Upgrade Specialist in Another World - Bölüm 0: Tarihteki En Trajik Boyutlar Arası Gezgin

---

 

Çeviri için YuusHa düzenleme için dunklesplatz ve Fullbringer‘e teşekkür edin.İyi okumalar.

 

‘Tarihteki en mutlu boyutlar arası gezgin’ 2xxx CE yılında yeni çıkmış sanal gerçeklik oyunuydu. İsmi biraz sevimsizdi ama çıktığı gibi tüm oyun marketini ele geçirdi. Birinci sınıf teknolojiler onu insanlar için ‘İkinci Yaşam’ alanı yaptı.

 

Oyundaki karanlık bir mağarada, bir oyuncu deli gibi gülerken elinde bir yetenek kitabı tutuyordu.

 

“Evet be! ‘İtem Yükseltme’! Wahahahaha! Şimdi zenginim…. Şimdi zenginim!”

 

5 ya da 6 dakika boyunca deli gibi güldü ve sadece göğsünde bir acı hissettiğinde durdu. Ama hala vücudu başından ayak ucuna kadar durmadan titredi. Elinde duran yetenek kitabına aç gözlü bir şekilde baktı, hızlıca yükselmesini sağlayacak bu yeteneği hemen öğrenmek için kullanmaya hazırdı.

 

“Oh? Ne oluyor?” Ama o anda etrafı aniden düzensiz Tv sinyalleri gibi göründü, defalarca yanıp sönerken sapmaya başlıyordu. ”Bir elektrik kesintisi olabilir mi? İmkansız, elektrik kesilse bile hala yedek güç kaynağı var. Oyun sisteminde olan bir şeyler olabilir mi?”

 

Bu kişi oyundan geçici olarak çıkıp çıkmamayı düşünürken etrafı artık dayanamadı ve aniden parçalanmış gibi göründü! Evet, bir ayna gibi parçalandılar, ışık noktaları gibi görünene kadar bir çok parçaya ayrıldı ve kayboldu!!

 

O kişi bu beklenmedik kaza sonucu uzun bir süre aşırı korkmuştu. Sakinliğini tekrar kazandıktan sonra durmaksızın düştüğünü fark etti!

 

Etrafındaki her şey kargaşa içindeydi ve her tür renkle doluydu. Düşmenin belirgin duygusu onu aşağıya daha da hızlı gittiğine dair uyardı.

 

Bu eşi görülmemiş durum içine korku saldı. Sol bileğindeki oyun denetleyicisine durmaksızın bağırdı:  ”Çıkış! Çıkış! Çıkmaya Zorla! Kahretsin! Neden oyundan çıkamıyorum?!”

 

Sonunda çıkmak için bağırmaktan vazgeçti ve korku içinde etrafına bakmaya başladı, sadece farklı renklerde ışık hüzmeleri görüyordu. Nerede olduğunu söylemesi açıkça imkansızdı.

 

“Nereye düşüyorum?! Sadece bir SG oyunundayım. Bu şekilde düşmeye devam edersem, sonunda nereye gideceğim?” Aniden bu kişi hayretle titredi,

 

“Olabilir mi… Olabilir mi?.... Boyutlar arasında yolculuk yapıyorum?! Vücudum hala oyun kapsülünün içinde, ama ruhum boyutlar arasında gidiyor?!”

 

Tahminini yanıtlar gibi, bu renkli alanın alt bölgesi azar azar şekilsiz gri bir kütleye döndü. Belli belirsiz gri bulutların altındaki manzarayı yakalamak mümkündü. Hatta insanların yürüdüğü bir sokak varmış gibi görünüyor.

 

“Vardım! Gerçekten de boyutlar arasında yolculuk mu yaptım?” Bir süre afalladıktan sonra sonunda yüzünü gökyüzüne çevirdi ve yüksek bir şekilde kahkaha attı,”Wahahaha… Büyük baban boyutlar arasında yolculuk yaptı! Tarihsel kayıtları, bilim araştırmalarını ve boyutlar arası yolculuk tarihini (boyutlar arası yolculuk hakkındaki her tür novel ) okuma çabalarım boşa olmayacak… Gökyüzünün üstündeki ve yerin altındaki her şeyi biliyorum. Kağıt yapımı, maden dökümü, mimari, vb. boyutlar arası yolculukta gerekli, ustalaşmadığım hiçbir yetenek yok…. Keke! Dünya! Güzel Kadınlar! Buradayım…”

 

“Oh? Ne oluyor? Hey hey… Benimle dalgamı geçiyorsun?!”

 

Halinden memnun kahkahaları aniden durdu ve korkunç, acı çığlıklara döndü çünkü anlaşılan o ki altındaki gri buluta yaklaştıkça ona boğulma hissi verecek kadar hasta hissettirdiğini fark etti. Dahası bir çok çatlak gibi şeyler etrafında belirdi ve tüm yönlere gitti.

 

Bir çatlak omuzuna değdiğinde omuzunun bir kısmı aniden kayboldu!

 

Bir silgiyle silinmiş gibi görünüyordu.Dokunduğu kısım hemen kayboldu. Ek olarak omuzundan küçük bir parça vücudundan ayrıldı ve siyah bir sis yığınına döndü.

 

Onu daha da çaresiz yapan şey bir grup pirana gibi durmadan vücudunu yutarken etrafındaki çatlakların sayısının artmasıydı… Ya da belki de ruhunu!

 

En mutlu boyutlar arası gezgin yerini ölüm korkusuna bıraktı.

 

“Benimle bu şekilde oynama,tamam mı? Ouch…”

 

Bir çatlak onu boydan boya kesti. Bütün sağ bacağı vücudundan ayrıldı ve siyah sise döndü.

 

“Ne oluyor? Kitaplar boyutlar arası yolculuk yapılırken ne olduğunu söylemiyordu….”

 

Sağ kolu oradan kesildi. Sağ eli hala sıkıca ‘İtem Yükseltme’ kitabını tutarken havada süzülüyordu.

 

Altındaki dünya yaklaştıkça daha da fazla çatlak vardı. Ek olarak bir tür saydam hava kütlesi belirdi. Çatlaklar tarafından kopartılan ruh parçaları hava kütlesi tarafından sarıldı ve yavaşça kayboldu…

 

“Burada bir hata mı var?! Ben lanet olası bir boyutlar arası gezginim! Kahrolası bir baş…”

 

Bu oyuncunun dizlerini bitirmeden önce kargaşa içinde dağıldı, arkasında sadece  saydam hava kütlesi tarafından sırayla yok edilen çeşitli boyutlarda ruh parçacıkları bıraktı….

 

Ama, o anda, bir yetenek kitabı çoktan gri bulutun alt sınırına varmıştı. Bir grup ruh parçacığına sarılmış ve altındaki dünyaya girene kadar gri bulutun içinden geçmişti!

 

Bundan sonra saydam bir hava tabakası da dışarı çıktı…

 

…………………………………

 

Boyutlar arası yolculuk bu kadar kolay değildi! Her düzlemin kendine ait düzlemsel kuralları vardı. Bu dünyanın parçası olmayan her şey bir virüs sayılır ve düzlemsel kurallar tarafından yok edilirdi!

 

Adı bile olmayan bu küçük oyuncu doğal olarak ana karakter değildi. Bu trajik küçük oyuncunun ruhu boyutlar arası gitmekte başarısız oldu ve sonuç olarak en iyi şekilde parçalanarak yok oldu. Şimdi koyun eti gibi ölüydü--- Tarihteki en trajik boyutlar arası gezgin olarak düşünülebilir miydi?

 

Ama o kaçan ruh parçası grubu ve bu düzlemin kurallarına tabi olmayan oyun yetenek kitabı. Bu dünyaya ne tür bir fırtına getirecekti?

 

(DN: Bende çok merak ediyom valla)