Bahtsız Bedevinin Ömrü - Prolog:

---

  Kolları altındaki kadınla bir bütün olma evresine girdiği ve o derin tatmin duygusunu hissetmeyi iple çektiği anlarda aniden nefesi daralmış yavaşça yatağa düşmüştü. O sırada aklından geçen düşünceler ise hala saçmalığını koruyordu. ‘GELEMEDEN GİDİYOR MUYUZ ULAN!? BEN BÖYLE ŞANSIN İÇİNE EDEYİM! İLKİM BAŞLAMADAN BİTİYOR ULAN!! HAY LANET GİRSİN' Aklından geçen düşünceler ile gözlerini yavaşça karanlığa yumdu. Ve son derin bir nefes çekti...

  Derin bir uykundan uyanırcasına yavaşça gözlerini açmış bir an sonra aklına az önce yaşanan olaylar gelmişti, ardından ölmediğini anlayarak ani bir rahatlama ve sevinç hissetti. Fakat içinde derin bir boşluk hissedince aklına ilk gelen minik oğlanın başına bir şey geldiği oldu ve kafasını eğip kontrol etti, hala aynı yerinde duruyordu fakat ufak bir sorun vardı. Küçük dev, pantolon balığı, minik oğlan ve adından nice sıfatlar ile bahsedilen onun hazinesi, hayatının anlamı ölüydü. Tekrar tekrar kontrol etmesine rağmen tepki yoktu işte.

O an canını kaybettiğini sandığı o anda hissettiğinden daha derin bir çaresizlik ve hüzün içini kapladı. İki damla göz yaşı yavaşça dudaklarına kadar ilerledi ve ağzına tuzlu bir tat bıraktı. ‘Hah yaşamanın ne anlamı kaldı... Ben, ben değilim artık, ben artık bir hiçim... Bu saatten sonra ölsem ne yazar, yaşamanın anlamı mı kaldı sanki?’ diye düşünmüş ve kafasını sağa sola sallayıp sanki yazık oldu der gibi bir surat ifadesi kondurmuştu yüzüne.

‘Kocaman bir bina bulup tepesine çıkmalıyım ardından bu güzel ve zarif bedenimi yavaşça ölümün kollarına sunmalıyım. Rüzgarda saçlarım dalgalanır iken hayatım gözlerimin önünden geçmeli ve son bir pişmanlık ile gözlerimi hayata yummalıyım. Dünya arkamdan derin bir yas ve matem havasına bürünmeli ve harika bir insanı kaybettikleri için derin bir hüzün hissetmeliler.’  
 Bu düşünceler aklından geçer iken aniden yüzüne koca bir gülümseme yerleşti. O kadar içten ve derin bir gülümseme idi ki yıllarca bakir kalmış eli kadın eline değmemiş bir erkeğin aniden kendini onu arzulayan bir sürü kadının arasında bulduğunda sunacağı bir gülümseme ancak bu kadar içten bu kadar derin olabilirdi. Bu gülümsemenin ardından derin bir kahkaha geldi.

‘Ama, ama dur! Hala bir şans var!! Hahahaha modern tıbbın mucizeleri benim kaybımı önleyebilir. Artık kopan uzuvlar bile tedavi edilebiliyor, kesinlikle benim için de bir şans daha olmalı! ’ aklından geçen düşünceler ile başını kaldırıp etrafa bakındı ve aniden karanlık bir yerde olduğunu ve ileride bir ışık olduğunu fark edip iyileşmek için çok geç olmaması dileği ile ayaklandı. Ardından penisine sanki dünyada ki en kırılgan şeymiş gibi davranarak bacaklarını penisine değdirmeden ilerlemek için bacaklarını yana açıp paytak paytak koşmaya başladı.  
  Işığa vardığı vakit karşısında süzülen iki adet hap gördü. Haplardan biri kırmızı biri ise mavi idi daha sonra önünde bir bildirim süzülmeye başladı.

~Haplardan biri sizi huzurlu bir ölüme diğeri ise yeni bir yaşam yoluna sokacak. Kaderiniz seçiminiz kaldı. Bol şans.