Çeviren: HasıRwara

Düzenleyen: Ratel

Bu filmde sadece bir Yaratık vardı. Yine de bu Yaratık, tek başına ana karakter dışındaki herkesi öldürdü.

Zero cesetlerin yanında tek kelime etmeden çömeldi. Parmağını kana batırdı, sonra kokladı.” 4-5 saattir ölüler.“

Xuan da cesetlerin yanında çömeldi ve deliklerin çapını parmaklarıyla ölçüp boyutlarını karşılaştırdı. Oldukça uzun bir süre sonra ciddi bir ifadeyle ayağa kalktı. “Bu gerçekten de bir Kraliçe. Bu kötü bir haber, görevimiz tüm Yaratıklar’ı ortadan kaldırmak değil mi? Bu uzay gemisinde bir kraliçe varsa o zaman… hepimiz muhtemelen öleceğiz. “

Diğerleri ona baktı. Lan alnına dokundu ve dedi. “Kraliçenin yumurta bırakabilecek bir tür olduğunu hatırlıyorum. Normal Yaratık’a oranla Kraliçe muazzam bir boyuta sahiptir. Bahsettiğin şey bu mu? “

Xuan başıyla onayladı. “Evet. Normal bir Yaratıktan on kat daha güçlü. Ağır ateşli silahlar olmadan öldürmeyi bırak hasar bile veremezsin. En kötüsü biz burada açık bir hedefiz. “

Zheng sordu. ”Açık hedef derken? Ne demek istiyorsun?”

 “Yiyecek, düşünün, bir Yaratık, kısa bir süre içinde yılan boyutundan, 2 metreyi geçkin yüksekliğe erişiyor. Sizce onlar sadece bu kuru havayı tenefüs ederek, boylarını bu kadar uzatabilirler mi? Hayır, bunun için çok miktarda organik madde ve enerji gerekir. Başka bir deyişle, bu süre zarfında yemek yemeleri gerekir. Aslında merak ettim, cesetleri neden yemediler? Bu zaten yeterli beden bulmuş oldukları anlamına mı geliyor acaba? “Xuan bu sözleri mırıldadı.

Xuan ayağa kalktı ve devam etti. “Onların yiyeceği olma ihtimalimiz çok yüksek. Eğer sadece sekiz kişiysek, o zaman birlikte kalabilir ve göründükleri zaman tepki gösterebiliriz. Peki ya diğer yedi kişi? Onlar uzay gemisine yayıldılar. Bu onları, Yaratıkların gözünde en lezzetli yiyecek yapar. Aslında, tüm film ekibinin/personelin daha şimdiden Yaratık yumurtaları haline geldiğinden kuşkulanıyorum. Robotun dışında,sekiz personel var, en kötü ihtimalle şuan bir Yaratık Kraliçesi ve beş Yaratık ile yüzleşeceğiz. Anladığım kadarıyla karşılaşacağımız en muhtemel durum da bu.”

Jie sordu. “Neden birkaç Kraliçe daha yok? Zaten her türlü öleceğimize göre, bir kaç tane daha olması fark etmeyecektir. “

Xuan başını salladı. “Bu mümkün değil. Yaratıkların da karıncalar ve arılar gibi kendi toplulukları vardır. Bir grupta sadece bir Kraliçe olabilir, aksi takdirde iç bölünmeye ve savaşa neden olur veya daha zayıf olan gruptan ayrılır. Burası bir uzay gemisinin içi ve burada çok fazla Yaratık olmasına rağmen başka bir Kraliçe olamaz. “

“Aslında, filmi ilk gördüğümde bu Türün, fiziksel bedenin gelişimi bakımından mükemmel tür olduğunu düşünmüşümdür. Host’un genetiğine göre formlarını ayarlayacak ve çevreye uyum sağlayacaklardır. Evrimleşmek için genlerini değiştirmeye devam edebilirler. Bu, genetik kısıtlamalarını çözen insanlara çok benzer bir durum. “

Genetik kısıtlamalar? İnsanlar mı? O düşüncelerini bir bir sıralarken, herkes albay rütbesi olan bu bilim adamına baktı.

Sonra aynı anda, salondan çığlıklar ve yardım çağrısı duyuldu. Bu çığlıklar an ve an daha da beter bir hal alıyordu, on saniye sonra bu sesler ortadan kayboldu.

Zero salona baktı ve duygusuz bir sesle dedi. “Bu magandaların sesi. Onlar saldırıya uğradı. “

Zheng iç geçirdi. “Gidip bir göz atalım, eğer herhangi bir Yaratık bulursak, onları öldürebiliriz. Şu anda oldukça zayıf olmaları gerekmiyor mu?”

Xuan başıyla onayladı. “Evet. Yaratıklar hala ikinci aşamadalar. Onları yeterli ateş gücü ile öldürebiliriz. Gerçekten sadece bir Desert Eagle’niz mi var? Başka silah değişimi yapmadınız mı?”

Zheng ve Jie acı bir şekilde gülümseyerek. “Biz sonuçta sizden farklıyız. Ben sadece beyaz yakalı bir işçiyim. Jie’nin emekli bir asker olması dışında, Lan bir yazar ve Xiaoyi ise sadece bir öğrenci. Bizim, sizin gibi düşünce yapısında olmamızı bekleme. “

Xuan gülümsedi. “Hadi gidelim, önce bir göz atalım. Ve sen tamamen hatasız değilsin. Genetik kısıtlamadan bahsettiğimi hatırlıyor musun? Bu dünyamızdaki en yüksek teknolojidir. Ülkemiz dünyanın ötesine geçti, hatta ABD ve Avrupa ülkeleri bile bu konuda bizden daha fazlasını bilmiyor. “

“Atalarımızın hala maymun olduğu eski çağlarda, hayır, daha da öncesinde, dryopithecus, arkeolojik çalışmalarımız içinde eksik bir zaman dönemi vardı. Maymunların neden insana dönüştüğünü gösteren hiçbir şey yoktur. Milyonlarca yıl içinde kademeli bir şekilde evrimleştiğimizi söyleyen ders kitaplarına güvenmeyin. Ben söyleyeyim, en son genetik araştırmalar bu evrimin sadece 120 yıl aldığını gösteriyor. Birkaç milyon değil, birkaç bin bile değil, yalnızca 120 yıl. İnsanlar bu zaman içinde Dryopithecus’tan erken insan Australopithecus’a evrildiler.”

“En eski tek hücreli organizmadan çok hücreli organizmaya, omurgasızlara, sürüngenlere ve kademeli olarak modern insana dönüşen tarihimiz genetik kodumuzda belirtilmiştir. 120 yıl boyunca genetik kodumuzda neyin olduğunu biliyor musun? Söyleyeyim, bu bir kısıtlamadır. “

“Evet, bir kısıtlama, evrimimiz sadece 120 yıl içinde gerçekleşti ve ardından çeşitli belirsiz sebeplerden dolayı mühürlendi. Bundan sonra, erken insandan modern insana kadar, evrimimiz aslında çok küçüktü. Son on binlerce yıl içinde biraz bile evrim geçirmedik. Teknolojimizin evrimleştiğini söyleyebiliriz, insanların on binlerce yıl öncesindan daha ileride olduğuuzu söyleyebiliriz, ancak bu sadece bir bilgi birikiminden kaynaklanıyor. Biyolojik evrimle hiçbir ilgisi yoktur. Bizim evrimimiz durdu. “

Xuan, herkesin yüzündeki şok ifadelerine aldırmadı ve devam etti. “Bu boyuttan, Alien’den bahsetmiyorum, korku filmlerinin genel boyutundan bahsediyorum.Ben bunu daha önce de gördüm. O zaman bunun ne anlama geldiğini bilmiyordum tabiki. Bir mağarada insan kafatasını bulduğumuz harabede, ülkemiz aslında üzerinde kelimeler oyulmuş olan bir tablet buldu. Sözcüklerin çoğunu tercüme ettik, bu temel olarak şöyle diyordu.‘İnsanların evrimi durduğunda; korku, evrimin ilerlemesini yeniden başlatmak için insanlığın genetik kısıtlamasını yeniden açacaktır’ Bu mesaj,‘Genetik kısıtlamaların kilidini açan ilk insan grubu ‘ adındaki insanlar tarafından bırakılmıştı. Belki de bu boyut eski çağlardan beri var olmuştur. “

Zheng sordu. “Genetik kısıtlamanın kilidini açtığımızda ne olur? İnsanlar, süpermene mi dönüşür?”

Xuan gülümsedi. “Muhtemelen bu satırı duymuşsundur, her canlı özünde, bir şey de iyidir. Genetik kodumuza göre insanda zayıflık yok, her insanın bir özel niteliği/uzmanlık alanı olması gerekiyor. Ve uzmanlığı sayesinde o alanda en yetenekli kişiler arasında olduğu garanti edilir. Aslında, bazıları buna spor, hafıza veya zeka gibi eğitim yoluyla başarabilir. Genetik kısıtlamanın kaldırılması, duruma bağlı olarak uzmanlığımızı seçmemizi sağlayacaktır. Düşünmeniz gerektiğinde bir dahi olacaksın, güce ihtiyaç duyduğunda benzersiz bir güce sahip olacaksın ve savaş sırasında … ne olacağından bağımsız olarak hayatta kalabilecek süper bir savaşçı olacaksın, eğer herkes ölse bile sen yaşamını sürdürürsün.”

“Herhangi bir zorluğu çözebilmek için nasıl bir durumda olursan ol hayatta kalabilmek ve asla vazgeçmeyecek bir mentaliteye sahip olmak! Genetik kısıtlamaları ortadan kaldırdıktan sonra bizim evrimimiz bu! “