Bölüm 903: Ranyi Balığı'nı Öldürmek

avatar
3731 16

True Martial World - Bölüm 903: Ranyi Balığı'nı Öldürmek


 

Bölüm 903: Ranyi Balığı'nı Öldürmek

 

 

“Oh!” Herkes hala Prenses Beyaz Tilki'nin gücüyle etkilenmişken Jian Zhu'nun Fey ejderini öldürdüğünü duydular. Hemen hepsi baktı.

 

Gördükleri tek şey, Jian Zhu'nun önündeki Fey ejderinin cesede dönüp yavaşça yok oluşuydu.

 

Kaçırmışlardı.

 

Öldürme hızı çok yüksek olduğundan herkes hüzünlü hissediyordu. Prenses Beyaz Tilki'den birkaç saniye yavaştı. Prenses Beyaz Tilki'nin Dao Alanı'nı düşünüyorlardı ve tamamen odaklanmışlardı. Bu yüzden Jian Zhu'nun öldürme sürecini görmekte başarısız olmuşlardı.

 

O anda Kıdemli Duanmu elini salladı ve Jian Zhu'nun görüntüsü parladı. Görüntü kendini sarıyordu.

 

“Eğer izlemek istiyorsanız, izleyin. Tüm görüntüler düzen formasyonunda kaydedilir.” Kıdemli Duanmu yavaşça konuştu.

 

Jian Zhu'nun Fey ejderini öldürdüğünü düzgünce görme fırsatı için herkes heyecanlandı.

 

Savaşın başında Jian Zhu, kemik kılıcını tutarken ondan yüz kat daha büyük ejderle yüzleşiyordu. Yavaşça ileri doğru üç adım attı.

 

Her adımı, aurasının hızla yükselmesine neden oluyordu.

 

Son adımını attığında, Jian Zhu'nun aurası giderek artıp sınıra ulaştı. O anda saldırmadan duramazdı, saldırmak istemese bile öldürme niyeti yüzünden kendine zarar verirdi.

 

Sou!

 

Solgun bir ayın aniden parlaması gibi herkes önlerindeki ufkun, bir anlığına yok olduğunu hissetti. Sadece Kıdemliler, Bai Yueqing ve Peri Kırmızı Tilki etkilenmemişti. Jian Zhu'nun arkasındaki kemik kılıcı tutup, bir anda ileri sapladığını net bir şekilde görebilmişlerdi.

 

Tam o anda hareketleri çok hızlı bir hal almıştı. Hızı dışında hiç şaşaalı bir yanı yoktu.

 

Kemik kılıcın ileri saplanmasıyla kılıcın ağzı yok olmuş gibi oldu. Hemen ardından ejderin başı önünde belirdi. Böylesi kısa bir mesafede ejder ağzını açıp, Jian Zhu'nun kılıcını yutmaya niyetlendi. Lakin kılıcın ağzı, kılıç ışınlarıyla ejderin boğazını delip vücudunu parçalayarak tek saldırıda öldürmüştü.

 

Bu kadar mı?

 

Herkes görüntüye fal taşı gibi açılmış gözlerle baktı. Jİan Zhu'nun gücüyle iradesi, bu saldırıda toplanmış gibiydi. Yine de Fey ejderi, güçlü savunması ve yaşam gücüyle saldırıya karşı koymakta başarısız olmuştu. Bu miktarda yıkıcı güç korkunçtu.

 

Prenses Beyaz Tilki'nin zarifliğine kıyasla Jian Zhu'nun vahşice Fey ejderini öldürmesi, onları bir daha şaşkına çevirmişti.

 

Bai Yueqing hafiften kaşlarını çattı. Kemik kılıç o kadar hızlıydı ki, neredeyse uzay zaman sınırlarını aşmıştı?

 

“Jian Zhu diğer yasal Dao Alanları'nda anlayış kazanmamış olabilir fakat kendi Kılıç Kalbi'ne ulaşmış. Kılıç Kalbi'ni kullanıp, kişinin kendi Dao'sunu oluşturması da bir yoldur. On İki Semavi Cennet'te Kılıç İlahi Lord'ları da var. Kılıç ustalıkları aracılığıyla kendi Dao'larını oluşturuyor ve tüm engelleri yok ederek, İlahi Lord Kraliyet Mühürleri'ni almaları mümkün oluyor.” Kıdemli Duanmu sakalını okşarken konuştu. “Jian Zhu fena değil. Hükümdar Gulan'ın gözüne takılmasına şaşmamalı.”

 

Sesi yüksek değildi fakat tüm öğrenciler, bunu duyunca güçsüz ve sinirli hissetti.

 

İlahi Lord Kraliyet Mühürleri onlardan çok uzaktı. Kraliyet Mühürleri, Semavi Cennetlerin doğumundaki yasalardan oluşan Dao Damgaları'ydı. On Bin Fey Semavi Cennet'in tümünde, sadece yetmiş iki İlahi Lord Kraliyet Mührü vardı. Birkaçı da kaybolmuştu. Çoğu Hükümdarın, bir İlahi Lord Kraliyet Mührü'nü taşıyacak niteliği yoktu bile.

 

İlahi Lord Kraliyet Mührü'nü taşıyabilenler Hükümdarları aşmış görkemli kişilerdi. Eğer bir Hükümdar, bu seviyeye ulaşabilirse çok daha korkunç olurdu. Onlar Hükümdarlar arasındaki canavarlardı. Böyle biri Hükümdarı aştığında, Semavi Cennet'in üst seviye kişilerinin parçası olurdu.

 

Bu çeşit efsanevi kişiler, onlar için ne görülebilir ne de ulaşılabilirdi. Hükümdar seviyesi bile onlara biraz efsane kalıyordu.

 

Kişinin, Kılıç Kalbi yoluyla Dao'sunu oluşturması... Kişi, Evrenin yasalarında ustalaşmıyor olsa da kendi Kılıç Dao'sunu kurması için kendini onlarca yıl Kılıç Kalbi'ni bilemeye vermeliydi. Birisinin İlahi Lord Kraliyet Mührü'nü taşıyabilmesi, Kılıç Dao'sunun ne kadar korkunç olabileceğini kanıtlamaya yeterdi.

 

“Etkileyici fakat Kılıç Kalbi oluşsa bile yasa Dao Alanı'ndan çok aşağıda kalır.” Bai Yueqing, bir gülümsemeyle konuştu.

 

Prenses Beyaz Tilki, Üç Tanrı Mührü'nde meditasyon yaparken aydınlanma yoluyla kendi Dao Alanı'na ulaşmıştı. Jian Zhu ise daha ulaşacaktı.

 

Dövüş yeteneği bakımından Prenses Beyaz Tilki, daha tam gücünü kullanmak zorunda kalmamıştı.

 

Jian Zhu, Prenses Beyaz Tilki'den hala çok daha zayıftı.

 

Bai Yueqing, Jian Zhu hakkında hiç endişelenmemişti. O sadece umursamazca Jian Zhu'nun büyüyüşünü izliyordu. Luo İlahi Salonu sınavlarında, Prenses Beyaz Tilki'ye en ufak bir tehdit dahi oluşturabilecek biri olduğuna inanmıyordu. Sadece Beyaz Tilki sınavlarındaki Luo Huo'er... Luo Huo'er'i düşünmek bile Bai Yueqing'in istemsizce kaşlarının seğirmesine neden oluyordu.

 

“Prenses Beyaz Tilki, çoktan ikinci Fey ejderiyle savaşıyor.” Öğrenciler pür dikkat kesilmiş izliyordu. Prenses Beyaz Tilki ve Jian Zhu, ikisi de birinci Fey ejderini öldürmüştü. Öğrenciler şaşkına dönmüştü fakat savaştan herhangi bir anlayış kazanmakta başarısız olmuşlardı. İkinciyi dikkatlice izlemeliydiler.

 

Boom!

 

İkinci Fey ejderi ortaya çıktığı anda büyük pençelerinden birini uzattı. Ejder pençesi nereden geçerse boşluk yarılıyordu. Siyah, uzamsal yarıklar, içlerinde gürleyen uzamsal fırtınalarla ortaya çıktı.

 

Korkunç!

 

Yıldızlı Saray'da duran öğrenciler, birinci Antik Fey'i bile yenememişti. Bu yüzden ikinci Antik Fey'i görme şansları dahi olmamıştı.

 

Şimdi görüntüyü izleyerek, vücutlarının hafiften kasıldığını hissettiler.

 

Ve bu sadece görüntüyü izlemeleriydi. Eğer Prenses Beyaz Tilki ve Jian Zhu'nun durduğu yerde duruyor olsalardı, ikinci Fey ejderiyle yüzleşirken hissedecekleri baskının ne kadar muazzam olacağı belliydi.

 

Bu onları depresif yapmıştı. Görünüşe göre yedi yıllık sıkı çalışmaya rağmen hala Antik Fey'e rakip değillerdi. Birinci Antik Fey'i öldürebilirlerse bayağı iyi olurdu.

 

Tam herkes Prenses Beyaz Tilki'ye odaklanmıştı ki birisi aniden bağırdı.

 

“Kıdemli Erkek Kardeş Yi de birinci Antik Fey'i öldrmüş galiba.”

 

Konuşan kişi bir, Beyaz Tilki klanı öğrencisiydi ve o kişi, Lan Xiaomo'nun ta kendisiydi.

 

İstemsizce bakışları Yi Yun'a gitmişti. Bunun nedeni, muhtemelen son yedi yılda Yi Yun'un taş gibi duruşuna bakma eğiliminde olmasıydı. Artık ona karşı bir aşinalık hissi vardı, bu yüzden tek bir bakış onu fark etmesine yetmişti.

 

Şu anda herkes, Prenses Beyaz Tilki ve Jian Zhu'nun ikinci Fey ejderiyle olan savaşını izliyordu. Bu heyecanlı bir şeydi. Bu yüzden hiç kimsede diğerlerinin savaşını umursayacak zihniyet yoktu. Ayrıca Prenses Beyaz Tilki ve Jian Zhu'nun savaşı tam ortada görüntüleniyordu. Diğer öğrenciler, bir sınır olmak için yana itilmişti. Lan Xiaomo bile başta Prenses Beyaz Tilki'ye odaklanmıştı fakat istemsizce Yi Yun'u fark etmişti.

 

Lan Xiaomo'nun sözleri birçok kişiyi duraksatmıştı.

 

Yi Yun da bir Antik Fey mi öldürmüştü?

 

Aceleyle görüntünün etrafına baktılar. Yi Yun neredeydi?

 

Kenarlar boyunca toplam on sekiz öğrenci vardı. Görüntüler çok küçüktü. Yi Yun'u pek tanımayan öğrenciler, görüntülerin arasında onu bulmak için biraz zaman harcamak zorundaydılar.

 

Yi Yun'u gördüklerinde, ayağının altındaki Ranyi Balığı suya batmış, suyun yüzeyinde sadece vücudunun ufak bir kısmı kalmıştı.

 

“Genç Kız Kardeş, yanılıyor olmalısınız. O şey canlı değil mi?” Öğrencilerden biri Ranyi Balığı'nı görünce hemen ilgisini kaybetti.

 

“Cidden öldürdü. Bu ikinci balık!” Lan Xiaomo aceleyle karşı çıktı.

 

Ranyi Balığı'nın cesedini az önce yok oluşunu görmüştü.

 

Ceset ikiye ayrılmış, etrafa kan saçıyordu.

 

“Bu ikincisi mi?” Öğrenci şaşkına döndü.

 

Eğer bu çoktan ikincisiyse o zaman, Yi Yun'un birinci Antik Fey'i öldürme zamanının Prenses Beyaz Tilki ve Jian Zhu'dan pek yavaş olmadığı anlamına gelmez miydi?

 

Bu öğrencinin, ilk tepkisinin Lan Xiaomo'nun yanılmış olması olduğuna şaşmamalıydı. Yi Yun, yedi yıl önce Luo Mo ve Ran Xueyi'den zayıftı ama şimdi birkaç saniyede birinci Antik Fey'i öldürebilmişti?

 

Sadece ruh mutasyon olduğu ve hiç yasalarda aydınlanma yaşamadığı söylenmemiş miydi?

 

“Cidden ikinci Ranyi Balığı!” Kıdemli Duanmu, Lan Xiaomo'nun sözlerini doğrular gibi konuştu.

 

Kıdemli Duanmu da biraz şaşırmıştı. Yİ Yun'un Ranyi Balığı'nı öldürme hızı, bu sefer daha hızlıydı. Gücünün artış hızı aşırı abartıydı.

 

“Yi Yun, geçmişte bir tane Ranyi Balığı öldürebilmişti. Bu sefer yaralanmadı ve savaş hızlı ve temizce bitti. Ruh mutasyonuyla savaştaki kararları daha hassas olmuştur.” Kıdemli Duanmu, sesinde biraz takdirle konuştu.

 

Yi Yun'un çoktan birinci Antik Fey'i öldürdüğünü duyunca Bai Yueqing'in yüzü düştü ama hiçbir şey demedi.

 

Bai Yueqing'in yanındaki diğer Beyaz Tilki klanı öğrencileri, biraz rahatsız hissetti.

 

Eğer Prenses Xue'er olsaydı, görülebilir ama ulaşılamazdı. Bu yüzden ona rakip olmasalar bile sorun değildi. Sonuçta onunla aynı seviyede değillerdi. Bu tıpkı köylülerin soylulara bakması gibiydi. Kıyaslamaya ihtiyaç hissetmiyorlardı. Ama Yİ Yun, baştan beri onlardan daha güçlü değildi. Tıpkı komşuları gibiydi lakin aniden zengin bir tüccar olmuştu. Bu doğal olarak hoş bir his değildi.

 

“Yi Yun, aslında bu kadar kısa bir sürede birinci Antik Fey'i öldürmeyi başardı mı? Bunu nasıl yaptı? Prenses Beyaz Tilki'den sadece birkaç saniye yavaştı.” Luo klanı öğrencilerinden biri konuştu.

 

Sözleri, Beyaz Tilki klanı öğrencilerinin hoşnutsuzluğuna neden olmuştu. Söyleyiş şekli, Yi Yun'u sanki Prenses Beyaz Tilki'yle aynı seviyede gibi gösteriyordu, bu yüzden nasıl bunu kabul edebilirlerdi?

 

“Hmph, onu Prenses Xue'er'le kıyaslama. Onlar hiç de aynı seviyede değil. Briinci Antik Fey'e karşı Prenses Xue'er, tam gücünü kullanma fırsatına sahip olamadı. Ayrıca Prenses Xue'er, bir Fey ejderi öldürdü. Yi Yun ise sadece bir Ranyi Balığı öldürdü. Ranyi Balığı güçlü olsa da bir Fey ejderinden daha zayıf. Sona doğru Prenses Xue'er ve Yi Yun'un arasındaki mesafe sadece büyüyecek ve Yi Yun'u çok arkada bırakacak.” Beyaz Tilki klanı öğrencilerinden biri konuştu.

 

Sözleri, az önce konuşan Luo klanı öğrencisine kaşlarını çattırdı. Daha savaşa katılacak niteliğin yok, bir de Yi Yun'un Prenses Beyaz Tilki'den kötü olduğunu söyleme cesaretini mi gösteriyorsun?

 

Ancak kulağa hoş gelmemesine rağmen Luo klanı öğrencisi, Yi Yun ve Prenses Beyaz Tilki'nin arasındaki mesafenin önemsiz olmadığını kabul etmeliydi. Prenses başlangıç noktası çok yüksekti.

 

Yedi yıl önce, savaşını her iki taraf için de öldürücü bir şekilde bitiren Yi Yun dahil, diğer herkes birinci Antik Fey'i öldürmek için çabalamıştı. Prenses Beyaz Tilki ise kendi başına iki Antik Fey öldürmüş ve üçüncüyü de yaralamıştı.

 

Şimdi Prenses Beyaz Tilki, Üç Tanrı Mührü'nde bir aydınlanma yaşamış ve Dao Alanı'nı oluşturmuştu. Gücü hayranlık uyandırıcıydı ve kıyaslanamazdı.

 

“Pekala... Kıdemli Duanmu, Genç Erkek Kardeş Yi'nin savaş görüntüsünü oynatabilir misin?” Az önceki Luo klanı öğrencisi istedi. Bunu duyan herkesin ilgisi körüklendi. Onlar da Yi Yun'un birinci Antik Feyi nasıl bu kadar hızlı öldürdüğünü merak ediyordu.

 

 

 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44225 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr