16.Bölüm

avatar
777 0

Brian - 16.Bölüm


Brian gördüğü koca simya seti karşısında kalakalmıştı. "Brian bu karışımı babanın emri..." öğretmen boğazını temizledikten sonra "yani babanın ricası üzerine yapıyorum. Senin sadece aydınlık elementini kullanmandan pek hoşlanmamış anlaşılan. Bu karışımı tüketirsen rüzgar elementin aydınlık elementin kadar olmasada katlarca gelişecek fakat benim korktuğum 2 şey var. 1.si senin kolaya alışman bu hiç hoş olmaz. 2.si ise karışımın bitmesi için en az 5.düzey temiz aura gerekli. Eğer benim 4.düzey temiz auramı kullanırsa pek kullanışlı olmaz. 5.düzeyde bildiğim kadarıyla sadece kralda olabilir. Tabi eğer kral karanlık yolda yürümüyorsa." Sadece kralda olduğunun düşünülmesini çok saçma bulan Brian 10.seviye simya gücü ve S seviye bilgisiyle karışımı inceledi. Uzaktan izliyor olsada her minaraline kadar görebiliyordu. Tüm şişe saf rüzgar elementiyle doldurulmuştu ki Brian'ın bildiğine göre bu sadece 100.seviyelerin uzun uğraşları sonucu yapabileceği bir şeydi.

Aurasını biraz yayan Brian öğretmeninin gözlerini düşürecekmişçesine açmasına sebep oldu. Hemen Brian'ın önünden çekilerek "önünde otur ve 1 saat boyunca auranla besle. Sonrada kullan ve seni köy lorduna götüreyim." Brian mutlulukla şişenin önüne oturup tüm aurasını şişede odakladı. Kusursuz aura kontrolü sayesinde şişeyle bütün olan Brian 10 dakika sonra terlemeye başladı. 30. dakikada ağızından kan damlaları süzülüyordu. Öğretmeni onu iyileştirmeye çalışıyor olmasaydı şimdiye kadar çoktan kemileri kırılıyor olurdu. Bırakmak veya bırakmamak tamamen Brian'ın elinde olsada hiç pes etmeden devam etti. 45.dakikada kemiklerinin çatlamaya başladığını duyan çocuk bu gidişle öleceğini veya bayılacağını anlayınca o 2 metrelik koca boyunu ve kaslarını eriterek 1.70 boylarında kassız bir vücuda dönüştürdü. Bu sayede büyük bir kazanç sağlayarak daha dirençli oldu. 59.dakikada artık çekilmez bir acı onu öylesine rahatsız ediyordu ki nefes dahi alamıyordu bayılmasına çok az kalmıştı. Son umutla tüm aurasına bir kez daha odaklandı ve hepsini karışımın içinde parlattı. 60.dakikaya da o an girdi ve tam bayılacakken müthiş huzurlu bir rüzgar gücü etrafında dans edercesine dolanmaya ve Brian'ı rahatlatmaya başladı. Brian huzurla dolarken öğretmeni hala inanmıyor gibi olayları izlemeye devam ediyordu. Şuan rüzgar elementi öylesine güçlenmişti ki diğer ateş su ve toprak elementleri yok gibiydi.

"Şimdi köy lorduyla konuşmanın tam sırası. Eğer benimle dövüşmek isterse görünüşüme aldanır. Bende büyüdüğüm güzel köyümü vergilerden kurtarırım." Öğretmen kabul edercesine başını salladıktan sonra patlamış koca simya setini yüzüğüne aldı. Brian'a yolu gösterdi ve beraber köy lordunun koca klanına geldiler. Her klan kendine köy kurabilir ve oradan ek gelir sağlayabilirdi fakat bu klan hem bir köy kurmuş hem bunu bir şehre bağlamış hemde köyün gelişimine büyük bir vergi engeli koymuştu. İki mükemmel unsuru aptal bir kuralla mahvetmişti. Brian klan kapısından geçip köy lordunun kapısını çaldı. Bir aura kapının arkasında parlayarak kapıyı patlattı. Brian o an köy lordunun aurasından seviyesini öğrendi. Sadece 32.seviyedeydi. bu onun işine gelirdi. Tek sorun 10 seviyede bir yaşadığı sendromu atlatmaktı. Aniden teknik kitabının sesini duydu. "Doğa imparatoruyla konuştuğun sırada sendromlarının acısı ve süresi çok büyük oranda düştü. Aynı şekilde verdiği güçte büyük oranda arttı. Eskiden sendromların sayesinde diğer insanlardan çok daha ileride başlarken şimdi hem daha da ileride başlayacak hemde çok daha az acı çekeceksin. Savaştan sonra eğer onu öldürürsen kazandığın büyük enerji dahil hepsini acını dindirmek için harca. Hiç biri canının yandığını anlamaz."

Brian mutlu olduğu sırada köy lordu kapıdan çok öfkeli bir şekilde çıktı. "Ne istiyorsun velet! Git burdan şu lanet köye yardım eden pislikleri arıyorum!" Defalarca küfür eden adam Brian'ı çok sinirlendirmişti. Lordun küfürlerini yarıda kesip "Kes artık sana o köy için meydan okuyorum! Onlara yardım eden de sadece benim." Köy lordu iyice öfkelendikten sonra hiç bir şey söylemeden arenaya gitti. Biliyordu ki o çocuğa evinin önünde bir şey yapamazdı. Şehir lordunun gerçekten katı kuralları vardı. Brian'da arenaya doğru giderken yolda köy lordunun kendinden çok daha yavaş olduğunu gördü. Göze batmak istemiyordu fakat köyünü koruması için bu gerekliydi. Köy lordundan çok daha önce arenaya inerek beklemeye başladı. Lord bu sahne karşısında şaşırdı ve "tek marifetin hızın olsa gerek." Diyerek konuyu kapattı. Brian arenanın ortasında bağırarak "doğup büyüdüğüm köy için sana meydan okuyorum!" Dedi. Aniden arenanın kilometrelerce üzerinde büyük bir sembol belirdi. Bu sembol toprak için savaş anlamına geliyordu. Arenaya yakın uzak tüm insanlar arenada toplandı ve savaşı izlemeye başladı. Bu Brian'ın işine gelirdi.

Seyirciler arasında "daha 29.seviye olan birinin 32.seviye birinin karşısında hiç şansı yok." "30 seviye ile 29.seviye arasında dağlar kadar fark var." "O çocuk aklını kaçırmış olmalı. Sadece büyüdüğü köy olduğu için koca köy lorduna meydan okuyor." Gibi cümleler geçiyordu. Brian her konuşmada daha mutlu oluyor ve kendini hazırlıyordu. Sonunda şehir lorduda gözükünce herkes sustu ve şehir lordunu beklemeye başladı.

"29.seviye Brian ve 32.seviye Skaol Burin köyü için savaşacaklar. Köy kazanan tarafta kalacak. Eğer çocuk köyü kazanırsa benimle köy için 1 saatlik konuşma hakkı kazanacak. Eğer Skaol kazanırsa köyünü elinde tutmuş olacak. Şimdi başayın!"

Brian elinde biriktirdiği güçlü rüzgar elementini bacaklarına verdiği mükemmel aurasıyla zıplayarak yay şeklinde fırlattı. Rüzar çok keskin ve hızlı olduğu için üzerine birde doğa Brian'ı çoktan kabul ettiği için saldırı lord göremeden yapılmıştı. Aniden 2 bacağınında koptuğunu gören lord acıyla bağırıyordu. Brian lordun yanına inerek eline rüzgar elementini tekrar toplamaya başladı. Tüm seyirciler sesi kesilmiş korkuyla izliyorlardı. Elinde gözle görülen bir rüzgar tabakası oluşmuştu. Tam avucunun ortasına toplayana kadar devam ettikten sonra lordun kafasına fırlatarak beyinindeki tüm parçaları dağıttı ve iğrenç çığlıklarına bir son verdi.

Gezegen üzerinden bu kadar iğrenç bir aura sildiği için kendi temiz aurası daha da güzelleşti. Öldürdüğü her karanlık auralı insan onu daha da güçlendiriyordu. Aniden 30.seviyenin zirvesine tırmanırken acıdan dişlerini sıkıyordu. Şehir lordu dahil kimse karşılarındaki sahneye inanmıyorlardı. Ağızları sonuna kadar açıktı sessizlik hakimdi Brian bunu fırsata çevirip kendini iyileştirmeye başladı. 5 dakikalık bir sessizlik seyircilerden birinin ağızına sinek kaçmasıyla son buldu. Brian'ın acısı dinmiş tüm kemikleri en baştan düzenlenmişti. Sinekten kurtulana kadar öksüren adam yüzünden herkes kendine gelmiş ve korkuyla yerine oturmuştu. Şehir lordu Brian'ı çağırdı ve uçmaya başladı.

Yol boyunca konuşmayan Brian ve şehir lordu büyük bir saraya vardıklarında sandalyelerle çevrilmiş bir masaya oturup konuşmaya başladılar. Normalde sadece 1 saat oturmaları gerekirken 1 hafta boyunca Brian ve lord sonunda köy hakkında konuşmalarını bitirmişlerdi. 2 koyu kırmızı altınla köyünü önce bağımsız bir toprak haline getiren Brian sonrasında 1 koyu kırmızı altınla 3 yıllık tam bir koruma altına almıştı. Köyünün güvenliği şehir lordunun güvencesi altındaydı. İşi tamamen biten Brian köyüne haberi vermeye gitti.

Köye ulaşınca tüm köylülerin etrafında toplanıp meditasyon yaptığı klonu çoktan yok olmuştu fakat köydekiler durmadan devam ediyordu. Yaşlılar en az 10 yaş daha genç gösterirken gençler güçlerine güç katmıştı. 1 haftada köydeki herkesin en az 1.seviyeye ulaşması Brian'ı çok mutlu etmişti. Aydınlık elementiyle 10.seviye kişilerin en ağır yaralarını onaracak kadar güçlü aydınlık enerji topları yaparak köydeki tüm gençlere 2'şer tane dağıttı. "Hepinize güzel bir haberim var. Artık bu köy benim ve sizden vergi almıyorum ayrıca bu köy şehir lordunun koruması altında yani hepiniz güvendesiniz. Şimdi tüm gençler 1.seviye ormanlarından başlayarak en az 10.seviyeye kadar ulaşsın. 3 sene sonra geri döneceğim. Yaşlılar sadece meditasyon yaparak 5.seviyeye bile ulaşabilir ve gençliklerine geri dönebilirler. Topraklarınıza kış gelmeyecek istediğiniz zaman ekip biçebilirsiniz. Şimdilik görüşmek üzere 3 yıl sonra tüm gençler en az 10.seviye olsun."

Brian bir kez daha gençleri çalışmaya teşvik ettikten sonra oradan ayrıldı ve krallıktaki ormana doğru yola çıktı. Enerji karışımı olmamasına rağmen 1 gün bile olmadan ormana ulaşmıştı. 30.seviye kısmında bir mağaraya girerek düz zeminde meditasyona başladı. 17 yaşına girmesine daha 1 ay vardı ve Brian 2 metre boyuna geri dönmek istiyordu. Beyaz odasından bitki boyutuna giderek dünyada 1 ay dolana kadar yani orada 50 ay boyunca meditasyonla vücuduna güç kattı. Tekrar 2 metre boyuna ulaşmıştı ve yanında büyük bir zihinsel direnç elde etmişti. Babasının hediye ettiği kolye sadece ilüzyonlara karşı koruyordu fakat insanların kışkırtmaları onu gerçekten rahatsız ediyordu. Mağaraya geri dönünce her yer yemyeşil olmuştu tekrar. Mağaraları yeşilliklerle doldurmak onu çok mutlu ediyordu. 33.seviyenin zirvesine ulaşmıştı mağaranın içinde. 35.seviye ona sorun değildi. Hemen 35.seviye ormanına girip rüzgar elementiyle büyük bir kıyıma girişti. Yaklaşık 1 hafta içinde 39.seviyeye kadar gelmiş, onlarca canavarı öldürmüştü. Hiç bir zaman öfkesini kendisinden güçsüzlerden çıkartmamıştı çıkartmayacaktı. Öfkesine yenik düşmüştü bile. Değil 50 ay 50 yıl meditasyon yapsada yaramazdı. Köy lordu denen pisliği öldürmek yetmezdi. Tüm klanını yok edecekti. 17 yaşına gireli daha 1 hafta kadar olmuş olsada Brian 39.seviyeye girmişti. 40.seviyeye hemen saldırıp şehre geri dönecekti. Eline güç karışımını alıp dikerek 5 dakikalık 2 kat güçlendirme kazanmıştı.

Önündeki 3 metre boyuyla koca ork evrimi almış yaratığa hücuma geçti. Ork elindeki sopayla Brian'a saldırdı ve sopa tam Brian'a ulaşınca katanasıyla sopayı kesti. Sopanın yaydığı rüzgar ve itiş kuvvetiyle bir kaç kilometre havalanan çocuk kendini zorda olsa durdurup tekrar hücuma geçti. Sopası zaten kırılmış olan ork savunmasız kalmıştı. Brian elindeki katanayı bir kez daha hava elementiyle keskinleştirdi. Enerjisinin büyük kısmını buna vermişti. Canavarla ortada buluşarak büyük bir patlama oluşturmuştu.

2 tarafta farklı yönlere uçtu fakat büyük patlamayı oluşturan taraf yani ork'un tüm organları etrafa saçılmıştı. Ayağa tüm kuvvetiyle ancak kalkabilen Brian bir kaç saniye sonra 40.seviyeye girmişti. 30.seviyeye göre katlarca fazla acı çekmeye ve kıvranmaya başlamış fakat bu sadece 5 dakika sürmüştü. Bir süre yerde kaldıktan sonra kendine gelmiş, meditasyonla 1 hafta geçirerek gerçek 40.seviye gücüne ulaşmıştı. Tüm enerjisini topladığı için rahatça ayağa kalkıp köyünün şehrine uçtu. 1 saat ancak süren yoldan sonra Brian şehir lordunun kapısına indi. Bu saygısızlık olarak bile görülebilirdi fakat Brian zaman kaybetmek istemiyordu. Kapıyı yavaşça tıklatıp bekledi.

Lordun bizzat kendisi kapıyı açtı. "Efendim Brian?" "Benim köyü almak için savaşıp öldürdüğüm klan liderinin klanını yok etmek istiyorum. Bunu tek başıma yapabilir miyim?" Şehir lordu bir süre duraksadıktan sonra "Biliyorsun insanlar birlik olduklarında çok daha güçlü olurlar. Fakat istediğin gerçekten buysa serbestsin. Fakat bunun için doğru zamanı bekle lütfen masum bir insanı öldürmek istemezsin." Brian bu önerinin altındaki tehditi anladıktan sonra teşekkür ederek oradan ayrıldı. Klanın kapısından girip tüm klanı aurasıyla taradıktan sonra en güçlüsünün bile 30.seviye olduğunu ve hiç bir klan üyesinin iyi auraya sahip olmadığını gördü. Tüm klanı iyilikle dolu aurasıyla sararak sertleştirdi. Bu iyi aurası kötü auraya sahip herkesi ezmek üzerine çalışıyordu.

Sonunda 30.seviye olan klanın yeni lideri gelecek hayatını hiçe sayarak tüm enerjisini tek bir saldırıya odakladı ve Brian'a yönlendirdi. Önce bu kadar yavaş bir saldırıyı sadece kenara çekilerek atlatmayı düşünen çocuk şehirdeki insanlara zarar verebilir düşüncesiyle kılıcından rüzgar yayı fırlattı. Bu yay ile ortadan ikiye ayrılan top geri uçarak tüm klanın bahçesini yok etti. Sadece klana zarar verdiği için derin bir nefes veren Brian klan kapısından girerek tüm üyeleri tek tek doğradı. Yaşayan hiç bir üyesi kalmadığına emin olmak için bir kişiye sormayıda ihmal etmedi. Ardından tüm yüzükleri ve klandaki her şeyi yağmalayarak oradan ayrıldı. Şehir lordu tam önünde belirdi.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 46885 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr