Bölüm 42: Tuzağa Düştüm!

avatar
2070 0

Upgrade Specialist in Another World - Bölüm 42: Tuzağa Düştüm!


 

Çeviri: 8deathkid8 Düzenleyen: Tiantuga

 

Bu otel oldukça iyiydi. Bai Yunfei çeşitli yiyecekler birbiri ardına önüne serilmeden önce yalnızca kısa bir süre beklemek zorunda kaldı.

 

Elinde bir kase pişmiş pirinç tutan Bai Yunfei neredeyse aç kurtlar gibi yemeye başladı.

 

Zevk içinde yemeğini yerken, garsonun bir çömlek şarap getirdiğini gördü. Onu Bai Yunfei’nin önüne koyduktan sonra garson cana yakın bir şekilde dedi: “Efendim, işte şarabınız.”


Bai Yunfei bir parça et aldı, onu ağzına atıp ardından iki ağız dolusu da pirinç aldı ve belirsiz bir şekilde dedi: “Oh, şurağa goyuverin onu...”


Bunu dedikten sonra garsonu umursamadan masadaki yemeği silip süpürmeye devam etti.

 

Garson hemen ayrılmadı. Bunun yerine, Bai Yunfei için istekli bir şekilde bir kâseyi şarapla doldurdu ve saygıyla dedi: “Efendim, yeme şekliniz oldukça… Bonkörce olduğundan, samimi bir adam olmalısınız. Ben her zaman en çok sizin gibi çok yiyen ve çok içen kahramanlara hayran olmuşumdur. Efendim, izin verin size bir kâseyle saygımı göstereyim!”


“Yemek ve içmek mi? Ben bir Liangshan haydutu* değilim.”
Söylediği şeyi komik bulan Bai Yunfei, istemsizce bu sözleri ağzından kaçırdı.

 

ÇN=Çin’deki bir dağ ismi Liangshan ve zamanında bu dağda yaşayıp ünlü olan bir haydut grubu varmış onlara da Liangshan haydutları deniyormuş.

 

“Ne? Liangshan?” Garson kuşkuyla sordu.

 

“Ee… Zırvalamayı kes! Çabuk defol ve kendi işine bak! Sadece şarabı şuraya koy. Ben içmek istediğim zaman içeceğim. Ben yerken beni rahatsız etme!”


Bai Yunfei’nin hareketleri bir anlığına durdu ve sabırsızca bunları söyledi. Ama kendi kendine kuşkuyla düşünüyordu: “Liangshan? O da ne? Ben nasıl bu sözleri ağzımdan kaçırdım? Bunun sebebi zihnimde ortaya çıkıp duran şu garip hatıralar olsa gerek…”


Garsonun ifadesi bir anlığına dondu ve gözleri hayal kırıklığıyla parladı. Ama hemen normale döndü ve geri çekilmeden önce dedi: “Lütfen yemeğinizin tadını çıkartın.”

 

Ancak üç büyük kase pirinci üst üste yedikten sonra Bai Yunfei yavaşlamaya başladı. Ve ancak iki kase daha yedikten sonra bu kadarının yeterli olduğunu hissetti. Artık karnı %80 doluydu. Bir ruh geliştiricisinin iştahı gerçekten de normal değildi. Bai Yunfei güçlü olduktan sonra, kendisinin giderek daha da çok yemek yiyebildiğini fark etti. Ve bunun daha fazla enerji tüketmesiyle ilgili olabileceğini düşündü. Eğer isteseydi, hiçbir şey yemeden iki üç gün yalnızca biraz su ile idare edebilirdi ve bu durum onu pek etkilemezdi.

 

Neredeyse midesini tıka basa dolduracak kadar yedikten sonra Bai Yunfei kenarda bir şarap çömleği olduğunu ancak hatırladı.

 

Hâlihazırda dopdolu olan şarap kâsesini kaldırdı ve hafifçe koklayınca biraz keskin bir şarap olduğunu hissetti. Ama olgunlaşmış şarabın hoş kokusu da gerçekten burnuna gelmişti. Bir süre tereddüt ettikten sonra, sonunda biraz meraklı bir şekilde kâseyi ağzına götürdü.

 

Otelin sahibi ve uşağı aslında tezgâhın arkasından dikkatlice Bai Yunfei’nin hareketlerini izliyorlardı. En başta Yunfei’nin kenardaki şarap kâsesine dokunmadan yalnızca yemekleri yediğini görünce ikisi de içlerinden endişelenmişlerdi.

 

“Kahretsin, bu adam şarap sevmiyor olabilir mi? Eğer bunu önceden bilseydim, ilacı yemeklerine koyardım!” Otel sahibi kasten ya da istemsizce Bai Yunefi’ye bir bakış atıp kendi kendine kısık sesle söylendi.

 

“İlacın en hızlı şekilde etki edebilmesi için suya karışmış olması gerek. Patron, beklemeye devam edelim. Zaten şarabı sipariş etti, bu nedenle kesinlikle içecektir.” Uşak kısık sesle dedi ve ardından fark ettirmeden Bai Yunfei’ye bir bakış atıp, biraz şaşırmış ve hoşnut bir şekilde dedi: “Görüyor musun patron? İçmek üzere!”


Bai Yunfei’nin sonunda şarap kâsesini kaldırdığını görünce, ikisi de gizlice rahat bir nefes verdiler ve ardından istemsizce tekrar gerildiler.

 

Bai Yunfei kâseyi biraz salladı ve bir ağız dolusu şarap aldı. Aniden sanki boğazından midesine bir ateş kaymış gibi hissetti. Beklenmedik bir şekilde göğsünü yakan bir his vardı ve bu yüzden yüz ifadesi çirkin bir hal aldı. Derhal kâseyi yerine koydu ve birbiri ardına birkaç ağız dolusu çorba içti. Ancak şimdi daha iyi hissetmişti, ama yüzü giderek kızarmıştı…

 

Otel sahibi ve uşağı hemen şaşkına döndüler: Bu adam beklenmedik bir şekilde şarap içemiyordu!

 

Bai Yunfei masadaki şarap kâsesine baktı, kafasını salladı ve mırıldandı: “Ah, o akşam duygusal olarak çok sarsılmıştım, bu yüzden şarabın tadının neye benzediğini bile hatırlayamıyorum. Hiç iyi değilmiş. Neden birçok insan bunu içmeyi seviyor ki?”


Daha sonra bir daha şaraba dokunmadı ve acele etmeden yemeğini yemeye devam etti. Midesinin kalan %20’sini de doldurup ardından gidip iyi bir uyku çekmek istiyordu.

 

“Oh? Neden bir şeyler yanlış hissettiriyor?” Bir süre yedikten sonra, Bai Yunfei aniden bir şeylerin ters gittiğine dair belli belirsiz bir şey hissetti, “Biraz başım dönüyor… Neler oluyor? Çok mu yoruldum?”


Bai Yunfei kuşkuyla kafasını salladı ve uyumak için otel odasına gitmeye karar verdi. Ancak başını hafifçe kaldırdığında, kalbi donakaldı: Salondaki birkaç masada yemeklerini yiyen tüm insanlar bir ara salonu terk etmişlerdi. Şu an, tezgâhın arkasındaki otel sahibi ve uşağı saymazsak, kendisi tüm salondaki tek kişiydi!!

 

“Bir şeyler yanlış, bir şeyler yanlış… Burada bir şeyler dönüyor!” Bai Yunfei ağrıyan başını hafifçe sıvazladı, “En başta kesinlikle iyiydim, sonra… Şarap! Ama yalnızca az bir miktar şarap içtim, nasıl benim bu kadar başımı döndürebilir? Evet, o garson… Oldukça garipti. Sanki bu şarabı içmeyeceğimden korkuyormuş gibiydi."

 

K.N: Böyle göz göre göre de tuzağa düşülmez ki :D

 

“Şu an çevredeki durumu da buna katarsak, neden bununla ilgili kalbimde belli belirsiz bir aşinalık hissi var?”


“Durum kötü, tuzağa düşürüldüm!”


Bai Yunfei içten içe korkmuştu. Ama tam şu anki durumunu anlamıştı ki tezgâhın oradan yüksek bir bağırış yankılandı.

 

“O çoktan bulundu! Çabuk dışarı çıkın! Onu yakalayın!”


Otel sahibi bunları bağırır bağırmaz silahlı adamlardan oluşan büyük bir grup yan taraftaki mutfaktan ve dışarıdaki giriş kapısından içeri doluştular ve Bai Yunfei’nin etrafını sardılar.

 

Bai Yunfei’nin kimliğini doğruladıktan sonra, otel sahibi hemen bu adamları olay hakkında bilgilendirmişti ve onlar da sessizce buraya gelmişlerdi. Başlangıçta Bai Yunfei tüm şarabı bitirip sonra ilaç etkisini gösterinceye kadar beklemeyi ve sonra doğrudan onu bağlamayı planlıyorlardı. Ama beklenmedik bir şekilde Bai Yunfei yalnızca az bir miktar şarap içmişti ve bir daha da elini sürmemişti. Bu az miktarda ilaç etkisini gösterince, Bai Yunfei de bu anormal durumu fark etmişti. Bu sebeple otel sahibinin herkesi dışarı çağırmaktan başka çaresi kalmamıştı.

 

Bai Yunfei en başta yalnızca bir anlığına panikledi. O adamlar birden ortaya çıktıkları anda, o zaten sakinleşmişti. Kafasındaki bu hafif baş dönmesi hissini yok etmek için gizlice ruh gücünü yönlendirdi. Aynı sırada çok hızlı bir şekilde etrafındaki duruma göz gezdirdi.

 

Otuz kadar adam onun etrafını sarmışlardı ve hepsi de oldukça güçlü görünüyorlardı. En azından sıradan insanların yanında uzmanlar olarak düşünülebilirlerdi.

 

Liderleri otuz yaşlarında küçük gözlü bir adamdı. Bu adam Zhang Zhenshan’ın yetenekli astlarından biri ve orta seviye Ruh Kişiliği olan Zhao Ping’den başkası değildi. O adam Bai Yunfei’ye baktı, gözleri kurnazlıkla parlıyordu ve yüksek sesle bağırdı: “Çoktan ilacın bir kısmını içti. Kendine gelmesi için ona zaman tanımayın! Hemen yakalayın onu!”

 

Fakat tam o adam bağırdığı sırada, Bai Yunfei soğukça homurdandı ve beklenmedik bir şekilde diğer insanlar daha harekete geçemeden onlara doğru saldırarak ilk adımı o attı!

 

Bai Yunfei olağanüstü derecede hızlıydı. Zhao Ping konuşmayı bitirdiği sırada, neredeyse onun tam gözünün önüne varmıştı. İfadesi büyük ölçüde değişen Zhao Ping, aceleyle geri çekildi ve aynı anda iki fit uzunluğunda kısa bir kılıç çekti. Tereddüt etmeden onu Bai Yunfei’ye doğru sapladı.

 

ÇN= 2 fit= 61 cm

 

Bai Yunfei sağ elini yukarı kaldırdı. Sağ eli kalktığında, çoktan elinde küçük ve keskin bir hançer tutuyordu. Yüksek ve net bir çınlama sesiyle hançer, gelmekte olan kısa kılıcı engelledi.

 

Tam Yunfei başka bir hamle daha yapmak istemişti ki, yan tarafında bir şeyler hissetti. Büyük bir kılıç genişlemiş sağ eline doğru savruluyordu. Yan taraftaki birinin ona saldırmaya başlayarak tepki verdiği ortaya çıktı.

 

Bai Yunfei’nin bir anlığına duraksayıp bu kılıç saldırısından kaçınmak için sağ elini çekmekten başka seçeneği yoktu. Bu adamların birbirleriyle konuşmadan bu kadar iyi iş birliği yapabileceklerini beklememişti. Büyük kılıcın ona doğru savrulmasıyla neredeyse aynı anda Zhao Ping’in kısa kılıcı da tekrar ona doğru saplanmak üzere ilerliyordu. Bai Yunfei’nin bu saldırıdan kaçınmak için aceleyle iki adım geri çekilmekten başka çaresi yoktu.

 

Ama bu geri çekilme hareketiyle tekrardan bu adamların kuşatma çemberine girmiş oldu!

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43990 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr