Çeviren: Yusaince00 – Düzenleyen: Thelostanonking – Bağışcı: İSİMSİZ

Kimse onu takip etmeden, Yun Che Donmuş Bulut Asgard’dan ayrıldı. Donmuş Gökyüzü ve karlı adanın ortasında yürürken, Mutlak Buzun Kar Bölgesindeki uçsuz bucaksız genişlikteki  beyazlığa bakarak kalbinde ilk defa kararsız ve çaresiz hissetti.

Küçük Peri, neredesin… nereye gittin… Seni bulmak için ne yapmam gerek? …

Jasmine onun zihinsel durumunu açıkça hissedebiliyordu, ve aldırış etmeden konuşmuştu: ‘’Belki de onu kasten aramana gerek yok. Şuan ki etkine bakarsak, canlı olduğunun haberi hızlıca yayılır, ve onun bunu duyması çok uzun sürmez. O zaman, seni bulma girişiminde bulunacaktır.‘’

‘’Hayır!’’ Yun Che iç çekmeden önce başını salladı: ‘’Onu anlamıyorsun. O çok soğuk, yalnız  ve mutsuz olmaya alışmış. O, Hiçbir yabancıyla herhangi bir temasa geçmeyi asla istemez. Hamile olduğundan ve kaynak sanatlarını kendi sakatladığından, çocuğu korumak için yerleşik hayat olan yerlerden uzak durur… Yoksa onun gittiği yerde huzursuzluk uyandıracak benzersiz görünüşünü ve huyunu göze alırsak, onun Donmuş Bulut Asgard’dan bu kadar uzun süre önce ayrıldıktan sonra keşfedilmesinin haberi neden hala duyulmadı? Kıdemli Kız kardeş Xueruo  bile onun Donmuş Bulut Asgard’dan kovulduğunu bilmiyordu…  Yani o kesinlikle, dünyanın geri kalanından kopmuş bir şekilde yaşayabileceği  Donmuş Bulut Asgard’a benzeyen berbat ve ıssız olan bir yere gitmiş olmalı. Ona ve çocuğumuza kimsenin zarar veremeyeceği bir yere … Durum böyle olunca, Benim hala hayatta olduğumu bilmesinin imkanı yok…  Ve  onu bulmak için nereye bakmam gerektiğini de ben bilmiyorum ‘’

‘’Birisi geliyor!’’ Jasmine aniden konuştu.

Yun Che anında kaşlarını kaldırdı. Donmuş Bulut Asgard’ın yönünden, beyaz bir figür ona doğru aşırı hızlı bir şekilde geliyordu ve çok kısa bir süre sonra onun görüş hattında belirdi.

O figür aslında büyük kar beyazı bir kuş tipi kaynak canavarıydı.On metre kadar uzundu ve tüm vücudu neredeyse kar kadar beyazdı. Vücudundaki tüyle bir şahinin vücudundaki tüylere benziyordu, ama bu daha gür, güçlü ve yüceydi. Başı bir atmacanınkine benziyordu, ama bu daha yüce ve asildi. Pençeleri kanca gibiydi ve gözleri soğuk kılıçların baskısını yansıtıyordu. Görkemli ve büyük  bir auraya sahipti ve hızı daha da  büyük, bir yıldırım gibiydi. Beyaz bir elbise içinde bir kız onun sırtında onu sürüyordu. Gece gibi kapkara saçları beline kadar uzanıyordu. Sayısız dağın ve sayısız karın ortasında bir erik çiçeği gibi görünüyordu. Çekici güzelliğiyle beraber kutsallık ve saflık yansıtıyordu.

Ç.N : Beyaz bir kuş ve siyah saçlı bir kız desen anlarımda , betimleme yapcam diye yazarın  hayalindeki kızı anlatması nedir?

‘’Chu Yue … Li?’’ Yun Che ‘nin alnı yavaşça buruştu . Yürümeyi durdurdu ve sessizce ona yaklaşan Chu Yueli’yi izledi.

Onun olağanüstü hızı ile kar beyazı kaynak canavarı hızla Yun Che’nin önüne vardı. Chu Yueli  ince belini büktü, üstündeki karı salladı ve azıcık göze batan soğuk rüzgarın ortasında, dünyaya inen bir kar bakiresi gibi hızla Yun Che‘nin önüne indi  ve ona bakan bir çift buzul göze karşı karşıya baktı.

Yun Che’nin kaşları farketmeden  kalkmıştı, ama anında biraz rahatlamıştı… Öldürme isteğini bırak, Chu Yueli’den hiçbir düşmanlık hissetmemişti.

‘’Sana sorun çıkarmak için gelmediğimden rahat olabilirsin. Şuanda, Senin dengin değilim.’’ Chu Yueli, Yun Che konuşmadan konuşmaya başlamıştı. Sesi soğuk bir su kristali gibi buz soğuğunda ve açıktı: ‘’Başlangıçta, kız kardeşimle olanlar yüzünden iliklerime kadar senden nefret ediyordum, ama şimdi aniden, artık senden nefret etmiyorum…Donmuş Bulut Asgard’a zarar vermiş, ezmiş, saray kapımı yok etmiş, ve Asgard Hanımımı yaralamış olsan da …Fakat, bunların hepsini yapman, sonunda seni Büyük Kız Kardeşime layık yaptı. ‘’

‘’ Beni buraya kadar sadece bunları söylemek için mi takip ettin?’’ diye sordu Yun Che.

Chu Yueli açık yeşil kolunu kaldırdı ve basit bir hareket yaptı. Ardından anında büyük, tamamıyla kar beyazı kuş dairesel bir şekilde hareket etti ve hızlıca gökyüzünden aşağı indi. Kanatlarını kapattı ve itaatkar bir şekilde Chu Yueli’nin yanına indi… Bunun vücudundan, Yun Che rahatlıkla Gökyüzü  Kaynak Alemi’nin aurasını hissediyordu!

Bu bir Gökyüzü Kaynak Canavarı olabilir mi?

‘’ Bu bir Kar Anka Kuşu Canavarı. Sadece Mutlak Buzun Kar Bölgesinde var olan güçlü bir Gökyüzü Kaynak Canavarı. Tüm Mutlak Buzun Kar Bölgesinde bile, bunlardan sadece üç tane var. Bir Gökyüzü Kaynak Canavarı olmasına rağmen, onların doğası oldukça nazik, evcilleştirmesi ve sözleşme yapması Yeryüzü Kaynak Canavarlarının çoğundan daha da kolay.’’  Chu Yueli kaygısızca konuştu: ‘’Şuan ki gücün oldukça şaşırtıcı olsa bile , kaynak gücünün sınırlanması yüzünden, uçamıyorsun. Elinde hiçbir sözleşme yapılmış hayvanın kaynak işareti de yok, Bu yüzden bu Kar Anka Kuşu Canavarını senin kaynak canavarın olması için sana veriyorum.’’

Chu Yueli’nin konuşmasının yarısında, Yun Che ne yapmak istediğini azcıkta olsa tahmin etmişti. Gökyüzü Kaynak Aleminde sözleşme yapılmış bir kaynak canavarının değeri, Gök Kaynak Silahlarının değerinden bile daha az değildi! 4 Büyük Tarikat bile bu seviyede sadece iki veya üç sözleşmeli kaynak canavarına sahip olabilirdi. Yani Chu Yueli’nin böyle değerli bir şeyi ona isteyerek vermesi, ona devasa bir hediyeden farklı değildi. Ama Yun Che bunu çok fazla düşünmedi ve direkt olarak başını salladı : ‘’ Buna ihtiyacım yok !! Kaynak canavarlarının üstünde seyahat etmeye alışkın değilim ve ayak üstünde yürümek, bana bir çeşit eğitim gibi.’’

Fakat, reaksiyonu Chu Yueli için beklenmedik değildi ve soğuk bir şekilde konuştu : ‘’ Bunun adı Küçük Chan  ve bunu canlı yakalayıp eğiten kişi Büyük Kız Kardeşti.Onun şimdiye kadarki bir ve tek sahibi de Büyük Kız Kardeşti. ‘’

Yun Che aniden kaşlarını kaldırdı. Bir ışık kıvılcımı gözlerinin önünden geçerek, itaatkar Kar Anka Kuşu Canavarına baktı ve kararını verdi.

‘’ Büyük Kız Kardeş Donmuş Bulut Asgard’dan ayrılmadan önce onunla bağını ayırdı ve onun Donmuş Bulut Asgard’da kalmasını sağladı. Görünüşe göre bu Kar Anka Kuşu Canavarı tarafından bulunmak istemiyordu. Büyük Kız Kardeşi bulmak istiyorsan, o zaman onu senin yanında götür. O, Mutlak Buzun Kar Bölgesinde doğdu, ama  kavurucu sıcağa ve kuru havaya  adapte olabilir. Ek olarak, rüzgar ve su niteliklerini taşıyor. 1500 km’yi bir gün içinde seyahat etmesini bırak, güçlü bir saldırıya sahip. Daha fazlası, Büyük Kız Kardeş onun ilk efendisi olduğundan, sözleşmeyi bozduktan sonra onun aurasını kesinlikle unutmadı, bu yüzden belki de Büyük Kız Kardeşi daha hızlı bulman için o sana yardımcı olabilir.‘’ konuşmasını bitirdikten sonra, Chu  Yueli bir cümle daha konuştu: ‘’ Bunu sana vermemin sebebi, sana yardım etmek veya öyle bir şey için değil, Büyük Kız Kardeşim için.’’

Yun Che’nin gözleri bir süre kapanıp açıldı, ardından aniden zıplayarak elini uzattı. Parmağının ucundan bir kan damlası aktı ve onu Kar Anka Kuşu canavarının kaşlarının arasına düşürdü.

Kar Anka Kuşu Beyazı kanatlarını açtı ve ağzından hafif bir bağırma ortaya çıktı. Işık ışınları birazda olsa kaşlarının arasında  parladı… ve ardından, beyaz renkli bir sözleşme kaynak mührü Yun Che’nin elinin arkasında ortaya çıktı ve elinde yavaşça gizlendi.

Chu Yuechan’ın geride bıraktığı sözleşme damgasının yardımı ile, Yun Che hızlıca Kar Anka Kuşu Canavarı ile sözleşmede başarılı oldu. Kar Anka Kuşu Canavarı uzun bir çığlık attı ve düşük yükseltide uçtu. Ardından, Yun Che’nin yanına indi.

‘’Teşekkürler.’’ Yun Che  hissiz bir şekilde minnettarlığını sundu.

Chu Yueli hafifçe kafa salladı ve başka bir şey söylemeden, ayrılma niyeti ile gökyüzünde uçtu.

‘’Qingyue’ye ne oldu? Onu neden orada göremedim?’’ Yun Che aniden ona soru sordu.

Chu Yueli’nin vücudu havada durdu, biraz kararsız olduktan sonra konuştu: ‘’ Bir yıl önce, Qingyue  Buz Arafı Testinde 33. Katı geçti ve Asgard’ımda geçmiş 900 yılda otuzuncu katı geçen ilk kişi oldu. Şu günlerde, atamızın binlerce yıl önce Donmuş Zindanda bıraktığı ve kimse tarafından kavranılamamış  ilahi sanatı —- Donmuş Sonun İlahi Sanatı’nı kavramaya çalışıyor. Bu yüzden ben bile Buz Arafından ne zaman çıkacağını bilmiyorum. Sözde onun eşi olduğu için ve onun büyük hayırseveri olduğun için, onun için bir mesaj bırakmak istiyorsan Buz Arafı’ndan çıktığı an bunu ona söyleyebilirim.‘’

Bir süre sessiz kaldıktan sonra, Yun Che hafiften başını salladı : ‘’ Buna gerek yok . ‘’

Chu Yueli daha fazla konuşmadı. Karda ilerledi ve Yun Che’nin görüş hattından kısa bir süre sonra çıktı.

‘’Chan  er…‘’ Yun Che Kar Anka Kuşu Canavarının yanına gitti. Elini uzattı ve nazikçe onun pürüzsüz buzul kar beyazı kanatlarını bir süreliğine okşadı ve usulca konuştu: ‘’Buda bana uyar. Benimle gel ve Hanımını beraber arıyalım. ‘’

Fakat, aramak için nereden başlaması gerekiyordu? Ve, Onu nasıl araması gerekiyordu?

Gözlerinin önündeki beyaz ve sonsuz alana baktığında, Yun Che kendini kayıp hissetti. Kuzeye doğru döndü, batıya döndü, ardından güneye doğru döndü… Sonunda, bakışını doğuya çevirdi.

Doğu… Uçan Bulut Şehri…Dede, Küçük teyze…

Yun Che’nin gözlerindeki  ışık şiddetli bir şekilde titredi.

Yakında, Xiao Klanını bıraktığından beri üç yıl geçmiş olacakdı.

Üç yıl…

Kılıç Yönetim Terasının altında tuzağa düştüğünde, üç yıl içinde dönme sözünü tutamayacağını düşünmüştü. Ama o kötü durumdan güvenli ve iyi bir şekilde çıkmıştı. Gücü çoktan dedesine ve küçük teyzesine yeniden zorbalık gördürtmeyecek, onları küçük düşürttürmeyecek  kadar yeterliydi…

Dedesinin ve küçük teyzesinin figürleri zihninde dahada net olmaya başlamıştı ve yavaş yavaş tüm düşüncelerini doldurmuştu…

‘’Chan’er , hadi gidelim! ‘’

Kar Anka Kuşu Canavarı uzun bir çığlık attı. Havada uçtuğu gibi kanatlarını çırptı ve  gökyüzünün buz ve karla dolmasını sağladı.Yun Che zıpladı ve Kar Anka Kuşu’nun sırtına indi. Ardından, Kar Anka Kuşu Canavarıyla beraber uzun beyaz bir figüre dönüştü ve gökyüzünün sonuna doğru uçarak göz açıp kapayıncaya kadar kayboldu.

— — — — — — — —

Bir Gökyüzü Kaynak Canavarı olarak Kar Anka Kuşu Canavarının hızı ve dayanıklılığı kıyaslanamaz bir biçimde şaşırtıcıydı. Chu Yueli onun ‘’Bir günde 1500 km seyahat edebilir.‘’ derken hiç abartmıyordu.

Cennetsel Kılıç Köşkünden ayrıldıktan sonra, Yun Che sabahtan akşama kadar seyahat etti, Mavi Rüzgar İmparatorluk Şehrine varmak için acele ederek, Fen Juechen’in gelin eskortunu bozmuştu. Normalde İmparatorluk Şehrinde bir gün kaldıktan sonra Uçan Bulut Şehrine gitmeyi düşünüyordu, ama Chu Yuechan ile ilgili durumu öğrendiğinde, endişeyle düşüncesini Mutlak Buzun Kar Bölgesine doğru değiştirmesi gerekmişti…Chu Yuechan’ın olayı zihninde derin bir etki yaratmış olsa da, Ada o kadar engindi ki nereden başlaması gerektiğini bilmiyordu. Bu yüzden, onunla tekrar görüşebileceği zaman, sadece göklerin isteğine bağlıydı. Kalbi eve doğru gitmeye ayarlanmış bir şekilde gece gündüz bir yıldırım gibi seyahat ederek doğuya doğru ilerledi. Hatırladığı mesafeye göre, çok tanıdık olan Uçan Bulut Şehrine yavaş yavaş yaklaşıyordu.

Bugün, Yeni Ay Şehrinin göklerine  varmıştı.

Yeni Ay Şehrinde kısa bir süreliğine kalmış olsa bile, her türlü sorunla karşılaşmıştı. Yeni Ay Şehri Cang Yue ile karşılaştığı yerdi ve Mavi Rüzgar İmparatorluk Şehrine götürülmüştü. Ardından, bir dizi test ve zorluklarla karşılaşmıştı. Yeni Ay Şehrinde Cang Yue ile karşılaşmak, kaderinin büyük bir dönüm noktasıydı denilebilirdi.

Yeni Ay Şehrine geldikten sonra olanları hala hatırlıyordu. İlk olarak Sikong Han’ı Xiao Lie’nin isteği üzerine aramıştı, onun kalması için bir yer ayarlamıştı. Ardından, Yeni Ay Kaynak Sarayına direkt olarak girmişti…Ama elinde sonunda, Yeni Ay Kaynak Sarayında hepi topu iki günden az bir süre durmuştu. Geçmişteki olayları düşününce, Yun Che Kar Anka Kuşu Canavarını sözleşmeli kaynak mührünün içine koydu ve hemen Yeni Ay Kaynak Sarayının içine indi.

‘’…Duydun mu !? Yun Che o zaman ölmemiş bile. O yaşıyormuş ve Mavi Rüzgar İmparatorluk Şehrine yeniden gitmiş. Orada Yanan Cennet’in Genç Efendisi’nin gelin eskortundan Mavi Ay Prensesini kaçırmış ve Fen Juecheng’i ağır yaralamış… Ona eskortluk yapan toplamda sekiz Gökyüzü Kaynak uzmanı olduğunu duydum… sekiz tane,anlıyor musun! Ama şaşırtıcı bir şekilde, Yun Che tek başına onları yenmiş! Gösterdiği güç  Kontrolsüz bir Zaliminki kadar güçlüymüş! ‘’

‘’Saçmalık! Etrafta bunu bilmeyen birisi mi kaldı? Fakat, sekiz Gökyüzü Kaynak uzmanı bilgi kısmın yanlış görünüyor. Duyduğuma göre, Fen Juechen’e eşlik eden yirmi Gök Kaynak uzmanı varmış ve her biri  Kıdemli Kardeş Yun Che tarafından dövülmüş. Ardından, genellikle zalim olan Yanan Cennet’in Genç Efendisi istismar edilmiş bir köpek gibi dövülmüş ve en sonunda büyük merhamet gösterirken,Yun Che onun üzücü hayatını bağışlamış.Bunun ardından Yanan Cennet Klanına keyifsiz bir şekilde geri kaçmış. Kıdemli Kardeş Yun Che basitçe, Mavi Rüzgar İmparatorluğunun en büyük dâhisi! ‘’ Genç adam o dört kelime olan ‘’ Kıdemli Kardeş Yun Che ‘’ ‘den bahsettiğinde gözleri çılgına dönmüş gibi ışık yayıyordu. Yun Che Yeni Ay Kaynak Sarayında  bir süre kaldığı  için kendini Yun Che’nin genç erkek kardeşi olarak çağırabildiğini düşününce, kendini o kadar  şanslı hissetmişti ki, neredeyse bayılacaktı.

Yere indiğinde, Yun Che  kendini diğerlerinden saklayabileceği bir yere doğru gitti ve  ilk duyduğu şey, kendiyle ilgili olan söylentilerdi.

Hala bunu Yeni Ay Kaynak Sarayında kısa bir süreliğine öğrenci olduğu için bilmiyordu, Yeni Ay Kaynak Sarayı’nın popüleritesi  patlayacak derecede yükselmişti. Onun ünü  tüm diğer yan Kaynak Saraylarını aşmıştı ve Mavi Rüzgar Kaynak Sarayının çekirdeğinde ikinciydi.

Ç.N: Buraya konuyu getirmek istemiyordum ama, heralde artık yazmam gerek. Bazı kişiler her gün bana chatango özelimden bölüm atacak mısın diye durmadan yazıyor. Artık sıkmaya başladığı için, tekrar konuya getiriyorum. 2 günde 1 bölüm ritimimi zorunda kalmadıkça hiç bozmayacağım. Zorunda kalırsamda sitede bildiririm.Bu yüzden bugün bölüm var mı yok mu diye artık chatango’dan bana lütfen yazmayın. Günde 20 kişi bölüm var mı diye sormaya başladığı için biraz sıkmaya başladı bu konu beni.

Useless not : Bana da soruyorlar ne olacak cevapla :D

Okuduğunuz İçin Teşekkürler :D

Ghostun notu: Çevirmen efendilerimizi  chatango özelden rahatsız eden o, terbiyesi eksik kişilerin 7 değil 8 ceddinin amk…. Rahatsız etmeye devam edenlerin 8 değil 9 ceddinin amk…