Bölüm 31 : D Ligi Birincisi (2)

avatar
3750 10

Yıldızlar Kralı - Bölüm 31 : D Ligi Birincisi (2)



Eğitmenlerden biri çocuğun yeteneğini taktir etti.

“Genç yaşına rağmen Ruo Kılıç Çizgisini öğrenmiş.”

“Bu yılki yetenekler fena değil gibi görünüyor.”

Bu sırada kılıç saldırısı Layla'ya ulaşmıştı. Layla'nın kılıcı rakibinin kılıç görüntülerinden biriyle çarpıştığında arenaya kılıçların çarpışma sesi yayıldı.

Bir kılıcı bloke edince Layla'nın göz bebekleri küçüldü. Kalan iki kılıç görüntüsünün yok olmayıp kendisine doğru geldiğini fark ettiğinde artık çok geçti. İki kılıçtan biri Layla'nın omzuna çarparken diğeri karnının sağ bölgesine isabet etti.

Kılıçlar ortadan kaybolduğunda Layla kanlar içerisinde yerde yatıyordu.

“Kazanan, Sial!”

Hakem sonucu açıkladığında alandakiler şaşkındı. Sadece tek bir teknik ile maç sonuçlanmıştı. Görevliler Layla'yı tedavi için arenadan çıkardılar.

“Gerçekten de namına layık. Kılıçlar illüzyon hissiyatı verse de aslında her biri gerçek saldırı gücüne sahipler.

''Ailesi aracılığıyla bu tekniği öğrenebilmiş olmalı.

''Öyle olsa da tekniği kullanabilmesi kendi yeteneği.''

Eğitmenler aralarında öğrencilerin durumunu tartışırken hakem yeni öğrencileri çağırdı.

“Ersa!”

“Vern!”

Ersa arenaya çıktı ve Vern de yüzünde bir gülümseme ile onu takip etti.

Tarma, Ersa’ya küçümseyici bir bakış attı.

“Herkes kalfa evre 1. seviye iken bu çocuğun seviyesi belli değil. Korkaklar kralı olmaya aday.”

“Boş konuşmayın da marifetinizi arenada gösterin.” 

Sial diğerlerinden farklı olarak Ersa'nın gücüne ve rakiplerini ele alışına biraz hayran kalmıştı. Kendi yaş grubunda kesinlikle öne çıkanlardan biri olacağına emindi.

Kızgın bir yüzle Sial'e dönen Tarma bir şey söyleyecekken hakemin sesi ile isteği yarıda kesildi.

“Başlayın!”

Maç başladığı anda Vern saldırıya geçti. Ersa, Vern’in saldırılarını basit buldu. Saldırıları engellemek onun için çok kolaydı. Onlarca saldırıdan sonra Ersa’ya zarar veremeyen Vern sinirden yüzü kızarmış halde Ersa'ya bağırdı.

''Korkak olmayı bırak! Kaçma ve adam akıllı dövüş benimle!''

''Nasıl istersen.''

Ersa, Vern’in sözlerinden sonra beklenmedik bir şekilde Vern'ün üzerine koşmaya başladı. Vern kötü bir gülümseme ile bildiği en iyi tekniği hazırladı. Ersa’yı kışkırtmayı başardığını düşündü.

Ersa, Vern'ün saldırı mesafesine geldiğinde Vern kılıcını çapraz doğrultuda savurdu.

(Kaplan Pençesi Tekniği)

Kullandığı teknik güç tabanlı bir saldırıydı. Ersa kılıç saldırısı üzerine gelirken bedenini sola doğru kaydırdı ve sağ ayağından destek alarak havaya zıpladı. Dönüş ivmesini kazanırken sol ayağını Vern'ün yüzüne geçirdi. Vern tekme ile geriye doğru uçarak birkaç takla attıktan sonra ancak durabilmişti. Herkes gözleri genişlemiş izliyor, alandan çıt çıkmıyordu.

Ersa teknik olmadan sadece vücudunu kullanarak Vern'ü yenmişti.

“Kazanan, Ersa!”

Şaşırmış bakışlara sahip bir eğitmen gözleri Ersa'yı süzerken ''Bu çocuğun bedeni anormal. Normal bir dövüş sanatları çalışanının bedeni bu derece çevik olamaz. Saldırıları da bu derece anormal ve güçlü olamaz.'' dedi.

"Çaylakların arasından ilginç biri çıktı."

Ersa arenadan ayrılırken Tarma ve Haku anlamsız gözlerle ona bakıyorlardı. Ersa’yı çok fazla küçümsediklerini fark etmişlerdi. Kışkırtıcı davranışlarından pişmanlık duymaya bile başlamışlardı.

Ersa’dan sonra sıra Haku ve Tarma’ya geldi. Savaşları uzun sürmedi. Haku ve Tarma tekniklerini çıkararak savaşırken Haku dayanıklılıkta baskın geldi ve küçük bir farkla Tarma'yı yendi.

Savaşlar tüm hızıyla devam etti. Sırada arenaya çıkan kişiler Haku ve Layla olmuştu. Layla'nın yaraları uzmanlar tarafından ele alındığından savaşabilecek durumdaydı. İkili savaşa başladığında birbirlerini nötrlerlerken savaş uzayınca Layla'nın yaraları ne kadar iyi durumda olsa da ona bir dezavantaj oluşturuyordu. Haku kesintisiz saldırılarıyla temiz bir zafer elde etmişti.

''Tarma!''

''Ersa!''

Hakem Tarma ve Ersa'yı çağırdığında Tarma endişeli bir yüze sahipti. Şimdi Ersa'nın karşısında kendisine pek bir güveni yoktu.

''Başlayın!''

Ersa başlama onayı ile Tarma'nın üzerine koşarken Tarma'nın sesi herkesi şaşkına çevirdi.

''Maçtan çekiliyorum!''

Ersa’ya karşı savaşıp diğerleri gibi utanç verici bir yenilgi tatmak istememiş ve maçtan çekilmeyi en mantıklı hareket olarak görmüştü.

Tarma arenadan ayrıldığında Sial ona alaylı bir yüz ile bakıyordu.

“Korkak olanların ortaya çıkması çok uzun sürmedi."

Tarma kızgınlıkla Sial'e dönse de kendisini savunacak bir söz bulamadı ve sessizce köşesine çekildi. Ersa ise kendisini savunan birinin çıkmasına şaşırmıştı. Genel olarak yaş grubundakiler pek de arkadaş canlısı değildi ve mantıklı davranmıyorlardı. Sial'i aklına not ederken yerine geçti.

''Sial!''

''Vern!''

Vern şişmiş bir yüz ile arenaya çıktığında seyircilerden birçok kahkaha sesleri yükseldi. Kızgınlıkla Ersa'ya baktı. Ardından Sial'e döndü ve kılıcını kavrayarak hakemin maçı başlatması ile savaşa odaklandı.

Sial'in gücü ile savaş uzun sürmedi. Maçın başından itibaren baskın taraf olarak Vern'ü mağlubiyete uğrattı.

''Kazanan, Sial!''

Hakem sonucu açıkladıktan sonra sırada savaşacak kişileri açıkladı.

''Ersa!''

''Haku!''

Haku, isminin okunduğunu duyunca kısa bir titreme yaşadı. Ersa ile arası iyi olmayan kişilerden biriydi ve o da savaşmak istemiyordu. Arenaya çıkar çıkmaz maçtan çekildiğini açıkladığında seyircilerden birçok yuhalama sesleri yükseliyordu. Ersa bile bu kadar korkak davranmalarına şaşırmıştı.

Maçlar devam ederken Ersa'yla karşı karşıya gelen pes ediyor, Sial ise tüm maçlarını üst üste kazanıyordu. Sonunda hiç yenilgi almayan sadece iki kişi kalmıştı.

''Ersa!''

''Sial!''

Sial ismi okunduğunda mutlu bir gülümsemeye sahipti. 

''Sonunda.''

İkili arenaya çıktığında Sial hakemden önce sözü aldı.

''İyi bir maç olmasını umuyorum.''

Ersa'nın bu kıza karşı izlenimi kötü değildi.

''Umarım öyle olur.''

Hakem, Ersa'nın ilk düzgün konuşmasını gördüğünde tebessüm etti.

''Başlayın!''

Sial, yüzü ciddileşirken kılıcı ile Ersa'ya doğru ani bir hız kullanarak saldırıya geçti. Ersa gelen saldırıya karşın savunmada kaldı ve çevikliği ile sıyrıldı. Birkaç darbe gerçekleştirdikten sonra Sial'de Ersa'ya saldırıyı isabet ettirmenin zor olduğunu kabul etti.

''Silahını kullanabilir misin?''

Sial'in ricası Ersa'yı şaşırttı ama kızın isteğini reddetmedi. Sial'e karşı izlenimi kötü değildi. Kılıcını çıkarmasa da, uzaysal yüzüğünden yayını ve okunu çıkardı.

Herkes Ersa'nın yay ve ok kullanacağını görünce beklenmedik bir şaşkınlık yaşamıştı. Yakın dövüşte yayın pek kullanışlı olmadığı temel bilgiydi.

''Başlayalım.'' Ersa'nın konuşması ile Sial de şaşkınlığını atmış savaş pozisyonunu almıştı. Tekrar saldırıya geçtiğinde Ersa yayına bir ok yerleştiriyordu. Yay elinde ikende belirli bir mesafeyi koruyarak uygun bir saldırı açısı arıyordu.

Mesafesini korurken nişanını aldı ve Sial onun peşinde iken okunu serbest bıraktı. Okun hızı o kadar hızlıydıki Sial zar zor takip edebilmişti. Omzuna doğru ilerleyen ok Sial'in refleksleri ile hafiften sıyırmıştı kolunu.

Ersa, küçük bir tebessüm oluşturdu. Şimdi attığı ok gücünün yüzde otuzu ile kullandığı bir saldırıydı. Çok fazla güç kullanarak Sial'i ağır yaralamak istemiyordu. Hemen ardından başka bir ok taktı ve aynı yere fırlattı. Çok hızlı bir şekilde okları üst üste Sial'e fırlatmaya başladı.

Herkes ağzı açık izlerken Sial oklardan zorlukla kaçınıyordu. Vücudunda birçok küçük yaralar oluşmuştu. Yaraların yakma hissi vücuduna hakimdi. Durum böyle devam ederse bu şekilde yenileceğini fark etmişti. Kılıcını kavradı ve Layla'da kullandığı tekniği yeniden kullanmaya hazırlandı.

Ersa ise okları atış hızını yavaşlattı. Sial'in tekniğini görmek istiyordu. Sial, Ersa'nın önüne geldiğinde saldırısını başlattı.

(Ruo Kılıç Çizgisi 1. Seviye)

Ersa'ya doğru gelen kılıç bir anda üç adet kılıca dönüştü. Ersa üç kılıca bakarken tekniğin oldukça iyi olduğunu düşündü. Yine de bedenini geliştirmiş olması ve çevikliği Sial'in dezavantajıydı. Kılıç saldırısı hemen önündeyken kılıçlara doğru ilerledi ve yere çöktükten sonra havaya zıpladı. Sial'in üstünden arkasına geçtiğinde Sial'in kılıç saldırısı da boşuna gitmişti. Elini yatay pozisyona getirerek Hartu'ya gerçekleştirdiği saldırının aynısını Sial'e uyguladı. Sial kısa bir baş dönmesinden sonra diz üstü yere çöktüğünde maçın sonucu belli oldu. Sial savaşacak durumda değildi. 

"Kazanan, Ersa!"

Hakemin maç sonucunu duyurması ile D ligi birincisi belirlenmişti.

 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44316 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr