Bölüm 106: Bu Adam Tam Olarak Ne Yapmaya Çalışıyor?

Liu Hao, Üstün Çağ Kulübü'ndeki odasında rahatça TV izliyordu.

Dün gece internet kafede Ye Xiu ile karşılaşması onu son derece öfkelendirmesine rağmen o adamın internet kafede bir çalışan olduğu düşüncesi, Liu Hao'nun havasını hemen yerine getirmişti.

Ye Qiu kovulduktan sonra da Üstün Çağ'ın kaptan yardımcısı olmuştu ve şu anda son derece memnun hissediyordu.

Şu anda kulüpteki herkes tarafından beğeniliyordu. O Sun Xiang da yeni gelmişti. Şu anda kaptan yardımcısı olarak olarak takımın iç işlerinden tamamen o sorumluydu. Üstelik bu adam sadece bir genç yıldızdı. Sadece birkaç dalkavukluk sözleriyle onu tavlayabilirdi. Resmen içi boş bir kaptan kabuğu gibiydi. Takımda bir şeyler olduğunda öncelikle takım kaptanı suçlanırdı. Kötü şeyler ona, iyi şeyler Liu Hao'ya gidecekti. Ne muhteşem bir ikilemdi bu.

Ondan bahsetmişken, Ye Qiu ile baş etmek gerçekten güçtü. Zorlama ve ikna ile ondan kurtulmak için gerçekten çok çaba sarf etmişti.

Liu Hao bu güzel durumunu hayal ederken, aniden cep telefonu çalmaya başladı. Gecenin bu saatinde çok acil bir şey olmadığı sürece kimse onu aramazdı. Liu Hao telefonu alarak baktı. Bu kişi, Üstün Hanedan'ın lonca lideri Chen Yehui idi.

Liu Hao da bir veteran bir pro oyuncu ve kaptan yardımcısıydı sonuçta. Oyun içinde destekledikleri loncanın önemini açıkça anlamıştı, bu nedenle çok önceden Üstün Hanedan'ın lonca lideri Chen Yehui ile temas kurmuştu.

Glory'nin rekabetçi liginde öylece bir yerden büyük bir uzman çıkmazdı. Profesyonel Birlik'teki tanrı benzeri karakterler ne kadar güçlü olsa da hepsi normal hesap kartıyla, normal bir karakter ile başlar ve yavaşça seviye atlardı. Kulüplerin kendi kartlarının olması yanlış değildi. Ama bu hesap kartlarının verileri, diğer herkesin gibi oyunun veri tabanında saklanırdı.

Kulübün el yapımı ekipman araştırma ve geliştirmesi, hala oyunun evrensel ekipman yapımcısını kullanıyordu. Araştırmada kullanılan materyallerin hepsi oyundan gelirdi.

Kulüp konusuna gelince, lonca onlar için bir lojistik bölüm ve tanıtım aracı gibiydi. Bazen potansiyeli yüksek olan pro oyuncu adayları bile bulabilirlerdi. Bazen diğer kulüplere saldırmak için bir silah olarak kullanılabilirdi. Her kulüp, kendi loncasının gücünü arttırırdı. Loncası olmayanlar ve sadece el yapımı ekipman yapmak isteyenlerin araştırma için gereken tüm materyalleri parayla satın alması gerekirdi. Bir veya iki kez sorun olmazdı ama sürekli bunun için para harcamak hiç iyi bir şey değildi. Her kulübün sahibi, kulübünün kazancını düşünürdü. Her zaman para kazanmayı düşünürdü, harcamayı değil.

Chen Yehui, Üstün Hanedan'ın lonca lideriydi. Lonca üyelerinin çoğu normal oyunculardan oluşmasına rağmen kulüple ilişkisi oyuncular da elbette vardı. Hangi açıdan bakılırsa bakılsın, Chen Yehui, kulüpte bir yönetici seviyesindeki biri olarak kabul edilebilirdi.

Liu Hao cep telefonunu aldı. Yüzünde garip bir ifade belirdi. Chen Yehui ona son derece saygılı davranıyordu. Hatta onun gözünde aşırı bile davranıyordu. Pro oyuncuların lonca işlemleri üzerinde bir etkisi olsa da aralarındaki bir alt seviye, kıdemli kadar net bir ilişki yoktu. Bu daha çok iki insan arasındaki ittifaka benziyordu. Ama Chen Yehui'nin ona karşı tavrı hep onun altı gibiydi. Bunu düşünmesi için bile yeterliydi. Bu tavır, Sun Xiang'a karşı ne kadar uğraştığına çok benziyordu.

Liu Hao kalbinde bu tür düşünceler ile aramayı açtı.

"Liu, dinlenebildin mi?"

"Daha değil. Bir şey mi oldu?"

"Donmuş Orman rekoru kırıldı." Chen Yehui söyledi.

"Ne? Kırıldı mı?" Liu Hao'nun yüzünde bir şaşkınlık ifadesi oluştu. Bu sadece bir zindan rekoruydu. Acil bir durummuş gibi yerinden zıplamayacaktı elbette. Şaşırmasının nedeni, rekor için elinden geleni yapmamasına rağmen bu pro oyuncular tarafından yapılan bir rekordu. Bunu kırmak belirli miktarda güç gerekiyordu. Hangi kulübün pro oyuncuları buna yardım etmişti?

"Hangi lonca kırdı?" Liu Hao sordu. Bu işi loncanın arkasındaki kulüp yapabilirdi.

"Çılgın Hırs." Chen Yehui yanıtladı.

Çılgınların oyuncuları mı? Liu Hao şaşırdı. Çılgın Hırs'ın arkasındaki kulüp Çılgın Kulübü idi. Çılgın Takımı'nın oyuncuları, başta Üstün Çağ'ın dört kez üst üste Lig Şampiyonu olmasını engelleyen kulüptü. Çılgın Takımı'nın koz kartı Han Wenqing idi. Onun hesabı Striker sınıfı olan Desert Dust, Glory'de Savaş Kralı olarak bilinirdi. Savaş Tanrısı gibi tanrı seviyesinde bir karakterdi. Üstün Çağ ve Çılgınlar eski düşmanlardı. Ancak sırf bunun için Donmuş Orman gibi küçük bir zindanda çok ileri gitmezlerdi. Bu nispeten kırması zor olan rekor için pro oyuncuları mı göndermişlerdi? Bu pek mümkün değildi! Kutsal Alan'da olsa isteksizce bunu yapabilirlerdi...

"Lonca Çılgın Hırs ama oyuncular değil." Chen Yehui söyledi.

"Ne demek istiyorsun?" Liu Hao bunu anlamadı.

"Gruptaki karakterlerden birinin adı Lord Grim. Bu oyuncu onuncu sunucuda oldukça meşhur. Başlangıç köyünde üç ilk öldürmesi var ve önceki Donmuş Orman rekoru da onunla birlikte Mavi Dere Loncası'na aitmiş. Ve sonra bir grup getirerek üç büyük loncanın gözleri önünden Kanlı Silahçı'nın ilk öldürmesini çalmış. Daha sonra Uzman Goblin'i öldürmek için Çılgın Hırs'a yardım etmiş. Ve şu anda Donmuş Orman rekoru için de Çılgın Hırs'a yardım etti. Bu gruptaki oyuncular da geçici olarak Çılgın Hırs'a katılmışlar. Görünüşe göre hepsi Lord Grim'in yardımcıları." Chen Yehui yeni sunucuda öncü olmaya çok önem vermişti. Oradaki işi bizzat yönetiyordu. Tüm büyük loncalara casuslar yerleştirmişti, bu yüzden hepsinin genel durumunu iyi anlamıştı.

Liu Hao, Chen Yehui'nin söylediklerini dikkatle düşündü. İfadesi büyük oranda değişti. "Yani diyorsun ki..."

"Bu Lord Grim, Ye Qiu mu?" Chen Yehui söyledi.

Liu Hao da bunu düşünüyordu. Aniden internet kafede onunla tanıştığı zamanı hatırladı. Ekranında Glory yok muydu?

"Ye Qiu o gün Glory oynuyordu. Karakterinin adını görmüş müydün?" Liu Hao sordu.

"Oynadığını fark ettim ama ismini net olarak göremedim." Chen Yehui hüzünle söyledi.

"Oraya ben gidemem. Sen de yüzünü gösterme. Rastgele bir yabancı bularak buna bakmasını iste. Karakterinin adının ne olduğunu öğrenmek çok zor olmasa gerek değil mi?" Liu Hao söyledi.

"Bunu zaten ayarladım. Biri şu anda oraya gidiyor." Chen Yehui söyledi.

"Tamam... durumu iyice anladıktan sonra tekrar konuşalım." Liu Hao söyledi.

"Görüşürüz." Chen Yehui söyledi.

Liu Hao telefonu kapattıktan sonra hala TV izleyecek modda olabilir miydi? Ye Qiu zaten kovulmuştu ama onun ismini her duyduğunda endişeli hissediyordu. Özellikle Ye Qiu'nun tekrar Glory oynaması, onu daha da dehşete sürükledi.

"Siktir!" Liu Hao ayağa kalktı ve tuvalete giderek hışımla yüzünü yıkadı.

Bunlar çok şüpheliydi. Endişelenecek ne vardı? Ye Qiu ise ne olacaktı? Zaten emekli olmuştu. Vaktini geçirmek için Glory oynuyor olmalıydı. Yoksa Glory oynamak dışında başka ne yapacaktı?

Liu Hao içten içe bunu düşünmeye devam etti. Ama nedenini bilmiyordu. Aklının bir ucunda hep Ye Qiu'nun konferans odasından gitmeden önce söyledikleri duruyordu.

"Daha tüm umutlarım tükenmedi. Geri döneceğim."

Liu Hao çılgın ve endişeli şekilde odasında volta attı. Kısa süre sonra odasının havasız olduğunu hissedince pencereyi açtı. Kısa süre sonra susadığını hissedince su içti. Hemen sonra çok sıcak olduğunu düşününce klimayı açtı. Uzun süre boyunca kendini kaybettikten sonra sonunda telefonu çaldı. Sabırsızca açtı.

"Evet, Ye Qiu..." Bu kısa açıklama, onda soğuk duş etkisi yarattı.

Liu Hao bir anda az önceki rahatlatıcı düşüncelerini unuttu. Hemen kendini kaybetti. "Lanet olsun! Bu adam hala bana musallat oluyor! Zaten bu duruma düştükten sonra bile benimle savaşmaya mı çalışıyor? Anlıyorum! O gün bizi gördü, Üstün Hanedan'nın rekorunun da bu yüzden yapıldığını düşündü. Bu yüzden hemen Üstün Çağ'ın yeminli düşmanı Çılgınlar'a katıldı ve rekorumuzu kırdı. Gerçekten işini biliyor! Ama bu adamın kafasında sorun yok mu? Bu sadece Donmuş Orman rekoru. Gerçekten bunu umursadığımı mı düşünüyor?"

"Ama bizimle böyle savaşmaya devam ederse..." Chen Yehui söyledi.

"Panik olma. Rekorun süresi ne?" Liu Hao sordu.

"13:05:47." Chen Yehui söyledi.

"Hahahaha." Liu Hao bunu duydu ve güldü. "Fazla bir şey değilmiş! Ben de iyi olduğunu sanmıştım! Merak etme. Hemen senin için yeni rekor kıracağım. Geçen sefer odaklanmamıştık. Ve Donmuş Orman'daki en iyi sınıf kombinasyonunu da yapmadık."

"O zaman en uygun sınıf kombinasyonu nedir? Senin için hesap bulayım." Chen Yehui söyledi.

"Gerek yok, geçen seferki hesaplar olur." Liu Hao söyledi.

"Ama geçen seferki hesaplar çoktan 25 seviyeyi geçti..." Chen Yehui söyledi. "Tekrar araştıracağım!"

"Ha doğru, az önce bahsettiğin grup. Çılgın Hırs'a geçici olarak katılanlar? Ye Qiu dışında diğerleri kimmiş?" Liu Hao sordu.

"Kim olduklarından emin değilim. Biri Soft Mist, Savaş Büyücüsü. Biri Steamed Bun Invasion, Kavgacı. Diğeri de Cleansing Mist, o da Atıcı." Chen Yehui söyledi.

"Atıcı!!!" Liu Hao bunu doğruladı. Çoktan aklına biri gelmişti. Kanıtı olmadığı için kesin konuşmaya cesaret edemedi.

Diğer ikisi hakkında ise fikri yoktu. Ancak yardımcılarının da pro seviyede oyuncular olması gerekiyordu. Yoksa sadece Ye Qiu ile bu işi yapamazlardı.

"Ye Qiu'nun sınıfı ne?" Liu Hao aniden bunu sordu.

"Sınıfı yok."

"Yok mu?"

"25 seviye ve sınıfı yok."

"Bu adam... tam olarak ne yapmaya çalışıyor?" Liu Hao tekrar şaşkına döndü. Uzmanlaşmamış oyuncu olarak mı oynayacaktı? Bu mümkün değildi! Teorik olarak 50 seviyeyi geçmeden pro arenada oynamak mümkün olsa bile uzmanlaşmamış karakterlerin değeri kalmadığı artık doğrulanmıştı. Birçok silah taşıma yükünün dışında ekipman değiştirmenin bekleme süresi vardı ve çok fazla kafa karıştırıcı yetenek vardı... Uzmanlaşmamış oyuncular, başta oyuncular tarafından oluşturulmuştu. Glory'nin kurduğu bir sınıf değildi ve bu yüzden aşılması gereken çok engel vardı. Oyun şirketi, bu tür uydurma bir sınıf için herhangi ayarlama yapmazdı. Hiç umut yoktu!

Ama Liu Hao'nun aklına, Glory topluluğunda gerçekten uzmanlaşmamış olarak oynayabilecek bir kişi geliyorsa, o da Ye Qiu olurdu. Bunu düşününce ister istemez huzursuzlandı.

"Alo? Liu, orada mısın?" Chen Yehui sordu.

"Evet... Buradayım, bir hesap bulmama yardım et. Henüz loncaya katılmamış 20 seviye civarında olursa iyi olur. Sınıf önemli değil." Liu Hao söyledi.