Çevirmen: RmLover  Editör: Thomas Shelby

Bu sözlü bir anlaşmaydı. Zheng'in bunu reddedebilmek için bir sebebi yoktu. Kendi bedenini işaret ederek Qi dolaşımını açıklamaya başladı. Daha sonra sarışın adama ufak miktarda Qi aktardı. Bu Qi saldırgan değildi ve adam herhangi bir saldırı yapmıyordu. Sarışın adam bedeninde sanki sıcak bir akımın dolaştığını söyledi.

Bu o kadar kolay değildi, Zheng alnı ter içinde koltuğa geri döndü. Sarışın adam gözleri kapalı bir şekilde yetişim pozisyonunda oturmaya devam etti. Çin dövüş sanatçılarından onu ayıran tek şey saçları ve burnuydu.

Kampa ve Gando hala gülüyordu. Xuan sakince konuştu: ''Yarın gemiye binmek için hazırlanacağız. Size hatırlatmam gereken iki nokta var.''

''Birincisi; Asıl amacımız çılgın bilim adamını bulmak ve dinazorları öldürmemek. Onlardan binlerce öldürmediğiniz sürece çok az puan veriyorlar. Ama öldürürseniz donanmanın dikkatini çekebilirsiniz ve bu durum bizi riske sürükler.''

''İkincisi; Eğer savaşmak zorunda kalırsak düşman kim olursa olsun sakın geri adım atmayın, karşınızdaki masum donanma askerleri olsa bile. Eğer donanma bizim düşmanımız olursa kargaşa yaratmak için en az bir destroyeri batırın. (Ç.N: Destroyer: gemi türü.) Bu filonun dikkatini çekecek ve bu sayede biz de Sky Stick ile Isla Nublar adasına geçeceğiz.''

''Bu yüzden şunu unutmayın, eğer savaş başlarsa karşı tarafa olabildiğince fazla  zarar verin. Ne kadar fazla insan öldürürsek o kadar fazla filonun dikkatini çekeriz.''

Zheng, Kampa ve Gando yutkundu ve tek bir kelime etmedi. Bu tamamen çılgınlıktı.

''Çılgınlık mı? Hayır. Bu, hesaplamalara göre en yüksek başarı oranına sahip olan sonuç. Gece onları pusuya düşürürsek büyük yıkımlara sebep olabiliriz. Elimizde Sky Stick ve yer çekimi mayını varken gemilerini sinsice batırmamız mümkün.'' Gülümsemesi heyecanlı görünüyordu.

(Bu kesinlikle benim hatırladığım XUAN. Çılgın ve mantıklı.)

Zheng konuştu. ''Bunu başarıyoruz! Her şeyi s*ktir edin. Bonus görevleri tamamlamaya karar verdikten sonra geri dönüş yok. Çılgın bilim adamını ya da Isla Sorna'daki sırrı bul ve sonra Amerikan Donanması'nı pusuya düşür.''

Kampa derin bir nefes aldı. ''Yine Amerikalılar. EMP tüfeğinin donanma gemilerine karşı ne kadar etkili olduğunu merak ediyorum. Haha!''

Gando sarışın adama döndü ve mırıldandı: ''Onun önünde konuşarak onu öldürmeyi mi planlıyorsun?''

Kampa gülümsedi ve daha sonra sarışın adamı hafifçe itti. Adam bilinçsiz bir şekilde yere düştü. Zheng başını kaşıdı ve söyledi: ''Onu bayılttığımı ne zaman fark ettin?''

Xuan konuştu: ''Uzaklaşmadan önce adamın şah damarına dokunduğunda. Bu yarım saat falan daha sürer o yüzden hala detayları konuşmak için vaktimiz var. Sonra onun uyanmasını bekleyeceğiz.''

Zheng güldü: ''Karar verildi. Önce bonus görevleri tamamlayacağız, daha sonra Donanmayı pusuya düşüreceğiz ve sonra Sky Stick'i kullanarak Isla Nublar'a geçeceğiz. Hala bu üç yeni başlayanla ne yapacağımızı ve pusu sırasında kimin ne yapacağını konuşmamız gerek. Donanmaya saldırmak biraz aşırı geliyor ama hayali bile bana cesur hissettiriyor. Canımız pahasına savaşacağız.''

Xuan başını salladı: ''Donanma gemisini batırmanın da bir bonus görev olduğuna inanıyorum. Ama ne kadar puan değerinde olduğundan emin değilim. Eğer yer çekimi mayınıyla doğru noktaya saldırırsak gemiyi kolayca batırabilir. Sonra radar tarafından yerimizin belirlenmemesi için okyanusun yakınlarında bir yere uçacağız. Sky Stick'in içerisinde anti algılama var bu yüzden gece çok fazla endişelenmemize gerek yok.''

Sarışın adam esnedi. Uyanır uyanmaz geleneksel Çin tarzıyla selamladı ve dedi ki: ''Haha, bu harikaydı, Shishou. Antrenman yaparken uyuyakalmışım. Tıpkı hikayelerdeki Qi gibi.''

Zheng ve diğerleri garip bir şekilde ona baktı. Xuan güldü ve konuştu: ''Şimdi Qi'yi öğrendin ve onun öğrencisi oldun. Bir öğrencinin Shishou'suna nasıl saygı göstereceğini biliyor musun?''

Sarışın adam başını salladı. ''Tabii ki. Eğer birini öldürmemi istersen...''

Xuan onun sözünü kesti. ''Hayır o tarz şeyler değil. Bize dinlenmek için bir yer bulman gerek. Ekibimizin üç üyesi daha var. Ve önceden asıl görevini hallet. Yarın gemiye binmemiz lazım.''

Sarışın adam yine onaylayarak başını salladı. Odadan dışarıya çıktı ve birkaç dakika sonra geri geldi. ''Shishou, sizin için birkaç oda ayarladım. Bu binanın yirmi yedinci katında. Bunlar anahtarları. O kattaki istediğiniz odayı seçebilirsiniz. Qi'yi öğrenmenin zor olduğunu, ilk birkaç yıl pek sonuç göremeyeceğimi biliyorum. Ama bu konuda ısrarcı olacağım. Haha!''

Bu durum Zheng'i birkaç bahaneden kurtardı. Bu adamın gerçek bir fanatik olduğunu fark edince dudağını büktü. Gülmesini tuttu ve iletişim cihazını kullanarak WangXia ile iletişime geçti ve sarışın adamın adamları, onları oraya getirdi.

Yemekten sonra sarışın adam her birine müzeden bir izin verdi. Sonra Zheng'in yine Qi'sini göstermesini rica etti. Zheng'in onu yine bayıltmaktan başka seçeneği yoktu. Diğerleri neredeyse gülmekten bayılmak üzereyken sarışın adam, Qi'nin mucizevi etkilerine hayranlık duyarak uyandı.

Ertesi gün öğlen Zheng limana doğru hareket etti. Üç yeni başlayan, binada kalmıştı. Zheng, Gando'ya bir iletişim cihazı verdi ve T-Rex yumurtasını elde eder etmez onları arayacağı konusunda söz aldı.

Nakliye gemisi öğlen iki gibi harekete geçti. Isla Sorna çok uzakta değildi. Akşam sekizde adaya ulaştılar. Adada dinazorlar, eski bitkiler ve eski böcek türleri vardı.

Adaya yaklaşır yaklaşmaz hayvanların yüksek sesle uluduklarını duyabiliyorlardı. Zheng, adanın etrafını çevreleyen deniz filosunu da gördü. Birkaç kruvazör, destroyer ve ufak destroyer vardı. (Ç.N: Bunlar gemi türleri arkadaşlar.) Birkaç gemi adaya gelip gidiyordu. Bir grup asker ve bilim adamı birlikte hareket ediyor gibi görünüyordu.

''Hepiniz hazırlandınız mı? Hadi dinazor adasına girelim.''