True Martial World 598 - Dikkat Çekmek

O anda, Hazine Evi’nde, Savaş İttifakı Elçisi hâlâ Göksel Savaş Şehri’nin önemli figürlerinin eşliğinde büyük oluşumlar tarafından verilmiş hazineleri teftiş ediyordu.

Aşiret Kıdemlileri hazineleri tanıtmakta oldukça iyiydi. Ayrıca arada ilgi çekici efsanevi hikayelerden bahsediyorlardı.

O zamana kadar…

“Oh?”

Li Ateşi Tarikatı Kıdemlisi Gongsun Ding aniden bir ileti aldı. İlk önce Gongsun Yang’ın sorun çıkaranın işini bitirdiğini ve bunu rapor etmek için ses iletimini kullandığını düşündü, ama mesajı dinleyince…

“Ne olmuş? Görevi tamamlamışlar, değil mi?” Yasa infaz takımı da olay yerine gittiği için Lord Zhang merakla sordu. Ama daha sözlerini bitiremeden onun da ses iletim simgesi yanmaya başladı.

Haberi duyduktan sonra ise, boş boş bakmaya başladı.

Ne?

Gidenler geri çekilmiş, hatta bir kısmı yaralanmış mıydı?

Yasa infaz takımı çok açık bir rapor iletmemiş olsa da, kanca burunlu adamın konuşamayacak kadar sefil bir hâle gelene dek dayak yediğinden dolayı raporu onun astlarından birinin iletmiş olması, Lord Zhang’ın afallamasına yetmişti.

Göksel Savaş Şehri’nin yasa infaz timi bir suçluyu tutuklamaya gidip de hamur kıvamına gelip geri mi çekilmişti?

Bu… Akıl almazdı!

“Sorun nedir?” Savaş İttifakı Elçisi başını çevirip Zhang’a sordu.

Zhang’ın yüzü çirkinleşti. Daha önce, yaşanan güvenlik sorununu Elçi’ye yansıtmamaya çalışmıştı. Ama şimdi, yasa uygulayıcıları işlerini yaparken suçlu tarafından dövülmüşlerdi, bundan nasıl utanmazdı ki?

Ama konuyu gizlemeye çalışmak da faydasızdı. Eninde sonunda bu olay Elçi’nin kulaklarına zaten ulaşacaktı ve durumu uzatmanın bir anlamı yoktu.

Dişini sıkıp olan biteni anlatmaktan başka bir şey yapamazdı. “Lord Elçi’ye rapor veririm ki, bu astınızın yasa infaz birliği, yasayı uygulamak için Altı Kılıç Hanı’na gitmiş, ama suçlu çok kibirliymiş ve adamlarımı dövmüş. Hâlâ yakalanamamış, bu astınızın onu yakalamak için şahsen gitmesi gerekebilir.”

“Oh?”

Orta yaşlı bilgin de biraz şaşırdı. Böyle bir şeyin gerçekleşmiş olması şaşkınlık vericiydi. Ama sadece şaşırmıştı. Savaş İttifakı çok büyüktü ve gücü, Tian Yuan Dünyası boyunca yayılmıştı. Göksel Savaş Şehri, Savaş İttifakı’nın kontrolündeki şehirlerden sadece biriydi, bu yüzden şehir çok büyük olsa da, orta yaşlı bilgin için çok önemli değildi.

Savaş İttifakı tarafından kurulan Göksel Savaş Şehri Yasa İnfaz Birimi’nin dayak yemesi ise daha da önemsiz bir konuydu. Sonuçta bu, Savaş İttifakı’nın haysiyetine gölge düşürmezdi ya da onun öfkelenmesine sebep olmazdı.

“İlginç. Yas infaz takımındaki adamların, güçlerini arttırma konusuna ilgi göstermeli.” Orta yaşlı bilgin çok da üstünde durmadan konuştu. Aynı zamanda, bilinçsizce Altı Kılıç Hanı’nın olduğu tarafa baktı.

Bu bakış, araştırma, öğrenme hevesi taşıyordu. Yasa infaz biriminden Lord Zhang’ın Altı Kılıç Hanı’ndan bahsetmesi, orta yaşlı bilginin de ilgisi çekmişti.

Sonuçta, Altı Kılıç İttifakı’nı son yıllarda o kadar ağır ezmişlerdi ki, ittifak dağılma noktasına kadar gelmişti. Altı Kılıç İttifakı’nı oluşturan altı oluşumdan bazıları Savaş İttifakı’na katılmayı düşünüyordu.

Orta yaşlı bilgin, sorun çıkaran kişinin Altı Kılıç İttifakı’ndan olup olmadığını görmek istiyordu. Sorun çıkaran kişinin bunu kasten yapıp yapmadığını bilmek istiyordu, zira Altı Kılıç İttifakı’nın dağılmasından memnun değildi.

Ama orta yaşlı bilginin gördüğü şey, onu şaşırttı.

Bu nasıl olabilirdi?

…

O anda, Altı Kılıç Hanı’nda, Yi Yun odasına geri döndü ve Ah Niu, Ah Yu ve kuzenlerinin koridorda beklediklerini gördü.

Ah Yu’nun kuzeni yere diz çöktü.

“Kahraman Jiang, bu aşağılık kör ve cahildi. Lütfen bu küçüğün daha önce size karşı yaptığı eylemleri affedin!”

Bu genç, güçlüden korkan ama zayıflara zorbalık eden utanmaz biriydi.

Daha önce, Yi Yun’un yasa infaz timi tarafından götürüleceğini düşünmüştü. Ama şimdi, Yi Yun’un güç gösterisi onu şaşkına çevirmişti. Anlayışını fazlasıyla aşmıştı. Daha önce içinde bulunduğu saldırgan tutumdan dolayı Yi Yun’un ona karşı kızgın olacağını düşündüğünden çabucak yere çöküp yalvardı.

Yi Yun bu gençle canını sıkmayıp doğrudan Ah Niu ile konuştu. “Bir süre sonra, bazı insanlar gelecektir. Odaya saklanın ve dışarı çıkmayın. Bu sefer gelen kişinin dengi olamayabilirim. Bu mesele kapandığında, hapları almanız için sizi Hazine Evi’ne götüreceğim!”

“Satın alacağın haplar bedeninin bir kısmını güçlendirecektir. Çok fazla kullanmak işe yaramaz. Ama öyle olsa bile, yeteneğinin büyük oluşumların elitlerinin seviyesine yükselmesini sağlayacaktır. Ondan sonra, Tian Yuan Dünyası’ndaki güçlü oluşumlardan birine katılmak senin için sorun olmayacaktır!”

Kişinin bedenini geliştiren haplar, kişinin fiziği ne kadar zayıfsa o kadar fazla etki gösterirdi. Standart seviyeye ulaşıldığında ise etkileri de etkinlilikleri de azalırdı.

O, sadece tahıl ve sebze yiyerek yanlış beslenmiş bir çocuk gibiydi. Ara sıra et yemek, bedenin güçlenip büyümesini ve daha sağlıklı olmasını sağlardı.

Ama o, çok iyi beslenmiş, her gün lezzetli yiyecekler yemiş bir çocuk olsaydı, bu şişmanlatmaktan başka bir işe yaramazdı. Uzamasının ya da kaslı olmasının hiçbir yolu olmazdı.

“Teşekkürler Büyük Kardeş Jiang.”

Ah Niu da diz çöktü. Gözlerinde kalbinden gelen bir minnettarlık vardı. Yi Yun’un seviyesinde birine yardım edebilmesinin hiçbir yolunun olmadığının farkındaydı. Ama Yi Yun ondan bir şey isterse, bir parça gönülsüzlük dahi göstermeden yerine getirecekti!

“Bana teşekkür etmene gerek yok. Sadece yetişimin için sıkı çalış.”

Yi Yun bu sözleri söylerken aniden…

Oh?

O esnada, birisinin onu algısıyla taradığını hissetti. Tüm bedenini delip geçmiş gibi vücudunun derinlerine nüfuz etmişti.

Kim?

Yi Yun’un eli hemen boyutlar arası yüzüğüne uzandı.

Birisinin onu araştırması şaşırtıcı değildi. Savaş İttifakı’nın yönettiği Göksel Savaş Şehri’nde gösterişli bir şekilde yasa infaz takımını mağlup etmişti, Göksel Savaş Şehri’nin önemli figürlerinin dikkatini çekmesi hiç şaşırtıcı değildi.

Ama Göksel Savaş Şehri’nde bu kadar olağanüstü birinin olacağını hiç beklememişti.

“İlginç…” Yi Yun’un kulağına belirsiz bir fısıltı geldi.

Bir sonraki an, bu algı tarafından çekildi.

Yi Yun, Hazine Evi’ne doğru bakarken biraz endişelendi. Uzay katmanları ayrılmış gibi, doğrudan orta yaşlı bilginin gözlerine bakıyordu.

“Hur, aslında genç bir adam. Bunu hiç beklemezdim!”

Orta yaşlı adamın ilgisi uyandı. Daha önce, yanındaki Kıdemliler her türlü hazineyi ona tanıtırken hiç böyle keskin bir tepki ortaya koymamıştı.

Ama, Yi Yun’u gördüğünde heyecanlanmıştı.

Li Ateşi Tarikatı’yla sorun yaşayan ve yasa infaz birliğini benzeten kişinin Yuan Açılış Âlemi savaşçısı olacağını düşünmüştü ki, bu hiç şaşırtıcı olmazdı.

Ama algısıyla onu taradığında, hem savaştan kalan enerji dalgalarından hem de Altı Kılıç Hanı’nın diğer müşterileriyle karşılaştırılmasından ve ayrıca, Ah Niu ve kuzeniyle olan muhabbetinden, aranan zanlının Yi Yun olduğuna emin olmuştu.

Bu kadar genç bir adamın da böyle bir güce sahip olması, orta yaşlı bilgini oldukça şaşırtmıştı.

Ayrıca algısıyla onu taradığı an, Yi Yun onu hemen keşfetmişti. Sadece bu da değil, onun nerede olduğunu bile anlamıştı!

Bunlar, orta yaşlı bilgini daha da heyecanlandırmıştı.

“İlginç, gerçekten ilginç!”

Orta yaşlı bilginin üç kere ‘ilginç’ demesi, etrafındaki insanları hayrete düşürdü. Neyden söz ettiğini bilmiyorlardı.

“Bu kadar ilginç bir insanla kesinlikle tanışmalıyım!”