Bölüm 248: Karşılaşma

avatar
10074 4

Tales of Demons & Gods - Bölüm 248: Karşılaşma


Çeviri: AllenWalker Düzenleme: RubyCrow

 

 

 

Bölüm 248: Karşılaşma

 

//ÇN: Savaşma değil de denk gelme anlamında kullanılmıştır.

 

Gelecekte Ejderha Kalıntıları Bölgesine girebilirlerse, arkadaşlarının herhangi birinin gücünü artırması demek kendilerini korumakta başarılı olma şanslarını arttırmak anlamına geliyordu.

 

Kısa bir süre sessiz kaldıktan sonra Nie Li, "Bir sonraki kata gitmeye çalışalım." dedi. Bu katta beklemeyip de devam eden diğer katılımcılar çoktan sonraki katlara çıkmayı başarmış olabilirlerdi. Bundan dolayı kendileri de bir an önce harekete geçip onları yakalamak zorundaydılar.

 

Ye Ziyun, Xiao Ning'er ve diğerleri üçüncü kata ulaştıktan sonra bu kattaki baskıya dayanabildiklerini fark ettiler. Lu Piao ve Xiao Xue hariç diğerleri bu kattaki baskı karşısında çok zorlanmıyorlardı, Lu Piao ve Xiao Xue baskı karşısında her ne kadar zorlansalar da dayanmayı başarabiliyorlardı. Bir sonraki kattaki baskıya da muhtemelen dayanabilirlerdi.

 

Merdivenlerden hep birlikte ilerlemeye başladılar.

 

Aynı zaman zarfı içerisinde, Dokuz Katmanlı Ölüm Bölgesinin Dokuzuncu Katmanında;

 

Cehennemin Efendisi, Ling Yun ve diğerler uzmanlar, Nie Li'nin Celastial Qilin'i bastırıp Du Ze ile birleşmesini sağlamasına tanık olmuşlardı ve bu olanlar onların şaşırmasına sebep olmuştu.

 

"Cehennemin Efendisinin algısı gerçekten de sıra dışı. O çocuğun kullandığı yazıt desen sadece Ejderha Kalıntıları Bölgesinde kullanılan gizli bir Ruh Düzeni tekniğiydi. Benim seviyemdeki bir uzman bile bu yazıt desenini elde etmeyi başaramaz. Onun bu tekniği nereden aldığını çok merak ediyorum" dedi Ling Yun. Onun şu anki düşüncesi Nie Li'nin bundan başka daha neler bildiğine dair olan merakıydı.

 

Diğer uzmanlarda kendi kendilerine konuşmaya başlamışlardı. Nie Li'nin potansiyeli her ne kadar beyaz cüppeli gence kıyasla geri kalmış olsa da az önce kullandığı gizli teknik bile onları hayretler içinde bırakmaya yetmişti.

 

Cehennemin Efendisi gri cüppeli orta yaşlı uzmana bakarak "Kardeş Tian Hun tebrik ederim. Benim seçtiğim gencin yanında duran genç Celastial Qilin'le birleşti. Qilin yavaşça onun kan soyunu değiştirecek ve bir süper dahi olmasını sağlayacaktır." dedi gülerek.

 

Cehennemin Efendisinin yanında oturmakta olan Tian Hun adındaki uzmanın içini bir neşe kapladı. Her ne kadar Celastial Qilin, Kara Cehennem Kulesinde bağlı olduğu için henüz yetişkinliğine ulaşamayıp çekirdeğini şekillendiremese de, birleştiği Du Ze'yi bir süper dâhiye çevirebilirdi. Bu olaydan önce Tian Hun'un Du Ze'den çok büyük bir beklentisi yoktu. Fakat şu andan sonra onun Du Ze hakkında ki görüşleri çok büyük bir değişim geçirmişti.

 

"Haha, teşekkür ederim." dedi Tian Hun sonra ellerini önünde birleştirdi.

 

Ejderha Kalıntıları Bölgesinde, usta ve öğrenci bir olarak sayılıyordu. Eğer birisi ustasına ihanet ederse, ihanet eden kişi bölgedeki bütün tarikatlar tarafından hain olarak nitelendirilirdi. Bir uzman herhangi birisini öğrenci olarak alırsa, aldığı kişiyle arasında çok derin bir bağ kurardı. Eğer aldığı öğrenci gelecek büyük başarılar elde ederse bu başarılar aynı zamanda ustanın başarısı olarak da görülürdü ve bundan dolayı ustanın tarikatlardaki konumu da yükselirdi.

 

Tüm bu sebeplerden dolayı Ejderha Kalıntıları Bölgesinde ki uzmanlar Minik Dünyadan öğrenci seçiyorlardı. Her ne kadar bu uzmanların Minik Dünyada ki prestijleri Cennete uzanıyor olsa da, Ejderha Kalıntıları Bölgesinde pek bir değeri yoktu.

 

"Bu gencin gelecekte bana yaşatacağı sürprizleri merak etmeye başladım." dedi Cehennemin Efendisi önünde bulunan sudan Nie Li'yi izlerken.

 

Kara Cehennem Kulesinin dördüncü katı.

 

Burada çoktan düzinelerce uzman bulunuyordu. Cang Ming, Mu Ye ve Hua Huo da buradaydı. Fakat solgun yüze sahip olan beyaz cüppeli genç burada yoktu.

 

Acaba bu solgun yüzlü genç çoktan beşinci kata çıkmış olabilir miydi?

 

Nie Li ve grubu dördüncü kata ulaştıkları zaman, Cang Ming'in gözleri beşinci kata giden merdivenlere bakıyordu. Onun gözlerinde öfke ve yenilgiyi kabul etmiyormuş gibi bir parıltı vardı. Cehennem Bölgesinin Efendisinin hazırlamış olduğu bu yarışmada ilk sırayı hedefliyordu. Fakat ondan önce başka birisi beşinci kata çıkmayı başarmıştı.

 

Bunun anlamı ise Cang Ming'in sahip olduğu ruh o gencin ruhundan daha güçsüzdü.

 

Cang Ming tam yenilgiyi kabul etmek üzereyken Nie Li ve grubu merdivenlerden çıkıp gelmişlerdi. O, beşinci kata çıkamamıştı ve aynı zamanda dördüncü kata ulaşan katılımcı sayısı her geçen dakika artmaya devam ediyordu. Bundan dolayı Cang Ming bu katta ulaşmayı başaran sıradan bir uzman gibi görünmeye başlamıştı.

 

Hua Huo ve Mu Ye'de gözlerini açmışlardı, Nie Li ve grubuna bakmaya başladılar. Onlarda beşinci kata çıkmayı başaramamışlardı. Nie Li ve grubunun sayısının fazlalığından dolayı biraz şaşırmışlardı.

 

Bu elemanlar nereden geldiler acaba? Daha önce onları hiç görmemiştim.

 

Dördüncü kata ulaştıktan sonra Lu Piao, Xiao Xue, Wei Nan ve diğerleri daha fazla baskıya dayanamıyorlardı. Du Ze, Ye Ziyun ve Xiao Ning'er her ne kadar bu baskıya zorlukla dayansalar da bir sonraki kata çımayı başaramayacaklar gibi duruyorlardı. Grupta çok rahat bir ortamdaymış gibi davranan üç kişi kalmıştı. Nie Li, Duan Jian ve Yu Yan.

 

Dördüncü katın tamamı siyah alevler tarafından çevriliydi ve bundan dolayı Lu Piao her an kaynayacakmış gibi hissediyordu.

 

"Siz burada kalın. Ben Yu Yan ablayla birlikte gidip beşinci kata bir bakacağım." dedi Nie Li, Du Ze ve diğerlerine bakarak. Daha sonra Duan Jian'a döndü ve "Duan Jian, sen burada kal ve diğerlerini koru." dedi.

 

"Tamam." dedi Duan Jian saygı dolu bir ses tonuyla.

 

Nie Li kafasını kaldırdı ve spiral bir şekilde yukarı doğru uzanan merdivenlere baktı. 'Beşinci kat ve daha sonra ki katlarda garip bir şeyle karşılaşır mıyım acaba?' diye düşündü.

 

"Nie Li orada çok dikkatli ol." dedi gruptakiler.

 

"Tamam." diye karşılık verdi Nie Li ve beşinci katın merdivenlerine doğru ilerlemeye başladı.

 

Nie Li'nin hareketleri izleyen Cang Ming somurtarak "Kara Cehennem Kulesinin beşinci katına çıkmak için nasıl oluyor da bu kadar rahat davranabiliyor?" dedi.

 

Az önce beşinci kata çıkmaya kendisi de çalışmıştı fakat merdivene ulaşır ulaşmaz yukarıdan gelen büyük bir baskı hissetti. Altıncı merdiven basamağına ulaştığı zaman gelen baskılara daha fazla dayanamadı ve geri çekildi.

 

Burada bulunan diğer uzmanlarda beşinci kata çıkmayı denemişlerdi fakat Cang Ming'in rekorunu geçememişlerdi.

 

Nie Li ilk merdiven basamağına adım attığı anda yukarıdan gelen çok sıcak bir dalganın kendisine baskı yaptığını hissetti. Kafasını kaldırdı ve merdivenlerden yukarıya baktı. Görünüşe göre beşinci kata ulaşmak bu katlara ulaşmaktan çok daha zordu.

 

Nie Li yukarı doğru ilerlemeye başladığı an dördüncü katta bulunan bütün katılımcıların gözleri ona kilitlenmişti. Onlar, Nie Li'nin kaçıncı basamağa ulaşabileceğini merak ediyorlardı. Nie Li'nin beşinci kata çıkabileceğine ihtimal dahi vermiyorlardı. Şu ana kadar beşinci kata çıkmayı başarabilen tek bir kişi olmuştu o da beyaz cüppeli gençti.

 

Dördüncü katta bulunan katılımcıların bakışları altında Nie Li basamak basamak ilerlemeye devam etti.

 

İkinci basamak, üçüncü basamak..

 

Attığı her adımda kara alevler üzerine çok daha fazla baskı oluşturuyorlardı. Nie Li, beyaz cüppeli gencin bu baskıların üstesinden nasıl geldiğini merak etmeye başladı.

 

O gencin ruh gücü gerçekten bu kadar kuvvetli miydi?

 

Nie Li'nin bilmediği şey ise Şeytan Lordunun düzenli olarak Ruhsal Konstelasyon tekniği ile pratik yapmasından dolayı onun ruhu her gün yanıyormuş gibi acı içindeydi. Tüm bunlardan dolayı onun ruh gücü hayal edilemez bir seviyeye ulaşmıştı. Üstüne birde onun Üstün Fiziğe sahip olmasından dolayı kara alevler onun üstünde fazla bir baskı kuramıyorlardı.

 

Nie Li kaşlarını çattı. Ondan önce birisi beşinci kata ulaşmayı başardıysa Nie Li'nin ondan daha altta kalmaması gerekti!

 

Nie Li teker teker basamaklardan yukarı doğru ilerlerken Cang Ming ve diğerlerinin gözleri onu takip ediyordu. Nie Li beşinci basamağa ulaştığı zaman dördüncü katta bulunan her bir uzman şaşkınlıktan dillerini yutmuştu. Onun daha fazla ilerleyebileceğini düşünmüyorlardı.

 

Altıncı adım, yedinci adım...

 

Cang Ming'in gözlerinde hayret ifadeleri vardı. Gördüklerine inanmak istemiyordu. Ondan daha güçlü olan iki kişi vardı.

 

Çok uzun zamandır, Cang Ming, Cehennem Bölgesinin en yüksek potansiyele sahip dâhisiydi. Bundan dolayı bu iki insanın nereden geldiğine dair herhangi bir fikri yoktu. Cang Ming bu iki kişi karşısında yenildiğini kabullenmişti artık.

 

Mu Ye ve Hua Huo'nun da gözleri meraklı parıltılarla doluydu. Onlarda Nie Li ve beyaz cüppeli gencin nereden geldiklerini bilmiyorlardı. Fakat onların sahip olduğu yeteneğin bu kadar fazla olması bu ikilinin şok olmasına sebep olmuştu.

 

Nie Li attığı her adımla zihinsel durumunu geliştirdi. Siyah Alevleri özümsediğinden dolayı attığı her adımla birlikte özümseyeceği kaynak miktarı da artıyordu.

 

Yu Yan, Kara Cehennem Kulesine girdiği andan bu zamana kadar mutlu bir ruh haline girmişti. Ateş Yasasını kavradığından dolayı buradaki siyah alevler Yu Yan'ı bir jakuziye girmiş gibi hissettiriyorlardı.

 

Etrafında ne kadar Ateş Yasasının enerjisi olursa Yu Yan İlahi Bedenini bir o kadar hızlı oluşturabilecekti.

 

"Yu Yan Abla, Kara Cehennem Kulesini kimin diktiğini biliyor musun?" diye sordu Nie Li. Nie Li'nin bu mekânla ilgili anlayamadığı çok fazla konu bulunuyordu.

 

Yu Yan kısa bir süre düşündükten sonra "Kara Cehennem Kulesi, Dokuz Katmanlı Ölüm Bölgesinden bile daha önce oluşmuş bir yapıdır. Antik zamanların bile antik zamanlarında, efsanelerin bile ötesindeki âlemlere girmiş olan iki uzman birbiriyle savaşmış. Ruhani Tanrılar bile bu olaya girmeye cesaret edememişlerdi. Söylentilere göre birisi ölmüş diğeri ise ağır yaralanmış. Bu Kara Cehennem Kulesi ise onların sahip olduğu hazinelerden birisi. Bu hazine buraya düştüğü anda çevredeki ovaların hepsi cehenneme döndü." dedi.

 

"Anlayışlarının sınırı olmayan uzmanlar ha?" dedi Nie Li kaşlarını çatarak. Acaba bu iki uzman İmparator Kong Ming'in mirasını almak için çarpışan iki öğrencisi olabilirler miydi?

 

"Kimse bu Kara Cehennem Kulesini düştüğü yerden başka bir yere taşımayı başaramamıştır. Daha sonra ise bazı Ruhani Tanrılar bu alanı eğitim alanı olarak kullanmaya başladılar." dedi Yu Yan ve devam etti "Celastial Qilin'i buraya hapseden kişiye gelirsek onun kim olduğuna dair herhangi bir fikrim yok."

Nie Li, Yu Yan'ı dinledikten sonra burada olan biteni açıkça anlamıştı.

Ruhani Tanrılar üzerinde bile bu derece saygı ve korku oluşturmayı başarmış olması Kong Ming'in ne kadar olağan dışı bir insan olduğunu kanıtlamaya yeterdi.

İmparator Kong Ming'in mirasını anlamayı başaran toplamda beş öğrencisi vardı. Birisi öldüğüne göre geriye dört kişi kalmıştı. Fakat bu aynı zamanda kötü de bir haberdi öğrencilerden birisi öldürüldüğüne göre öldürmeyi başaran öğrenci daha da güçlü bir hale gelmiş olmuyor muydu?

Birbirlerini öldürmek İmparator Kong Ming'in mirasını almanın tek yoluydu. Eğer bir öğrencilerden birisi diğerini öldürmeyi başarırsa onun elde etmiş olduğu anlayışa da sahip olacaktı.

Bunları düşündüğü zaman Nie Li'nin aklına Cehennem Hapsi Bölgesinde ki delirmiş adam geldi. O delirmiş adamın öğrencilerden birisi olduğu ihtimaller dâhilindeydi. Taşın etrafında boş boş gezerken Kong Ming'in dokuz kelimelik cümlesini tekrar etmesi onun bu sözlerden bazı anlayışlar çıkardığını ve bu beş öğrenciden birisi haline geldiğini göstermez miydi?

Nie Li diğer öğrencilerin kendisini neden öldürmediklerini biraz da olsa anlamayı başarmıştı. Diğer öğrencilerin Nie Li'yi öldürmemesinin sebebi onun kavrayışlarının miktarı hala çok derin olmamasıydı.

Bu tıpkı Celastial Qilin'in durumuna benziyordu. Henüz çekirdeğini şekillendiremediği için onu öldürdükleri zaman ellerine bir şey geçmeyecekti. Onu hapsedip yetişkinliğe ulaşmasını beklemek yapılacak en mantıklı şeydi.

Nie Li bunları düşünmeye başladıktan sonra sırtından aşağı soğuk soğuk terlemeye başladı.

"Şu anki güç seviyemden dolayı beni öldürmeye değecek birisi olarak görmüyorsunuz fakat gelecekte sizi buna pişman edeceğim." dedi Nie Li. Görünüşe göre bir an evvel Ejderha Kalıntıları Bölgesine gitmeli ve gelişimini çok hızlı bir şekilde arttırması lazımdı.

 

Kara Cehennem Kulesinin Beşinci katında.

Nie Li beşinci kata çıktığı zaman gözleri direk olarak buranın merkezinde oturup gelişim yapmakta olan beyaz cüppeli gence kitlendi.

Beyaz cüppeli genç ise kata birilerinin geldiğini fark edince gözlerini açtı ve Nie Li'ye bakmaya başladı.

İki kişi tek bir laf bile etmeden birbirlerine bakmaya başladılar.

Nie Li'nin kolunun içerisinde bulunan Yu Yan hariç koca katta bu ikiliden başka kimse bulunmuyordu.

 

 

 

 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44322 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr