Güneş ufukta son parıltılarını saçarken Derin Çam Ormanını karanlık bir kez daha sarmaya başlamıştı.
Kamp alanı meşaleler sayesinde aydınlığını az da olsa koruya biliyordu.
Ve bu ortamda sabahtan beri süre gelen bir kaynak mücadelesi gerçekleşmekteydi.
Günün son mücadeleleri ise birazdan başlayacaktı.
Fakat bu mücadeleyi gerçekleştirecek olan Ovour ise kamptan uzakta, bir çam ağacının altında kendi küçük mücadelesini veriyordu.
"İçim çürüyecekmiş neredeyse!" Dedi kendi kendine.
2 hafta yakındır dışkı ihtiyacını vücudunda ki enerji ile görüyordu ve bir kez daha o eski günlerine dönüp enerji ile yok etmek yerine doğal yollarla çıkarmak istemişti.
İsteğine de ulaşmıştı ama çam ağacının öbür tarafında bekleyen Ashley onu hızlı olması için zorluyordu ve bu durum pekte rahat sayılmazdı.
"Ovour, mola bitmek üzeredir kaldır kıçını artık."
Son bir nefesin ardından temizliğini yapan Ovour, pantolonunu da hallettikten sonra Ashley ile birlikte kampa geri döndü.
"Ben Mark'ın yanına gidiyorum ve mücadeleler hakkında planı varmıymış öğreneyim."
"O halde ben diğerinin yanına geçiyorum."
"Tamam."
Ashley'in ardından o da Eğitmen Isabel'in yanında sesizce bekleyen Mark'a doğru ilerledi.
Ovour ona bakınca ne düşündüğünü anlamıyordu, oysa ki o kazanma imkanlarının var olduğuna bile inanmıyordu. Zaten ard arda zorlu mücadeleler yaşamış ve bir kez daha o mücadeleyi kazanabilirmiydi hiç bilmiyordu.
"Mark sen ne düşünüyorsun?"
Birkaç adım gerileyen Mark onu iyice inceledi ve bir karar vermişcesine kafasını salayıp durdu.
"Genel durumun iyi, yani kazanma şansımız var."
Tabi Ovour ona pek inanmasada karşı da çıkmamıştı, bir süre sonra da Eğitmen Arser mücadelenin başlayacağı haberini verdi.
Ovour ile Mark ortada yerlerini alırken mücadele edecekleri takımlar da kendilerini belli etmişti.
1. Takım Erik ile Lilly.
2. Takım Farz ile Noksi.
3. Takım İngrm ile Roksi
4. Takım Davi ile Faro
5. Takım Calvi ile Edım
İşte 4. Sıra için mücadele edecek olan 5 takım kendini göstermişti.
Onların haricinde ise mücadeleden çekilen 2 takım vardı, Crista ile Luna 1 kişi yaralı olduğunu için Lavz ile Duena ise mücadele edemeyecek durumda oldukları için pes etmişlerdi.
"Ovour." Diye seslendi Mark.
Ovour ise umutsuz bakışlarını mücadele edeceği rakiplerinden çekip ona seslenen kişiye döndü.
Mark'ın sırtında ok kılıfı ve yay asılıydı, elinde ise onlara dağıtılan standard kalkan vardı.
"Al bunu."
Uzatılan kalkana ve ardından Mark'a baktı, "Zaten kalkana sahibim, 1 tanesiyle daha ne yapabilirim ki?
"2 kalkanıda kuşanıp beni savunsan yeterli olacaktır, geri kalanını ben halledeceğim."
Kazanmayı istese bile şanslarının çok az olduğunu biliyordu ve bu yüzden Mark'a karşı çıkmayaraktan kalkanı kabul etti.
'Onu savunurken okları ile rakipleri yenmeyi düşünüyor olmalı, tabi okların kör ve üzerimizde zırh olmadığını var sayarsak uygulanabilir bir taktik ama...'
Çoktan bu düşünceletini yutmuştu.
İlk rakipleri Erik ile Lilly onun sadece kalkan kuşandığını görünce çok düşünmeden saldırmaya başlamışlardı ve bir süreliğine her türlü darbeye maruz kalan Ovour, Mark'ın ok atmaya başlamasından itibaren rahatlamıştı.
Çünkü atılan her ok zırhın zayıf noktalarına isabet ediyordu ve o zayıf noktalar ise omuz, koltuk altı, kol dirseği, el bileği ve vücudun alt bölgelerinde bulunan eklem noktalarına saldırıyordu.
Ve eklem bölgelerine atılan oklar mücadelenin ilerleyen safhalatrında acı verici olaya başlamıştı, bu acıyı daha fazla katlanmak istemeyen Erik ve Lilly ise pes etmek durumunda kaldı.
Bu şekilde ilk mücadelelerini kazanmış oldular.
Mücadele etmeyi bekleyen rakipleri de Mark'ın attığı oklar yüzden endişe etmeye başlamışlardı.
Mark oldukça yetenekli bir okçuydu ve attığı çoğu ok zırhın savunmasız bölgelerine isabet ettiği için acı vericiydi ama aynı yere üst üste ok saplanırsa bu ciddi yaralanmalara neden olabilirdi.
En kötüsü ise Mark'ın henüz boğaz ve üstüne ok atmayışıydı, tabi öyle bir şey olursa ise sakat kalmaları mümkündü.
Onlar da bu gerçeğin farkındaydı ve biliyorlardı ki sakat kalma oranı ölme oranından daha yüksekti, işte bu sebepten dolayı Davi ile Faro ve Farz ile Noksi mücadeleden çekilme kararı almışlardı ve kimse bu kararlarından dolayı onları yargılamadı.
Eğitim kampında ölürlerse pişman olacakları bir durum kalmazdı, eğer ki sakat kalırlar ise belki de ömür boyu verdikleri o karar yüzünden pişman olacaklardı.
Neyse ki mücadeleler sırasında öyle bir durum gerçekleşmeden 4. Sıranın kazananı belli olmuştu ve Mark isterse 1 ve 2. Sıranın sahiplerine meydan okuyabilirdi, fakat kullanmamayı tercih etti.
Günün son mücadelenin ardından ise geriye sadece kazananlar ve kaybedenler kalmıştı.
Daha sonra ise herkes ana çadıra toplanmış ve Eğitmen Arser'in mücadeleler hakında ki uzun konuşmasını dinlemek zorunda kalmışlardı.
Şimdi ise sıra Ovour'un sabırsızlıkla beklediği o ana gelmişti, gelişim kaynaklarının verileceği zaman.
Daha önce o teke tek mücadeleler sırasında ilk 4 içinde yer aldığı için istediği gelişim kaynağını seçme hakkına sahip olmuştu, fakat Ashley'in kaybetmesi sonucunda ikisinin de kullanabileceği bir kaynak seçmişti.
Çift mücadelelerinde ise öyle bir seçim hakları olmadığı için bulundukları sıralamyaya eşit gelen gelişim kaynaklarına sahip olabileceklerdi.
Ve o gelişim kaynakları ise şimdi verilecekti.
Eğitmen Isabel geniş ve büyük beyaz derili çantasını çıkarmış, sadece Arser'in kazananları çağırmasını bekliyordu.
"Teke tek mücadelenin kazananları Elezar, Kaliam, Ovour ve İngrm seçtiğiniz kaynakları almak için öne çıkın."
Bunun ardından oturan 21 kişi içinden 4 kişi ayaklanıp sırayla Eğitmen Isabel'e yöneldi.
Başı çeken Elezar, 10 Yıllık Deli Nektarı aldı.
Bu nektarın kaynağı Titan Kapanı olarak bilinen ve 20 metre yüksekliğe ulaşan etobur bitkinin avlarını çekmek için salgıladığı son derece özel bir nektardır, çünkü maruz kalan canlının zihnini etkiler, vücudunu besler ve Titan Kapanı için daha lezetli bir hale getirirdi.
Cam şişede ki nektar ise bir dizi arıtma işleminin ardından fiziksel gücü artıran değerli bir kaynağa dönüşmüştür, tek yan etkisi ise kullanan kişinin bir süreliğine zihnini etkilerdi.
Onun ardından giden Kaliam ise Elezar ile aynı seçimi yapmıştı.
Ovour ise Kök Arındırma İksirini seçmişti.
Bu iksirin etkisi ise vücudun kendini arındırmasını sağlıyordu ve kullanımı
için beli miktarda ki suya döküp içinde yıkanmak gerekiyordu.
Son olarak ise İngrm İpek Güzeli Kökü olarak bilinen kaynağı seçmişti, bu kökler aslında İpek Böceklerinin yuva yapmayı sevdiği özel bir ağaç türü olan ve rengarenk yapraklara sahip olan İpek Güzeli Ağacının köküdür.
Bu ağacın yaparklarından beslenen İpek böceklerin ürettiği ipekler hem renkli ve esnek hem de daha sağlam olurdu, kökleri ise uygun kullanılırsa
vücuda direnç ve esneklik kazandırırdı.
"Şimdi çift mücadelesinin kazananları;
1. Sırada ki Kaliam ile Kelia, 10 Yıllık Deli Nektarı, Kök Arındırma İksiri ve İpek Güzeli Kökü bu kaynaklardan birer tane seçebilirsiniz."
Kaliam büyük bir mutlulukla Kök Arındırma İksirini seçerken birçok kıskanç göz onu izliyordu, Kelia ise kendine en uygun gördüğü 10 Yıllık Deli Nektarını seçmişti.
"2. Srada ki Elezar ile Almira, Meridyen Kıran İksiri, Buzul Kremi ve Enerji Özü Hapı arasından birer tane seçin."
Elezar antrenmanlar sonucu sürekli işlevsel olan kaslarını dinlendirmek amacıyla Buzul Kremini seçerken, Almira ise doğa enerjisi özümseme süresini artıran Enerji Özüm Hapını seçmişti.
"3. Sırada ki Ovour ve Ashley, Can Sever İksiri, Damla Macunu ve Derin Gelişim Tutsüsü arasından birer tane seçin."
Son 3 kaynak diğerleri kadar büyük bir etkiye sahip olmasa bile kendi kulanım alanlarında oldukça etkiliydiler.
Ovour'un seçimi antreman zamanı vücudun canlılığını arttıran Can Sever İksiri olmuştu, Ashley ise doğa enerjisi özümseme sırasında vücut ve zihni sakinleştiren Derin Gelişim Tutsüsünü almıştı.
"4. Sırada ki Mark ve Ovour, Can Sever İksiri, Damla Macunu ve Derin Gelişim Tutsüsü arasından birer tane seçin."
Mark'ın seçimi Derin Gelişim Tutsüsü iken Ovour ise bu kez yaraların üzerine sürülen Damla Macununu seçmişti.
Daha sonra ise Eğitmen Isabel onları çadırlarına gönderi.
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..