Bölüm 897

avatar
11465 38

Against The God - Bölüm 897


Bölüm 897 - Umut (2)

Yun Malikanesinin merkez kısmı tamamen sessizdi.  Yun Qinghong'un endişesinden dolayı, sanki tüm Yun Ailesi güçlü bir düşmanla yüzleşecekmişcesine devasa bir karantina alanı dahi inşa etmişti.

Yalnızca Küçük Şeytan İmparatoriçesi, Yun Che ve Yun Gu evin merkezindeydi.

"Usta Aziz Hekim, o..."

"Konuşmaya gerek yok."  Yun Gu gülümsedi, Yun Che'yi Küçük Şeytan İmparatoriçesinin durumunu açıklamasından alıkoydu çıplak kollarını ona doğru uzatarak.  "Bırak da bu yaşlı adam senin nabzını kontrol etsin. Küçük Şeytan İmparatoriçesi, lütfen sakin ol. . Bu yaşlı adam kadınların nabzını her zaman havadan alır, yapman gereken tek şey soluğunu sabit tutmak."

"Sana bela olmak zorundayım," dedi sessizce Yun Che'ye Küçük Şeytan İmparatoriçesi ve gülümsedi. Yüz ifadesine bakarak, görünen o ki, en ufak bir umut parçası yok içinde.  Çünkü, onun yalnızca üç senelik ömrü kaldığını doğrudan Altın Karga Ruhu tarafından söylenmişti.

Sonucu ne olursa olsun, Altın Karga Ruhunun iyileşmesi veya düzelmesi imkansız olarak nitelendirdiği durum, nasıl yalnızca bir ölümlü tarafından düzeltilebilirdi?

Yun Gu daha fazla laf etmedi.  Sakince gözlerini kapadı, garip bir duruşla parmakları üstüne çöktü ve sıcak bir kaynak enerji akımı doğrudan Küçük Şeytan İmparatoriçesinin damarlarından akıverdi.

Yun Che bu anda nefesini tuttu. Tüm vücudu hala yere yapışmış gibiydi, en ufak bir ses yapmaktan korkuyordu.

Beklenmedik bir şekilde, nabız imtihanı çok kısa sürdü.  Birkaç nefesle birlikte, Yun Gu'nun gözleri yavaşça açıldı ve elleri de hemen indi ondan sonra.

"Usta... O nasıl?”  Yun Che hemen sordu.

“...” Yun Gu bir süre sessiz kaldı, sonrasında yavaşça konuştu.  "Kaynak damarlarının direnme ihtimali pek de olmayan derin gücü inatla takip ettikten sonra, kendi yaşam damarlarını ortak damarlarla birleştirmek dışında bir seçeneği kalmamış.  Yani, atardamarlarının neredeyse yarısı tükenmiş, eğer bu durum devam ederse, iki sene içerisinde tamamen tükenecek.”

“...” “...” Yun Gu'nun sözleri Küçük Şeytan İmparatoriçesinin gözlerinde bitti sonunda, bu yalnızca Yun Che ve onun bildiği bir sırdı.  Dahası, bu onlara ilahi yollar tarafından iletilmiş bir sırdı. Bu yaşlı adam yalnızca kendi ölümlü fiziğiyle en ince ayrıntısına kadar, yalnızca ufak bir nabız imtihanıyla bunları görebilmişti.

“Bu doğru, gerçekten de durum bu.” Diye onayladı Yun Che. “Kimi sebeplerden dolayı, bu zaman süreci boyunca, hızlı bir şekilde sağlam bir kaynak enerjisi elde etmek için, damarlarının kaldıramayacağı kadar gücü zorla almaya çalışıyor. Bu durumun sonucu da, yaşamı yalnızca üç yıla kadar düştü... Usta Aziz Hekim, onu kurtarmak için herhangi bir fikriniz var mıdır?”

“Eğer ki yaşam çizgisini bir mum ile kıyaslayacak olursak, normal bir insanın mumu yandıkça yavaş yavaş erir. Onun mumu, ancak, kendi damarlarına zorla ittiği kaynak enerjisinden dolayı, ateşten bir denize fırlatılmış gibi, yaşamı çabucak tutuşup gidiyor. Bu da onun yaşamını tehlikeye sokuyor, aynı zamanda yaşam verimini de... Zor, gerçekten zor. Dedi Yun Gu yavaşça.  

“Başka bir yolu olamaz mı Usta?” Dedi Yun Che kalbi kırık bir şekilde.

Yun Gu kafasını salladı ve hafif bir şekilde gülümsedi. “Bu yaşlı adam sadece zor olduğunu söyledi, iyileştirilemez olduğunu değil.”

Yun Gu’nun sözleri şüphe götürmeksiz bir şekilde cennetlerin ilahileriyle Yun Che’nin kulaklarına çalındı. Aniden dizlerinin üstüne çöktü ve büyük bir heyecanla konuştu. “Usta... Sen... Sen... Onu kurtarabileceğini mi söylüyorsun?”

Orada sessizce oturan Küçük Şeytan İmparatoriçesi de ayaklandı. Hala yüzünde umutsuz bakışlar sergilense de, gözlerinin derinliklerinde harekete geçen bir şeyler vardı kesin.

Yun Gu’nun yüz ifadeleri kesindi. Ayağa kalktı ve birkaç adım yavaşça yürüdü, derin bir düşünce hali sergileyerek. Diğerlerinin önünde tam bir şeytan tanrısına benzeyen Yun Che, şimdiyse uslu bir çocuk olmuştu, Yun Gu’yu adım adım takip ediyor ve açıklamalarını dinliyordu. “Birisinin kendi kaynak gücünü arttırmak için kendi yaşamını bedel olarak eksiltmesi çok nadir bir şey değil. Ancak metotları farklı olmasına rağmen, ardındaki mantık aşırı benzerdir. Kendi kaynak damarlarına bedel olarak verdikleri ağır yaralar, kendi kanlarının varlığına da ağır yaralar demektir.  Hatta kimileri vardır ki kendi yaşam tüketimini hızlandırıp kaynak ve yaşam damarları arasındaki enerji bağlantısı ve mekaniğini değiştirerek yaşam sürecini ve kaynak enerjisini tek bir damarda toplarlar. Bu da elbette kendi damarlarının tek başlarına dayanması için imkansız bir durumdur.”

Yun Che devam ederek, Küçük Şeytan İmparatoriçesi de üçünce olarak gruba katıldı. Sonuçlarını bilmesine rağmen, tam bir intikam ve otoriteyi eline almak aynı zamanda Şeytan İmparatorunun kanına saygı duyulması amacıyla, en ufak bir şüphe duymamıştı.

“Ancak, Küçük Şeytan İmparatoriçesinin durumu bu yaşlı adamın ömründe görmüş olduğu en uçuk noktadır.” diyerek ekledi Yun Gu.

“Yaşamı ve kaynak damarları en başta bağlı olmasına rağmen, artık neredeyse hiç bağlı değil ve birbiri ardına gelişen bir enerji mekanikleri var. Ancak, Küçük Şeytan İmparatoriçesinin yaşamının ve kaynak damarlarının birbiri ardına gelişen enerji mekanikleri artık bir olmuş durumda aslında. Görünen o ki önceden bunu yapmak için uğraştığı güç devasa bir şey olmalı. Küçük bir bağ olsa, birisinin yaşamını kurtarmak için kaynak gücünden ufak bir miktarda feragat ederek halledebilirdik. Ancak, onun yaşam ve kaynak damarları neredeyse bir olmuş durumda. Bütün kaynak enerjisi tükense dahi, neredeyse birkaç ay daha yaşayabilir.”

Yun Che tekrar tekrar kafasına vurdu. İmparatoriçenin kaynak gücü yavaşlamış ve hatta ömründen çalmaya başlamış, bu zamana kadar Yun Che nasıl endişelenmemişti? Etrafta onunlaydı, peki ya Küçük Şeytan İmparatoriçesi yenik düşerse?

Yun Gu Yun Che’ye baktı ve gülümsedi. “Kardeşim, söylediğin üzere bu yaşlı adamı uzun zamandır tanıyor gibisin.”

Yun Che kafasını salladı ve ekledi. “Kardeşiniz tıbbi bilgide de biraz yetkinliğe sahip ve kardeşiniz onun durumunu herkesten daha iyi anlıyor. Kardeşinizin fikrine göre, onu kurtarmanın tek yolu bence maalesef yaşam enerjisini yükseltmektir. Ne kadar çabalasak da, Hayali Şeytan Hükümdarlığındaki bütün kullanılabilir kaynakları denesek de, sepetteki bir elma ancak olacaktır ne yazık ki.

Jasmine’ye sonradan sorduğunda, onu iki yolla bilgilendirdi. Bir, Budanın Büyük Yolunun zirvesine ulaşarak Küçük Şeytan İmparatoriçesinin yaşam uzunluğunu dehşet bir şekilde arttırabilir. İki, Yaşam ve Ölümün İlkel Mührünü araştırıp Küçük Şeytan İmparatoriçesine sınırsız tükenmez bir yaşam ömrü vaad edebilir. Bunlar Yun Che’nin görüşüydü.

Yun Gu’nun adımları durdu ve gülümseyerek: “Peki, başka bir yol düşünebiliyor musun? Ve ilk söylediğin onun kaynak enerjisini tüketip ardından yeniden yaşam ve kaynak damar mekaniklerine dağıtmak...

Yun Che bir an için duraksadı ve cevapladı. “Yaşam çizgisi ve kaynak damarlarının enerji mekanikleri yeniden dağıtmak, bu problemi doğal olarak en mükemmel yoldan çözmektir... Ancak bu maalesef imkansız. Yaşam çizgisi ve kaynak damarlarının bütünü birbirine bağlanmış ve neredeyse bir olmuştur. Bir anda bütün enerji mekaniklerini dağıtmaya çalışmak, yalnızca onu cennetlere yollamakla kalmaz, yapacağımız en ufak hata dahi, bütün enerji mekaniklerini yerle bir eder. Sonunda birden yaşamını kaybeder.”

“Acaba...” Yun Che’nin ruhu aniden şoka uğradı. “Usta, yaşam çizgisini ve kaynak damarlarını dağıtmanın bir yolunu biliyor musunuz?”

Yun Gu cevaplamadı, kafasını da sallamadı. Aksine, devam etti, “İnsan fizyolojisi nadir ve bütünüyle küçük bir dünya gibi görünebilir. Çünkü öyledir, karma etkisinden kaçmanın imkansız oluşunun ardında hiçbir mantık yatmamaktadır. Tatlı bir akıştır, bundan dolayı kesinlikle bükülebilir. Eğer birleştiyse, kesinlikle ayrılabilir de. Bu da bu yaşlı adamın çalıştığı tıbbi yolun arkasındaki kaynaktır.”

Yun Che’nin Yun Gu’dan öğrendiği tıbbın temellerinin resmen aynısıydı bu öğretiler. Belirttiği üzere, dünya üzerinde iyileştirilemeyecek bir hastalık yoktur, tek açıklaması iyileştirecek tedavi henüz bulunmamıştır.

“Birkaç ay önce olsaydı, bu yaşlı adam kesinlikle enerji mekaniklerini birbirinden ayırmasını kesinlikle yapamayacağını söylerdi. Yalnızca üç ay önce, bu yaşlı adam bir parşomen bitirdi ve bu da yaşlı adamın birkaç düzine yıldır bildiği her şeyden şüphe ettirdi...”

Yun Gu kendi tıbbi bilgisini açıklamalarıyla çoktandır kesinleştirmiş gibi görünse dahi, açıklanamaz şeyler vardı. “Yaşamın başlangıcı, sirkülasyola dönen boşluk, yasalar, yaşamın paradoksları ve ölüm, hepsi ying yang ve yang yin...”

“Başlangıçtan beri nadir, kümeler bireyselliğe yol açtı, insanın soluması da cennetsel bir sirkülasyona...” Yun Gu’nun yumuşak öğretilerini dinlerken Yun Che’nin bilinci yavaştan çakırkeyfe dönüyor ve ustasının öğretilerini <Cennetsel Tıbbi El Kitabından> doğrudan gözlerine bakarak dinliyordu. Bilinçsiz bir şekilde, ona ezberden okumaya başladı.  

Yun Gu durduğunda, aklı hala yerinde olmayarak devam etti Yun Che. “Çiçeğin açması ve dinginlik, kaos ve bulanıklık, yin’in doğuşu ve yang’ın zenginliği...”

Duyularını tekrardan kazandığında, Yun Gu’nun yüzü çoktan sakinliğini kaybetmiş, Yun Che’ye şok içinde bakıyordu. “Kardeşim... Sen... Cennetsel Tıbbi El Kitabını nereden biliyorsun?”

“...” Yun Che ağzını açtı ve zorunlu bir açıklamadan başka şansı yoktu. “Kardeşiniz... Eskiden tıp sanatı icra ediyordu... Rehberim de Cennetsel Tıbbi El Kitabıydı. Ustam da mı Cennetsel Tıbbi El Kitabı ile çalıştı? Bu da gerçekten tesadüf, beklediğim üzere, kardenişiniz ustası ile derin bir kader paylaşıyor. Görünen o ki dünya üzerinde tek bir Cennetsel Tıbbi El Kitabı yok. Ancak, kardeşiniz tıp yolunda pek sağlam yol kat edememişti. Cennetsel Tıbbi El Kitabına aşina olmasına rağmen, hala anlamakta güçlük çektiği kimi el yazmaları mevcuttur kardeşinizin. Demin ustamın bahsettiği kimi yazmalar, kardeşiniz için kavraması çok daha güç. Usta onlarda çoktan iktisat yapmış olabilir mi?”

Yalnızca o değil, Ustası Yun Gu bile hala bir kaç el yazmasını anlamakta güçlü çekiyor. Bunca geçmiş zaman dahi, hala anlayamamıştır...

Bu yaşam boyunca, gerçekten de anlamış mıdır acaba?

“Anlıyorum.” Yun Gu’nun hala şok içinde olmasına rağmen, bu durumu incelemekle uğraşmadı, aksine devam etti, “Bu el yazmaları insan vücudunun içerdiği sayısız enerjiyi içeren sayısız kaynağın ardındaki mantığı barındırır içinde. Bu yaşlı adam da tüm hayatı boyunca bunun üstüne çalıştı ancak yalnızca ardındaki anahtarı anlayabildi. Anahtar ise aslında “Yin ve Yang, Yan ve Ying”in ardında yatıyor. Eğer ardındaki mantık anlaşılırsa, o zaman, yaşam çizgisi ve kaynak damarları arasındaki enerji mekaniklerini birbirinden ayırmak, süreç uzun ve zorlu olsa da kesinlikle ulaşılamaz değildir.”

El yazmalarının ardındaki tıbbi mantığı tamamiyle anlamamış olsa dahi, Yun Gu’nun sözlerinden anladığı o ki, Küçük Şeytan İmparatoriçesi kurtarılabilir.

Yun Che zevk ve heyecan içinde baktı, konuştu, “Ustamdan yeteneklerini Küçük Şeytan İmparatoriçesi üzerinde kullanmasını arzuluyorum.”

Yun Gu yavaşça kafasını salladı ancak... “Bu yaşlı adam her şeyden önce, bir adam. Mantığı kavrasam da, uygulamakta yetersiz kalırım. Yalnızca bilgimi başkasına aktarabilirim.”

Yun Che aceleyle dizlerinin üstüne çöktü ve eğildi, ağzından çıkan her kelime ağır ağır dökülüyordu. “Kardeşiniz Yun Che sizi ustası olarak görmeye gönüllüdür, ustamın isteklerini tatmin edebileceğime inanıyorum...”

“Bu... Hohoho.” Yun Gu hafif bir gülümsemeyle konuştu. “Kardeşim, şimdilik kalk ayağa. Bu yaşlı adam bilgimi uygulayamayacağını söylerken, durumun kadın ve erkek arasındaki ilişkiden kaynakladığı içindi, başka bir sebebi yok. Beni ustan olarak görmen... Kesinlikle yapamazsın. Gözlerin berrak ve kalbinde kötülük yok ancak vücudun böylesine kuvvetli bir aura taşırken olmaz. Gelecekte, belki yaşamın boyunca bir kahraman olabilirsin ancak kesinlikle tıbbi sanat içinde yetişmen mümkün değil.”

“...” Yun Che bakışlarını kaçırarak kalktı, kalbi utançla doluydu. Haklı. Ustasıyla dünyayı dolaştığı zamanki akıl durumuna dönmesi imkansızdı... Sonsuza kadar böyle bir şey bir daha yaşanmayacaktı.

Geçmişe dönersek, Yun Che tüm kalbiyle tıbbi yolu takip etti ve kendisinin en büyük arzusu ustasını ve öğretileri takip edip ustası tarafından yetiştirilmek ve insanların hayatlarını kurtarmaktı. Günümüzün Yun Che’sine kıyaslarsak, tamamen başka dünyalara ait iki insan görürüz...

Şimdiki Yun Che’yi; Yun Gu asla bir zamanlar onu zaten öğrencisi olarak yanına aldığını tahmin edemezdi...

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr