Bölüm 405: Shen Tu Nantian'ın Acısı

avatar
9661 28

True Martial World - Bölüm 405: Shen Tu Nantian'ın Acısı


 

Çeviri: bebebiskuvisi Düzenleme: Fullbringer

 


“Tian’er, iyi misin Tian’er?”


Bin Elli Nine, Shen Tu Nantian’ı bu hâlde görünce çok endişelendi. Ruhun hasar görmesi, hafife alınamayacak bir konuydu. Dört Görüntü hayvan belgisi, kadim bir ‘Metruk Gök Tekniği’ olduğundan çok tehlikeliydi. Kayıtlarda, çeşitli tehlikeli kemik arıtma deneyleri yapan kadim Metruk Gök Ustaları’nın ruhani geri tepmeyle karşılaşması ve akılsal sorunlar ve hatta delilik yaşamaları nadir değildi.


İnsanlar buna Qi sapması derdi.


Shen Tu Nantian, Dört Görüntü Mührü’nü gücünü göstermek için kullanmış ve onu zar zor kontrol edebilmişti. Kendini sınırlarına kadar zorlayan bu kemik arıtma süreciyle uğraşmak, ruhani geri tepmeyi daha da tehlikeli hâle getirmişti.


Shen Tu Aşireti birinci sınıf ruh besleyici haplara sahip olsa da bunlarla bile iyileşmeme imkanı vardı.


Shen Tu Nantian artık konuşamıyordu. İlkel türlerin hayvan belgilerinden gelen geri tepmelerin etkisi büyüktü. Yüzü kül gibiydi ve dudakları mosmordu. Aklında kalan tek şey, patlamadan önceki birkaç andı. Enerjinin aniden kontrolden çıkmasına neden olan şeyin ne olduğunu hâlâ anlamıyordu.


Bin Elli Nine, boyutlar arası yüzüğünden yeşil bir hap kutusu çıkardı. Ardından kutudan kristal berraklığındaki hapları çıkarıp Shen Tu Nantian’ın ağzına tıktı.


Bu haplar, Bin Elli Nine’nin kendi ürettiği birinci sınıf haplardı. Bin Elli Nine gibi birinci sınıf bir Metruk Gök Ustası’nın ürettiği hapların değeri de açıktı.


Ama bu an, cimrilik yapacak zaman değildi. Shen Tu Nantian’ın yaralarıyla ilgilenmek en önemli şeydi.


Kutudaki haplar Shen Tu Nantian’ın midesine girdikten sonra, Shen Tu Nantian’ın durumu bir nebze iyileşti.


“Büyük anne, ben…” Shen Tu Nantian kalbindeki acı nedeniyle nefes almakta zorlandı.


Oldukça gururlu biriydi. Çay partisi için de özel olarak hazırlanmıştı. Lin Ailesi ile Shen Tu Aşireti’nin ve başka aşiretlerden gelen önemli insanların önünde parlamak ve hayranlık uyandırmak istemişti.


Kendini cesaretlendirmiş ve Shen Tu Aşireti’nin ‘Metruk Gök Tekniği’ mirası ile kendi yeteneklerini ön plana çıkarmak için birçok hazırlık yapmış, gösteri için altyapı oluşturmuştu.


Ama kendini ispatlamak için yaptığı her şey beyhude olmuştu. Büyük aşiretlerin önemli figürlerinin önünde itibarını kaybetmişti.


Seyircilerin arasında nişanlısı, Lin Xintong da vardı üstelik.


Shen Tu Nantian’ın çektiği acının büyüklüğü açıktı.


Shen Tu Nantian’ın sadece bedeni ile ruhu zarar görmemişti, ayrıca kendine güveni ile öz saygısı da zarar görmüştü!


“Tian’er, ne oldu?” Bin Elli Nine de olanları anlamamıştı. Bir seyirci olarak, elbette Shen Tu Nantian’ın son anda karşılaştığı hayvan belgilerindeki enerji değişimleri hakkında çok bir şey bilmiyordu!


Shen Tu Nantian başını yana salladı. O da olanları bilmiyordu. Dört Görüntü Mührü, kendine çok güvendiği için seçtiği bir mühürleme tekniğiydi. Daha önce birkaç kez başarılı olmuştu, bu yüzden son kritik anda bir problem olacağını beklememişti ve yine bu yüzden sorunun nereden kaynaklandığını anlayamıyordu.


Sonuçta bu, ne sistematik ne de tamamlanmış bir kadim ‘Metruk Gök Tekniği’ydi. Shen Tu Nantian’ın da bu ‘Metruk Gök Tekniği’nde anlayışı o kadar iyi değildi; ara sıra nedenini anlayamadığı kazaların olması normaldi.


“Peki, konuşma! İyileşmene bak!”


Bin Elli Nine kaşlarını çattı. Sorunun nerede olduğunu bulmayı kafasına koymuştu. Bunun bir kez daha gerçeklemesini göze alamazlardı sonuçta.


Shen Tu Nantian’ın Bin Elli Nine’nin desteğiyle meydana indiğini gören Lin Ailesi Kıdemlileri başlarını salladı.


Bir kıdemli dedi ki: “Shen Tu Nantian sonuçta genç ve tez canlı. Başa çıkamayacağı bir kemik arıtma tekniği seçerek kendi planlarını bozdu.”


“Zorluk seviyesi daha az olan bir mühürleme tekniği seçme hassasiyetine sahip olmalıydı. O zaman bu sonla karşılaşmazdı.”


Shen Tu Nantian’ın durumunu gören Lin Ailesi Kıdemlileri elbette ona acımamıştı. Elbette onun talihsizliğinden zevk aldıklarını da belli etmiyorlardı.


Bu çay partisinde, Lin Ailesi’nin ‘Metruk Gök Tekniği’ mirasının Shen Tu Aşireti’ninkinden düşük olduğu açıktı. Dahası, Shen Tu Aşireti gizemli bölgeden pek çok şey kazanmıştı. Bu yüzden de iki aile arasındaki farka rağmen durumun bu şekilde sonuçlanması Lin Ailesi’ni memnun etmişti.


“Yantian, sen iyisin, değil mi?”


Yi Yun meydandan çıktığında Su Jie güldü. Yi Yun’un meydandaki büyük fırının arkasına saklandığını fark etmişti zaten.


Su Jie, Shen Tu Nantian’ın başına ne geldiğini bilmiyordu ama onun bu duruma düşmesi onu keyiflendirmişti. Kibrinin sonunu gördük işte!


Su Jie’nin sözlerinden sonra, pek çok kişi Yi Yun’a baktı.


Yi Yun, çay partisi başlamadan önce önemsiz biriydi. Ama yarışmaya başladıktan sonra, kimsenin görmezden gelemeyeceği biri olmuştu.


Daha önce Song Ziyue’yi yenmişti. Ardından da Shen Tu Nantian’ın meydan okumasını kabul etmiş ve antik kemik arıtma sürecini başarıyla tamamlamıştı.


İki ‘Metruk Gök Tekniği’ gösterisinde de mükemmel sonuçlar elde etmişti.


Ve en sonunda, Shen Tu Nantian’ın dört hayvan belgisi patladığında, zamanında kaçmayı başaran tek kişi olmuştu.


Onun aksine, Shen Tu Feng ile Shen Tu Hai tepki vermekte gecikmişti.


Aslında, bir yanlışlık olduğunu gösteren belirtiler ortaya çıkmıştı. Shen Tu Nantian’ın boynundaki damarların patlayacakmış gibi şişmesi, aşırı terlemesi, şakaklarının patlayacakmış gibi olması bir hata olduğunun habercisiydi.


Daha öne Lin Ailesi Kıdemlileri de bir şeyin ters gittiğini söylemişti ama Shen Tu Aşireti Kıdemlileri, kendilerine güvenerek oldukları yerde durmuş ve Shen Tu Nantian’a körü körüne inanmayı seçmişlerdi.


Ve şu anda da, kimsenin nasıl performans gösterildiği hakkında pek bir şey bilmediği Dört Görüntü Mührü hakkındaki kişisel kanıları buharlaşıp gitmişti.


Herkes bu küçük ip uçlarını göz önüne alarak çabuk ve doğru bir karar veremezdi.


Ama Yi Yun bunu yapmayı başarmıştı!


Orada şaşkınlık içinde dikilmiş Shen Tu Hai ve Shen Tu Feng’e kıyasla, Yi Yun’un duyarlılığı ve sağduyusu başka bir seviyedeydi.


Böyle insanlar, gizemli bölgeleri keşfetmek için en uygun olan insanlardı. Gizemli bölgelerdeki tehlikeler, beklenmeyen anlarda, beklenmeyen şekillerde ortaya çıkardı. Küçük bir değişiklik bile görünmeden, bir anda bir sürü insanın hayatını alabilirdi.


Sadece sürekli tetikte olan insanlar bunlardan kurtulabilir ve daha uzun süre yaşayabilirdi.


“Kıdemli Su, iyi bir öğrenci bulmuşsunuz.”


Sun soyadlı orta yaşlı adam Su Jie’nin omuna vurdu ve Yi Yun’a kıskançlıkla baktı.


Böyle bir öğrenci bulmak, tüm Metruk Gök Ustaları’nın hayaliydi.


“Haha, öyle, gerçekten öyle!”


Su Jie utanmadan övündü. Bunu duyunca, Yi Yun gözlerini devirdi. Bu ihtiyar, gerçekten de ona, kendi keşfettiği bir öğrenci gibi davranmıştı. Yi Yun, Su Jie’nin onu her gün kızarmış et yemek istediği için bir öğrenci olarak aldığını hâlâ hatırlıyordu.


“Yi Yun, iyi işti.”


O sırada, Yi Yun kibar bir ses iletimi duydu. Başını çevirdiğinde beyazlar içindeki Lin Xintong’un ona gülümseyerek baktığını gördü.


Dudaklarının kıvrımı, güzel bir hilale benziyordu. Parlak gözleri, kaynak havuzları gibiydi.


Yi Yun, her zaman Lin Xintong’un sessiz bir kız olduğunu düşünmüştü. Konuşması da gülümsemeleri de her zaman sakin ve hafifti.


“Görüşmediğimiz iki yıl içinde bu kadar gelişeceğini hiç ummazdım. ‘Metruk Gök Tekniği’ndeki seviyen beni şaşırttı.”


Bulut Çölü’nde Yi Yun ile karşılaştığı zaman düşünülürse, hiç kimse Yi Yun’un bu kadar gelişeceğini düşünmezdi.


Ona on yıl daha verilirse, sadece kendi çabalarıyla parlayabilirdi.

 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44344 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr