Bölüm 581: Göksel Savaş Şehri

avatar
8090 18

True Martial World - Bölüm 581: Göksel Savaş Şehri


True Martial World 581 - Göksel Savaş Şehri



Dao tohumunun Yuan temelinden ayrılıp filizlenme anı, Yuan Açılış Âlemi’ydi.



Yuan Açılış Âlemi, şimdiki Yi Yun için çok uzak bir konuydu. Ama tohumlarına enerji biriktirmiş ve atılımdan önce filizlenme emarelerine sahip olmuş pek çok Dao Tohumu savaşçısı vardı.



Bir kez Yuan temelini kırdıktan sonra, tohum çabucak ilahi bir ağaç olana kadar büyürdü.



Yani Yi Yun, Yuan temelini kırmaktan hâlâ çok uzak olsa da, tohumu şaşılacak miktarda enerji biriktirmişti.



Yetişim seviyesinin artması sadece faydalardan biriydi. Canlı Hayvan Belgisi, Yi Yun’a fiziksel gücünü arttırmak ve bedenini güçlendirmek gibi pek çok fayda sağlamıştı.



Dokuz Yenidoğan, antik kan bağını uyandırmış bir Dokuz Başlı Hidra’ydı. Bedeni o kadar güçlüydü ki, insanlar hayal bile edemezdi.



Yi Yun daha önce, Dokuz Yenidoğan ile yaptığı savaşta onu defalarca Dokuz Güneş Katili Yayı ile vurmuştu, ama eline geçen; onu hafifçe yaralamasına karşılık kirişin parmaklarını kesmesiydi. Oklar, Dokuz Yenidoğan’ın vücuduna tam olarak nüfuz etmeyi bile başaramamıştı.



Bu da onun savunmasının ne kadar olağanüstü olduğunu gösteriyordu.



Şimdi, Dokuz Yenidoğan’ı Canlı Hayvan Belgisi hâline getirmiş ve hayvan belgisinden sadece ufacık bir destek almış olsa bile, fiziksel bedeni inanılmaz ölçüde güçlenmişti.



Pi Pi Pa Pa!



Yi Yun yumruklarını öyle bir sıktı ki, tüm damarları görünür oldu. Kemiklerinden sürekli patlayıcı sesler çıkıyordu. Yaşadığı bu hoş duygudan ötürü bir sevinç çığlığı atmadan duramadı.



Çok güzel bir histi. Sonsuz enerjiye sahipmiş gibi görünüyordu ve kullanmak için sabredemiyordu.



Bir narayla beraber yumruk attı!



Boom!



Yumruk herhangi bir yasayla güçlendirilmemişti, sadece fiziksel gücünü kullanmıştı. Ama yumruğu kum tepesiyle çarpıştığı an, tüm tepe patlamış, gökyüzünden kum yağmuru yağmasına neden olmuştu.



Bedensel güç bakımından daha önce hiç bu kadar güçlü olmamış, hiç bu kadar güçlü hissetmemişti.



Hız bakımından, ‘Altın Karga Güneş Değişimi’ne sahipti ve bu yüzden hızı çok fazlaydı.



Yasalar bakımından Saf Yang yasalarını yetiştirmiş olsa da, az miktarda da Saf Yin yasalarına odaklanmıştı. Yin-Yang yasaları, Büyük Daolar’dan biri olarak kabul görüyordu ve derinlik bakımından beş element yasalarının çok üzerindeydi.



Saldırı gücü bakımından hem sabreye hem de kılıcı çalışmıştı ve ayrıca, Dokuz Güneş Katili Yay’a sahipti.



Yetiştirme teknikleri bakımından, iki İlahi Nizam’ın birleşiminden oluşan ‘Büyük İmparatoriçe’nin Bilgeliği’ne sahipti ki, muazzam bir teknikti.



Ama… Tüm bunların aksine, savunma Yi Yun’un zayıf yanıydı.



Savaş sırasında, tüm vücudunu korumak için koruyucu Yuan Qi kullanması gerekiyordu. Yoksa kafasına gelen bir kılıç saldırısıyla ölüp giderdi.



Fiziksel savunma yoksunluğundan dolayı, her zaman dikkatli olmalıydı ve bu da savaşlar sırasında özgürce savaşmasını engelliyordu.



Ama şimdi, Dokuz Yenidoğan’ın belgisiyle birleştikten sonra Yi Yun’un bedeni dönüşmeye başlamıştı. Dokuz Yenidoğan büyüdükçe, onun bedeni de daha güçlü bir hâle gelecekti.



Ayrılma zamanı geldi.” Yi Yun’un Dokuz Yenidoğan’ı yenmek maksadıyla güney denizine gelmesinden, Canlı Hayvan Belgisi’yle tamamen birleşmesine kadar geçen süre bir aydı.



Dokuz Yenidoğan’ın belgisini özümsemeden önce, Dokuz Yenidoğan Semavi Felaket yaşamak üzereydi. Şu anki seviyesiyle hayatta kalmasının bir yolu yok. Ölüme mahkum. Semavi Felaket, Dokuz Yenidoğan’ın belgisini yok ederse onu daha fazla besleyemem ve en baştan başlamak zorunda kalırım.” Yi Yun kendi kendine mırıldandı. Doğal olarak böyle bir şeyin olmasına müsaade edemezdi.



Dokuz Yenidoğan için cennetsel hazineler aramak istiyordu, böylece Semavi Felaket’ten sağ çıkabilirdi. Aynı zamanda, Savaş İttifakı’nın planlarını da araştırmak zorundaydı.



Yi Yun bir çıkış açtı ve Büyük İmparatoriçe gizemli bölgesinden kayboldu.





Tian Yuan Dünyası’nın doğu bölgelerinde bir şehir vardı. Göklere dek uzanan bir ağacın üstüne inşa edilmişti ve burası Göksel Savaş Şehri olarak bilinirdi. Devasa ağaç, uzaktan bakıldığında kavga eden iki kişinin oluşturduğu bir sahnenin görüntüsüne benziyordu. Devasa ağacın köklerinde ve dallarında duran ya da meditasyon yapan pek çok savaşçı vardı.



Birçoğu uzun zamandır orada durmaktaydı. Amaçları, devasa ağacın oluşturduğu görüntüden biraz içgörü kazanmaktı.



Böylesine ilahi bir ağacın doğal olarak Semavi Dao’dan oluştuğu söylenirdi. Bu yüzden bir Yüce Kral buraya bir şehir inşa etmiş ve şehrin adını Göksel Savaş Şehri koymuştu.



Göksel Savaş Şehri, Savaş İttifakı’nın en yakınındaki en büyük şehirdi. Savaş İttifakı herkese açık olmadığından, Göksel Savaş Şehri Tian Yuan Dünyası’ndaki pek çok savaşçının toplanma merkezi hâline gelmişti.



Tian Yuan Dünyası’ndaki pek çok oluşum ve tarikat, Göksel Savaş Şehri’ne şube kurmuştu. Daha fazla insanla, daha fazla hazine değiş tokuşu yapılıyordu. Göksel Savaş Şehri de, bu sayede Tian Yuan Dünyası’nın en büyük ticaret merkezi hâline gelmişti.



Göksel Savaş Şehri’nde kurulmuş olan Hazine Evi, ölümlüler arasında bile ünlüydü.



Göksel Savaş Şehri’ne belli bir mesafede olan bir dağ ormanının içinde beyaz bir parlama gerçekleşti. Ardından, bir figür ışık kapısından dışarı çıktı.



Yi Yun yavaşça yere indi! İstikameti, Göksel Savaş Şehri’ydi!



Savaş İttifakı’nın en yakınındaki şehir olarak, burada Savaş İttifakı’nın pek çok organizasyonu vardı. Burasının Yi Yun’un ilk hedefi olması da bu yüzdendi.



Yi Yun buraya gelmeden önce, Göksel Savaş Şehri ile ilgili bir araştırma yapmıştı.



On milyonlarca yıl önce, antik Büyük İmparatoriçe tüm Tian Yuan Dünyası’nı dolaşmıştı ve geride bıraktığı notlarında da ilahi ağaçtan bahsetmişti. Hatta onu incelemişti, ama antik Büyük İmparatoriçe şehirden bahsetmemişti. Muhtemelen şehir, onun çağından sonra inşa edilmişti.



Göksel Savaş Şehri’nde sayısız savaşçı vardı. Çevredeki dağlarda ve ormanlarda da çok sayıda savaşçı eğitim yapıyordu.



Yi Yun Göksel Savaş Şehri’ne doğru uçarken yetişim yapan birkaç grup savaşçı gördü. Ama bu savaşçıların ekseriyeti Yuan Tesisi’ndeydi ve bu yüzden onu görebilseler de Yi Yun’un aurasını tespit edemediler.



Yi Yun ilerlerken genç savaşçıları gözlemledi. Birçoğu Tian Yuan Dünyası’nın çeşitli oluşumlarındandı, ama bazıları siyah savaş kıyafetleri giymişti ve üzerlerine Kanlı Ay sembolü işlenmişti.



Kanlı Ay sembolü, Yi Yun için oldukça dikkat çekiciydi. Bu insanların Savaş İttifakı’ndan olduğu açıktı.



Doğrudan Kanlı Ay ile ilgili olmayabilir, sadece dış üyeleri olabilirlerdi, ama öyle olsa bile yetişimciler arasında belli bir statünün zevkini sürüyorlardı.



Yi Yun, birçok insanın onlara karşı fazlasıyla hürmetkâr davrandığını görebiliyordu.



Yi Yun, birçok savaşçı arasından sekiz genç savaşçıdan oluşan ufak bir takım gördü. Parlak renkli kıyafetler giyiyorlardı ve onların da gidiş yönü, Göksel Savaş Şehri’ydi.



Yi Yun durup kıyafetlerine baktığında, onların Li Ateşi Tarikatı’ndan olduklarını gördü.



Li Ateşi Tarikatı, Shen Tu Aşireti’nin suç ortağı sayılırdı. Shen Tu Aşireti’yle birlikte Lin Ailesi bölgesinin dışında dolaşıyor, Lin Ailesi’nin eylemlerini izliyorlardı. Ama Yi Yun’un eylemleri sonucunda sekiz gençleri öldürülmüştü.



Bu takımda, çok şık giyinmiş bir genç vardı. Takımındaki kadın savaşçıyla konuşuyordu. “İki metruk hayvan daha öldürüp hayvan belgilerini özümsedikten sonra, Göksel Savaş Şehri’ne koşmamız gerekirdi. Usta Gongsun gecikmemizden dolayı mutlu olmayacak!



Korkacak ne var? Usta Gongsun bu sefer Hazine Evi’nin etkinliğine katılmak istiyor. Erken dönseydik, ufkumuzu açmak için ona eşlik etmemizi isteyebilirdi. Orada, daha önce kimsenin duymamış olduğu pek çok cennetsel hazine olduğunu duydum!” Kadın savaşçı heyecanla konuştu.



Genç savaşçı gülümsedi ve kendini beğenmiş bir tavırla konuştu: “Bunlar hiçbir şey değil. Bu seferki gösterinin asıl yıldızı Uzun Ömür Hapı! Büyük tarikatlardan pek çok Kıdemli, hatta Yüce Kıdemli bile Uzun Ömür Hapı için burada! Sadece ona bakmak bile insanın ömrünü bir yıl uzatır!



Gerçekten mi?” Kadın savaşçının gözleri parladı. Sadece ona bakarak ömrünü uzatmak mümkün müydü? Öyleyse, bir göz atmak için Hazine Evi’ne gitmek zorundaydı.



Çok geçmeden, Kıdemli Erkek Kardeşi’nin kahkahalarını daha fazla tutamadığını gördü ve onun tarafından kandırıldığını anladı. Tartışmaya başladılar ve tartışmalarını kucaklaşarak sona erdirdiler. Bu seferki eğitim gezileri, gizli bir aşk ilişkisi doğurmuştu.



Bir köşede saklanan Yi Yun, daha fazla bu çifte dikkat etmedi. Ama bu konuşmanın ardından hafifçe kaşlarını çattı.



Uzun Ömür Hapı!



Bu, sadece düşük seviyeli savaşçılar tarafından kullanılabilirdi. Kişinin ömrünü uzatmasına karşılık, dövüş sanatları yoluna darbe vururdu. On İki Semavi Cennet’te değerli bir şey değildi, ama Tian Yuan Dünyası’nda, çok sayıda kişinin büyük ilgisiyle karşılaşmıştı.



Savaş İttifakı, Hazine Evi’nde onlardan bol bol satarak insanların desteğini kazanabilmişti.



Yi Yun derin bir nefes aldı. Savaş İttifakı çok uzun zamandır varlığını sürdürüyordu, bu yüzden onu devirmek çok zor olacaktı!








Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44250 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr