Bölüm 738: Yi Yun vs Şeytan Tanrı

Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın kargı ışını tarafından darbe aldıktan sonra altı katlı minyatür pagoda geri uçtu. Havada hızla döndü ve boyutu da hızla küçüldü.

Boom!

Kutsal pagoda yere çarptı ve Kutsal Yaban'ı bastırarak önlenemez bir ruhla dimdik durdu.

Bu pagoda?

Kalabalık aniden ortaya çıkan kutsal pagodaya şaşkınlıkla baktı. Birçoğu onun Büyük İmparatoriçe Gizemli Bölgesinden gelen Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi olduğunu ve sahibin de Yi Yun olduğunu biliyordu.

“Yi Yun!”

“Bu Yi Yun! Önceden Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'yla doğrudan yüzleşti, ama yine de hayatta kalmayı başarmış!”

Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın ıssız dağlara saldırması ve Yi Yun'un ona sinsi bir saldırı yaptığı bilgisiyle, insanlar Yi Yun'un öldürüldüğü şüphesine kapılmıştı.

Lakin şimdi Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi ortaya çıkmış ve Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın saldırısını engellemişti!

Kalabalık Lin Xintong'un kullandığı nilüfer çiçeği konseptini hatırlayınca, onun Yi Yun'un gelişini hissettiğini ve Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'nin ona doğru uçtuğunu anladığını fark etti. Bu nedenle Lin Xintong saldırı anında geri çekilmiş, hemen ardından da Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'nde saklanmıştı. Bu Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın saldırılarının yetersiz kalmasını sağlamıştı. Çift arasında büyük bir takım çalışması vardı.

Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'nin çizik bile almadığını ve Lin Xintong'un da içine saklandığını görünce Aile Lideri Lin rahat bir nefes aldı.

“Xintong Yi Yun'la beraber ‘Büyük İmparatoriçe'nin Bilgeliği'nde yetişim yapıyor, bu yüzden aralarında muhtemelen telapatik bir bağ var. Uzaktan çoktan birbirlerini tespit etmiş olmalılar. Bu nedenle, Xintong Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'ya böylesi bir saldırı yapabildi. Benim gibi bir kemik yığınına cidden büyük bir korku yaşattı.”

Aile Lideri Lin Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'ne bakarken Yi Yun'u daha da çok sevdi ve minnettar oldu.

Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı delirmek üzere olduğundan Yi Yun'un gelişi, ona rakip olamayacağı anlamına geldiğini bilmesine rağmen içi açıklanamaz hoş bir duyguyla dolmuştu.

“Nihayet geldin...” Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'ne baktı ve gülerek kükredi. “Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi Azure Yang Lordu'nundu. Cidden sırf orada saklanıyorsun diye bir şey yapamayacağımı mı sanıyorsun?”

Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'nin savunmaları şaşırtıcıydı, Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın gücüyle bile kafa kafaya bir çarpışma savuşturulabilirdi.

Ama...

Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'nin Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın saldırılarına dayanabilmesinin tüm nedeni düzenleriydi.

Mobil bir ölümsüz malikanesi olarak Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi son derece güçlü arıtılmış materyallerden yapılmıştı. Ancak enerji ve düzenlerin desteği olmadan ölü bir objeden farksızdı.

Ölü bir obje kesinlikle Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'yı savuşturamazdı.

Eğer Yi Yun bir karşı saldırı yapmazsa ve sürekli Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı tarafından saldırıya uğrarsa, o zaman zamanla Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'nin düzenlerinin enerjisi tükendirdi. Bu olduğunda, Yi Yun ve Lin Xintong Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın merhametine kalırdı!

“Hala Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'nin içinde kaplumbağa gibi saklanmayı mı planlıyorsun? Sorun yok, önce halkını öldüreceğim!”

Yi Yun gerçekten de gelmişti, bu da Jiang Xiaorou'nun onun için ne kadar önemli olduğunu gösteriyordu. Artık Yi Yun'un Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'nde saklanması ve Jiang Xiaorou'nun yanında olmasıyla Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'yla arasına hiçbir şey kalmamıştı.

Yi Yun'un Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'yı geçip Jiang Xiaorou'yu kurtarması imkansızdı.

“Çıkmadığına göre o zaman kanını içişimi izle. Gücümün birazını geri kazandığımda, o kabuğunu paramparça edeceğim.”

Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'ne bakarken alaycı bir şekilde gülümsedi, ardından Jiang Xiaorou'ya döndü.

Yi Yun'un burada oluşu Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın Jiang Xiaorou'yu öldürmek için olan açlığını daha da arttırıyordu. Jiang Xiaorou gibi güzel bir kadının korkunç bir ölüm yaşamasını istiyordu.

“Rou'er!” Eski Metruk Kraliçe önünde durdu.

Kalabalık, Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'nin onlara verdiği şoktan hemen uyandı.

Yi Yun böyle önemli bir zamanda ortaya çıksa da yine de savaşın durumunu değiştiremiyordu. Hala ölümcül bir tehlikenin ortasındaydılar!

Ve görünüşe göre Yi Yun bir nedenden dolayı Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'yı kızdırmıştı.

Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'ni rahat bıraktığını ve Jiang Xiaorou'ya doğru ilerlediğini görünce herkesin kalbi buz kesti. Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı sadece Jiang Xiaorou'yu değil, oradaki herkesi öldürmek istiyordu.

Dövüş sanatlarının peşinden gitmek için sıkıntılı bir yaşam sürmüşlerdi. Lakin şimdi kurbanlık koyun gibi bekliyorlardı. Karşı verecek bir yolları yoktu ve acınası bir haldeydiler.

Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı kargısını kaldırdı ve ucunda güçlü bir duruş toplandı. Jiang Xiaorou'ya yakınlaşmasıyla dünyadaki Yuan Qi hızla toplandı ve duruşunu sağlamlaştırdı.

Eğer şimdi vurursa Metruk Kraliçe ve Çoban'ın karşı koyacak bir yolu olmazdı. Başlarına gelecek tek şey küçük parçacıklara ayrılmak olurdu.

Ne yapacaklardı? Kalabalık önce Jiang Xiaorou'ya sonra Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'ne baktı.

Yi Yun'un yerinde onlar olsaydı seçim yapmalarının daha zor olacağını hissettiler.

O sırada, Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi altın bir parlaklık saçtı ve Altın Karga hayali görüntüsü belirdi. Yi Yun Altın Karga'nın sırtında, Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'nin tepesinde belirdi.

Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'ya elinde Saf Yang Kırık Kılıçla baktı. Paslı kılıcı doğrudan Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'ya doğrulttu!

“Yi Yun çıktı!”

İnsanlar nefeslerini tuttu. Bildikleri kadarıyla, Yi Yun'un gücü Lin Xintong'dan pek farklı değildi.

Lin Xintong neredeyse Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'ya rakip değildi, bu yüzden Yi Yun'un öne çıkıp Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'yı yenmesi imkansızdı.

Bırak zaferi, Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın kargısının tek saldırısına dayanmak bile çok zordu!

“Yun-er!”

Yi Yun'un Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'nden çıktığını görünce Jiang Xiaorou gerildi.

Yi Yun Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'nde daha güvendeydi, fakat dışarı çıktığı anda çok büyük bir tehlikeye kapılırdı.

Yi Yun'un ortaya çıktığını görünce Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı acımasızca sırıttı. Jiang Xiaorou'yu bırakıp Yi Yun'a yaklaştı.

“Ne aptallık ama. Sırf bir kadın için...” Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı dalga geçti.

Siyah kargıyı kaldırınca kargının ucunda muazzam bir miktarda enerji çıktı. Yi Yun'un etrafındaki uzay aniden sıkıştı. Sanki bir kafes onu tuzağa düşürmüş gibiydi.

“Mühürle!”

Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı derin bir şekilde inledi. Yi Yun'la arasında siyah bir ışık ekranı oluştu ve ikisini içine aldı.

“Mühürlü bir bölge!” Birisi bağırdı.

Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı enerjisinin bir kısmını mühürlü bir bölge kurmak için kullanmıştı. Bu mühürlü bölge geçici olarak uzayı mühürleyip Yi Yun'un kaçmasını önleyebiliyordu ve Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi mühürlü bölgenin dışındaydı!

Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı bunu Yi Yun saldırıp Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'ne geri kaçmasın diye yapmıştı.

Yaptığı bu şey herkesi kalbini daha da sıkıştırmıştı. Yi Yun'un Tanrı'ya Dönüşüm Kulesi'ne kaçamaması mühürlü bölgede sıkıştığı anlamına geliyordu. Görünüşe göre Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın saldırılarına dayanmak zorundaydı!

Şu ana kadar hiç kimse Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın saldrısına kafa kafaya karşılık verememişti!

Yi Yun ışık perdesine bakmadan mühürlü bölgenin gücünü Mor Kristal'in enerji görüşüyle kolayca görebiliyordu. Saldırıp ışık perdesini delebilirdi, fakat Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı bunu yapmasına şans tanımazdı.

Yi Yun, Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'ya bakarken aniden alaycı bir şekilde gülümsedi: “Vücudun kanıyor!”

Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı canlılığına büyük bir darbe almıştı. Ona enerji veren büyük miktarda ruh yemiş olsa da, yine de sayıları sınırlıydı.

Dört Tanrı Kısıtlayan Kiliti kopardıktan sonra bayağı bir enerji tüketmişti.

Yi Yun etkisinin çoğunu kaybetmiş Tanrı Kısıtlayan Kilit zincirlerini hala Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı'nın etrafında görebiliyordu. Eğer Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı gücünün zirvesinde olsaydı tüm Tanrı Kısıtlayan Kilit zincirlerini koparabilirdi. Neden bunları etrafında dolaşmış bir şekilde bırakacaktı ki?

Siyah Zırhlı Şeytan Tanrı çok güçlü ve yenilmez görünmesine rağmen Yi Yun, şu anda en zayıf anında olduğunu söyleyebilirdi. Bu ayrıca onu yenmesi için bir fırsattı.

“Geldiğime göre saklanacak da değilim. Aksine, buraya seni kılıcımın altına koymaya geldim!”

Yi Yun'un sesi ıssız dağlar boyunca yankılandı. Ayaklarının altındaki Altın Karga, Yer ve Gök boyunca yankılanan bir şekilde çığlık attı!