Ovour art arda gerçekleştirdiği atılımların ardından vücudunda yükselen yeni gücü hissedebiliyordu ve tamamen durgunlaşmış olan öz suyu ise enerji topunun içinde öylece duruyordu.

Fakat kısa bir süre sonra enerji topunda bir dalgalanma meydana geldi.

Bu dalgalanmanın sebebi ise öz suyunun kaynak damarlarına geçiş sürecinin başlangıcı olmasıydı.

Dantianına ve onu çevreleyen 6 kaynak damarına yoğunlaştı ve hemen ardından ise enerji topundan 6 tane enerji çizgisi fırlayarak dantianı çevreleyen 6 kaynak damarıyla birleşti.

Şimdi Ovour midesinde oluşturduğu enerji topunu küçülterek içindeki öz suyunu 6 farklı kaynak damarına yönlendiriyor du.

Yaşanan bu sahneyi dışarıdan gözlemleyen Lunel ise Ovour'un ilerlemesinden son derece memnunken arada gözleri Teno'nun da üzerine düşüyordu.

"Ovour iyi bir başarı elde etti, şimdi ise öz suyunu kaynak damarına yönlendirmeyi başardı. Fakat Teno için aynısı söylenemez sanırım." Diye düşüncelere daldı.

Teno öz suyunu içtikten sonra kontrolü tam olarak eline aldığı söylenemez bu yüzden öz suyunda bulunan enerjinin yarısı bedenine karışmıştı ve geri kalan kısmı dantianına giderek 1 seviye atlamayı başarmıştı.

Şu anda ise tıpkı Ovour gibi öz suyunu kaynak damarına yönlendirmişti.

"En sonunda hiç bir kayıp yaşamasalar da belirli yönleri kesinlikle güçlendi, şimdi sadece kaynak damarlarını ne derecede arındırabileceklerini görelim."

Ovour öz suyunu 6 farklı kaynak damarına yönlendirdikten sonra peşinden kendi enerjisiyle de öz suyunu baskılayarak kaynak damarlarında hızla akmasını sağlıyordu fakat bir süre sonra kendisini bir engele çarpmış gibi hissetmişti.

6 kaynak damarından birinde artık ilerleyemiyordu.

Kalan 5 kaynak damarına yoğunlaşırken bir kez daha aynı engel hissini yaşadıktan sonra kalan 4 kaynak damarına yoğunlaştı ve bir kez daha o engelle karşılaşıp ilerleyemez oldu.

Ovour öz suyunu kalan son kaynak damarında ilerletmeye devam ederken, 'Yine o engele takıldım lanet olsun!!" Diye içinden haykırdı.

Ama bu kez geri çekilmek gibi bir niyeti yoktu, dantianında ki enerjiyi son engeli hissettiği kaynak damarının bulunduğu noktaya odaklayarak enerjiyi serbest bıraktı ve serbest kalan enerji kaynak damarında ilerlerken Ovour o engeli hissetmişti ve birazdan o engeli parçalayacağına dair olan inancıyla hissettiği o engele saldırdı.

Fakat hiçbir şey onun düşündüğü gibi ilerlemedi.

Enerji saldırısının hemen ardından daha önce hiç hissetmediği derecede bir acı vücudundan yükseldi, gözleri anında açılırken elleri göğüsünü parçalayıp açacakmış gibi sıktı ve ağzından bir bir miktar kan geldikten sonra kendisini bir boşluk hissi sarmaladı.

O bayılmıştı!!

Her şey anlık yaşanırken Teno boş gözlerle bayılan Ovour'u izledi.

Carol elindekileri bir köşeye fırlatıp oğlunun baş ucuna geçti ve durumunu kontrol etmeye başlamıştı.

Lunel ise oğlunun hemen dibinde yumruklarını sıkıyordu, o Ovour da ki değişimi hissetmiş ve onu durdurmak için hamle yapmıştı ama ne yazık ki geç kalmıştı.

"Lunel! Enerji kıran hapına ihtiyacı var." Carol aceleyle söylenmişti.

Hemen çöktüğü yerden kalkan Lunel klanın verdiği kaynak ilaçlarının arasından küçük tahta bir kutuyu kaptığı gibi Carol'un yanına döndü ve içindeki sarı haptan birini oğlunun ağzına koyduktan sonra yutmasını sağlamıştı.

Bu esnada Carol derin bir nefes alıp sakinleşmişti. "Enerjisi düzeliyor." Dedi rahatlıkla.

Daha sona onu koltuğun üzerine yatırıp başında beklemeye başladılar.

Teno ise kendini toparladıktan sonra "Ona ne oldu?" Diye sordu.

Carol hala Ovour'la ilgilenirken Lunel gözlerini Teno'ya kaydırdı ve "Benim hatam." Diyebildi.

"Eee nasıl sizin hatanız oluyor usta?"

"Size öz suyunu kaynak damarlarınıza yönlendirin demiştim ve yönlendirdikten sonra bir engele karşılaştığınızda gözlerinizi açmalıydınız."

Teno da o engellere takıldıktan sonra gözlerini açmıştı ama o açtığında Ovour'un gözleri hala kapalıydı.

"Evet usta 6 kaynak damarımda 6 engel vardı ve o engelleri geçemeyince gözlerim açtım." Diye söyledikten sonra zihninde bir yıldırım çakarmışcasına silkelendi ve "Usta yoksa Ovour o engeli aşmaya çalışırken mi bu hale geldi?"

Lunel kabullenircesine kafa sallarken, "Dantianı çevreleyen 6 kaynak damarı bulunur. Bunların 3'ü yin ve diğer 3'ü ise yang olarak isimlendirilir, bu kaynak damarlarına aynı zamanda dantian köprüleri de denir. Bu 6 köprü dantiana bağlıdır ve dantiandan çıkan enerji bu kanallar sayesinde tüm vücudumuza dağılır.

Fakat kaynak damarları doğa enerjisinden var olduğu için vücudumuzda sağlam bir temeli yoktur, bu yüzden kaynak damarları kendi temelini oluştururlar ve bu temele meridyen sistemi denir.

Ve sizin karşılaştığınız engel ise o meridyenlerdi."

Teno ustasının anlattıklarını dinlerken kaynak damarlarının kendi varoluşunu hazırlaması düşüncesi onu biraz tedirgin etmişti.

"Öz suyunu kaynak damarlarınıza yönlendirdiğiniz de meridyenler ile karşılaşacağınızı biliyordum ama ona saldıracağınız düşüncesini yok saymıştım fakat Ovour meridyenini açmak için enerjisini gönderdi ve geri tepmesine maruz kaldı."

"Meridyeni açmak için saldırmak mı?" Teno kendi kendisine söylenirken gözlerini koltukta uzanan Ovour'a çevirdi.

Ovour ise bilinçsiz bir şekilde yatarken meridyenin geri tepmesi sonucu oluşan enerji düzensizliği normal seviyesine iniyordu.

Carol, oğlunu bir kez daha kontrol ettikten sonra;

"Geri tepmenin etkisi artık geçti, o şuan sadece uyuyor ve bizde uyumalıyız artık." Dedikten sonra Lunel, Ovour'u kucağına aldı ve üst kata yöneldi.

Teno da dirseğinin üzerinde yarı uykulu bir halde otururken Carol'un dürtmesi sonucu üst kata çıkmıştı.

Bu gecenin böyle son bulacağını kimse düşünmemişti ama yaşananlar daima geçmişte kalırken yarınlar ise geleceğe bakardı.