Bölüm 629: Kutsal Yaban Ses İletimi

avatar
6743 17

True Martial World - Bölüm 629: Kutsal Yaban Ses İletimi


 

Kutsal Yaban Ses İletimi

 

Jiang Xiaorou’nun önderliğinde “Gök Tilki”leri Ruh Mezarı’na girdiği anda Savaş İttifakı’nın yuvasında bir çift göz, karanlık büyük salonda açıldı. Siyah ağır bir cübbe giyen bir adam iblis şeytanının heykelinin önünde duruyordu.

 

Siyah cübbeli adamın görünüşü gölgeler tarafından gizlenmişti. Kaşlarının arasında, yanan ateşle aydınlanıyormuş gibi gözüken açık kırmızı bir yara vardı.

 

Bu kişi Savaş İttifakı’nın şu anki İttifak Lideri’ydi ve ayrıca şu anda Kanlı Ay’daki en güçlü Reenkarnasyoncuydu. Ve Kanlı Ay’ın yönetimi bu kişideydi.

 

Metruk Irkı harekete geçti…” Siyah cübbeli adam aniden konuştu.

 

Savaş İttifakı Ruh Mezarı’nın girişlerinin hepsini mühürlememişti, fakat birisi Ruh Mezarı’na girdiğinde içerideki düzenleri aktifleştirip hemen Savaş İttifakı’nı alarma geçiriyordu.

 

Siyah cübbeli adamın arkasında biri duruyordu. O kişi yapılı bir vücuda sahipti, kılıç gibi kaşları vardı ve gözleri yıldızlar gibi parlıyordu. O, Semavi Kan Birliği’nin dört genç efendisinin lideri, Zhulong’du.

 

Anladım.” Zhulong yavaşça cevap verdi.

 

Kanlı Ay’ın yönetim gücünü elinde tutan kişinin önünde olmasına rağmen Zhulong hiç saygı göstermiyordu. Kanlı Ay’da Zhulong’un pozisyonu da çok yüksekti.

 

Zhulong dört reenkarnasyon geçirmişti. Önceden Tian Yuan Dünyası’nın zirvesinde durmuş ve bir keresinde Savaş İttifakı’nı kontrol etmişti. Zamanında eşi benzeri görülmemiş biri olmuştu.

 

Zhulong yeni reenkarne olduğundan zayıf biriydi. Ateş yaralı adam kadar güçlü olmasıysa sadece an meselesiydi.

 

Büyük salonda dururken Zhulong genç gözüküyordu, fakat güçlü duruşu hiç bir yönden zayıf kalmıyordu.

 

Tıpkı cama doğru uçan sinekler gibiler.” Zhulong pek umursamıyordu. “Metruk Irkının son yıllarda bayağı hazırlık yaptığını duydum. Gençleri yetiştirmeye başlamışlar, ama benim fikrime göre o gençler Yin Hayaletleri için bir yemekten başka bir şey olmayacak. Sadece şu yeni Metruk Kraliçe biraz dikkatimi çekiyor.

 

Zhulong Jiang Xiaorou’dan bahsettiğinde gözlerinde dalga geçer bir parlaklık oluştu. Eğer yeni Metruk Kraliçe’sinden kan hapı yapabilirse, bunun yeni bir seviyeye ulaşmasında kesinlikle büyük katkısı olurdu.

 

Haklısın. On milyonlarca yıldır süren bu kan davasını bitirme zamanı geldi. Semavi Kan Birliği’nin yola çıkma zamanı da yaklaştı!” Alev yaralı adam yavaşça konuştu.

 

Zhulong arkasını döndü ve büyük salondan çıktı. Metruk Irkını umursamıyordu, geçen yıllar boyunca Metruk Irkı Ruh Mezarı’nın yerini öğrenmişse ne olmuştu ki?

 

Metruk Irkı yaratıkları kontrol etmekte ustaydı, fakat Ruh Mezarı’ndaki kemik yaşını kısıtlayan düzen sadece insanların değil metruk hayvanların üzerinde de çalışıyordu. Sadece genç metruk hayvanlar Ruh Mezarı’na girebilirdi ve bu metruk gençlerin dövüş gücüyse tehdit değildi.

 

Üstelik Kanlı Ay tüm gizli kozlarını kullanmıştı. Bu on milyonlarca yıllık bir mirastı. Metruk Irkının başarısızlığı kesinleşmişti!

 

...

 

Gecenin derinliklerinde, uçsuz bucaksız Kutsal Yaban’da.

 

Hiç kimsenin milyonlarca yıldır ayak basmadığı bir yer vardı. Son derece sessizdi, sanki ölümsüzlerin mekânıymış gibi bir cennetti.

 

Ancak etrafta yaşayan hiçbir şey yoktu. Tıpkı ölülerin âlemine benziyordu.

 

Ve bu ölülerin âleminde kristal kadar temiz bir su havuzu vardı. Beyaz elbise giymiş kar kadar beyaz tenli genç bir kız, suyun yüzeyinde bağdaş kurmuş oturuyordu.

 

Elbisesi suyun yüzeyine değiyordu fakat ıslanmamıştı.

 

Suyun yüzeyinde hafif bir rüzgâr esiyor ve kızın saçını havalandırıyordu. Kız tıpkı inzivaya çekilmiş bir peri gibi görünüyordu.

 

O kişi Lin Xintong’du.

 

Tanrı’ya Yükseliş Kulesi’nden ayrıldıktan sonra Lin Xintong ve Yi Yun’un yolları ikiye ayrılmıştı. Lin Xintong tek başına Kutsal Yaban’a gitmişti. Kutsal Yaban’ın derinliklerinde Semavi Dao’da aydınlanma yaşamak için kendini eğitiyordu.

 

O fark etmeden çoktan yarım yıl olmuştu.

 

Bu kadar uzun bir sürede Lin Xintong’un “Büyük İmparatoriçe’nin Bilgeliği” çoktan yüksek bir seviyeye ulaşmıştı. Hatta “Büyük İmparatoriçe’nin Bilgeliği”nde bahsedilen “Yeşim Öz Ruhani Enerji”sini bile öğrenmeyi başarmıştı.

 

“Büyük İmparatoriçe’nin Bilgeliği”nin Lin Xintong için harfi harfine uygun olduğu söylenmeliydi. Saf Yin bedeni ve doğal Yin Merdiyenleri ile Lin Xintong’un “Büyük İmparatoriçe’nin Bilgeliği” yetişimi Yi Yun’unkinden daha hızlıydı.

 

O sırada, yalnız ayın asılı olduğu cennetin altında, oturduğu yerden gümüş bir ışık çıktı ve saçıyla vücudunu sarmaladı.

 

Dikkatli bakınca gümüş ışığın gökyüzüne bağlı olduğu görülebiliyordu.

 

Bu ışık iplikleri bir araya gelerek Cennet’ten inen bir huzme oluşturuyorlardı, sanki yıldızlar nehir olmuş aşağı akıyordu.

 

Işık huzmesi cennet’e doğru uzanıyordu, sanki gökyüzündeki aya ve sayısız yıldıza ulaşacakmış gibi.

 

Bu bölge hiç güneş ışığı almıyordu ve sadece ayla yıldızlar sayesinde aydınlanıyordu.

 

Buradaki Yin Qi Ruh Mezarı’ndakinden az olabilirdi fakat son derece saftı.

 

Ruh Mezarı’nın Yin Qi’si şeytanlık barındırıyordu. Hayaletleri, zombi kralları ve Yin hayaletlerini besliyordu. İnsanların yaşam güçlerini emip zayıflamalarına veya ölmelerine neden oluyordu.

 

Bu mucizevi topraklardaki Yin Qi ise yumuşak ve kaynak suyu kadar soğuktu. Hayaletimsi varlıkları beslemiyordu, fakat Yin elementli hazineleri besleyerek saf Yin enerji kristalleri yaratıyordu.

 

Tabii, saf Yin yasaları öğrenen bir savaşçı değilsen Yin Qi’ye dayanmam mümkün değildi. Çok güçlü metruk hayvanlar bile bunu yapamazdı.

 

Lin Xintong doğuştan açık meridyenlerle doğmuştu ve bunun yüzünden yaralanmazdı. Burası onun yetişim yapması için mükemmel bir yerdi.

 

Ay ışığı ve yıldız ışığı buradaki aşırı Yin enerjileriydi. Lin Xintong buradaki enerjileri emerek yasaları kavrıyordu ve her geçen gün yetişimi artıyordu.

 

Kutsal Yaban çok büyüktü ve hayallerin ötesinde olan bir sürü yer vardı. Bu yerlerin çoğu daha insanlar tarafından keşfedilmemişti. Fakat Lin Xintong saf Yin yasaları ve aşırı Yin enerjisindeki hassas farkındalığı sayesinde böylesi kutsal bir yeri bulabilmişti.

 

Lin Xintong yetişim yaparken ve yer ve göğün Yin Qi’sini kullanırken küçük, etrafa ışık saçan saydam bir kuş Lin Xintong’a doğru uçtu.

 

Lin Xintong’un göz kapakları titredi ve gözlerini açtı. Ellerini kaldırdı ve kuş ince beyaz parmak uçlarına indi.

 

Küçük kuş yavaşça yok olurken Lin Xintong’un yüzünde hafif bir gülümseme oluştu.

 

"Yi Yun…"

 

Saydam kuş Yi Yun’un ses iletim cazibesiydi. Lin Xintong ve Yi Yun on milyonlarca kilometre ayrı düşmüş olsa da hala uzun mesafeler katedebilen özel ses iletim cazibeleri vardı.

 

Üstelik Yi Yun ve Lin Xintong’un ses iletim cazibesi kalite bakımından daha iyiydi. Yüz milyonlarca kilometre katedebiliyordu. Bu ses iletim cazibesi ayrıca mesajları saniyeler içinde aktarabiliyordu.

 

Bu, Antik Büyük İmparatoriçenin işlediği bir cazibeydi. Onun yetişim seviyesiyle işlediği sıradan bir şey bile sıra dışı oluyordu.

 

Sadece uzun mesafeler katetmiyordu, ayrıca akustik dalgalarının enerji akımı dakik olduğundan neredeyse engellenemezdi.

 

Kuzeye doğru, Ruh Mezarı?” Lin Xintong’un kirpikleri titreşti. Büyük İmparatoriçenin ses iletim cazibesi büyük miktarda bilgi geçirebiliyordu. Yi Yun Ruh Mezarı’nın yerini, ayrıca girişleri detaylı bir şekilde anlatmıştı.

 

Bu bilgilerin hepsi doğal olarak maskeli adamın anılarından gelmişti.

 

Lin Xintong kuzeye doğru baktı.

 

Kuzey…

 

Lin Xintong yavaşça zıpladı, ayakları suyun yüzeyine değdi ve havalandı. Su havuzunda kalan tek şey giderek genişleyen yuvarlak dalgacıklardı...









Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44253 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr