Bölüm 152: Seyirci, Belirleyici Role Dönüşüyor

"Haha, bu kadar gerilme ezik! Daha içeri gireli birkaç dakika oldu ama saldırgan tank diye bağırıp duruyorsun! Saldırgan tank adam diyelim mi sana bundan sonra?" Steamed Bun Invasion yüksek sesle güldü.

"SİKTİR GİT!" Maple Tree silahını kaldırdı ve Cleansing Mist'in saldırdığı iki canavara vahşice ateş açtı. İçten içe çok üzgün hissediyordu.

Saldırgan tank için endişelenmesinin nesi yanlıştı? Onların böyle ucube oyuncular olduğunu nasıl bilebilirdi? Yani aslında böyle saldırgan tank olmak önlenebilirdi. Bu kontrol şekli çok saçmaydı. Maple Tree, kasvetle canavarlara ateş ederken kendisini rahatlattı.

Loncada bir kıdemli, patrondu. Zindana girdiklerinde liderliği o yapar, emir verirdi, onun söylediği her şey kanun sayılırdı.

Peki şimdi? Burada bir acemiye dönüşmüştü. Saldırgan tank adam diye dalga geçiliyordu. Bu endişeden ölmek üzereydi. Yüzü yaşla doldu.

Maple Tree haksızlığa uğradığını hissetti!

Buraya gelmeden önce kendisini mental olarak hazırlamıştı. Sonuçta büyük loncaların rekorlarının üzerine çıkan bir takımın içerisindeydi, bu oyuncuların yetenekleri sorgulanabilir miydi? Maple Tree onların uzman olduğundan şüphe etmedi. Ama bizzat deneyimlediğinde kendisini yeteri kadar iyi hazırlayamadığını fark etti.

Bu oyuncuların yetenek seviyeleri, hayal ettiğinin çok ötesindeydi. O sırada Maple Tree, başını dik tutmakta zorlandı. Takımdaki varlığının değiştirilebilir olduğunu hissetti. Bu dört oyuncu son derece iyi konsantre olurken, bir yabancı olan kendisi şu anda bir seyirci rolündeydi. Bu daha önce hiç yaşamadığı bir deneyimdi!

"Steamed Bun, dikkat dağıtma. Az önce bir hata yaptın." Ye Xiu yanıtladı.

"Öyle mi? Gerçekten mi?"

"Evet. Dizinle yaptığın o arkadan saldırı iyi değildi. 30 derece sağa gitseydin, canavar geriye gidecek ve Soft Mist'in savurduğu canavara çarpacaktı."

"Anladım..."

"Bu deneme turu. Biraz daha fazla fazla konsantre olman gerek. Bu hata, genel durumu değil, verimimizi etkileyecek. Şuralarda yapılacak hatalar, bize önemli miktarda zaman kaybettirecek." Ye Xiu yanıtladı.

"Tamam! Ama biraz daha konsantre olursam o ezikle kim ilgilenecek?" Steamed Bun Invasion sordu.

"O kendi başının çaresine bakacak." Ye Xiu yanıtladı.

"Yapabilirsin ezik!!!" Steamed Bun Invasion onu 'cesaretlendirdi'.

Maple Tree suskun kaldı.

Maple Tree, zindanda ilerlerken bu dört oyuncunun koordinasyonları ve yeteneklerinin başka bir seviyeye yükseldiğini gördü. Maple Tree'nin şansı pek iyi değildi. Ye Xiu ve diğerleriyle birlikte Tenha Bölge'ye 28 seviyede gelseydi, bu kadar kötü duruma düşmeyebilirdi.

O sırada Tang Rou ve Steamed Bun Invasion zindana tamamen yabancıydı ve onlar da acemi sayılabilirdi. Ne yazık ki şu anda herkes 30 seviyeyi çoktan aşmıştı. Tenha Bölge'yi günde üç kere yapmayı hiç ihmal etmemişlerdi. Onların mekaniği ve Ye Xiu'nun taktiksel rehberliğiyle bu birkaç günlük antrenman, onlara belirli miktarda bilgi kazandırmış ve Maple Tree'yi son derece kötü göstermişti.

Maple Tree için olan taktiksel plan, genel olarak Cleansing Mist'in önderliği altında geçiyordu. İkisi de uzun menzilli karakterlerdi ve canavar ortasındaki diğer üç kişiye yardım ediyorlardı.

Ama Cleansing Mist gerçekten yardımcı oluyordu. Her etki, her kitle kontrol, yaptığı her saldırı işe yarıyordu. Maple Tree'nin ise tek görevi silahını ateşlemek ve bekleme süresinden çıktıklarında yeteneklerini tekrar kullanmaktı. Sonra bu saldırılarının hedefine ulaştığından emin olmaktı. Hepsi buydu.

Başta sadece onları neşelendirmek için orada olduğunu düşündü ama zindanda ilerlediklerinde Lord Grim'in ona çok daha dikkat etmeye başlayarak, yavaşça onu takımın parçasından biri haline getirdiğini fark etti. Bunu, bir canavara düşüncesizce ateş ettiği sırada gördü. Vurduğu o hedef, beklenmedik şekilde tüm takımın karmakarışık olmasına neden odu. Buradan, Lord Grim'in ona verdiği görevin sadece bir seyirci olmadığını net olarak anladı. Özensiz hareketi nedeniyle tüm takım yerle bir olacaktı.

"Bu iyi değil!" Steamed Bun Invasion sonunda ağzını açtı. "Görünüşe göre bu ezikle ilgilenmem gerek!"

"Gerek yok!" Maple Tree dişlerini sıktı. "Ben iyiyim. Az önce telefonum çaldığı için bir anlık dikkatim dağıldı." Maple Tree yeri için savaşmak için yalan söyledi. Bir ezik olarak görülmek istemiyordu. Sadece seyirci olmayacaktı. Takımın ayrılmaz bir parçası olmak istedi.

"Steamed Bun sadece kendin için endişelen sen. Bu konuyu merak etme." Ye Xiu, Steamed Bun Invasion'a söyledi.

"Tamam anladık!" Steamed Bun Invasion'ın isteksizce bunu kabul etmekten başka seçeneği kalmadı. "O zaman bu eziği sana bırakıyorum." Kullandığı bu ses tonu, Maple Tree'nin onun getirdiği bir acemi olduğunu ve başka birisine emanet ettiğini andırıyordu.

"Maple Tree, odaklan..." Ye Xiu sonunda böyle söyledi. Birinci turun ilk yarısında Maple Tree'nin gücünü inceliyordu. Onu takımda kullanabilmesi için en azından yetenek seviyesini bilmeliydi. Rekor kıracak bir takım, kesinlikle işe yaramaz bir seyirciyi kaldıramazdı. Herkesin en iyi performansını sergilemesi gerekiyordu. Rekor kırmak için sadece dört oyuncuya ihtiyaç duyulması önemli olsun olmasın, rekor takımları böyle işlerdi. Bu bir yetenek sorunu değildi. Bu bir tavır meselesiydi.

Ye Xiu, zindanın yarısına kadar inceledikten sonra Maple Tree'nin yetenek seviyesini sonunda anlamıştı. Bu adam hiçbir konuda uzman değildi. Seven Fields ve Sleeping Moon gibi deneyimli bir oyuncuydu. Yüksek mekanik gerektiren durumları ona vermek pek iyi bir seçenek olmazdı. Ancak hâlâ yapabileceği çok şey vardı. O sırada Ye Xiu, Maple Tree'ye bir şeyler anlatıyordu.

Deney yaparken açıkladı.

Maple Tree oraya gittiğinde küçük bir sorun çıkardı. Ama iki pro oyuncu ve iki mekaniği yüksek oyuncuyla birlikte durum ne kadar karmaşık olursa olsun başa çıkmakta sorun yaşamayacaklardı. Maple Tree daha da utandı. Önceki kibirli 'bu zindanı iyi bilirim' tavrı çok öncesinde kaybolmuştu. Şu anda gerçekten bir öğrenci gibiydi. Ye Xiu'nun talimatlarını dinledi ve söylediklerini bir bir yerine getirdi.

Bu nedenle zindanın ikinci yarısı biraz yavaş geçti. Ancak kimse şikayet etmedi. Tang Rou ve Steamed Bun Invasion da böyle ders almıştı. Su Mucheng'i söylemeye gerek yoktu. Ye Xiu'nun Maple Tree'ye bir şeyler öğretmesine yardım etti ve sık sık ona ne yapması gerektiğini kişisel olarak gösterdi.

Maple Tree zindanda ilerlerken alnından akan teri sildi. Sayamayacak kadar çok kez bitirdiği bu zindan, bu sefer onu çok strese sokmuştu. Ye Xiu'nun planladığı detaylı stratejinin titizlikle yapılması gerekiyordu. Herkesin oyunu birbirini etkiliyordu, bu nedenle hepsi iyi performans göstermek ve birlikte çalışmak zorundaydı. Hata yapmayı ve boşa zaman harcamayı göze alamazlardı.

Bu tür bir strateji, herkesin tam potansiyelini ortaya çıkarıyordu. Yeni rekor kırmaya çalışmak için en uygun strateji buydu.

Bu zindan turu, toplamda bir buçuk saat kadar sürdü. Kimse bu süreyi önemsemedi. Bu turda birçok sorunun üstesinden gelmişlerdi, bu nedenle uzun sürmüştü.

"Tamam, şimdi bir tur daha. Bu sefer rekora meydan okumayı deneyelim. Maple Tree, kafana takılan bir şey var mı?" Ye Xiu yanıtladı.

"Öyle oldu gerçekten. Her şeyi anlamış gibi yapan ezikler, takımların işini bitirir. Sen onlardan biri değilsindir umarım." Steamed Bun Invasion söyledi.

"Ben ezik değilim! Dolunay Loncası'nın lonca lideriyim.” Maple Tree kendisini tanıttı.

"Dolunay Loncası mı? Sizin adınız Dolu Yıldız Loncası değil miydi?" Steamed Bun Invasion söyledi.

"Dolu Yıldız da ne?" Maple Tree boş boş ona baktı.

"Dolunay kulağa pek iyi gelmiyor." Steamed Bun Invasion'ın düşünme tarzı çok basitti! O kadar basitti ki Maple Tree bunu anlayamadı. Bu sırada diğer oyuncular çoktan zindana girmişti.

Maple Tree, ikinci turlarında takıma yardım etmeye başladı. Peki rekoru kırma konusu? Ye Xiu'nun hiç umudu yoktu. Maple Tree, Mavi Dere Loncası veya diğerlerinden birinin seçkin uzmanlarından biri olsaydı, bu mümkün olabilirdi. Ama sadece deneyimli bir oyuncu için ikinci turda tüm stratejiyi kavramak imkansızdı. Hiç hata yapmasa bile oyununda kusurlar vardı. En uygun duruma ulaşamayacaklar ve bu nedenle verimleri darbe alacaktı.

Herkesin ekipmanı, büyük loncaların seviyesinde olsaydı, Maple Tree'ye daha fazla kusur hakkı tanınabilirdi. Ama bu durumda Maple Tree'nin %100'ünü vermesine ihtiyaçları vardı.

Sonunda aynen Ye Xiu'nun düşündüğü gibi oldu. Maple Tree'nin takıma uyum sağlama süreci hâlâ zor bir engeldi. Fazla büyük hata yapılmamasına rağmen onun düşünmesini gerektiren ve çok yavaş hareket ettiği birçok nokta vardı, bu noktalar takımı geciktirmişti.

Bu ikinci turlarındaki zaman ise 35:14:41 olmuştu. Başka önemli bir sorun yoktu, bu tamamen Maple Tree'nin performansına bağlıydı. Son rekoru kıramamalarının ana sebebi de buydu.

Ancak bu görevi bugün tamamlamaları pek mümkün değil gibi görünüyordu. Zindana sadece bir kez daha girebilirlerdi. Ye Xiu, Maple Tree'nin bu kadar hızlı uyum sağlayabileceğini düşünmüyordu.

Elbette üçüncü turda biraz daha gelişti. Ama yeterli değildi. Son rekorları 34:47:68 olmuştu ve üç giriş haklarının hepsini tüketmişlerdi.

Maple Tree sorunun onda olduğunu bilmez miydi? Diğer oyuncular hiç hata yapmamıştı ve hepsi ona uyum sağlamak için temposunu düşürüyordu. Takımdaki herkesi yavaşlatan o kişi olmak, hiç iyi hissettirmiyordu! Maple Tree, loncasının zindan takımını düşünmeden edemedi. Onlarda böyle korkunç bir ezik olsaydı, herkes ondan nefret ederdi. Peki ya şimdi kendisi? Takımı yok etmese bile tamamen onun yüzünden rekor kıramamışlardı ve bu Maple Tree'yi kötü hissettirdi.

"Bir ana hesabın var değil mi?" Lord Grim aniden sordu.

"Oh... Var!"

"Pratik yapman gereken hesapları kullanmalısın! Takımın ana problemi neredeyse tamamen sensin. Biraz daha pratik yaptığın sürece rekoru kırabiliriz... ama bu şekilde pratik yapmaya devam edersek ve kazara 31 seviye olursan gerçekten kötü olur." Ye Xiu yanıtladı.

"Evet... Bir yolunu bulacağım." Maple Tree söyledi.

"Tenha Bölge'nin zindandaki seçkin canavarlarının saldırı düzenleri ve hareketleri, seviye atlama alanındaki canavarlarla aynıdır. Seviye atlama alanında çalışabileceğin birkaç nokta var. Örneğin..." Ye Xiu, Maple Tree'ye birkaç tavsiye verdi.

Maple Tree bunları özenle dinledi. Bilgisayarının önünde defalarca başını salladı. Sürekli başını salladıktan sonra karşısındaki adamın onu görmesinin mümkün olmadığını hatırlayınca tekrar utandı.

"Tamam, bugünlük bu kadar. Başarabilirsin! Yarın gece görüşürüz."

"Görüşürüz!" Maple Tree çıkış yaptı ve daha fazla çalışmanın yolunu düşündü.