Çevirmen: RmLover  Editör: Thomas Shelby

Kahverengi saçlı adamlar indikten sonra hemen Zheng'e saldırmadı. Etrafını sardılar ve aralarından biri soğuk bir gülümsemeyle konuştu: "Neden kaçmadın? Kum fırtınası çocuğu alıp kaçtı. Yoksa tek başına burada beni tutabileceğini mi düşündün? Galiba hala benim hücrelerimin çocuğun üzerinde oluşturacağı sonuçları bilmiyorsun. On gün sonra çocuk..."

"Yeter!"

Zheng soğuk bir şekilde adama baktı. Daha sonra yavaşça suratında bir gülümseme oluştu: "Tek bir sorum var. Sen benim önümde gelişirken dünya üzerindeki tüm hücrelerin de gelişecek mi? Böyle bir mesafede bunu nasıl başarabilirsin?"

Kahverengi saçlı adam saçına dokundu ve gülümseyerek konuştu: "Şimdi de düşük seviye organizma, yüksek seviye organizmaya hayranlık mı duyuyor? Kölem olduğun sürece sana sonsuz bir yaşam verebilirim. Yaşam özleri hakkında bir şey biliyor musun?"

Zheng başını salladı: "Buna genler diyoruz, hücrelerin gelişimini kontrol eden şey."

Kahverengi saçlı adam başını salladı: ''Evet! Genler yaşamın gelişimini kontrol ediyor. Hayatları emmenin beni daha güçlü yapması gerekmez. Bu durum bana daha fazla hücre verdi ancak genlerimde bir büyüme hissetmedim. Ama şu işe bak ki senin genlerin bana büyüme hissi verdi. Seninle her savaştığımda yaşam özüm, vücudumdaki kusurları mükemmel kılıyor. Bu şey, yaşam özünün bir yapılanması. Bunun için ne yüksek miktarda enerji ne de bir şeyleri emmek gerekiyor. Hücrelerim, yaşam özümle bağlantıda olduğu sürece bu yapılanma gereçekleşecek. Tabii ki yeterli zaman ve yeterli insanla gelişimim, en sonunda mükemmel bir seviyeye ulaşacak."

Zheng konuştu. "Yani sizden birisi geliştikçe geri kalanlar da onu takip edecek. Anladım. Başlayalım o zaman."

Kahverengi saçlı adam şaşkınlık içinde sordu: "Neye başlayalım?"

"Savaşa!"

Zheng'in gözü odak noktasını kaybetti ve ikinci aşamaya girdi. Kasları da genişledi. "Sergi merkezinde kullandığım güce, Patlama modu deniliyor. Darbeyi yedikten sonra daha da güçleneceğini biliyorum. Bu yüzden önce Patlama modunda benimle aynı seviyeye ulaşman lazım!"

Zheng bağırdı. İki enerji kalbinde birleşti. Ona en yakın kahverengi saçlı adam, bir saniye sonra suratına bir yumruk yedi. Kafası tamamen paramparça oldu!

Diğer tüm kahverengi saçlı adamlar ona doğru atladı. Güçlerinin ve hızlarının Sergi merkezinde yaşanılanlardan beri büyük ölçüde arttığını Zheng itiraf etmek zorunda kaldı. Patlama durumundaki Zheng'e bile yetişmek üzerelerdi. Kahverengi saçlı adam, bir sınır olmadan kendini klonlayabilirken Zheng'in bu gücünün zaman sınırı olması korkutucuydu.

Yine de Zheng, karşısındaki canavarları teker teker mahvetti. Zheng'in sahip olduğu tek yetenek Patlama değildi. Kilidi açılmış modun getirdiği savaş durumu da gücünün bir parçasıydı. Kahverengi saçlı adamda bu savaş durumunun olmadığı aşikardı. Savaş yetenekleri direkt güçlü bedenlerine bağlıydı. Yani Zheng'den tamamen farklı seviyedeydi.

Ancak gelişmeye devam ettiler. Zheng'in hareketlerine yetişmek için süratlerini artırdılar. Saldırılara dayanmak için vücutları daha sıkı bir hal aldı. Yumruklara karşı koyacak güce ulaştılar. Bedenleri öldürülemez haldeydi. Paramparça oldukları an hızla kendilerini yeniliyorlardı. Çok geçmeden Zheng Patlama durumundan çıktı. Kahverengi saçlı adam çoktan Patlama tekniğinin hızına ve gücüne adapte olmuştu. Bir yumruk atarak Zheng'i birkaç metre uzağa gönderdi. Daha sonra Zheng bir duvarda sıkışıp kaldı.

Kahverengi saçlı adamlardan birisi şaşkın bir şekilde kolunu salladı. Daha sonra yere bir delik açmış, ardından beton zemin bloğunu eliyle parçalamıştı. Bu bloğun uzunluğu en az dört metreydi.

Kahverengi saçlı adam bağırdı ve Zheng'e bakıp güldü: "Görüyor musun? Yüksek seviye organizmaların gücü bu işte. Gördün mü? Şimdiden yoruldun mu? Hala çok fazla gücüm ve hızım var. Tanrım. Böyle seviyeye geleceğimi hiç düşünmemiştim. Bu güç ve bu beden oldukça şaşırtıcı. Haha! Ben bu dünyanın hükümdarıyım. Artık en yüksek seviye canlı benim. Tanrıyım!"

Zheng vücudunu biraz kıpırdattı. Yorulmuştu ancak yine de çok fazla Qi ve Kan enerjisi saklamıştı. Göğsünde yediği yumruk, ona kritik hasar vermemişti çünkü Qi'si ile kalkan olmuştu. Asıl kumar şimdi başlamıştı.

Vücudunu hareket ettirmek için içinde Qi'sini dolaştırdı ve sonra duvardan atladı. Sürekli Patlama tekniğinin hızıyla hareket ettikleri için kahverengi saçlı adamın hareketleri ona bulanık gözüküyordu. En yakındaki adam Zheng'e doğru yürüdü ancak Zheng güldü: "Garip bir duygu değil mi? Neden ben normal bir bedenle böyle güce ve hıza ulaşabiliyorum? Merak etmiyor musun?"

Kahverengi saçlı adam bir an tereddüt edip duraksadı ve sordu: "Normal bir insan olmamana rağmen bu soru oldukça merak uyandırıcı. Vücudumdaki pullar ve kanatlar senin hayat özün sayesinde ortaya çıktı. Ama düşük seviye bir canlının nasıl olur da benden daha fazla gücü olur? Gizli bir teknik mi var? Söyle bana. Ben de bunun karşılığında bilincini sana geri verip kölem olmadan izin vereceğim. Çünkü sana sadece köle olarak ihtiyaç duyuyorum. Her şeyini koruyabilmen için büyük bir anlaşma değil mi bu sence?"

Zheng güldü: "Malesef köle kelimesine alerjim var. Haha! Bu sadece genlerimden gelen bir güç değil. Enerji çarpışmasının bir sonucu bu. Sadece vücudunla bu seviyeye ulaşmak zor. Aslında bunu yakmak için enerji olmadan, sadece hücrelerindeki enerjiyle bu durumu devam ettirmek, intihar etmek olacak! Gelişmeyi sevdin mi? Gelişmeye devam edebilirsin. Senin en büyük ve en ölümcül kusurunu keşfettim. Gelişimlerin hücrelerindeki içgüdüler tarafından tetikleniyor. Bu gelişimi tersine çevirmek ya da bu gelişimi kontrol etme  yeteneğin yok. Bu duruma alıştığın sürece hücrelerindeki enerji buna ne kadar dayanabilir? On saniye mi? Yirmi saniye mi?"

"Haha! Yıkım moduna bir bak bakalım! Seni iğrenç yaratık."

Zheng bağırdı ve Yıkım moduna girdi. Etrafındaki her şey ağır çekimde ilerliyordu ancak kahverengi saçlı adamın hızında pek bir değişiklik olmamıştı. Ama bu Zheng için yeterliydi!

"Gan-Yumruğu!" Zheng, kahverengi saçlının göğsüne yumruk attı ve daha sonra Rankyaku ile belden ikiye ayırdı. Üzerine gelen kahverengi saçlıları görmezden gelerek önündekini yumruklamaya odaklandı. Birkaç saniye içerisinde birkaç yüz tane yumruk attı. Yumrukların her biri, Yıkım durumunun etkisindeydi ve her biri adamın vücudunu eziyordu. Ancak parçalandığı halde iyileşen ete vurmaya devam etti. Yaklaşık beş saniye içerisinde, kahverengi saçlıların geri kalanları onun hızının üçte birine ulaştı ve bu hız gittikçe artıyordu.

"Geppo!" Zheng, parçalanan eti tuttu ve yumruk atmaya devam ederken ayağa fırladı. Kahverengi saçlı adamlar da takip etmek için kanatlarını çırptı. Hızları Yıkım modunun yarısına ulaşmıştı. Aralarından biri hasar yiyince canavarlar gelişimlerini sürdüremiyordu.

Zheng içini çekti. Kan damarları patlamaya başlıyordu. Bu yüzden et parçasını yere geri fırlatmak zorundaydı. Et parçası yere çarparak birkaç metre içeriye göçtü. Zheng sonunda Yıkım modundan çıktı.

Normal durumdayken artık kahverengi saçlı adamların hareketliliğini göremiyordu. Saydam bir bariyer ortaya çıktı ve yumrukla ortaya çıkan basınçlı havayı engelledi. Ancak yer paramparça olurken birinin ona doğru geleceğini biliyordu. Yakın mesafeden bir yumruk yediğinde, bu durumdayken büyük sıkıntı olacaktı. Gözlerini kapattı ve her şeyi kaderin eline bıraktı.

Birkaç saniye sonra hiçbir acı hissetmedi. Gözlerini açtı ve birkaç metre önünde diz çökmüş bir iskelet gördü. İskelet hala hayattaydı ve bir şeyler söylemeye çalışıyordu. Ancak bedenindeki etler erirken parçalara ayrılarak yere doğru düştü.