Bölüm 720: Gece Geç Saatlerde Sinsi Saldırı

Cang Yan, Jian Ge ve diğerleri ıssız dağlara hapsedildiklerinden beri gözlerden uzak bir hayat sürüyordu. Tüm bu yıllar neler olduğunu bilmiyorlardı. Metruk Irkı ise onları çoktan unutmuştu.

Daha sonra Metruk Irkı ordusuna alındıklarında sınırlı özgürlükleri olmuştu ve Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın ellerinde ölmek kaderleri olmuştu.

On yıldan uzun bir süre önce Tai Ah Kutsal Şehri'ne giren ve Bulut Çölü'nden olan Yi Yun sayesinde özgürlüklerini tekrar kazanmışlardı. Ayrıca Metruk Irkından eşi benzeri görülmemiş bir muamele görüyorlardı.

Bu, Cang Yan, Jian Ge ve diğerlerini sanki rüya görüyormuş gibi hissettirmişti.

Hepsi Lin Ailesinin bölgesine gönderilmişti.

Bu günlerde Lin Ailesi ıssız dağlarda olağanüstü bir konumun tadını çıkartıyordu. İnsan Irkının ittifakına katılmamışlardı, fakat İnsan Irkının çeşitli oluşumları günlük bir şekilde Lin Ailesini ziyaret ediyordu.

Lin Ailesi Lin Xintong'u yetiştirmişti, bir gün Eşsiz Büyük İmparatoriçe olacak olan Cennetin Gururlu Kızı... Ayrıca Yi Yun da vardı, Lin Xintong'dan aşağı kalmayan muhtemel bir damat... Şüphesiz ki Lin Ailesi birgün Tian Yuan Dünyası'nın bir numaralı oluşumu olacaktı. Hiçbir oluşum böylesi bir aşirete saldırma cesareti gösteremezdi.

“Majesteleri.”

Cang Yan ve diğerlerinin hakkında anlaştıktan sonra Yi Yun eski Metruk Kraliçe'ye baktı.

“Yi Yun, sana bu sefer gerçekten de teşekkür etmeliyim.” Eski Metruk Kraliçe sevgiyle Yi Yun'a baktı. Jiang Xiaorou'nun kardeşi cidden dikkat çekiciydi. Bugünkü toplantıda Yi Yun olmasaydı olayların nasıl gelişeceğini hiç kimse bilemezdi.

“Majesteleri, size vermem gereken bir düzen formasyonu var.”

Yi Yun konuşurken Tanrı Kısıtlayan Kilit Düzeninin düzen disklerini ve düzen bayraklarını çıkardı.

“Düzen formasyonu?”

Eski Metruk Kraliçe bunu duyduğunda çok sevindi. Demek Yi Yun'da da bir düzen formasyonu vardı, İnsan Irkını bu şekilde reddetmesine şaşmamalıydı.

Tanrı Kısıtlayan Kilit düzeninde 81 düzen bayrağı vardı. Hepsi merkezi düzen diskinin içine mühürlenmişti.

Bu düzen diski bir metrekare kadardı. Eski Metruk Kraliçe eline aldığında hiç de özel bir yanını görememişti.

Ancak Yi Yun'un bu düzen formasyonunu çıkartmasından sıra dışı olduğunu anlamıştı. Hatta Kozmik Sonsuz Düzen'in kat ve kat üstünde bile olabilirdi.

“Xintong, sen düzeni çalışmak için Metruk Irkı'yla kal. Kıdemli Çoban, siz benimle gelin.”

Yi Yun derin bir nefes aldı. Konuşurken önlem amaçlı etraftaki enerjiyi Mor Kristal ile izole etmişti. Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın ne zaman iyileşeceğini bilmiyordu, bu yüzden acele etmeliydi.

“Pekâlâ!”

Çoban sakin görünüyordu, öte yandansa Jiang Xiaorou ve Lin Xintong endişeliydi. Yi Yun'un sözlerinden bir şeyler planladığını anlamışlardı ve şu anda harekete geçmek üzereydi.

“Yun'er, Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'ya karşı şimdi mi harekete geçeceksin?” Jiang Xiaorou sordu.

“Evet, beklenmedik bir şey olmazsa bu gece olacak.”

“Acelen ne? Yalnız mı gidiyorsun?” Lin Xintong hafiften kaşlarını dikti. Yi Yun'a eşlik edeceğini düşünmüştü.

İkisi el ele verirse dövüş güçleri daha da fazla olurdu.

Yi Yun cevap verdi: “Xintong, senin görevin Tanrı Kısıtlayan Kilit Düzeni. Benim tek gitmem yeter. Böylece daha esnek davranabilirim. Hem er ya da geç bunu yapmak zorunda kalacaktık. Eğer Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı iyileşirse o zaman gitmemin bir anlamı kalmaz.”

“Xintong, sen Metruk Irkı uzmanlarını düzenle ve tüm gece Tanrı Kısıtlayan Kilit Düzenini çalış. Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın her an saldırısı için hazırlıklı ol. Savaş o kadar da uzakta olmayabilir.”

Birkaç sözle Yi Yun savaş talimatlarını hazırlamıştı.

Hiç kimse Yi Yun'un fikirlerini sorgulamadı. Bu noktada yapabilecekleri tek şey söz dinlemekti.

Her şey hallolunca Yi Yun, Çoban ile beraber yetişim odasına geçti. Hem az önceki konuşması hem de enerji damgasının aktarımıyla Yi Yun, Mor Kristal'in ortaya çıkma olasılığını tamamen ortadan kaldırmıştı.

Altı saat sonra Çoban yüzünde bezgin bir ifadeyle yetişim odasından çıktı. Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın ruhsal enerjisi bedenine aktarılmıştı.

Yi Yun ruhsal enerjiyi aktardığında Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın yerini belirlemek için silik ruhsal bağlantıyı kullanmıştı.

Yi Yun Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın uyuduğunu sanıyordu. Mor Kristal'in algısıyla baktığında, Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın ruhsal enerjisinin çoğunlukla zayıf bir durumda olduğunu görmüştü.

Yi Yun Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'ya olan sinsi saldırısında ne olacağını bilmiyordu. Ama istenen etkiyi elde edemese bile Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'yla o zirvesindeyken yüzleşmekten iyiydi.

Gece geç saatlerde Yi Yun göğe yükselip ıssız dağların uzağına doğru uçtu. Ardından, vücudundan minyatür bir pagoda çıktı.

Minyatür pagoda Yi Yun'un önünde dönüyordu. Ardından Yi Yun'un vücudu küçülerek minyatür pagodanın içine emildi.

Yi Yun kendini Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'ne saklamıştı ve Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'ni Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın saklanma noktasının bulunduğu yöne çevirdi.

Bunu yapması bir çeşit önlemdi. Yi Yun, Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın iyileşirken onu fark edip edemeyeceğini bilmiyordu. Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'nın koruyucu düzeniyle ve Mor Kristal'in enerji izolesiyle çift katmanlı bir önlem almıştı. Yi Yun da bu kadar şeyden sonra bir sorun çıkacağına inanmıyordu.

Minyatür bir pagoda geceleyin gökyüzünde uçuyordu.

Yi Yun ıssız dağlardan çıktıktan sonra on binlerce kilometre kadar uçtu ve bir çam ağacı ormanının üstünde durdu.

Gökyüzünün yükseklerinde düzen teknikleriyle gizlenmiş olduğundan Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'nin etrafındaki ışıklar hafiften bozuluyordu. Ay ışığının altında yok oluşuyla hiç kimse Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'nin varlığını tespit edemez oldu.

Yi Yun Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'ni geçirmek için algısını kullandı ve altındaki çam ağacı ormanına baktı.

Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın burada saklandığını belli belirsiz bir şekilde hissedebiliyordu, ama tam yerini doğrulamasının bir yolu yoktu.

Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı iyileşmekte olduğundan kendini gizlemek zorundaydı. Yoksa sayısız ilkel gerçek ruhun olduğu Kutsal Yaban'da ilkel gerçek ruhlardan birinin dikkatini çekerse, zarar görmese de iyileşme süreci etkilenebilirdi.

Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın güçleri akıl almazdı. Saklanmaya niyeti varsa sıradan hiç kimse onu bulamazdı. Ancak Yi Yun farklıydı. Onda Mor Kristal'in enerji görüşü vardı.

Enerji görüşünün karşısında saklanabilecek hiçbir şey yoktu!

Yi Yun'un yetişim seviyesi ve yasalarla ilgili anlayışının gelişmesiyle, enerji görüşü 50 kilometreden fazlasını kaplayabiliyordu. Eğer yeterince sabırlıysa, bu büyük çam ağacı ormanını taraması dört saatten fazla sürmezdi.

Ay ışığı su gibi akarken çam ormanı sessiz kalıyordu. Çam ormanının içinde akan berrak bir dağ deresi vardı. Gökyüzündeki kaynağıyla ve aşağı doğru kıvrımlarıyla dört bir yanı kaplıyordu. Tıpkı bir cennet gibi gözüküyordu.

Toplanan bir öldürme niyeti veya Yin enerjisi yoktu, sadece ormanda arada bir sesler çıkaran hafif bir meltem vardı. Hafif bir ay ışığı ormanda yavaşça akan gümüşümsü bir sise dönüşmüş gibiydi.

Sırf bu sahne bile burasının Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın saklanma yeri olduğuna inanmayı zorlaştırıyordu.

Ancak Yi Yun bölge bölge aradığından herhangi bir şüphe duymuyordu.

Çok geçmeden, çam ormanında garip bir yer buldu. Çam ormanının bu tarafında neredeyse hiç metruk hayvan yoktu. Akan berrak pınar suyu dışında bir mezarlık kadar sessizdi, insana ürpertici bir his veriyordu.