Bölüm 853: Ran Yu Cidden Çok Aceleciydi

Yi Yun'un sözlerini duyunca Ran Yu'nun ağzının kenarları seğirdi. Yüzü solmuştu ve o kadar sinirlenmişti ki bağırsakları bükülmüştü. Hırçın yılanı Ranyi Balığı'nın karnından çıkarırken, hâlâ organlarını ısırdığından nasıl bir durum gerçekleşirdi?

Yi Yun konuşurken Ran Yu'nun tüm vücudu titriyordu, "Kıdemli Erkek Kardeş Ran Yu, dışarı çekmezsem kan bağını yemeye devam edecek, değil mi?"

O anda, bunu duyunca bırak Ran Yu'yu, Luo klanı öğrencileri bile onun acısını hissetti. Birçoğu Yi Yun'a sırtlarındaki açıklanamaz bir ürpertiyle baktı.

Bu Yi Yun hafife alınacak biri değil.

Aslında, insanlar genel olarak zayıf olduğundan On Bin Fey Semavi Cennet'teki Fey ırkının çoğu üyesine zayıf ve kolayca zorbalık edilebilecekmiş gibi bir izlenim veriyordu. Ancak, bir de şimdi Yi Yun'a bak! Fey ırkı bile onun kadar zalim değildi.

Ran Yu Xushui Ran klanının ana soyundan biriydi. Yi Yun'u kışkırttıktan sonra böyle acınası bir hale düşmüştü, bu yüzden bunu yapan onlardan biri olsaydı sonuçlarının daha ne kadar acınası olabileceğini bilmiyorlardı.

Bunu düşününce Luo klanı öğrencileri, özellikle de Lie Ya soğuk terler dökmüştü. Ran Yu'nun sonunu gördükten sonra korku kalbinin derinliklerine saplanmıştı. Ran Yu dışında Yi Yun'u en çok kışkırtan oydu. Şimdi sırf bunu hatırlamak bile diken üstünde oturuyormuş gibi hissetmesine neden oluyordu. Yi Yun bundan sonra ondan da intikam alır mıydı?

Yi Yun daha tamamen olgunlaşmadan bu kadar acımasızdı. Gelecekte büyüdüğünde daha da kötü olmaz mıydı? Onunla uğraşmak bir oyuncakla oynamak kadar basit mi olurdu?

Lie Ya şu anda Luo Fengling'e yüz Dünya Taşı kaybetmesinin dahi çok iyi bir şey olduğunu hissediyordu. Ran Yu'ya kıyasla o daha mutluydu. Lie Ya Azure Dalga Dağı eğitimini bitirdikten sonra Luo Fengling'e borcunu vermek amacıyla her şeyini satmak konusunda karara varmıştı. Sadece Luo Fengling'e taşları şahsen vermekle kalmayacak, ayrıca ona güzel sözler edip Dünya Taşlarını aldıktan sonra Yi Yun'a birkaç iyi kelime etmesini umut edecekti. Bir bakıma o sadece barışı satın alıyordu.

Luo klanı öğrencileri farklı düşüncelerdeyken, Yi Yun çoktan çekiş yasalarını Ranyi Balığı'nın karnını çekmek için kullanmıştı!

"Puah!"

Kanla kaplanmış Aracı Ruh Kan Yılanı Ranyi Balığı'nın bağırsaklarını ısırıyordu fakat çekiş yasaları tarafından zorla çekilmişti!

Ranyi Balığı'nın görüntüsü şiddetlice sarsıldı, vücudu çökmenin eşiğindeydi.

Ve Ranyi Balığı'nın efendisi olarak, Ran Yu vücudu sarsılınca bir ağız dolusu kan kusup bayıldı!

O anda, Cang Mang harekete geçti. Gizlice altıncı seviyedeki siyah hayalet gölgeleri izole ediyor olmasa, Ran Yu'nun vücudu o gölgeler tarafından tamamen yenirdi. Bu kesinlikle ölümcül olurdu.

Sekiz siyah hayalet gölgenin ağzı kanla doluydu, Aracı Ruh Kan Yılanı ise hâlâ çılgınca mücadele ediyordu. Ancak, hiçbiri Cennet Yiyen Ejder'in çekiş yasalarından kurtulamıyordu.

Sonunda, enerjileri tükendi ve Cennet Yiyen Ejder tarafından yakalandılar. Yaşam gücü girdabında mühürlenmişlerdi!

Bu büyük bir başarıydı!

Yi Yun ellerini çırptı ve yavaşça altıncı seviyeye geri uçtu.

Yi Yun'un altıncı seviyeye ayak bastığını gören sözde görkemli ve ihtişamlı Luo Tian içgüdüsel olarak iki adım geri attı. Zombi gibi olan Gu Luo bile Yi Yun'a biraz ihtiyatlı bir şekilde bakıyordu.

Normalde onlar Azure Dalga Dağı eğitiminin, herkesin korktuğu uğursuz yıldızlarıydı. Lakin şimdi, sonunda daha korkunç birileri olduğunu fark etmişlerdi. Zararsız görünen Yi Yun aslında bu kadar acımasızdı.

Luo Tian, Ran Yu'nun adımlarını takip edip adı Yi Yun olan mayına basmadığı için şanslı hissediyordu. Yoksa, şimdi Ran Yu'nun yanında olma ihtimali büyüktü.

O anda Yi Yun konuştu, "Millet, bu sefer Kıdemli Erkek Kardeşin yaraları bir kazaydı. Hepiniz tüm süreci gördünüz, değil mi? İlk hareketi yapan Kıdemli Erkek Kardeş Ran Yu'ydu. Bana karşı kötü düşünceleri vardı fakat başarısızlıkla sonuçlandı. Cennet Yiyen Ejder Aracı Ruh Kan Yılanı'nı yakalamak üzereydi fakat Kıdemli Erkek Kardeş Ran Yu hareketini yaptığı anda Cennet Yiyen Ejder'i geri çağırmaktan başka şansım kalmamıştı..."

"Lakin Cennet Yiyen Ejder bir kez çağrıldığında, Aracı Ruh Kan Yılanı kaçacaktı. En kısa sürede cennet yiyen tekniğini kulanmaktan başka şansım yoktu ve sonuç olarak kazara Kıdemli Erkek Kardeş Ran Yu'nun Ranyi Balığı kan bağını tuzağa düşürdüm. Ardından, Kıdemli Erkek Kardeş Ran Yu bana durmamı söyledi fakat bu koşullar altında nasıl durabilirdim? Benim yerimde siz olsaydınız sizde durmazdınız, değil mi... ?"

"Sonuca gelecek olursak... Bunu hiç beklememiştim." Yi Yun bunu söylerken başını iki yana sallamaya başladı. Yarı ölü Ran Yu'ya sanki pişmanmış gibi bakıp konuşmaya devam etti, "İşlerin bu raddeye gelmesi görmek istemediğim bir şeydi. Ama başka seçeneğim yoktu. Hep Kıdemli Erkek Kardeş Ran Yu kendi başına savaş alanına geldi diye oldu. Cennet Yiyen Ejder ve Aracı Ruh Kan Yılanı arasındaki mücadele büyük tehlikelerle doluydu, yani Kıdemli Erkek Kardeş Ran Yu çok aceleciydi."

"Aslında, Ranyi Balığı kan bağı tehlikede olduğu anda onu hemen kurtarmayı denedim, ne yazık ki trajedi çoktan başlamıştı. Bu yüzden kurtarış bu duruma vardı."

Yi Yun tüm bunları söylediğinde Luo klanı öğrencilerinin ağızlarının kenarları kıvrılmıştı.

Bu Yi Yun çok kötüydü!

"Cennet yiyen tekniğini kullanmaktan başka şansı yoktu.", "Kazara Ranyi Balığı kan bağını tuzağa düşürmüş", "sonuca gelecek olursak... bunu hiç beklememiştim", "trajedi çoktan başlamıştı", "hemen kurtarmayı denedim." ...

Yi Yun hareketlerinde acımasız olmakla kalmamış, ayrıca utanmazlığı belli bir aleme kadar çıkmıştı. Yoksa, bu saçmalık dolu sözleri böyle 'aptalca bir şekilde' söyleyemezdi.

Neyse ki, Ran Yu baygındı yoksa şimdi bunları duyunca sinirinden ölürdü!

Lakin çok kısa bir süre sonra Ran Yu bilincini geri kazanmış ve Yi Yun'un ne söylediğini öğrenmişti. Eskilerin dediği gibi, sinirden gebersen bile sorumlusu sen değilsin.

"Millet, Kıdemli Erkek Kardeş Ran Yu'ya olan her şey gerçekleşmesini istemediğim şeylerdi. Umarım hepiniz tanığım olursunuz ve ben de size minnettar olurum."

Yi Yun dördüncü ve beşinci seviyedeki öğrencilere ellerini birleştirmiş bir şekilde baktı. Bunu duyunca herkes gözlerini devirdi.

"Kıdemli Erkek Kardeş Lie Ya, sen ne dersin?" Her şeyin bittiğini düşünürken aniden Yi Yun'un aniden sorusuna duyunca şaşırmıştı.

Yi Yun ona doğru sırıtıyordu, sanki kafasını ölene kadar duvara vurmalıymış gibi hissetmişti. Neden bana bakıyorsun? Etrafımda bu kadar kişi varken ben bir hiçim!

Yi Yun ona bakarken Lie Ya başka ne diyebilirdi ki? Bu kadar acımasız olan Yi Yun'u kışkırtmaya cesaret edemiyordu. Gelecekte düşmediği sürece büyük ihtimalle Luo klanında görkemli biri olacaktı. Onu kışkırtmaya cüret edemiyordu.

Xushui Ran klanı ise, Lie Ya onları kışkırtmaktan daha da çok korkuyordu. Onlar büyük bir klandı, bu yüzden Yi Yun için tanıklık etmek ölümüne susamışsın demekti.

"Bu... *Öhöm* Kıdemli Erkek Kardeş Ran Yu biraz aceleciydi..."

Lie Ya uzun bir süre düşündükten sonra bu sulu sözleri söyledi. Ran Yu'nun aceleci olduğunu söylemekte bir yanlış yoktu. Eğer aceleci olmasaydı, Yi Yun tarafından yakalanıp yarı ölü hale gelene kadar işkence görmezdi.

Durumu görünce havada uçan Cang Mang'ın yüzünde bir gülümseme oluştu. Sesini Yi Yun'un kulaklarına iletti. "Oyunculuğun bitti mi?"

"Uh..." Yi Yun bir anlığına şaşırdı. Cang Mang'ın Ran Yu'yu pek umursamadığını düşünmüştü ve Cang Mang Xushui Ran klanından korkuyor gibi görünmüyordu.

"Fena değil, sana daha yeni sonuçları anlattım fakat sen siyah hayaletleri ve Aracı Ruh Kan Yılanı'nı uzağa çekerken Ranyi Balığı'nı böylesi kötü bir duruma sokmayı unutmadın. Xushui Ran klanının intikamından cidden korkmuyorsun."

Cang Mang'ın sözlerini duyunca Yi Yun utangaç bir şekilde gülümsedi. "Lord Cang Mang şaka yapıyor olmalısın. Bu genç önceden Ranyi Balığı'nı bilerek Aracı Ruh Kan Yılanı ve siyah gölgelerine beslediğini kabul ediyor. Lakin bu genç ardından hemen balığı kurtardı ve şu anki durum bu gencin onu kurtarabilme sınırı."

"Yeter, bilerek mi bilmeyerek mi bunları konuşmaya gerek yok fakat sana vermem gereken bir uyarı var. Xushui Ran klanına tamamen saldırdın. Ran Yu ailelerindeki en değerli genç olmasa da, bunu yaparak yine de Xushui Ran klanının yüzüne tokatı attın. Büyük aşiretler en çok itibarlarına değer verir. Durumu telafi etme şansı vermezsen peşini bırakmazlar."

"Sana nasıl davranırlarsa davransınlar, önemli olan güçtür. Eğer gücün varsa, kolayca sana karşı bir şey yapmazlar. Yetişim seviyeni geliştirmen iyi olur. Şu anki gücün çok zayıf."

Cang Mang'ın bunları söylemesinin nedeni Yi Yun hakkında büyük düşünceleri olmasıydı. Yi Yun hemen dedi ki, "Bu genç anlıyor. Lord Cang Mang'a tavsiyesi için teşekkür ederim."