Against The God - Bölüm 250: Cennet Havzası Gizli Bölgesi (2)

---

 

   

 "Cennet Havzası Gizli Bölgesinin sadece sayısız kaynak ve hazine içerdiğini düşünmeyin. Orası aynı zamanda ölçülemez bir tehlike barındırıyor! Eğer güvenliğinizi önemsemez ve açgözlülüğe kapılırsanız çok yüksek bir ihtimal ölürsünüz. Gizli Bölge çok büyüktür ve sonuna kadar gidebilen kimse olmamıştır. Aynı zamanda Gizli Bölgede gördüğünüz şeyler her zaman değişir. Eğer bu Gizli Bölgede derinlere gitseniz bile bu sefer tamamen farklı bir dünya görebilirsiniz."

 

"Gizli Bölgeyi keşfederken tek başınıza yada grup halinde seyahat edeceğinize karar verebilirsiniz. Ama gerçek bir deneyim kazanmak için genç ve yaşlı nesil ayrılmalı."

 

Ling Yuefeng'in konuşması herkesi derin düşüncelere itmişti. Eğer genç nesil hala yaşlı neslin korumasına ihtiyaç duyarsa bu değerli fırsatı israf olacak ve ayrıca bu bir utanç olacaktı.

 

"Gizli Bölgede ses iletişimi çalışmaz. Ses İletişimi yoluyla kimse ile temasa geçemezsiniz."

 

"Gizli Bölge eğitim ve keşif için bir yerdir orası insanların arasındaki meseleleri çözme yeri değildir. Eğer orada aranızdaki meseleleri çözmek istiyorsanız bunu yapmamanızı öneriyorum. Bu değerli bir eğitim şansını boşa harcamak olur. Özellikle yaşlı neslin kendini küçültüp onurunu hiçe sayarak genç nesle saldırmayacağını umuyorum. Eğer böyle bir şey öğrenirsem sonuçlarından hoşlanmazsınız." Ling Yuefeng vurgulayarak konuştu. "Aynı anda bulunan bir hazine yüzünden genç nesil arasında bir anlaşmazlık çıksa bile yaşlı neslin karışmaya izni yok."

 

"Gizli Bölgede derine gittikçe tehlike artar. Eğer yeterince güçlü değilseniz şansınızı zorlamayın. Gizli Bölgede ki mevsim bile sabit değildir. Bazen sıcak bahar mevsimiyle karşılarken bazen serin yaz mevsimiyle karşılaşabiliriz tabi eğer şansımız yoksa sert kış ile de karşılaşabiliriz..."

 

Daha önce hiç Gizli Bölgeye girme deneyimi olmayan genç nesil Ling Yuefeng'in uzun konuşmasını dikkatlice dinlediler ve onu yürekten benimsediler. O anda Ling Yuefeng'in arkasından bir "Zizi" sesi geldi ve insanlar sese doğru baktı. Şaşırtıcı bir şekilde Ling Yuefeng'in arkasında uzaysal bükülme oluştu. Onun yüzeyi sürekli dalgalanan katman katman fırtınalı bir dalga gibiydi.

 

Uzaysal dalgalanmalar titreşimlerini hızlandırmaya ve devasa bir dönen girdap oluşturana kadar dönme hızlarını arttırmaya başladılar. Çevredeki hava akımlarını onun tarafından emildi ve rüzgarın uğuldamasına sebep verdi. Sonunda girdabın dönüş hızı yavaşlamaya başladı ve tamamen durduğunda 3 metre çapında simsiyah bir deliğe dönüştü. Her ne kadar bu delik havada süzülse de tamamen karanlıktan başka bir şey gözükmüyordu.

 

"Bu Gizli Bölgenin girişidir." Ling Yuefeng girişin önünde durdu ve yüzleri şaşkınlık ve heyecan dolu kalabalığa bakarken konuştu. "Gizli Bölgeye her girildiğinde ortalama 2-3 kişi asla dönemiyor. Şimdi giriş açıldı ve sadece 7.5 dakika açık kalacak. Geri dönmek isteyen şimdi bunu yapabilir."

 

Kimse vazgeçmek istemedi. Ölümden korkan biri güçlü olamazdı. Ayrıca risk yüksek değildi. 50 kişiden 2-3 kişinin ölmesi kendi tarikatlarındaki gizli bölgelerde eğitime girmelerinin riski ile bile karşılaştırılamazdı. Yüksek standartları olan bazı tarikatların eğitimlerinde yüz binlerce ölüm nadir değildi.

 

"Söylenmesi gerekenleri söyledim. Turnuva sıralarımıza göre girelim. Mavi Rüzgar İmparatorluk Ailesindeki arkadaşlarımız ilk girecek."

 

Mavi Rüzgar İmparatorluk Ailsini temsilen sadece Qin Wushang vardı. Xia Yuanba içerde ne olduğunu çok merak etse de gelişimi çok düşüktü ve eğer girerse kesinlikle ölürdü. Cang Yue'nin de gelişimi düşüktü ama o başlangıçta oraya girmekle ilgilenmiyordu. O yüzden geride kalıp Yun Che'nin yaraları ile ilgilendiler.

 

Bu nedenle Gizli Bölgeye girmek için İmparatorluk Ailesinden Qin Wushang vardı.

 

"Saray Şefi Qin devam edin." Ling Yuefeng durumları biliyordu bu yüzden gereksiz bir şey söylemeden ona girişe doğru yıl gösterdi.

 

"Hmph! Beklenildiği gibi o gelmedi! Ne zaman kaybı." Fen Juecheng soğukça belirtti. Ardından çevredeki Mu Tianbei'ye baktı. Mu Tianbei'de benzer bir şekilde keyifsiz gözüküyordu.

 

"Sorun değil. Gizli Bölgeyi keşfettikten ve Cennetsel Kılıç Villasından ayrıldıktan sona onu istediğim zaman öldürebilirim."

 

Bunu söyleyen Fen Juebi idi. Birkaç günlük iyileşmenin ardından yaralarının kabaca yarısının iyileştiği söylenebilirdi. Ancak kan özütündeki hasarın ikincil etkileri hala duruyordu. Şuanda en fazla gücünün yarısını kullanabilirdi. Ama ne olursa olsun Gizli Bölgeye girme şansından vazgeçemezdi.

 

O sadece Yun Che tarafından ağır yaralanmamıştı aynı zamanda sahip olduğu tüm saygınlığını kaybetmiş ve Yanan Cennet Klanına  geri döndüğünde cezalandırılacaktı. O Yun Che'nin ona borçlu olduğu herşeyi tamamen hatırlıyordu ve onları topladığından emin olacaktı. Onun Yun Che'yi öldürme isteği Fen Juecheng'den az değildi.

 

"Bu aynı şey değil." Fen Juecheng fısıldadı." Gizli Bölgede birini öldürmek bize gelecekte sorunlar çıkarmaz. Çünkü Gizli Bölge kapandığında tüm kanıtlar kaybolacak. Yun Che turnuvayı kazandığından ünü göklere kadar yükseldi o istediğimiz zaman öldürebileceğimiz birisi değil! Onu hiç kanıt bırakmadan öldürmek Gilzi Bölgede öldürmekten çok daha zor olacak. Ayrıca.....Her ne kadar Mu Tianbei de benzer şekilde Yun Che'ye kin besliyor olsa da Gizli Bölgenin dışında saldırmaya cüret edemez."

 

O anda uzaktan birisi aceleyle bağırdı. "Hey! Saray Şefi Qin! Beni bekleyin."

 

Kalabalık kafalarını çevirdi ve onlara doğru endişeyle koşan Yun Che'yi gördü. Turnuvadan sonra Etki Alanını parçalayan 17 yaşındaki gence karşı genç nesil korku ve saygıyla bakıyordu.

 

Şuan Yun Che çok iyi gözükmüyordu. Yüzü bir ciddi hastalığın solukluğuna sahipti ve adımlarıda zayıftı. Zaman zaman bedenine sarılı bandajlar gözüküyordu...

 

Her ne kadar burası ile Cennetsel Kılıç Villası arasındaki mesafe uzak olsa da turnuvada ilk 10 a giren birisi en yüksek hızıyla koşsa bile çok çaba harcamadan buraya gelirdi. Ama şuan Yun Che soluk soluğaydı ve normal gücünün sadece %20 yada %30'una sahip gibi gözüküyordu.

 

Beş gün önceki hali ile karşılaştırıldığında onun iyileşme hızı neredeyse mucizevi ve çok şok ediciydi.

 

"Yun Che sen neden...." Yun Che, Qin Wushang'a byük bir şok vermişti.

 

Yun Che kollarını salladı ve sakince konuştu. "Rahat  olsun Saray Şefi Qin. Yaralarım nerdeyse %60-70 civarı iyileşti ve kaynak enerjimin birazını geri kazandım. Ayrıca bu nadir bir fırsat. Serbestçe hareket etmeyi bırak emekliyor olsam bile bu fırsatı kaçırmam."

 

Qin Wushang ona baktı ve çaresizce konuştu." Madem buraya geldin öyle olsun..."

 

"Yun Che Cennet Havzası Gizli Bölgesi zorlu bir yerdir ve içinde önemli ölçüde tehlike barındırır. Şuan ki durumunla özellikle çok dikkatli olmalısın. Kendini zorlama." Ling Yuefeng hatırlattı.

 

"Mm, Villa Efendisine hatırlattığı için teşekkür ederim." Yun Che başıyla onayladı ve etrafına bakıp Ling Jie ile Ling Yun'u gördü. Ling Jie "Sorun yok ben seni korurum." Duruşu yaptı... Donmuş Bulut Asgard üyelerine baktığında Chu Yuechan uzaklara bakıyordu... Son olarak Qin Wushang ile Gizli Bölge girişine gitmeden önce Yanan Cennet Klanı ve Cennetsel Mızrak Gök Gürültüsü Kalesindeki insanlara baktı.

 

Yun Che ve Qin Wushang girişten geçtiklerinde Fen Juecheng daha fazla kahkahasını bastıramadı. "Cennet sana bir yol veriyor ama sen bunun yerine cehenneme gidiyorsun!"

 

Yun Che uzaysal seyahat hissine yabancı değildi Bu Ejderha Tanrısının Test Alanındaki hisle tam olarak aynıydı. Çok hızlı bir şekilde gizemli his kayboldu ve buz gibi bir hava ona saldırdı. Yun Che istemsiz olarak titredi. Gözlerini açtı ve önünde olan şeye bakmadan edemedi.

 

Kemik dondurucu soğuk rüzgar gökyüzünü doldurmak için karı üflüyordu. Ayna gibi pürüzsüz buz alanı görebildiği yere kadar genişliyordu ve önünde buzdan sıra dağlar dik kayalıklar gibi yükseliyordu. Görülemeyen en yüksek nokta bulutların üzerine kadar gidiyordu ve bu sert soğuk iklimde bile soğukluk yayıyordu.

 

Sayılamayacak kadar dolu tanesi rüzgar tarafından kesilmişti ve şakır şakır yağıyordu. Yüze isabet ettiklerinde şiddetli bir acıya sebep oluyorlardı. Eer düşük gelişimli biri buraya gelseydi kesinlikle sadece dolu yüzünden şuan kanlı deliklere sahip olurdu.

 

"Bu Cennet Havzası Gizli Bölgesi mi?" Yun Che şaşkınlıkla mırıldandı. Bu hayal ettiklerinden çok farklıydı. Yakınlardaki Qin Wushang'a bakınca o da çok şaşırmış gibi duruyordu.

 

Arkasındaki uzaysal girdap sürekli biçimsizleşiyordu ve her biçimsizleştiğinde içeri biri gönderiliyordu. Gelen kişilerin tepkisi Yun Che'nin kinden çok daha abartılıydı. Kimse Efsanevi Cennet Havzası Gizli Bölgesinin bir kar beyazı dünya içerdiğini düşünmemişti.

 

Ling Yuefeng en son girdi ve kaşlarını kırıştırdı. "Görünüşe göre biz bu sefer talihsiziz. Gizli Bölgenin sert kış iklimine denk geldik. Bu en zor ve en tehlikeli durumdur. Tabi bu durum.....:Donmuş bulut Asgard'da ki arkadaşlarımız için elverişli olacaktır."

 

"Yueli gidelim!" Ling Yuefen'nin sözleri Chu Yuechan'ı hiç etkilemedi. Hiç kimse ile göz teması kurmadan çırpınan pelerinlerin arasından uzak bir mesafeye gitti ve çok geçmeden figürü evden dışarıdaki kar fırtınasına bakıldığında kış göğündeki beyaz şeride dönüştü.

 

“Wushuang, Xuexin ikiniz birlikte yolculuk etmelisiniz. Qingyue sen tek başına etmelisin. Bu şekilde buradaki yararları yeteneklerini ile elde edebilirsiniz." Kısa konuşmasının ardından Chu Yueli ablasının arkasından gitti.

 

Ling Yuefeng çaresizce Chu Yuechan'ın gittiği yöne baktı ve ardından havalanarak konuştu. "Bizimde gitme zamanımız geldi. Nereye gideceklerini genç nesle bırakalım. Bundan sonra ne yapacaklarına onların karar vermesi gerekir."

 

Ling Yuefeng oğullarına bir şey söylemeden gökyüzünde kayboldu. Yaşlı neslin keşfettikleri bölgeler genç nesil ile kıyaslanamazdı. Geri kalan büyüklerde Ling Yuefeng'in söylediğine itiraz etmedi ve ayrılmadan sadece en basit talimatları vererek görüş açılarından kayboldular. Eğer onlara bir şey olacağından endişe ederek genç nesil ile birlikte kalırlarsa bu onlara iyilikten çok zarar verecekti.

 

Geriye sadece genç nesil kaldı. Genç nesil arasında turnuvaya katılanlardan başka olağanüstü bireylerde vardı....Xiao Tarikatından Xiao Kuangyu ve Yanan Cennet Klanından Fen Juecheng gibi.

 

Mavi Rüzgar İmparatorluk Ailesi dışındaki tüm tarikatlar geriye en az 3 en fazla 5 genç öğrenci bırakmıştı. Bu nedenle Yun Che aralarında biraz sıkıntılıydı. Onun tek olması sadece ikincildi. O sıralama turnuvasını kazandığı için çoğu kişi onunla yolculuk etmek istiyordu. Ama yaraları nedeniyle sadece gücünün %20 ila %30'u civarını kullanabilirdi ve bu yüzden şüphesiz kiminle giderse gitsin ona yük olacaktı.

-----------ÇEVİRMEN NOTU-------------

1ghostdreamer bunu okuyorsun hatta benden sonra ilk sen okuyorsun hiç düzenleyici notu atmıyorsun bu aralar özlettin :D

(dn: f5 tarikatının lideri olan useelessin yorumları varken benim yorum atmam hiç yakışı kalmadığı gibi cennet beni cezalandırır sonra zaten cehennem gazabıyla uğraşıyorum birde cennetle düşman olamam :P )

Yun Che tek mi seyahat edecek? Yoksa birisiyle mi gidecek? Başına birşeyler gelecek mi? Gelecekse ne gelecek? Nasıl kurtulacak? Ne yapacak? Yoksa gelmeyecek mi? Merak mı ediyorsunuz? O zaman sonraki bölüm linkine tıklayıp şansınızı deneyin ve öğrenin :D