Bölüm 877: Çok Sinir Bozucu

avatar
4314 15

True Martial World - Bölüm 877: Çok Sinir Bozucu


 

Bölüm 877: Çok Sinir Bozucu

 

Luo Huo'er'in 'beni hayal kırıklığına uğratma" sözünde derin bir anlam olduğunu biliyordu. Aslında bu bahis, Luo Huo'er'in afacan zihniyetinin sonucuydu. O özünde, dünyanın kaosa gömüldüğünü görmek için can atan genç bir veletti.

 

"Huo'er, yine yaramazlık peşindesin." O anda, İmparatoriçe Xuan'ın Yuan Qi Ses İletimi bir daha çınlandı. "Bahse girdiğiniz anda, Kızıl Sema'nın ne çeşit düşünceleri olur biliyor musun? Yi Yun, onun gözünde bir toz olacak ve o acıdan kurtulmak isteyecek."

 

İmparatoriçe Xuan'ın sözlerini duymasına rağmen Luo Huo'er, mutsuz bir şekilde dedi ki: "Yi Yun, Kızıl Sema'nın gözünde çoktan bir toz. Birazcık büyük yapması hiçbir şeyi değiştirmeyecek. Ayrıca ben de Kızıl Sema'nın gözünde bir tozum."

 

İmparatoriçe Xuan, Luo Huo'er'in karşı çıkışını duyduktan sonra daha fazla üstelemedi. Sadece başını iki yana sallamıştı. Çünkü Yi Yun, cidden Kızıl Sema'nın gözünde bir tozdu.

 

"Ekselanları, beni yere mi düşürmeye çalışıyorsunuz?" Bai Yueqing'in gülümsemesi hafiften duraksadı. Bai Yueqing, Beyaz Tilki klanının Luo klanına kaybedeceğine inanmasa da Luo Huo'er'in sözleri kulaklarına oldukça sert gelmişti.

 

"Yi Yun'un Prenses Beyaz Tilki'ye yolculuğunda eşlik etmesi?" Bai Yueqing, Yi Yun'a iğrenmiş bir bakış attı. "Bunun için nitelikli değil. Bu Prens, bu bahiste yok."

 

Bai Yueqing, kraliyet tavrının zaten saygıdeğer olduğuna inanıyordu fakat o anda artık daha fazla katlanamıyordu. Luo Huo'er'in sürekli onunla dalga geçtiğini hissediyordu. Bu nedenle bu sözleri söylemişti. Artık Yi Yun'a karşı olan tiksintisini gizlemiyordu.

 

Yi Yun, bunu duyunca Bai Yueqing'e baktı. Bai Yueqing'in gözlerinde sadece vahşi hayvanlarda gözüken bir özellik gördü; öldürme dürtüsü.

 

Aslında beyaz tilkinin tiksintisini ve düşmanlığını baştan beri hissetmişti.

 

Yi Yun da uğraşılacak biri değildi. Saldırıların odağı olunca dedi ki: "İkiniz, Prenses Beyaz Tilki'ye eşlik etmemi istiyorsunuz fakat benim düşüncemi sormadınız. Baştan söyleyeyim, Prenses Beyaz Tilki'yle gezmek gibi bir niyetim yok. Elde etmek için can atacağımı düşündüğünüz fırsatın benim için hiç değeri yok."

 

Yi Yun'un son sözleri, Bai Yueqing'e yöneltilmişti.

 

Bai Yueqing bunu duyunca afalladı. Sadece Bai Yueqing afallamamış, Luo Huo'er bile bir anlığına afalladıktan sonra yaramaz bir gülümseme sergilemişti.

 

"Aferin, Küçük Yun!" Luo Huo'er, ses iletimiyle konuştu. Yi Yun'un söylediği onu bayağı tatmin etmişti.

 

"Ne dedin sen?" Bai Yueqing'in yüzü asıldı. Yi Yun'a bakarken gözleri öldürme niyetiyle parlamaya başladı.

 

Bai Yueqing'in tepkisini görünce, Yi Yun gülümsedi ve dedi ki: "Gerçekten ilginç. Prenses Mor Ruh, Prenses Beyaz Tilki'ye yolculuğunda eşlik etmemi istiyor ve sen bana niteliksiz ve buna değmez olduğumu söylüyorsun. Prenses Beyaz Tilki'yle yolculuk etmek istemediğimi kendim söyledim ama karşılığında mutsuz olmakla kalmayıp, bir de öfkelendin. Yoksa sana göre Prenses Beyaz Tilki'ye yolculuğunda eşlik etmek için dizlerimin üstüne çökmeli ve senin de beni tekmeleyip, aslan etini yemek isteyen bir kedi olduğum için küfretmeni mi beklemeliyim? Ancak bu olduğunda mı mutlu olursun?"

 

Yi Yun'un söylediği, tam üstüne basmıştı. Gerçekten de, Bai Yueqing'in bilinçaltında, sadece Beyaz Tilki kraliyet ailesinin diğerlerini reddetmesi uygundu.

 

Bai Yueqing, soğukça Yi Yun'a baktı. Eğer burası Fenghua Sarayı'nın dışında olsaydı; Yi Yun'u öldürürdü.

 

"Ekselansları'nın Beyaz Tilki klanında kalmak isteyip istememe özgürlüğü vardır. Bir bahsi kullanıp, onu Beyaz Tilki klanında kalmaya zorlamak umutsuz bir vakadır."

 

Bu tokat gibi olan sözleri hiç korkmadan söylemişti. Luo Huo'er ve hatta İmparatoriçe Xuan bile Yi Yun'un şerefine kadeh kaldırmak istemişti.

 

İmparator Luo tarafından kızına karşı çevirdiği işte gafil avlanmıştı ve onun evliliği kabul etmesiyle nasıl olur da sinirlenmezdi? Bai Yueqing'e nereden bakarsa baksın gözüne hoş gelmiyordu. Lakin Yi Yun'un şimdi bu sözleri ortaya atmasıyla İmparatoriçe Xuan mutlu olmuştu.

 

Tabii bunları kendi söyleyemezdi. İmparatoriçe Xuan, sinirli bir bakışla dedi ki: "Yi Yun, nasıl böyle sözler edersin? Prens Yueqing, Luo klanının bir misafiri."

 

Yi Yun'u azarlıyormuş gibi görünse de sesinde en ufak bir uyarı var mıydı?

 

Bai Yueqing çileden çıkmıştı. Bu kadar kişinin gelmesiyle bir prens olarak prestiji parçalanmıştı. Bahsi ise artık umursayacak değildi.

 

Ancak Luo Huo'er'in aniden bunu demesini beklememişti: "Bahsini kabul edebilirim. Eğer Luo klanı kaybederse Beyaz Tilki klanında bir yıllık yolculuk için kalacağım fakat Luo klanı yenerse..."

 

Luo Huo'er bunu söyleyince durdu: "Gelecekte ikimiz arasında hiçbir iletişim olmamasını diliyorum."

 

Bu bahis...

 

Yi Yun Luo Huo'er'e garip bir bakış attı. Bahisin daha derin etkileri vardı. Ne de olsa Beyaz Tilki klanı, Luo klanına herhangi bir evlilik ittifakı teklif etmemişti. Beyaz Tilki klanı cidden kaybederse bahisin ortada olmasıyla Beyaz Tilki klanının utanmazca bir evlilik ittifakı önermesi olası değildi.

 

"Pekala!" Bai Yueqing, bu sözleri ortaya attı. "O zaman Bu Prens izninizle gidiyor. Prenses Mor Ruh gelecek günlerde, Beyaz Tilki klanına olan yolculuğuna hazırlansa iyi eder!"

 

Bai Yueqing bu sözleri söyledikten sonra bir an bile kalmadı. Hizmetkarlarını alıp Fenghua Sarayı'ndan ayrıldı.

 

Bai Yueqing'in gittiğini görünce, Yi Yun dudaklarını büzdü ve Luo Huo'er'e sesini iletti. "Neden bu kadar eminsin?"

 

"Emin değilim. Bai Yueqing aptal değil. Bu bahsi ortaya sürmesi, doğal olarak arkasında bir şeyler olduğunu belli ediyor. Yani... tüm bunlar sana bağlı, Küçük Yun." Luo Huo'er öylesine konuştu ve Yi Yun'un dilini düğümledi.

 

Luo Huo'er gerçekten çok cesurdu.

 

"Eğer Metruk Gök tekniği olsaydı, biraz kendime güvenim olurdu. Lakin dövüş sanatlarında, hem temel hem de fizik bakımından üst seviye dahilerden çok kötüyüm."

 

Yi Yun, kendisini biliyordu. Luo klanı kraliyet başkentindeki dahiler, Ateş Bulutu Eyaleti'ndekilerden tamamen farklı bir seviyedeydi.

 

Ne de olsa Yi Yun, On Bin Fey Semavi Cennet'e daha yeni gelmişti. Potansiyeli daha gelişmemişti. Temel bakımından dezavantajlıydı.

 

"Acelesi yok. Bir seferde bir adım atabiliriz. Luo İlahi Salonu sınavları uzun bir süre devam ediyor." O anda İmparatoriçe Xuan konuştu. Hafiften iç çekip dedi ki: "Ne olursa olsun, İmparatoriçe Luo iyi bir hamle yaptı. Huo'er, Bai Yueqing'le olan evlilik ittifakından kurtulsa bile Prens Kızıl Sema, Prenses Beyaz Tilki'yle olan evlilik ittifakını gerçekleştirirse Heyula Fey Tarikatı'nın tehdidi altında Majesteleri yine de Prens Kızıl Sema'yı varis olarak değerlendirir. Ayrıca Huo'er tahta çıkarsa Beyaz Tilki klanının yeni imparatoruyla olan ilişkisi de pek samimi olmayabilir."

 

İmparatoriçe Xuan endişeyle doluydu. Sırf bu hareket Kızıl Sema'nın tahta bir adım daha atmasını sağlamıştı.

 

"Belki Kızıl Sema'nın evlilik ittifakı da başarısız olacak?"

 

Luo Huo'er'in ağzının kenarları kıvrılınca parlak köpek dişleri belirdi. Taht ilgisini çekmese de kaybetmek istemiyordu, özellikle de İmparatoriçe Luo'nun entrikasına karşı.

 

Ona karşı kazanmak ve o yaşlı cadıyı ağlatmak istiyordu!

 

...

 

Luo Huo'er'in ve Bai Yueqing'in bahsinin haberleri hızlıca yayıldı.

 

Halkın onayını görmesini gerektiğinden bahis kesinlikle gizlenmeyecekti.

 

Aslında bahisin duyurulması, Luo Huo'er'in hizmetçilerine emanet edilmişti. Onun dünyayı kaosla kaplama tutkusuyla Fenghua Sarayı'nın hizmetçileri ne biliyorlarsa anlatmıştı. Hatta Luo Huo'er'in ilk bahsinde teklif ettiği şey de buna dahildi; 'Yi Yun'un Prenses Beyaz Tilki'ye yolculuğunda eşlik etmesine izin vermek', ayrıca Yi Yun'un ardından gelen reddi.

 

Bununla beraber haberler, kraliyet başkentine hızla yayıldı!

 

Haberleri duyan herkes şaşkına dönmüştü.

 

Onları şaşırtan Luo Huo'er ve Bai Yueqing'in bahsi kabul etmesi değil; Yi Yun'un dedikleriydi.

 

Prenses Beyaz Tilki'nin konumu, yoğurdun kaymağından bile daha tatlıydı. Beyaz Tilki klanındaki konumu, neredeyse Luo Huo'er'le aynıydı!

 

Lakin Luo Huo'er tarafından alay edilmiş ve ardından Yi Yun tarafından reddedilmişti?

 

Prenses Beyaz Tilki'yle yolculuk etme fırsatı, Yi Yun için bir değer taşımıyor muydu?

 

Yi Yun'un sözleri sadece Beyaz Tilki klanı üyeleri için değil, ayrıca Luo klanı üyeleri için de sinir bozucu ve şaşırtıcıydı. Hepsi afallamıştı. Yi Yun rol yapmakta iyiydi.

 

...

 

"Prenses! Prenses!"

 

Luo klanı kraliyet başkentindeki zarifçe süslenmiş bir sarayda, minyon bir hizmetçi koşuyordu. Başının üstünde, bir çift keskin beyaz tilki kulağı çıkmıştı ve arkasında da pofuduk bir kuyruk vardı. Beyaz Tilki klanından bir kız olduğu belliydi fakat daha insan dönüşümünü tam olarak tamamlamadığı belliydi.

 

"Prenses, dışarıda ne olduğunu biliyor musun? Bu cidden sinir bozucu!" Hizmetçi koşarken burnundan soluyordu.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44253 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr