Zindanda İçimdeki Canavarı Salarak Güçlenmek - Bir mağarada uyanmak


Bir lisede bir deponun içinde 3 çocuk başka bir çocuğu dövüyorlardı çocuğun her yeri yara bere içinde olmasına rağmen gram ses cıkarmıyordu sanki 3 çocuk bir kum torbasını vuruyor gibiler 


"Siktir amına kodumun ucubesi bari dayak yerken normal ol" 3 çocuğun lideri gibi gözüken sarışın bir çocuk konuştu ve yerdeki çocuğun yüzüne tükürdü 

 

"Evet Jack bu piç sanki kum torbası gibi gram tepki göstermiyor siktir bu ucubeyle uğraşıcagımıza gidip kızlarla karaokeye gidelim" biraz kısa boylu olan çirkin çocuk sanki artık bıkmış gibi konuştu 


"Evet Samuel hadi gidelim ben bile sıkıldım" sarışın çocuk tekrar konuştu ve yavasça depodan çıktı 2 dalkavuksa yavaşça peşlerinden ayrıldı depoda sadece tartaklanan çocuk kaldı çocuk yavasça ayağa kalktı ve telefonunu çıkarıp birini aradı 


*Ring ring ring* 


Telefon açıldı ve bir kadın sesi duyuldu  

*Aku nerdesin? Geç kaldın kız kardeşin çoktan eve geldi seni bekliyoruz hadi geç kalma" kadının sesinden sakinlik ve sevgi akıyordu sanki, çocuğun kalbi yavaşça sevgiyle doldu 



Çocuk yavasça konuştu sesi biraz kısık idi 

"Bu gün biraz geç geleceğim anne beni beklemeden yemeği yemeye başlayın" çocuğun yüzünde ilk defa bir tebesüm belirdi  


Kadın tekrar konuştu sesinden resmen endişe fışkırıyordu

"Aku erken gel haberlerde hep çocuk kaçırılma olaylarını gösteriyorlar beni endişelendirme eve erken gel" çocuk hayla gülümseye devam ederek söyledi 


"Tamam anne erken gelmeye çalışırım hadi kapatıyorum" çocuk hafifçe kıkırdayarak konuştu  ve telefonu kapatı  yavasça yürüyerek bir metro istasyonunun girişine geldi bir oturağa oturarak kendi metrosunun gelmesini bekledi 15 dakika sonra metro geldi ve çocuk hızlıca metroya bindi ve bir oturak kaptı.


Metro nedense bu gün boş idi sadece metroda aku vardı metro hareket etmeye başlayınca yavaşça aku'yu bir huzursuzluk kapladı nedense yavaş yavaş uykusu gelmeye başladı gözleri iradesine ihanet ederek kapanmaya başladı.


Çocuk uyuma baslayınca metrodan vücüdu kayboldu, çocuk bambaşka bir yerde uyandı etraf karanlıktı mağara gibi bir yer duvarlarda yosunlar vardı yosunlar loş bir ışık yayıyor çocuk bu sayede etrafını az da olsa görmeye başladı, çocuk nerde olduğunu merak ederek mağaraya bakındı mağarada yürümeye başladı 1 yol ayrımı buldu sağmı solmu çocuk sağ tarafı seçti yavaşça karanlıkta yürümeye başladı 10 dakika yürüdükten sonra mağara genişlemeye başladı en sonunda açıklık bir alana geldi burada mağaranın tavanında kristal gibi şeyler vardı, yosunlar dan daha fazla ışık saçıyorlardı karşida bir tünel daha var'dı o tünelden yürume sesleri geliyordu tünelden yavasça insansı bir silüet çıktı


Çıkan silüet aku'yu son derece şaşırtı karşıdan kulakları çok sivri ve uzun olan bir erkek geliyordu, kullakları uzun olan erkek çok garip giyiniyordu ve elinde bir kılıç tutuyor'du, erkek yavaşça konuşmaya başladı 

"İlk düelomun bir insanla olması ne acınası işini hızlıca halledicem tek bir hareket ve hiç acı hissetmiyeceksin" erkek çok garip konuşmaya başladı, erkek yavaşça kılıcını kaldırdı ve saldırı pozu aldı ve bir anda aku'ya atıldı


Sonrasında olanlar çok basiti erkek kılıcını aku'ya savurdu ama olanlar çok şaşırtıcıydı aku sanki daha önce bir sürü kavgada bulunmuş gibi hızlıca saldırıdan kaçındı normal hiç duygu belirtisi olmayan aku'nun yüzünde  hafif bir öfke belirdi ve bağırdı


"Ne yapmaya çalışıyorsun beni öldürmekmi? İstiyorsan eğer isteğin oysa ne yazıki bu imkansız" aku bir anda erkeğe atıldı ve Altan bir aparkat savurdu ama karşıdaki erkek hiç telaşlanmadı ve kılıcını aşağıya savurdu eğer aku aparkatı vursaydı bile kılıç tarafından vurulucaktı ve bu kesin bir ölüm demekti ama çoktan aparkatıni savurmustu kılıç ise çoktan omzunun üstüne gelmişti bu durumdan kaçamazdı eğer kaçamıyorsa en azından bir saldırı indirmeliydi değilmi?  İlk saldırıyı akü yapmasına rağmen kılıç aparkatından hızlıydi ve omzunu çok derin kesti ama bu aku'yu durdurmadı ve yumruğu erkeğin çenesine vurdu


Yumruğu yiyen erkek geri savruldu anı acı hemen aku'yu yakaladı ve sağ eliyle sol omzunu yakaladı acıyla homurdandı. Erkek ise sanki şaşırmış gibi konuştu 

"Sen saldırıyı alma pahasına bana vurdun ne enterasan siz insanlar cidden delisiniz" erkek yavaşça duruşunu düzelti ve kılıcı tekrar havaya kaldırdı aku'nun beyni yavaşça çalışmaya başladı ve merak etiği soruları sormaya başladı  sesi biraz soluk soluğaydı nede olsa omzunda kemiğe kadar kesilmişti. 

"Siktir sen delimisin o kılıç gerçek seri katil filanmısın beni kaçıran senmisin? Düello derken ne de-" aku'nun sözü yarıda kaldı erkek tepki veremediği bir hızda önüne geldi ve kılıcı midesine sapladı haraket edemeyen aku yavaşça dizlerinin üstüne cökmeye başladı kılıç midesinde duruyordu manyakça kan akıyordu ağzından bı agız dolusu kan tükürdü 


Erkek sakince konuşmaya başladı 

"Sana karşı nazik davranmıştım ama beklediğimden güçlü çıktın bu da senin ilk düelon büyük ihtimale ne olduğunun farkında bile değilsindir ne acı hiç birşey bilmeyen bir çocuğu öldürmek" erkek bir şeyler saçmalamaya başlamıştı bile ama aku dinleyemiyordu gözleri bulanık görmeye başladı  aku'nun içinde bir his belirdi uzun zamandır hissetmediği bir his bir öfke seli bir nefret seli bir çılgınlık seli her duygunun bir birleşimi vücudu sanki acı hisini unutmuş gibiydi aku yavaşça ayağa kalktı, aku'nun teni yavasça kızarmaya başladı teninden buhar havaya karışıyordu yüzünde bir çılgınlık ifadesi belirmeye başladı 


Tek bir hamlede midesindeki kılıcı çıkardı ve tutu midesindeki yaradan bir ton kan fışkırmaya başladı ama sonra hızlıca kanama durdu aku bir anda atıldı normalde olduğundan daha hızlı kılıcı erkeğin boynuna sapladı 


Erkek ne olduğunu anlamadan boynundaki kılıcı savurdu ve adamın kafasını kopardı adam ölmüştü ama bu aku'yu durdurmadı adamın ölü cesedine ardı ardına saldırdı daha hızlı daha güçlü takı adamın cesedi bir kıymaya dönene kadar sonra bir anda kafasında bir ses belirdi 

"Düello kazanını 197382917918729 dünyadan aku nikushuma ödül temel sisteme erişim ve ilk düello özel rastgele yetenek kutusu" aku ne olduğunu anlamadı kafasında bir kutu imgesi belirdi ama bunu düşünücek zamanı bile yoktu çünkü gözleri yavaş yavaş kapandı ve yere düştü 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44791 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr