Bölüm 75
Parça 1
hissetmiştim bir anda her şey daha net olmaya başladı ve bir ses duymaya başladım ağlayan birinin sesiydi 'Yuu' diye bağırıyordu yavaşça gözlerimi araladım.
Hissettiğim o sıcak yağmur damlaları aslında Reiko'nun göz yaşlarıydı, neler olduğunu hatırlamaya çalışıyordum kısa bir duraklamadan sonra hatırlayabildim
ölmüştüm evet kesinlikle ölmüştüm peki şu an nasıl hala yaşıyordum diye düşünürken Reiko bana sıkıca sarıldı ve 'Yaşıyorsun' diye bağırmaya başladı.
Kazeru:'Reiko'
Reiko:(yavaşça sarılmayı bırakıp gözlerindeki yaşları siler ve zar zor konuşuyordur)'Her yerin kan içindeydi ben-ben öldüğünü düşündüm çok korktum donup kaldım hiçbir şey yapamadım
sadece ağlıyordum çok korktum.'
Evet bunu anlayabiliyorum ama şu an daha önemli bir şey var.
Kazeru:'Üzgünüm ama şu an bana saldıran kişi bulmalıyım.'
Reiko benim sakin tavrımı görünce kendini hızlıca toplamaya başladı.
Reiko:'Aslında ileri de biri var ama o da ölmüş.'
Kazeru:(şaşırır)'Nasıl? Kim öldürdü?'
Reiko:'Bilmiyorum, seni gördükten sonra ona bakmayı düşünmedim bile'
Kazeru:'Ona bakmalıyım'
Ayağa kalkmak için harekete geçtiğim de Reiko endişeli bir şekilde bana baktı.
Reiko:'Kalkmamalısın vücudun iyi gözüküyor ama büyü gücün çok dengesiz bir durumda'
Kazeru:'Ben iyiyim'
Yavaş bir şekilde bana saldıranın o olduğuna inandığım kişiye yaklaştım yüz üstü yerde yatıyordu karanlıktan pek gözükmüyordu sağ elimle tutup yüzünü bana doğru çevirdim
gördüğüm manzara ise dehşet vericiydi vücudu tamamen kurumuştu sanki içinde ki her şey emilmişti buruşmuş boş bir kabı andırıyordu iğrenç bir görüntüydü.
Kazeru:'Ona ne olmuş böyle?'
Reiko benim aksime bu tarz bir sahne karşısın da daha sakindi gerçekten ilginç biri.
Reiko:'Daha önce böyle bir şey görmedim ama görünüşe bakılırsa sahip olduğu bütün büyü ve hayatı ondan emilmiş gibi gözüküyor ama böyle bir şey mümkün olmamalı'
Kazeru:'Bu çok anlamsız göğsüme koca bir kılıç girmişti ama şimdi bir çizik bile yok ve bunu bana yapan kişi ise tuhaf bir şekilde ölmüş durumda neler oluyor böyle?'
Reiko:'Şimdilik diğerlerinin yanına dönmeliyiz orada güvende oluruz burada kalmak tehlikeli olabilir.'
Güvenli mi? Bunu umursamıyorum bile ayrıca bu tarz gizemli durumlardan bıktım.
Kazeru:'Hayır bu sefer hiçbir şey yokmuş gibi davranamam burada bir şeyler oldu benimde dahil olduğum bir şeyler ve yine ben hiçbir şey anlayamıyorum hiçbir şeyi fark edemiyorum
ama nasılsa bu tarz şeylerin merkezinde ben oluyorum bundan bıktım artık cevapsız sorulardan BIKTIM!!!'
İçimde ki öfke giderek büyüyordu ama neye karşıydı bu öfke emin değilim işte bu sırada tanıdık bir ses duydum ve bu kişinin burada neler olup bittiğinden haberi olmadığına eminim.
Melia:'Anlaşılan çok fazla sorunun var'
Kazeru:'(şaşırır)Melia'
Yavaş adımlarla bana yaklaşıyordu ve oldukça sinirli gözüküyordu.
Melia:'Madem bu kadar sıkıntıdasın neden hiçbir şey söylemedin neden bana hayır bize güvenmedin ve yardım istemedin.'
Sadece gözlerine bakarak ne kadar sinirli olduğunu anlaya biliyordum.
Kazeru:'Ben--'
Melia:(bağırır ve ağlamaklı bir ses tonu ile konuşur)'Hep böylesin hep 'ben' diye düşünüyorsun neden yanındakilerin neler hissettiğini anlamaya çalışmıyorsun neden bir kerede 'sen' demiyorsun
söyle bana neden her zaman kolay yolu seçiyorsun neden her zaman yalnız olmayı seçiyorsun söyle bana, sürekli bir şeyler sakladığının farkındaydım ama bir gün anlatacağını düşünüyordum, bize hiç mi güvenmiyorsun?'
İçimde ki öfkeyle beraber haykırdım.
Kazeru:'Saçmalamayı kes Melia, ben , ben her zaman-- ' Yanağıma yediğim tokatla sözüm kesildi.
Melia:'(sakin bir ses tonu ile)Yine mi Ben diyorsun'(Gözleri öfke ile parlar)
Yediğim bu tokat yaşadığım hayat boyunca canımı en çok acıtan şeydi ne yapacağımı bilmiyordum hissettiğim tek şey acıydı ve bende kaçmayı seçti kendimi oradan uzak bir yere ışınladım hala
adada olduğumdan emindim ama neresinde olduğumu bilmiyordum büyü yapmak oldukça acı verici olmuştu yine de tokadın acısı ona ağır basıyordu kendimi yere bıraktım uzandım ve gökyüzüne baktım.
Neden bu kadar öfkeliyim? Bilmiyorum ama bu öfke onlara karşı değildi eğer öyle olsaydı kaçmazdım peki bu öfke sürekli başarısız olduğuna inandığım kendime karşı mıydı?
Tam bu sırada tanıdığımdan emin olduğum bir ses duydum.
'Burası senin bulunmaman gereken bir şey Bay Kahraman'
Karanlıkta parlayan mor renkte ki yılan gözlerine sahip tanıdığım tek kişi bana bakıyordu.
Kazeru:'Alya ?'...
Parça 2
Alya:'Evet Bay Kahraman şimdi ne olacak bir kuralı çiğnedin'
Evet rakiplerimizle görüşmemiz yasak ama buraya bilerek gelmedim.
Kazeru:'Üzgünüm, aslında farkında olmadan oldu sadece biraz kötü hissediyorum.'
Alya'nın gözleri parladı ve gülümsedi.
Alya:'Kesinlikle kötü gözüküyorsun büyü akışın tamamen bozulmuş bu halle büyü yapabilmen bile mucize izin ver senin için onu düzelteyim'
Evet Reiko'da buna benzer bir şey söylemişti.
Kazeru:'Böyle bir şeyi yapabilir misin?'
Alya:'Yapabildiğim çok bir şey yok aslında şanslısın ki bu yapabileceğim şeylerden biri ama yanlış anlama bunu herkes yapamaz hatta genelde bunu yapabilecek kişiler
şifa üzerine büyüler de ustalaşmış olanlardır ben ise bir istisnayım sadece'
Biraz fazla böbürleniyor.
Kazeru:'Bu kadar iyi davranmanı beklemiyordum.'
Alya:'Henüz seni iyileştirmedim sadece yapabileceğimi söyledim eğer sana yardım etmemi istiyorsan bana neler olduğunu anlat sonuçta yanağında bir tokat izi var, anlaşılan
oldukça eğlenceli bir süreç yaşamışsın'
Eğlenceli demek evet başka bir açıdan eğlenceli olabilir.
Kazeru:(aklından olanları geçirir)'Bunları bilmene gerek yok'
Alya:'Hmmmmm evet her şeyi anladım demek bencil biri olduğun için kavga ettiniz ve o korkunç cadı seni tokatladı acıtmış olmalı ayrıca senin kafanda çok karışık'
Kazeru:'Sen nasıl?'
Alya korkunç bir şekilde gülümsedi ve gözleri karanlık bir tona büründü.
Alya:'Şu an sana kendini bile öldürte bilirim, aşırı savunmasızsın ve büyü akışın dengesiz kendini koruyamazsın yani aklından geçenleri öğrenmem bu durumda gayet kolay
ta bi sadece benim için'
Korkutucu gerçi bunu düşünmeme pek iyi olmadı ama her saniye aklımı okumuyordur herhalde.
Kazeru:'Demek açık bulursan akıl bile okuyabiliyorsun o zaman anlamış olmalısın neler hissettiğimi yani'
Alya:'Ne saçmalıyorsun sen takımında ki tek erkek sensin ve bütün ilgi senin üzerinde bu yeterli değil mi? Senin yerinde başka bir erkek olsa cennette olduğunu düşünürdü.'
Kazeru:'Bu neden beni cennette gibi hissettirsin ki? Bu sadece senin düşüncen ayrıca konu bu değil.'
Alya:'Seni anlayamıyorum ama sana yardım etmem gerektiğini hissediyorum bu yüzden seni iyileştireceğim'
Arkama geçip ellerini sırtıma koydu.
Alya:'Şimdi üçe kadar sayacağım sonra biraz canın yanacak dayanmaya çalış sadece birkaç saniye sürecek bir acı hihihi'
Kazeru:'Hey o hihihi de ne içindi?'
Alya:'Sayıyorum 1,2 (büyüyü yapar)'
Bütün bedenim keskin bir acıyla kaplandı ama çok uzun sürmedi.
Kazeru:'Avvv üç deyince yapacağını söylemiştin hem bu çok acıttı'
Alya:'Öyle mi demiştim (gülümser) bir illüzyonistin cümlelerine güvenmemelisin'
Peki artık iyi olduğuma göre Vel fark etmeden buradan ayrılmalıyım.
Kazeru:'Anladım ve her şey için teşekkürler buradan çıkmalıyım artık'
Alya:'Bir şey daha sormalıyım bu üstünde ki kan nasıl oldu? Aklını okurken herhangi bir şey bulamadım'
Kazeru:'Uzun hikaye özetle saldırıya uğradım ve daha sonra olaylar karıştı, her şey sona erdiğinde kendimi burada buldum'
Alya:'Duydunuz öyle değil mi sayın Vel'
Kazeru:'Vel?'
Şaşkınlıkla gözleri arkamda duran Vel'e çevirdim.
Vel:'Evet net bir şekilde, aslında buraya Kazeru'ya ceza vermek için gelmiştim ama anlaşılan kötü güvenlikten ötürü özür dilemeliyim bu bir yana hemen olayı araştırmaya başlıyorum bu sırada
eğer Alya için bir sorun yoksa burada dinlenebilirsin.'
Bir an için ayvayı yediğimi düşünmüştüm ama sanırım bir sorun yok.
Kazeru:'Peki'
Vel:'O zaman görüşmek üzere'
Alya gözlerini yavaşça ortadan kaybolan Vel'e dikti.
Alya:'Bu adamdan hoşlanmıyorum oldukça sinsi ve aniden ortaya çıkıyor'
Kazeru:'Yine bana yardımcı oldun sen düşündüğümün aksine iyi birisin'
Alya:'Sadece değerli bir rakibin bir kez daha ceza almasını istemedim tek amacım buydu şimdi git biraz dinlen oldukça yorgun olmalısın bina yapıları herkes de aynı yukarıda ki odalar boş istediğini kullan'
Kazeru:'Sağol Alya gerçekten çok yardımcı şu an geri dönebilecek cesaretim yok'
Alya:'Bu çok belli gözlerinde ki bakış bile oldukça ürkek git dinlen yarın seninle biraz daha konuşmak istiyorum ve arkadaşlarım şu an banyo da eğer istersen git ve dikizle kimseye söylemem.' (Göz kırpar)
Kazeru:'Tavsiyen için sağol ama gidip yatacağım.'
Parça 3
(Bu sırada ağacın orada)
Olivya:'Biraz sizden gözümü ayırdım ve işler ne hale gelmiş. Melia seni anlıyorum ama kısa bir süre önce bir suikast girişimine maruz kalmış birine bu kadar sert olman, bu aptalcaydı.'
Melia:'Hiçbir şey bilmiyordum birden öfkelendim,(hıçkırarak ağlamaya başlar) artık benden nefret ediyor olmalı'
Felina:'Tabii ki de eder aptal'
Melia:'(ağlaması durur) Sen karışma'
Olivya:'Melia'
Melia:'(tekrar ağlamaya başlar)'
Olivya:'Peki olan biteni anladık şimdi önemli olan Yuuma'yı bulmak'
Vel:'Bu konuda endişelenmeyin kendisi güvende bir süre başka yerde kalacak yakında görüşürsünüz'
Olivya:'Her zaman ki gibi aniden belirdin'
Vel:'Çok zamanım yok bu yüzden etrafı incelemeliyim ayrıca suçluyu bulmalıyım'
Olivya:'Suçluyu muhtemelen çoktan bulduk ağacın biraz ilerisin de ölmüş'
Vel:'Bakalım'(gidip cesede bakar ve yüzünde çok ciddi bir ifade oluşur) bu çok kötü, gitmeliyim.'
Hızla oradan ayrılır.
Vel (O ceset hiç şüphe yok sömürülmüş bu çok tehlikeli bir haber bunun öğrenilmesine izin veremem.)
(Bu sırada Yuuma)
Kazeru:(yatakta uzanıyordur) Şimdi sakince düşünce sanırım nerede yanlış yaptığımı anladım, artık onlarla konuşmalıyım her şeyi açıkça anlatırsam büyük ihtimalle her şey hallolur ama her şeyi anlatmak
çok zor yine de yapmalıyım eğer bu şekilde devam edersem asla ilerleyemem...
Devam Edecek
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..