Taming Master - Bölüm 39 Part II

---

Taming Master 39.Bölüm Part II:Gizemli Kule(1)

 

"Vaov,beklendiği gibi harikasın.Çoktan 45 seviye oldun bile...Kara Büyücüler hızlı seviye atlasalar da bu gerçekten inanılmaz."

YTBC muhabiri,Im Eunyoung,Kailan karakteri 'Lucia' olarak oturum açmış ve yayın şirketiyle özel bir sözleşme imzalamış Kara Büyücü Himenes ile röportaj yapıyordu.

"Haha,bu hiçbir şey.Bu Titan birliğinin beni sonuna kadar desteklemesi ile mümkün oldu.Tabii ki de otobüs* filan kullanmadım.Hoho."

(Ç.N:Güçlü bir oyuncunun başka bir hesabı kasması/destek olması),

Himenes güncel olarak Kara Büyücüler arasındaki en yüksek seviyeli kullanıcıydı.

Ve Lucia onunla özel bir sözleşme imzaladığı için şirketten prim almıştı.

Diğer sınıflarla karşılaştırıldığında Kara Büyücüler çok daha hızlı seviye atlıyordu.Buna rağmen birçok insanın ilgisi sunucu açıldıktan sonraki 3 haftada 45 seviye olan bu herifin üzerindeydi.

'Züppe hareketleri beni tiksindiriyor ama bu adam üzerinden prim aldığım sürece o kadarına katlanacağım artık.'

Lucia Himenes'in 'av alanında toplanma' sayesinde hızlıca seviye atladığını biliyordu ki bu da otobüsten çok farklı değildi ama çok detaya inmedi.

'İyi de para ödüyor...'

Lucia tıpkı profosyonel bir muhabir gibi kocaman bir gülümsemeyle devam etti.

"Pekala Himenes,programımızı izleyen kullanıcılarımıza nasıl bir Kara Büyücü gibi seviye atlanabileceğinin taktiklerini verir misin lütfen?"

"Bir sır,değil mi?"

"Evet!"

Himenes boğazını temizleyerek konuştu.

"Hmm,biliyorsunuz benim de hayatta kalmam gerek,bu yüzden tüm ustalık bilgilerimi açığa çıkaramam ama şimdi birkaç güzel taktik vereceğim.Haha."

Lucia Himenes'in yüzüne yumruğunu patlatma isteğini bastırmaya çalıştı ve güler bir yüzle devam etti.

"Haha,o zaman sayın seyirciler 1 numaralı Kara Büyücü'nün bize vereceği taktiklere kulak kabartalım mı?"

"Öncelikle o Kara Büyücüler olacak...."

Himenes'in egosu şişmişti.

Ancak Himenes heyecanla konuşurken Lucia'nın aklı başka yerdeydi.

'Loren miydi?Şu 37 seviyeli Çağırıcı.Onu hemen bulmam lazım.'

Loren çevresinden soruştururken keşfettiği en yüksek seviyeli kullanıcının adıydı.

Ve eğer 37 seviyelerse var olan Çağırıcılar arasından en yüksek seviyeliler olmaları ihtimali vardı.

Himenes'i kaptığı gibi Loren'i de şirketteki diğer çalışanlardan önce bulması ve sözleşme yapması gerekiyordu.

....

....

....

Kulenin ilk  bodrum katının yapısı giriş katınkinden farklıydı.

Birbirlerine demir bir kapıyla bağlı küçük odalardan oluşan ve hapishaneyi andıran bir yapı.

Harita sistemi şöyleydi:Küçük bir alandaki tüm canavarlar yakalandığı zaman diğer alanın kapısı açılıyordu.Bu yüzden giriş kattaki savaşlarda olduğu kadar ince düşünmesi gerekmiyordu.

Canavarlar üst kattakilerden 1-2 seviye daha yüksekti ama Ian sıkıntı çıkmadan avlayabildi.

"İyi,iyi.Tahmin ettiğim gibi ilk keşfeden olmak çok ballı!"

Tecrübe Puanlarının durmadan yükselmesiyle Ian kendini kontrol etmekte zorlanıyordu.

Yine de item düşürme şansı ikiye katlanmasına rağmen tek bir işe yarar item düşürememişti ama pek üzgün sayılmazdı.

Ian savaş ardına savaş yaptı ve ağır ağır kulenin dibine indi.

Ve öncekilerden farklı olan dev bir demir kapıyla karşılaştı.

"Bukbuk,burada özel bir şey var gibi görünüyor,ya sence?"

Buuuk-!

Öncekileri açtığı gibi bu kapıyı da tam açacakken bir anda durdu.

Çünkü içeride Boss bir canavarın olduğunu hissetmişti.

'Hareketee geçmeden önce yeniden donanmam lazım.'

Ian içgüdülerine güvenen bir insandı.

'Ayrıca Ly'ın öfkesi de dolmak üzere....'

Ian canavarların durumunu kontrol ederken,Bukbuk'un Potansiyelinin 20'ye ulaşmış olduğunu gördü.

'Hah?Potansiyeli neden 20 oldu ki?'

Biraz düşündükten sonra cevabı buldu.

'Doğru ya dün Mandragora yemişti...'

Bir an Mandragora aklına geldi ve içi sızladı ama hemen aklından çıkardı.

Hal böyle olunca Ian kapıyı açıp içeri girmeden önce Bukbuk üzerinde Yetenek Aktarımı'nı kullanmaya karar verdi.

"Bukbuk,buraya gel."

Buuuk-

Bukbuk Ian'a doğru süründü.

Ian'ın daimi övgüleri ve köfteler sağolsun,Bukbuk artık uysaldı.

'Aggro* bir yetenek çıkarsa harika olur.'

(Ç.N:Türkçe karşılığı içime sinmediği için orijinal halinde bırakmaya karar verdim.^^)

Aggro yeteneği ile yeteneği kullanan kişi çevresindeki bütün düşmanların dikkatini zorla üstüne çekiyordu.

Savunma yapacak biri gerektiğinde kullanabileceğin bir yetenekti.

'Bukbuk'un eşsiz sesi iyi bir oyalayıcı olsa da....'

Ancak Bukbuk'un sesi her zaman dikkat çekmiyordu.Bukbuk boğazını yırtsa da canavarların kafalarını çevirip bakmadıkları zamanlar bile oluyordu.

Bu nedenle Ian Yetenek Aktarımı ile aggro bir yetenek gelmesini bütün hücreleriyle istiyordu.

"Evcil Hayvan Yetenek Aktarımı!"

Ian yeteneği kullandığı an beyaz bir ışık demeti Bukbuk'u çevreledi.

Ve bir sistem mesajı belirdi.

Bukbuk üzerinde yetenek aktarımını kullandınız. Bukbuk'un 20 Potansiyel puanı kullanıldı. Bukbuk 'Kabuk Genişlemesi' yeteneğini kazandı.

Yetenek aktarımını çok büyük beklentileri olmadan kullanmıştı ama yeteneğin ismi canını sıkmıştı çok işe yarar bir şey gibi durmuyordu.

Ardından yeteneğin bilgisi belirdi.

Kabuk Genişlemesi

Tür-Aktif Yetenek

Sıralama-Yaygın

Gereksinim-Sadece kabuğun içinde aktif olur

Yeniden başlama süresi-Yok

Kabuk Genişlemesi durumunda Can ve Savunma Gücü %100 olur ve sabitlenir.

*Kabuk Genişlemesi aktif olduğu sürece yetenek sahibi cansız bir madde olarak algılanır.

*Yetenek tekrar kullanıldığında yetenek pasif hale geçer ve vücut eski haline geri döner.

Bilgileri okuyan Ian'ın yüzü düşmüştü.

Aggro yeteneğini çok istemişti ama normal bir yeteneğin de bu kadar kötü olabileceğini düşünmemişti.

Gerçekçi olmak gerekirse diğer yetenekler arasında aggro bir yetenek kazanma şansı yüksek değildi.

Eğer doğru düzgün bir yetenek gelseydi muştaya aktarırdı böylece savaşma gücüne faydası olurdu.

Ancak Genişleme yeteneği Ian'ın vücut şartlarına uygun olmadığı için aktif olması çok daha büyük bir problem olurdu.

Ian rakiplerinden vuruş yiyerek değil,çevikliğe dayalı,zayıf noktalara vur kaç yaparak,bir saldırı tarzı benimsediği için bu yeteneğin ha varlığı ha yokluğuydu.

"Ah ahh..."

Ian derin bir çekti.

"Hem yetenek sahibi cansız bir madde olarak algılanır da ne demek.Yani ölü rolü mü yapacak?"

Bukbuk yeteneği kullanırsa artık Ian onu nereye fırlatırsa fırlatsın ölmeyeceğini hissetti.

'Yetenek Silme gibi bir şey yok mu?'

Ama böyle bir şey onun için söz konusu değildi.

Kabuk Genişleme'sini silmek için tek yol Bukbuk'un Potansiyelini tekrar doldurup Yetenek Aktarımı uygulamaktı.

Ian derince düşündü.

'Acaba Genişleme yeteneğini işe yarar bir hale getirmek mümkün mü?'

Ian Bukbuk'a ilgisizce baktı.

Buuk-

Bukbuk'un yüz ifadesinden durumu anlamadığı belli oluyordu,Ian sabrının taşmaya başladığını hissetti ama pes etmedi.

Ne olursa olsun Bukbuk'u savaşta kullanmak istiyordu.

"Bukbuk yeni yeteneğini deneyelim,bakalım."

Bukbuk Ian'ın sözlerine kafasını sallayarak ve yeteneği kullanarak cevap verdi.

Buuuk-

En azından Bukbuk'un söz dinlemesi bir teselli kaynağıydı.

"Hmm..."

Yeteneği kullandığı an Bukbuk'un kafası kabuğuna çekildi.

Ve küçücük vücudu koacaman bir kalkan ebatında olana kadar yavaşça büyüdü.

Ian derin bir iç çekti.

'Tam bir yuvarlak kalkan boyutunda.'

Tam o sırada aklına bir fikir geldi.

'Dur...kalkan mı dedim ben?'

Ian'ın zihni tıkır tıkır işlemeye başladı.

'Şayet Bukbuk'un kendine özgü yeteneği etkin olursa hiçbir şekilde hasar almaz.Eğer onu koruma olarak kullanırsam harika olur.'

Sonunda Bukbuk'u kullanmak için bir yol bulan Ian kıs kıs güldü.

'Bukbuk'u bu haliyle taşımak çok zor bir elimde de çif elli muştayla hiç taşıyamam....'

Problemi hemen çözdü.

Ian yüzünde bir gülümsemeyle Bukbuk'a yaklaştı.

"Bukbuk."

Buuuk??

"Alıyım mı seni sırtıma?"