike her yerde. Sizin Kutsal Ateş Aileniz bile her an tehlikeli bir durumla karşılaşabilir. Bu kullanamayacağınız bıçağı elinizde tutmaktansa neden Ruh Sertleştirici Hapla takas etmiyorsunuz ki? Daha pratik olur sizin için.” dedi.

 

İyi giyimli genç nazikçe gülümsedi ve “Eğer ben bu bıçakları satmak istesem bile on şişe Ruh Sertleştirici hap onun yanında hiçbir şey olarak değerlendirilebilir.” dedi.

 

NieLi on şişe hapın onun fiyatının çok çok altında olduğunu kabul ediyordu. Bu bıçakların ham maddesi olan Kutsal Kristallerin tutarı sadece yüz şişe Ruh Sertleştirici Hap tutardı.

 

Fakat fiyatı bu şekilde hesaplanamazdı. Sonuçta Kutsal Ateş Ailesi bu bıçağı kullanmanın yöntemini bilmiyordu. Üstüne bir de onların asıl ihtiyacı olduğu şey haplardı. NieLi nazik bir şekilde gülümsedi ve “Kutsal Ateş Ailesinin bu bıçaklar için ne kadar fiyat biçeceğini merek ediyorum.” dedi.

 

İyi giyimli genç bir süre düşündükten sonra “Yüz şişe Ruh Sertleştirici Hapa ne dersin?” dedi.

 

“Yüz şişe Ruh Sertleştirici Hap mı?...” Nie Li zor bir durumda kalmış gibi davranıyordu. Gerçekte ise yüz şişe hap Nie Li’nin bir saniye bile düşünmesine gerek duymayacağı bir miktardı. O memnuniyetle yüz şişe hapla takas edebilirdi fakat bu kadar kolay kabul etseydi Kutsal Ateş Ailesi; Nie Li için Ruh Sertleştirici Hapların sadece normal bir hap olduğunu; düşünebilirdi.

 

Bir dakika sonra Nie Li “Yüz şişe hap çok fazla. Benim o kadar fazla Ruh Sertleştirici Hapım yok.” dedi.

 

Bu kadar hapa sahip değil mi? İyi giyimli genç kendi kendine biraz düşündükten sonra, bu adamın bu kadar fazla şişeye sahip olmaması tamamen kabul edilebilir bir durum, diye sonuca vardı. Sonuçta Ruh Sertleştirme Hapının hammaddelerinin fiyatı bu bölgede oldukça pahalıydı. Tüm Cehennem Hapsi bölgesinde bile bu kadar hammadde bulunması zor bir ihtimaldi.

 

İyi giyimli genç sakin bir şekilde “Peki kaç şişeyle takas etmeyi düşünüyorsun?” diye sordu.

 

“Ben sadece elli şişe verebilirim. En fazla.” Dedi Nie Li.

 

“Elli şişe çok az.” dedi iyi giyimli genç ve kafasını iki yana salladı. O alabileceği en yüksek teklifi almaya çalışıyordu.

 

“ Benim elimde sadece elli şişe Ruh Sertleştirici hap şişesi var.” dedi Nie Li. Yüzüne umutsuzluğa düşmüş bir ifade takındı.

 

“En azından seksen şişe Ruh Sertleştrici Hap şişesi koymalısın. Sadece bu koşullar altında bıçak setini sana verebiliriz.” dedi iyi giyimli genç. Bu kadar hazine arasında Nie Li sadece bu bıçak setiyle ilgilendiğine göre onunda ruh formu niteliği olmayan bir formdur diye düşündü genç. Bundan dolayı bıçak için alabileceği her hapı ondan alabilmeye çalışıyordu.

 

Bu iyi giyimli gencin düşüncesine göre O, Nie Li’den hapları çalıyordu. Fakat Nie Li’nin görünüşe göre bu teklif çok iyi bir teklifti.

 

“Bende başka bir çeşit iksir formülü var. Bu hap Kırmızı Vücut Geliştirici Hap olarak geçiyor. İki şişe Kırmızı Vücut Geliştirici Hap ve bir şişe Ruh Sertleştirici Hapa ne dersin.” dedi Nie Li.

 

Kırmızı Vücut Geliştirici Hap mı? İyi giyimli gencin gözleri genişledi. Kırmızı Vücut Geliştirici Hapta oldukça nadir bulunan bir haptı. Bu hap çok iyi bir şekilde kullanıcısın bedenini sertleştiriyordu. Bu hapın Dövüş Tipi savaşçılarda oldukça büyük bir etkisi vardı.

 

“Kırmızı Vücut Geliştirici Hapın etkisi Ruh Sertleştirici Hapın etkisinden daha azdır. Bir şişe Ruh Sertleştirici Hap şişesine karşılık en azından üç şişe Kırmızı Vücut Geliştirici Hap vermelisin.” dedi iyi giyimli genç.

 

Nie Li kaşlarını sıkı bir şekilde çatmıştı isteksiz gibi durmaya başladı. Uçan bıçak setine bir kere daha baktı ve “Bir şişe Ruh Sertleştirici hapına karşılık üç şişe Kırmızı Vücut Geliştirici Hap. Bu bıçak seti için gözlerimin bu kadar kararmasından dolayı kim beni suçlayabilir?” dedi.

 

Sağ elini oynattı ve birden elli şişe Ruh Sertleştirici Hapın ve doksan şişe Kırmızı Vücut Geliştirici Hap masanın üstünde belirdi. Onları iyi giyimli gence doğru uzatarak “Buyur” dedi Nie Li.

 

“Uçan bıçakları alabilirsiniz. İyi günlerde kullanın.” İyi giyimli genç uçan bıçakları Nie Li’ye doğru uzattı.

 

İyi giyimli genç içten içe seviniyordu. Bugün oldukça karlı bir takas yapmayı başarmıştı. Bu iksirlerle birlikte ailesinin gücü baya bir artacaktı ayrıca bu takastan dolayı onun aile içindeki konumu da artacaktı. Onun Patriğin doğrudan torunu olmasının yanında bu iksirlerle aileye gitmesi onun bir sonraki Patrik olmasına çok fazla katkıda bulunacaktı.

 

İyi giyimli genç bir normal simya ustasından bu kadar kar etmesi önemli bir konu olarak sayılabilirdi. Fakat bu takastan asıl karlı çıkan taraf Nie Li olmuştu. O bu Kutsal Kristalden yapılma uçan bıçak seti için çok az miktarda iksir kullanmıştı.

 

İyi giyimli genç gülerek “Benim adım Li Heng. Sana nasıl hitap etmeliyim? Eğer başka bir eşya satın almak istersen buraya gelip Li Fu’yu bana haber göndermesi için ulaşabilirsin.” dedi.

“Kardeş Li Heng beni Nie Li olarak çağırabilir.” Dedi.

 

“Nie Li mi?” Li Heng, Nie Li’ye baktı ve Nie Li isminin kendisine taktığı bir lakap mı yoksa sahte bir isim mi olduğunu düşünmeye başladı.

 

“Daha sonra tekrar uğrarım.” dedi Nie Li. “İlk önce ben gidiyorum.” dedi.

 

“Tamam.” dedi Li Heng kafasıyla da onayladı. Nie Li bu genç adama karşı hala biraz ihtiyatlı olmalıydı. Eğer Li Heng, Nie Li’yi kalması için zorlamaya çalışsaydı bu durum Nie Li için oldukça büyük bir soruna sebep olabilirdi.

 

Li Heng, Nie Li’ye kapıya kadar eşlik etti.

 

“Usta, bugün çok fazla sayıda iksir harcadık. Sence biz zararlı çıkmadık mı?” dedi Duan Jian. Sonuçta Cehennem Hapsi Bölgesinde iksirler çok fazla değerli kabul edilirdi. Bu bölgede iksirlerle çok fazla sayıda hazine alınabilirdi fakat iksirlerin kullanıcının gücü artırmada daha etkili olduğunu düşünülürse Duan Jian’a göre çok fazla iksir harcamış oluyorlardı.

 

“Kayıp mı?” diye tekrarladı NieLi. O bir tane uzaysal yüzüğü Duan Jian’a uzattı ve “Bunun içinde her iksirden bin şişe bulunuyor. Bunları istediğin gibi kullanabilirsin. Bittiği zaman bir daha istemeyi unutma!” dedi Nie Li.