Cilt 7: Bölüm 2-2

avatar
3300 9

Terror Infinite - Cilt 7: Bölüm 2-2


 

Çeviren: HasıRwara

Düzenleyen: Ratel

 

Tam da planladığı gibi , Zheng Vampir Kont Soyunu seçti.

 

“Vampir Kont(derece) genetik mutasyonu, derecesi 90. Çoğu filmde kullanışlı. Kan enerjisine sahiptir ve bununla çoğu kan büyülerine erişilebilir. Kont derecesi, canlılığı/dayanıklılığı önemli ölçüde arttırır. Beyin ve kalp yok olmadığı sürede herhangi bir yaralanma iyileştirilebilir. Sahibi, güneş ışığı ve gümüşten etkilenmez. Buna sahip olmak için B Sınıfı bir Ödül, 3000 puan ve Vampir Viskont mutasyonu gerekmektedir.”

 

Bu B Sınıfı geliştirmeler arasında en güçlülerinden biriydi. Çok fazla puana mâl olmamasına karşın B Sınıfı Ödül ve ön koşul gerektirmesi, bunu diğer ortalama B Sınıfı geliştirmelerden daha güçlü yapıyordu.

 

Zheng, Tanrı ile bağlantı kurdu ve ardından tereddüt etmeden bu geliştirmeyi seçti. Tıpkı bir önceki geliştirme gibi, bir ışık demeti üzerinde parladı ve yerden birkaç metre yükselerek havada süzüldü. 10 dakika boyunca sayısız parçacık vücuduna girdi. Herkes şaşkın şaşkın ona bakarken, Zheng’in sırtında bir çift siyah kanat belirdi. Daha sonra ışık demeti yavaş yavaş parlaklığını kaybetti ve Zheng’de yere indi.

 

“O-o da neydi?” Lori, Zheng ile ilgili şeyleri çok fazla umursuyordu. Hemen ona doğru koşarak sordu. Ancak o anda kanatlar yok olmuş ve sadece tişörtünün üzerinde bulunan iki delik vardı.

 

Zheng sırtına dokunduğunda sadece sırtındaki kasları hissedebildi, kanatlara dair bir belirti yoktu. Ama herkesin gördüğü düşünüldüğünde ve tişörtündeki iki delik göz önüne alındığında bu bir ilüzyon olamazdı.

 

Zheng mırıldandı. ”Vampir soyunu geliştrmeye devam edersem, sonunda bir çift kanat büyüteceğim anlamına mı geliyor bu? Ben hiç vampirlerin kanatlara sahip olduğunu düşünmemiştim.”

 

Honglu dedi. ”Vampirler, Avrupa kiliselerinin resmi kayıtlarında bulunan bir insan dalı/branşıdır. Okuduğum dini metinlere göre vampirler bir çeşit iblis türü. Bu yüzden bir çift kanatlarının olması o kadar da absürd bir şey olmaz. Aslına bakalırsa ben, bu soyu geliştirdikçe senin vücudunun daha da değişikliğe uğrayacağını düşünüyordum. Ve bunda haklıymışım gibi görünüyor.”

 

Zheng gözlerini kapatarak vücudunda meydana gelen değişiklikleri hissetmeye çalıştı. Hissettiği ilk değişiklik, başının içinde kan enerjisi bulunuyordu. Bu enerji şuan başının tamamını doldurmuş vaziyetteydi. Bu, öncesine kıyasla 10 kat daha fazlaydı. Sadece niceliği/miktarı değil, bu kan enerjisinin niteliği/kalitesi de artmıştı. Öncekini bir gaz olarak tarif edecek olursak, şuan bunun bir sıvı olduğunu söyleyebilirdik. Eğer bu enerjiyi bir gaza indirgeyip önceki gibi kullanılırsa, toplam miktarı 20-30 katına kadar çıkabilirdi.

 

Daha da bitmedi. Bu ayrıca istatistiklerinin de çok fazla artmasına vesile oldu.

 

 

Şuandaki istatistikleri;

 

Zeka                             : 277

Zihinsel Kapasite          : 332

Hücre Dayanıklılığı       : 521

Tepki Hızı                      : 487

Kas Yoğunluğu              : 602

Bağışıklık Gücü              : 431

 

 

Şuanda gani gani kan enerjisine sahip olsa da, bunu kullanarak yarar sağlayabileceği yeteneklerden yoksundu. Hala birer adet C ve D Sınıfı Ödül ile 6770 puanı vardı. Bu bir bilim-kurgu silahı almak ile Ölüler Kitabındaki büyüleri öğrenmek için yeterli bir mktardı. Bu geliştirme onun güç seviyesini büyük bir oranda arttırmıştı.

 

O gözlerini açtığı sırada Honglu’nun sesini duydu. “Nasıl hissediyorsun? Herhangi büyük bir güç arttırımı oldu mu?”

 

Zheng bir gülümsemeyle başını salladı. Derin br nefes aldı ve başındaki kan enerjisini kontrol etmeye başladı. Ardından bildiği tek yetenek olan Kızıl Alev’i aktive etti. Kan renkli bir alev vücudunda yayılmaya başladı. Bu alev öncekinden daha da şiddetli bir şekilde 1 metre boyunca yükseldi.

 

Ve bu alevin içinde ayrıca az miktarda altın alev vardı. Her ne kadar onlar bunu test etmemiş olsa da, herkes bu altın alevin kan renkli alevden çok daha yok edici bir güce sahip olduğunu hissetmişti.

 

Zheng tam bu yeteneği durdurmak üzereyken, çok az bir miktar kan enerjisi geldiği yere/başına dönmek yeri tüm vücuduna yayılmıştı. Zheng hazırlıksız yakalanmıştı ama neyseki bu enerji aşındırıcı özelliğini vücudunun içinde sergilemedi.

 

Zheng bunun geliştirmeyle gelen bir şans olduğunu ve enerjiyi durdurmak için hiçbirşey yapmaması gerektiğini düşündü.

 

Ancak, bu enerji tam göbeğine/ Qi’sinin olduğu yere vardığında tıpkı suyun kaynayan yağ ile temas ettiği zamanki gibi, kan enerjisi çoşmaya başladı. Bu enerjinin geri kalan kısmı sanki bir sinyal almışcasına, başından ayrılıp Qi havuzuna doğru akmaya başladı. Zheng kan enerjisinin geçtiği yollarda güçlü bir karıncalanma hissetti. Kan enerjisi ardından Qi’nin içerisine girdi.

 

Kan enerjisi sanki Qi’nin varlığına izin vermek istemiyormuşcasına, Qi havuzunu istila edip aşındırırken şiddetli bir şekilde kaynıyordu. Bununla birlikte, Qi bu kan enerjisini nazikçe kabul etti ve onunla kaynaştı. Dışarıdan bakıldığında Qi’nin kan enerjisine kıyasla daha kuvvetli bir enerji türü olduğu anlaşılıyordu ama kan enerjisinin miktarı Qi’ninkinden yaklaşık 10 kat daha fazlaydı.

 

Zheng bu işgal olayı sırasında yere yığılıp çığlık atmaya başladı. Derisi kızarmıştı ve çok sıcaktı. Kan enerjisinin Qi’ye doğru gitmek için izlediği yoldaki yerler yanmış gibi hissettiriyordu. Ayrıca göbeğinin de parçalanmakta olduğunu hissetti. Bu iki enerjinin çarpışması tam anlamıyla bir felaketti. Birkaç saniye sonra da ağzından kanlar gelmeye başladı.

 

“Kilitsiz moda gir hemen! Acele et! Kan enerjini kontrol ederek tekrar başına doğru yönlendir. Ardından onları sıkıştır ve başından ayrılmalarına izin verme. Acele et!”

 

Zheng acı içinde yerde kendinden geçmek üzereyken Jie’nin sesini duydu. Bir an bile düşünmeden, anında kilitsiz modun 2.evresi girdi. Yavaşça bilincini kazanmaya başladığında içinde bulunduğu durumun farkına vardı.

 

Muhtemelen insanların enerjinin sapması olarak tanımladıkları, iki enerjinin birbirlerini sömürmeye çalıştıkları bir durumdu bu. Her ne kadar bu iki enerji tüm zaman boyunca vücudunda bulunuyor olsa da,  önceden bunlar aynı niteliğe ve niceliğe sahiptiler. Bu yüzden de bir dengeden bahsedebilirdik. Tıpkı Mumya filminde Qi’si ile kan enerjisini kombine edebildiği gibi, bunları kontrol altında tutmak onun için bir sorun oluşturmuyordu. Ama şimdi kan enerjisi, Qi’den çok daha güçlü olduğundan ötürü artık denge kalmamıştı.

 

“Genetik kısıtlasının kilidini açarak, hayal edebileceğinden çok daha fazla bir güç elde edebilirsin. Kilitsiz mod olmadan, sen anca geliştirmelerin küçük bir bölümünü kullanabilirsin. Ya geliştirmeler tarafından sömürülürsün ya da onları kontrol etmeyi başarırsın. Bu da evrimin ayrıca bir parçasıdır.”

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44255 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr