Yav şimdiden başladı ayaklarım titremeye, sanki kızın ince ve narin sesi bir titreşim dalgası oluşturdu da havaya ben komple onun üstünde geziyor gibiyim. Çalıştırılıp başı boş bırakılmış Hilti gibi kolbastı oynuyorum resmen.
Birkaç saniye öylece durdum. Ne yapacağım anasını satayım, ne diyeceğim şimdi ben bu kıza? Ne aramıştım, bilmiyorum ki ne aradım. Ne diye dışarı çıktıysam belamı mı arıyordum?
Yapacak bir şey yok Mike, dön bir şey de mal gibi sessiz mi kalacaksın? Aslında normalde fena plan değil ama bir de görev çıktı, şimdi bu fırsatı tepersen nerede bir daha kadınla konuşacağım. Yok abi artık biraz daha kararlı olmak lazım, boşuna mi hüplettik lan o irade puanlarını. İradesi 2 olan adamım lan ben, koskoca 2.
Kararlılıkla döndüm ve ağzımı açtım. Ama bu kadar anasını satayım, kızın yüzüne bakınca sönmüş balon gibi oldu kararlılığım. Yavaş yavaş götümden kaçtı. Bir de güzeldi bu kız. Hep beni bulurdu zaten şans.
Yakalığından isminin Valentine olduğunu anladığım kız benim geri dönüp sessiz kalmama şaşırmıştı. Yüzünde oluşan masum şaşkın ifadenin yanında, ufak da olsa bir iğrenme emaresi vardı. Bana baktığı için olmuştu tabi neyden olacak? Daha fazla sessiz kalamazdım, kız "Beyefendi?" diye soru sormaya başlamıştı bile.
"Kı-kı-kıyafet" diyebilmiştim anca, üç yaşındaki çocuk daha iyi cevap verirdi kesin bu soruya. Tabii ki karşımdaki önce bir afalladı, böyle bir mal beklemiyordu. Onun da gününü neşelendirdik amına koyayım.
Kısa bir sessizlikten sonra "Tabi efendim, yalnız orası kadın reyonu sizi erkek bölümüne yönlendireyim." diyerek ileriyi işaret ederek benimle birlikte yürümeye başladı. Bu sırada kafamda sikko bildirim sesi dönmeye başladı. Şimdi zamanı mı lan? Hemen kimse görmeden çarpıya bastım. Muhtemelen bu hareketimle daha da mal gibi gözükürdüm. Havada bir şeylere basan bir adam. Yoksa ekranı onlar da görebilir mi lan? Yok anasını avradını...
"Nasıl bir şey bakmıştınız, tişört, pantolon veya gömlek?" Kız soru sormaya devam ediyordu ulan. Sadece kafa sallamaya başladım. Konuşmamız çok garip ilerliyordu. Kız bana kıyafet gösteriyordu ben kafa sallıyor, "hı" gibi hayvansı sesler çıkarıyordum ve gösterdiği her şeyi alıyordum.
Elimde tonla kıyafet olmuştu, beden meden hak getire, ne verse alıyordum. O da yolunacak kaz bulmuştu yoluyordu. Aferin lan kız! Bok gibi karakterin varmış.
Sonunda elimde bir yığın kıyafetle kasaya gidip 600 dolar para bayıldım. Poşetleri kaptığım gibi kendimi dışarı atıp bir taksi çevirdim. Karnım sinyalleri vermeye başlamıştı. Akşam evde ishal partisi vardı.
Taksiden evin önünde inince apartmana doğru koştum, yolda kapının önünde bıraktığım sandaletlerime bir selam çakıp hemen evime attım kendimi. Eve girmemle yere yığılıp derin bir nefes almam bir oldu. O anda bir bildirim sesi daha geldi. Rahat bırakın ulan beni, alt tarafı ölmek istedik.
Koşa koşa tuvalete vardım ama önümde de açılan bir panel vardı.
Başarım Kazanıldı: Sürpriz Puan
Başarılı bir şekilde alışverişe çıktın, dilediğin gibi harcayabileceğin bir yetenek puanı ve 100 başarı puanı elde ettin.
İshali koy vermemle gelen rahatlamanın yanında bu da çarpan etkisi yaratmıştı. Bu oyun bana kıyak mı geçiyordu lan? Oynadığım en kolay oyun olabilir. Hemen görev ekranına dönüp başardığım diğer yan göreve baktım. Gerçekten de 1 puan konuşma becerisi ve 100 başarı paunı elde etmiştim. Bu başarı puanları ne iş lan diye düşünürken, geri döndüğüm panelde Mağaza diye bir yer açıldığını farkettim.
Sifona basıp tuvaletten çıktığım gibi yatağa kendimi attım ve Mağaza'da neler olduğuna göz atmaya başladım. Görünen o ki sadece puanımın yettiği eşyaları görebiliyordum. Buna rağmen içeride birçok eşya vardı. Kıyafetler, aksesuarlar... Ve neredeyse hepsinin bazı özellikleri vardı ancak benim gözüme iki ürün takılmıştı.
Biri çanta adlı bir eşya idi.
Çanta: Çanta panelinde 10 haznelik bir alan açar.
Tutar: 100 Başarı Puanı
Diğer eşya ise bir Sürpriz Kutusu idi.
Başlangıç Sürpriz Kutusu: Basitten nadire birçok eşyayı içinde barındırabilir.
Tutar: 100 Başarı Puanı
Bu ikisini gözüme kestirmiştim ve en makul harcamanın bu olacağına karar vermiştim. Bu yüzden hemen alışverişi yaptım. Bunun yanında sürpriz bir şekilde elde ettiğim yetenek puanını harcamak için de karakter ekranını açtım. Bu gün iradem beni çok zorlamıştı. Yarın obür gün daha fazlasına ihtiyacım olacaktı. Bu yüzden hemen İrade'ye bir puan harcayıp, 3 puana yükselttim.
Son güncellemelerle puanlarım şu şekilde gözüküyordu:
İrade: 3 (Normale yakın bir irade, basit gündelik olayları denemekten çekinmeyebilirsin. Tam bir eziksin ya!)
Konuşma: 1 (Çocuk parkında arkadaşlarınla sohbet edebilirsin)
Bu kırıcı ifadeleri göz arda adıp hemen sürpriz kutusunu açmaya koyuldum. Çantamın içinden çıkarıp elime aldığım kutunun hiç vakit kaybetmeden kapağını kaldırdım. Küçük plastik kutunun içinden 6'lı süt paketi çıkmıştı amına koyayım? Bu ne lan.
Bir an sinirlenip sütleri yere çalacakken önümde bir panel açıldı.
Ganimet: Altılı Süper Uza Sütleri
8-14 cm arası uzamayı garantiler. Her gün bir süt içiniz.
Ulan be hayat yüzüme mi gülüyon artık.
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..