Bölüm 894: Boşluk Orkidesi'nin Açması (Bölüm 2)

avatar
3883 18

True Martial World - Bölüm 894: Boşluk Orkidesi'nin Açması (Bölüm 2)


 

Bölüm 894: Boşluk Orkidesi'nin Açması (Bölüm 2)

 

 

Yi Yun'un bilinci, antik Fey Tanrı Taşı'na bağlandığında, etrafındaki her şeyin yok olduğunu hissetti. Fey Tanrı Taşları'nın etrafında meditasyon yapan genç elitler ve Kaos'un bulutlu sisi de yok olmuştu.

 

Yi Yun, tamamen yabancı bir dünyaya gelmişti.

 

Nereye bakarsa baksın, her yer evrenin derinlikleriydi. Ayağının altındaysa nefes kesici güzellikteki parlak, sarmal galaksiler vardı.

 

Yi Yun'un önündeyse mor ışıkla parıldayan Mor Kristal vardı. Boşlukta asılıydı ve yavaşça dönüyordu.

 

Yi Yun bu alternatif dünyaya geldikten sonra kalbine gömülü olan Mor Kristal'e sayısız kez bakmaya çalışmıştı. Fakat Mor Kristal, her zamanki gibi gizemliydi. Bakınca şeffafmış gibi geliyordu fakat Yi Yun'un onun ne gizemlere sahip olduğu konusunda hiçbir fikri yoktu.

 

Ve bugün Yi Yun'un gördüğü Mor Kristal tamamen farklıydı.

 

Hiçbir şey bilmeme hissi yok oldu. Yi Yun'un görüşünde, Mor Kristal'in menzili sonsuzca uzandı. Yi Yun'a Mor Kristal'in içinde bir evren varmış gibi bir his veriyordu.

 

Mor Kristal dönerken sanki ruhani bir hal almış gibi genişledi. Yavaşça evrene yayılıp, Yi Yun'un görüş açısını sisli mor bir renkle kapladı.

 

Ve bu mor rengin arasında Yi Yun, sırtı ona dönük birini gördü.

 

Bu kişi uzun saçlı bir adamdı. Üstünde siyah bir zırh seti vardı ve elindeyse bir mızrak tutuyordu. Yi Yun, bu kişinin ondan bayağı uzakta olduğunu hissetti. Fakat onu gördüğü anda kalbi şiddetlice çarptı. Sanki Evrenle ve ilkel yıldızlarla yüzleşiyormuş gibi hissetti.

 

Figür, yavaşça arkasını dönerken üstüne korkunç bir baskı hücum etti. Dünyevi yasalarla titreyen, yoğun bir öldürme niyeti vardı. Böylesi görkemli bir baskının arasında Yi Yun, fırtınadaki küçük bir sandal olmuş da her an dalgalara kapılacakmış gibi hissetti.

 

Bu kişi de kimdi?

 

Yi Yun, düşünmeyi zor buluyordu. Ondan gelen baskı ve etrafındaki yasa güçlerinin etkisi, Yi Yun'a sanki vücudu ve ruhu ayrılıyormuş gibi hissettiriyordu.

 

O anda Yi Yun, uzun saçlı adamdan gelen çok tanıdık bir aura hissetti.

 

Bu... Mor Kristaldi?

 

Mor bir kristal adamın göğsünde parıldıyordu; Yi Yun'a Mor Kristal'le neredeyse aynı hissi veriyordu.

 

Yi Yun, bu kişinin gelecekteki kendisi olduğuna inanmıyordu. Yoksa bu Mor Kristal'in geçmişteki sahibi miydi?

 

Aniden uzun saçlı adam elini sallayıp mızrağı uçurdu.

 

Mızrak sürekli büyüyerek evrende yolculuk etti. Büyüdü, büyüdü ve sonunda inanılmaz bir boyuta ulaştı. Yüzlerce yıldızı ucuna asabilirdi.

 

Büyük mızrak adamın ayaklarına indiğinde; mızrakta toprak, okyanuslar, bitkiler, hayvanlar, Fey hayvanları ve insanlar büyüyordu.

 

Bir mızrak, uzun bir dünya ipine dönmüştü?

 

Yi Yun panikledi. Bunun nasıl bir kavram olduğunu bilmiyordu. Adam silahını bir dünyaya çevirmişti.

 

Dünya adamın ayaklarının altında genişlemesiyle Yi Yun, küçük bir toprak parçasına ayak basmış gibi hissetti.

 

Puslu dünyada, bulutlar alçaktaydı. Gökyüzünde şimşek çakarken dünyevi yasalar sonsuz parçalara dönüşüyor gibiydi. Dünya Köken güçlerini sunuyor gibiydi.

 

“Bunlar yasa parçaları!”

 

Yi Yun kalbinin güm ettiğini hissetti. Tüm bu parçaların ne kadar değerli olduğunu çok iyi biliyordu.

 

Bunlar Köken yasalarıydı. On İki Semavi Cennet çağlar önce oluşmuştu ve Evren de onla beraber şekil almıştı. Yasalar da olgunluk kazanmıştı. Bu tür tam yasalardan Köken anlayışı kazanabilir miydi?

 

Bu imkansız olurdu.

 

Zaten birçok On Bin Fey Semavi Cennet görkemli kişinin, İlkel Semavi Cennet'e gözüne dikmesinin nedeni de buydu. Ne de olsa İlkel Semavi Cennet'teki yasalar tam değildi, bu da onları kavramayı kolaylaştırıyordu.

 

Ancak İlkel Semavi Cennet'in yasaları kaotik ve önemsizdi. Böylesi karmaşık yasalardan Köken yasalarını araştırmayı söylemek kolaydı.

 

Hiç kimse Köken yasalarının parçalarından birinin, ölçülemez miktarda meditasyondan sonra elde edilip edilemeyeceğini bilmiyordu.

 

Lakin şimdi Yi Yun'uyn önünde, her yerde uçan parçacıksal Köken yasaları vardı. Bu parçacıkları emmesi kolaydı. On Bin Fey Semavi Cennet'ten Hükümdarlar bile bunu görürlerse muhtemelen çıldırırlardı.

 

“Me... meditasyon yapmak istiyorum.”

 

Bu yasa parçacıkları, Yi Yun'un üzerlerine gözünü dikmesine neden olmuştu. Ancak onları sadece görebiliyor ama dokunamıyordu. Bu yasalar ondan çok uzaktaydı. Oradakilerin bazılarını zar zor görebiliyordu fakat bu dünyanın yaydığı muazzam baskı sakinliğini korumasını zorlaştırıyordu.

 

Onların üzerine meditasyon yapamazdı.

 

Yi Yun, tüm Köken yasaları parçacıkları için kalbinin kanadığını hissetti. Bu hazine dağına girdikten sonra hiçbir şey elde edememek gibiydi.

 

Hayali görüntüdeki mızraklı adam da kimin nesiydi? Mor Kristal'le ne ilişkisi vardı?

 

Bu kişi, Saf Yang Kılıç Sarayı'nın sahibinden çok daha korkunçtu.

 

Boom!

 

O anda mızraklı adamın vücudundan sanki sayısız şimşek çakıyormuş gibi sesler geldi. Gökyüzündeki Kökenin parçacık yasaları, adamın vücuduna akmaya başladı. Vücudunun etrafında bir dizi runik desen oluştu.

 

Runik desenler parıldadı ve her runik desende bir hayali görüntü vardı.

 

Ya tanrı ya da şeytanlardı.

 

Bazı hayali görüntüler, altlarında nilüfer ve arkalarında puslu bir ışık çemberiyle ihtişamlı görünüyordu.

 

Bazılarıysa ellerinde kana bulanmış silahlar ve üstüne bastıkları sayısız kanlı kafatasıyla vahşi görünüyordu.

 

Hayali görüntüler bir daire şeklinde ayarlanmıştı ve runik desenlerle beraber halka şeklinde bir çark oluşturuyorlardı.

 

10000 Şeytan Varlık Çarkı!

 

Bilinmeyen bir nedenden bu isim, Yi Yun'un zihninde belirdi.

 

Uzun saçlı adam önünde dururken şeytanlar ve tanrıları mühürleyen 1000 Şeytan Varlık Çarkı'nı tutuyordu. Yi Yun, 1000 Şeytan Varlık Çarkı'ndaki tüm yasaları aldı.

 

Aniden 1000 Şeytan Varlık Çarkı'nın büyük ihtimalle korkunç bir kutsal mistik sanat olduğunu anladı.

 

Tanık olduğu şey, mızraklı adamın bir dünyayı ve 1000 Şeytan Varlık Çarkı'nı oluşturmasıydı. Muhtemelen Mor Kristal'in hayali bir kalıntısıydı. Bu adam gerçekten de Mor Kristal'in önceki sahibiydi.

 

Yİ Yun, gökyüzünün içine baktı. Hala Köken parçacık yasalarının artıkları vardı. Ancak Yi Yu,n bundan sonra parçacıklara bakmak istemiyordu. 1000 Şeytan Varlık Çarkı'na dikkatlice bakarken gözlerini büyükçe açmayı denedi.

 

Ancak adamın yaydığı baskı çok güçlüydü. Yi Yun, baskıya karşı koyarken yasaları çalışmayı denedi lakin iradesinin çökmenin eşiğinde olduğunu hissetti.

 

Ezberlemek ve kavramak için elinden geleni yapmaya çalıştı ama zihinsel gücü çabucak sınırına ulaştı.

 

Boom!

 

Ruhsal dünyanın aniden parçalanmasıyla önündeki her şey yok oldu.

 

Manzara aniden değişti. Yi Yun, bir anda İlkel Uzay'a dönmüştü. Etrafı hala Kaos gazlarıyla kaplıydı ve önünde üç Fey Tanrı Taşı hala boşlukta asılı duruyordu.

 

Yi Yun, alnına doğru yayılan bir soğukluk hissetti. Alnında büyük büyük ter damlaları vardı.

 

Bu şaşırtıcıydı.

 

Yi Yun, Mor Kristal'deki bırakılmış bu tür anılar olduğunu hiç bilmiyordu.

 

Ayrıca sadece bu anılarla sınırlı olmayabilirdi.

 

Ancak Yi Yun'un gücü sınırlıydı. Daha fazla direnmeden ancak bu noktaya kadar görebilirdi.

 

Yi Yun, daha düşünmeden Mor Kristal'in uzun zaman boyunca var olduğunu biliyordu. Peki ya bu kaydedilmiş görüntüler.

 

Yi Yun, şu anda onların sadece küçük bir yansımasını görmüştü. 1000 Şeytan Varlık Çarkı'nı oluşturan Köken'in parçacık yasaları bile Yi Yun'u heyecanlandırmaya yeterdi.

 

Peki ya sürekli gözlemleyerek, 1000 Şeytan Varlık Çarkı'nın küçük bir cazibesini kavrayabilirse?

 

Bu gücünü ne kadar artırırdı?

 

“Kıdemli Erkek Kardeş, iyi misin?” O anda Yi Yun'un kulaklarında tatlı bir ses yankılandı.

 

Yi Yun, sesin kaynağına bakınca ‘komşusunun’ olduğunu fark etti. Yirmi yedinci Fey Tanrı Taşı'nın önünde meditasyon yapan mavi saçlı genç bir leydiden gelmişti.

 

Kız ondan daha gençti.

 

“Ben iyiyim.”

 

Yi Yun elini salladı. Çok heyecanlıydı.

 

Ruhunda hala donuk bir acı olsa da Yi Yun, Mor Kristal'in içinde mühürlü sonsuz hazineleri ufacık bir anlığına gördükten sonra zihinsel enerjisinin tükenmesini umursamayacak değildi. Tek isteği zihinsel enerjisini yeniledikten sonra Köken yasaları üzerine meditasyon yapıp, 1000 Şeytan Varlık Çarkı'nda ustalaşmak için tekrar Mor Kristal'e girmekti.

 

 

 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr