Bölüm 35 : Çaylakların Birincisi (3)

avatar
3754 12

Yıldızlar Kralı - Bölüm 35 : Çaylakların Birincisi (3)


Uzun süreli şaşkınlığın sona ermesi hakemin savaşacak isimleri çağırmasıyla olmuştu.

''Mely!''

''Nevi!''

Nevi içinde yaşadığı küçüklük duygusuyla savaş alanına doğru yürüdü. Şuan da savaştığı kişilerin her biri ondan çok daha güçlüydü. Çaresizce beşinciliği kabullenmiş, ileride daha çok çalışacağına dair kendisine söz vermişti.

''Maçtan çekiliyorum.''

Çoğu kişinin beklediği bir durum olduğundan Mely ve Nevi yerlerine döndü. Hakem de yeni isimleri çağırdı.

''Kayra!''

''Ersa!''

Ersa ve Kayra isimlerinin okunması ile savaş alanına yöneldi. İnsanlar Ersa ismi ile sessizleşmişlerdi. Kayra karşısında duran çocuğa baktığında aşılmaz bir duvara baktığı hissiyatına kapılmıştı. Gücünü hiçbir zaman tam anlamıyla göstermemiş, her zaman gizemli ve ne yapacağı belli olmayan bir kişiydi. Hayatında ilk defa büyük bir baskı hissediyordu, ama maçtan da çekilmeyecekti. Savaşarak yenilmeyi pes etmeye tercih ediyordu.

“Başlayın!”

Kayra saldırıya geçtiğinde Ersa da elindeki kılıcıyla ilerlemeye başladı. Maçları uzatmak istemiyordu. Mely ile gerçekleşecek savaşının kısa sürede başlamasını umuyordu. İki kişi arenanın ortasında buluşması kılıçların çınlama sesini doğurdu. Ersa gücünü çok fazla kısıtlamadan kullanınca Kayra'nın kılıcı karşılaştığı büyük güçle sarsıldı.

Kayra’nın göz bebekleri küçüldü. Tereddüt etmeden geri çekilmesine rağmen elinin titremesi durmamıştı. Aklında geçen düşüncelerle zihni karmakarışık olmuştu; bu tür bir güce nasıl sahip olabilir!?

Ersa, Kayra'nın kendisini toparlamasını beklemedi ve yeniden saldırdı. Kayra'da hiçbir şeyden sakınmayarak tüm gücünü kullanmaya başladı. Aktif hale getirdiği tekniği ile Ersa'nın saldırısına karşılık verdi.

(Ejderha Pençesi Tekniği)

İki kılıç çarpıştığında iki tarafta birkaç adım gerilemişti. Tekniğinin bile zar zor yeterli geldiğini gören Kayra ne yapması gerektiği konusunda kafası karışmıştı. Üst üste aynı tekniği kullanırsa içsel enerjisini tüketmiş olacak ve ileride gerçekleştireceği savaşlar için dezavantaja düşecekti. Ayrıca üst üste tekniğini kullansa bile kazanabileceğini düşünmüyordu.

Karşısındaki çocuk her yönüyle güçlüydü. Tahmin edilemez ve mantıklı hareketleri onu zor duruma düşürüyordu.

Ersa’nın yeniden saldıracağı sırada Kayra dişlerini ve ''Maçtan çekiliyorum!'' diye bağırdı. Ersa'nın başka bir zaferi seyircilerden büyük bir tezahürat getirmişti. Tezahüratlar ise Ersa'nın yüz ifadesini değiştirmedi. Sakin yüzü ile bekleme alanına geçti ve diğer savaşlarını beklemeye koyuldu.

''Abril!''

''Mely!''

Abril ismini duyan seyirciler önceki maçında aldığı yaralarla savaşamayacağını düşünüyordu. O an düşünceleri, ayağa kalkan iyi görünümlü orta yaşlı bir adamın sesiyle doğrulandı. ''Öğrencim, bu maça katılmayacaktır.''

Abril'in maça katılmayacağını açıklayan ustasının gözleri Ersa'ya kaydığında kızgınlığı belirgindi. Ersa, Abril'i yaraladığından dolayı hala tedavi görüyordu.

''Kayra!''

''Nevi!''

Gözleri, kararlılıkla parlayan Nevi bu maçtan da çekildiğini belirtti. Bu da seyircilerin tepki göstermesiyle sonuçlandı. Ersa, Nevi'nin ses tonundaki duyguları hissetti. Gözleri sağ tarafında duran çocuğa kaydı. Ersa'ya göre Nevi bir korkak değildi, kendisinden çok daha güçlü olan bir düşmana yenilmek için çıkması mantıksızdı. Böyle bir düşünceye saygı gösterirdi.

''Ersa!''

''Nevi!''

Nevi ismi tekrar okunduğunda yüzünde belli olan şaşkınlığı ile hakeme döndü. Bir şeyler söylemek istercesine açılıp kapanan ağzı en sonunda, daha sonra ismi açıklansa da sonucun aynı olacağı düşüncesiyle kapandı.

Aslında hakemin neden bunu yaptığını biliyordu. Kurallara göre en çok savaş kazanan kişiler sona bırakılırdı. Kayra, Abril ve kendisi en az bir savaş kaybetmiş kişilerdi. Bu nedenle Mely ile Ersa'nın sona bırakılacağını tahmin etmek zor değildi. Maçtan çekildiğini ilan ettiğinde hakem fazla beklemeden yeni isimleri çağırdı.

''Kayra!''

''Abril!''

Seyircilerden biri yanındaki arkadaşına heyecanla durumu anlatıyordu. ''Maçı kazanan bir üst jenerasyona meydan okuyanlardan olacak ve üçüncü ilan edilecek.''

''Evet, bu maç çok önemli, Abril maça çıkmazsa büyük bir kayıp yaşayacak.''

Tedavi odasında Abril uzanır konumda istirahat ediyordu. Ustası da durumunu gözlemliyordu. ''İyileşmen için çok etkili ilaçlar versem de, durumun hala stabil değil. Fazla enerji kullanırsan yaraların tekrar açılabilir.''

Abril, ustasına kararlı gözlerle baktı. Ustası öğrencisinin vereceği cevabı tahmin etmişti. ''Bu maçı gerçekleştirmeme izin vermenizi istiyorum usta.''

Ustası kafasını onaylarcasına salladı ve samimi bir gülümseme verdi. ''Pekala, git ve savaş.'' 

Abril, içinde yükselen minnettarlık duygusuyla ustasına teşekkür etti.

...

Hakem birkaç dakika bekledikten sonra kimsenin gelmediğini görünce Abril'in maçı gerçekleştirmeyeceğini anladı.

''Abril maça katılmadığından, bu maçın kaza-''

Hakem konuşmasını tamamlayamadan başka bir ses sözünü kesti. ''Maça çıkacağım.''

Herkesin gözleri sesin sahibi olan Abril'e döndüğünde hayranları büyük bir sevinç yaşamış, ismini haykırıyordu.

Abril, adım adım savaş alanına girdi. İki tarafında savaşı kazanma isteği gözlerinde belirgindi. Aynı anda hakemin sesi ile savaşa başladıklarında ikisi de tüm güçlerini en başından kullanmaya başladı.

Tüm enerjileri ile gerçekleştirilen saldırılar, maçın sonucunun kısa sürede belli olacağının habercisiydi. İlk darbenin iki tarafa da büyük bir etkisi olmamıştı ve ilkini takiben birçok saldırı devam etti.

Her ikisi de açık vermiyor, saldırılarını tüm gücü ile gerçekleştiriyordu. Birkaç dakika kılıçlar çarpıştırılınca Kayra'nın tekniğini aktif hale getirmesiyle Abril de zorunda kalarak tekniğini aktifleştirdi.

Normalde vücuduna yük bindirmemek için olabildiğince teknik kullanmak istemiyordu. En az oranda yarasını etkilemek için üçüncü tekniğini kullanırken Kayra en güçlü tekniğini kullanıyordu.

Kayra önce davranarak kılıcı ile sağdan çapraz bir çizgide saldırınca Abril de hemen tepki vererek kılıcını savurdu.

(Ejderha Pençesi Tekniği)

(Altın Kral İhtişamı Tekniği)

Tekniklerin karşılaşmasından Abril'in saldırısı biraz daha üstün gelmişti. Abril yaralı olsa da Kayra'dan bir seviye daha yukarıdaydı ve bunun farkı da belli oluyordu.

İki tarafta yarım metre geriye savruldu. Zaman kaybetmeden yeniden tekniklerini aktif hale getirdiler ve tekniklerini buluşturdular. Bu sefer Abril en güçlü tekniğini kullandı. Bununla maçı bitirmeyi hedefliyordu.

(Altın Kral Tahribat Tekniği)

Kayra'nın gözlerinde endişeli olduğu belliydi.

(Ejderha Pençesi Tekniği)

İki tekniğin çarpışması ile Kayra metrelerce savruldu. Saldırı Abril'i birkaç adım geriye itmişti. Kayra saldırı ile birkaç yarası alsa da Abril tekniğin kullanımı ile bedenini aşırı zorlamıştı. Diz üstü çöktü. Eski yarasından tekrar kanlar akıyor ağzından da bir miktar kan sızıyordu.

Abril zorlukla ayağa kalkabildi. Şimdi gerçekleştireceği saldırının son şansı olduğunu biliyordu. Bedeni kötü duruma düşmüş en fazla bir saldırı yapacak kadar takati kalmıştı.

Tekrar en güçlü tekniğini aktif hale getirdi. Kayra'da en güçlü tekniğiyle saldırdı. İki tekniğin çarpışma sesi alana hakim olan tek sesti. Seyirciler savaşın nihai sonucunu görmek istiyor, gözlerini ayırmadan ikilinin kılıçlarının buluşma anına bakıyordu.

(Ejderha Pençesi Tekniği)

(Altın Kral Tahribat Tekniği)

En güçlü teknikler çarpışması kılıçların görünümlerini de belirginleştirdi. Abril'in kılıcı soluk altın rengi ile kaplı iken, Kayra'nın kılıcının çevresinde soluk renkte pençe imgeleri görünüyordu.

Saldırı ile etrafa yerdeki sert toprağın tozları yayıldı. Abril birkaç metre geriye savruldu ve yarası neredeyse tamamen açıldı. Kayra ise Abril'den daha çok etkilenerek tekniğin vücudunda oluşturduğu onlarca yara ile metrelerce savruldu.

İki tarafta bilincini yitirmişti. Seyirciler kimin bu mücadeleyi kazandığını görmek istiyordu. Gözler kimin kalkıp kimin kalkmayacağını takip etti. İlk hareket vücudu kanlar içinde olan Abril'den gelmişti. Vücudu titremesine rağmen zar zor diz üstü durdu. Ardından ellerini yere koyarak kendisini destekledi.

Zorlukla  titreyen bacakları ile ayağa kalktı. Kayra'nın baygın bedeni ondan metrelerce uzakta yatıyordu. Seyirciler böylesine hararetli bir savaşı görmenin heyecanını yaşarken hakemin sesi ile Abril'in yüzünde kendisi ile gurur duyan bir tebessüm oluştu.

''Kazanan, Abril!''

Doktorlar maç bitince aceleyle savaş alanına koştu. Kayra ve Abril'i tedaviye aldılar. Kayra'nın iç enerjisi karmaşa halindeydi ve vücudu da kötü durumdaydı.

Dokuzuncu maçın sonucu belirlendiğinde ve ortalık toparlanıp sakinleştirildiğinde hakem tekrar yerine geçti ve herkesi süzdükten sonra onunda beklediği karşılaşmayı açıkladı.

''Ersa!''

''Mely!''

Seyirciler uzun zamandır görmeyi umduğu karşılaşma sonunda gerçekleşeceği için kalp atışları bir miktar hızlanmış, şimdiden muhteşem bir savaş göreceklerini tahmin ediyorlardı. Etrafı tezahüratlar dolduruyordu. Ersa ve Mely ise yüzlerine yerleşen geniş gülümseme ile savaş alanında duruyorlardı.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44338 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr