Brian karşısında eskiden babasıyla kaldığı handaki adamlardan birini gördü. "Selam Grovy." "Beni nereden tanıyorsun?" "Ben Brian." Yüzü bembeyaz kesilen adam kralın varlığını çoktan unutmuştu. Belki yüz yılı aşkın süredir çalıştığı adamın çocuğu bir kaç yılda 50.seviye olmuştu. Kral "Tanışmanız garip. Her neyse şimdi Brian git ve F düzey komutanın çırak odasına gir orada 3 yıl kalacaksın. 20 yaşına ulaştığında komutanla savaşabilirsin. Komutanın korkudan yüzü daha da beyazlaşmıştı. Nasıl olurda eski patronunun çocuğunu öldürürdü? Öldürse kral bile Brian'ın babasını tutamazdı.
Brian F düzey komutanın çırak odasına girince etraftaki enerji yoğunluğu karşısında şok oldu. Burası neredeyse 100.seviye katmanına kadar var olan tüm enerjilerle doluydu. Brian hemen bacaklarını bağladı ve etraftaki enerjiyi sömürmeye başladı. Tam 1 yıl durmadan enerjiyi çekmiş, hepsiyle elementlerini güçlendirip durmuştu. 3 elementi birbiriyle eşit artarken hava elementi çok daha hızlı güçleniyordu. Aydınlık elementi ise en hızlı gelişendi. Diğer 2 yıl boyunca ise Brian ilüzyon yeteneğini geliştirip durdu. Hem ilüzyon yeteneğinde çok fazla güçlenmişti hemde ilüzyon bilgisi 2.düzey S+ düzeyine ilerlemişti. Brian bu düzeyin anlamını sordu. Teknik kitabı "bilginin bir kısıtlaması yoktur ve ben bilgiyi insanlardan almıyorum. Bu yüzden benim sayemde sınırsızca bilgi edinebilirsin." Brian çok mutlu olmuştu. 54.seviye zirvesinde ve dolu bir 2.torbayla odadan çıkmış, F düzey komutanın odasının kapısını çalmıştı.
Tam bu sırada kral ortaya çıkarak F düzey komutanla Brian'ı almıştı. Beraber arenaya ulaştıklarında Brian kimse anlamadan kısa süreli ilüzyon oluşturmuştu. Karşısındaki koca komutanın Brian'ın babasından korktuğuna emindi. Sadece komutanın gördüğü Brian'ın babası "Sakın oğluma acıma. En güçlü saldırılarını yaparak yenmeye çalış. Ben kimsenin oğlumun gelişimine zararda bulunmasını istemiyorum. Eğer oğlum kaybederse ve ölürse hiç umursamam." Komutan duyduklarından sonra rahatladı ve kocaman ikiz kılıçlarını hazırladı. Yüzüne renk gelmişti. Brian babasının kısa süreli ilüzyonunu yok etti ve kendini rüzgar elementini kullanarak hazırladı. Katanasına ve bacaklarına uzun süre rüzgar elementi yüklemesi yapmıştı. 10 dakika sonra tüm seyirciler dolmuş tüm bahisler oynanmıştı. Kral "Eğer iki tarafta hazırsa F düzey komutan savaşını başlatıyorum." Brian ve komutan "Hazırım." Diyince kral elini kaldırdı ve "Başlayın!" Dedi.
Brian rüzgar elementiyle dolu bacaklarını gerip komutana sıçradı. Komutan Brian'ın hızı karşısında şoka uğrarken son anda kılıçlarının açısını tüm hızıyla bükerek kendini korumaya aldı. Brian katanasını sivri tarafıyla saldırmak üzere atlamış ve komutanın kılıçlarını kırmıştı. Kılıcın kırık kısımları etrafa yayılırken Brian'ın katanası adamın akciğerine saplanmıştı. Adam bağıramadan bayılmıştı ve ölüme her saniye yaklaşıyordu. Brian hemen aydınlık elementiyle eski komutanı iyileştirerek ayılttı. Eğer temiz auralı birini öldürseydi kendi tertemiz aurası büyük ölçüde zayıflardı. Bu sahne karşısında koca arenada bir kaç kişi hariç herkes şaşkınlıktan kalakalmıştı. Bir insan koca bir komutanı bir kaç saniyede yenip ardından daha kısa sürede nasıl iyileştirebilirdi? Buna inanmak istemeyen çok kişi olsada kimse ağızını açamadı. Şaşırmayan bir kaç kişiden çoğu bu sahne karşısında huzursuz olmuşken, çok az kısmı mutlu olmuştu. 2 tane temiz auradan biri büyük artış kazanmıştı.
"Kazanan ağır bi galibiyetle Brian!" Yerinden kalkmadan bağıran kral alkışlar bitince "Yeni F düzey komutanım Brian. Eski komutana ne yapmak isterse onu yapabilir." Kral bu davranışıyla herkese komutan olmanın kolay olduğunu gösterip gençlere gaz vermeye çalışmıştı. Tüm imparatorluk okulu dahil herkes orada olayı izlemiş ve Brian'a saygı duymuştu. Brian "Eski komutana izleyici kullanmak istiyorum." Dedi gayet sakin. Bu basit bir işlemdi. Kral izleyiciyi komutana yerleştirerek komutanın beynine kadar uzattı. Bu izleyici denen şey Brian ile eski komutanın her yerde konuşabilmesini ve istenmedik bir durumda Brian isterse komutanın beynini uçurabilmesini sağlıyordu. Hala olayın şokunu atlatamamış seyirciler nasıl olurda yaşı yüzlerle ifade edilebilecek kadar büyük fakat gücüyle hala 35 40'lı yaşlarda gibi gösteren birini 20 yaşına ancak girmiş birinin yendiğini anlamıyordu.
Brian kral ve Grovy geri döndüklerinde kral, F düzey komutan olan Brian'a gururla bakıp "sana istediğin kadar zaman veriyorum fakat bu listeyi tamamlamadan geri dönme lütfen." Dedi. Brian aldığı listeyi hemen yüzüğüne atıp inceledi ve çok memnun oldu. Kral bir süre Brian'ın mutlu yüz ifadesini izleyerek mutlu olduktan sonra ona bir sancak verdi. Bu sancak kralın bizzat kendi sancağı idi. Brian bunu kullanırsa kimsenin ona sataşamayacağından tamamen emindi. Kral başka bir şey demeden tahtına geri gitti.
Brian Grovy'i peşine takıp köyüne girdi ve sancağını köyün tam ortasına çaktı. Tüm köylüler sancağın karşısında ağızı açık duruyorlardı. "Burası artık imparatorun koruması altında. Kimse bize bir şey yapamayacak diğer krallıklar bile saldırmadan 2 kere düşünecek!" Brian'ın mutlulukla haykırmasına katılan tüm köy haykırmaya başlamıştı. Grovy nereye düştüm ben der gibi etrafına bakınıyordu. Brian Grovy'e bakıp "Burada tüm köy gençlerine eğitim vereceksin. Verdiğin eğitimin kalitesine göre seni güçlendireceğim. İstediğin gibi yasaklamalar yapabilirsin tek şartım aydınlık elementini ellememen buradaki gençlerin yıllarca 1 kişi bile azalmamasının tek sebebi o element." Köydeki tüm gençler 3 yıl içerisinde 25.seviyeye kadar ulaşmıştı ve aralarından 1 kişi bile azalmamıştı. Bu çok güzel bir haberdi. "Gençler komutandan eğitim görürken ben ve köydeki diğer insanlar bir işle uğraşarak ticarete girecek. Vergi hiç almayacağım yani köydekiler ne kazanırsa kendine aynı şekilde buraya gelip bir şeyler satacak olanlardan da vergi almayacağım için hem her şey şehirdekinden daha ucuz olacak hem de satıcılar artacak. Şimdi siz sarmaşıktan yaptığınız evleri çiçek bahçelerine dönüştürün. Ben 50.seviye bölgesine gidip ağaç kesip yüksek kalite ahşap evler yapacağım. Bu süreçte genç kesim komutanla eğitim yapabilir."
Yaş olarak büyük kesim sarmaşıklara odaklanıp güzel çiçek bahçelerine dönüştürürken Brian 50.seviye bölgesine ulaşmıştı bile. Kendi köyüne yakın orman köyüyle bitişik olduğundan kısa zamanda ulaşmıştı. Ağaçlara sarılıp kökten sökerken hiç bir canavar ona karşı çıkamıyordu. Fakat Brian bu ağaçları alırken çok zorlanıyordu. Yüzüğe 100 metre uzunluğunda ve en az 25 metre genişliğinde ağaçları doldurmuştu. Bu 2 gününü almıştı. Köye geri dönünce köy büyükleri çiçek bahçelerinde meditasyon yapıyorlardı. Çiçeklerin kokuları onları çok mutlu ediyordu anlaşılan. Brian onları rahatsız etmemek için bir kaç kilometre uzakta katanasına hava elementini ve enerjisinin büyük kısmını aktarıp kilometrelerce alanı kaplayan ağaçları işledi. Sonunda işi bitince yorgunluktan yere düşmüştü. Bu kalasları satacak olsaydı binlerce beyaz altın alacağına emindi. Bir süre enerji toparladıktan sonra kalasları havalandırıp yürümeye başladı. Bunun için enerji bile harcamasına gerek yoktu.
Köye ulaşınca arkasında kilometrelerce büyük alanı kaplayan kalaslarla çok garip duruyordu. Tüm köy büyükleri arkasında bulut gibi duran kalaslarla gelen Brian'a bakıyordu. Brian kimseye bir şey demeden tüm çiçek bahçelerinin yanına kalaslarla koca koca villalar oluşturdu. Çok hoş görüntüler veren birbiriyle uyumlu farklı farklı 200'den fazla villada tüm köy rahat edecekti. Daha arkasında çok fazla kalas kalan Brian evler arasındaki yolları birbirine bağladı ve aralarda bolca toprak bıraktı. Ardından kilometrelerce uzaktaki köy sınırına ulaşıp tahta surlar oluşturmaya başladı. Surların uzunluğu 100 metre ve genişliği 5 metre olmuştu. Uzun surlar tüm köyün sınırlarına tam oturmuştu. Arkasında çok az kalas kalan Brian tüm kalaslarla köy ile şehre giden yol arasında bir çizgi çekti. Şehrin oluşturduğu toprak patikayı henüz ellememişti.
Uçarak şehre kadar gitti ve şehir lordunun kapısını çaldı. Lord bizzat gelip Brian'a yolların tüm masraflarını Brian'ın karşılaması karşılığında her şeyi kabul ettiğini söyledi. Brian memnun bir gülümsemeyle oradan ayrılıp tekrar 50.seviye ağaçlarını koparmaya başladı. Bu sefer 5 gün durmadan çalışarak vücudunu da geliştirmişti. Ardından ağaçları köyün surlarının hemen önüne bırakıp hepsini kesti. Bu işlem 1 saatten uzun sürmüştü bu çok yavaştı. Brian köye bıraktığı kalasları da alıp köy ile şehri bağlayan toprak kötü patikayı geniş bir tahta yola dönüştürmüştü. Ardından şehirden köye yol üzerinden yavaş yavaş etrafına aydınlık elementiyle karışık aurasını salarak ilerledi. Hem yolun kenarlarını mis gibi çiçeklerle çevreliyor hemde 60.seviyeden düşük tüm karanlık auralı kişilerin köyüne yaklaşmasını veya kalaslarını çalmasını engelliyordu. 10 saate yakın zamanda işi bitince hala elindeki tahtalarla ne yapacağını düşünüyordu. Bir kaç at arabası için kocaman arabalar üretti ardından köyün içindeki eskimiş pazar yerini yenileyerek çok hoş bir görünüm verdi.
Kalan kalasları at arabalarına doldurdu ve ilüzyon yeteneğiyle güçlü atlar oluşturdu. Hepsi 40.seviye kadar hızlı ve güçlüydü. Kendi enerjisinin %70'i ile ancak bunu başarabilmişti. Atları at arabalarına bağlayıp eski köy yaşlılarına arabaları verdi. "Hepimiz birlikte şehre gidip bu kalasları normal fiyatının en az yarısına satacağız. Özellikle büyük klanlar hepsini almak isteyecektir fakat biz kalasları satarken büyük bir sınıflandırma uygulayacağız. Kişinin aurası ne kadar temizse o kadar fazla indirim ve aynı miktarda kalas alabilecek. Aynı zamanda kalasları sattığımız yerde köyümüzün reklamını da yapacağız. İnsanlar 0 vergi olan bir yere gelmek isteyecektir. Bu sayede bizim gençlerimizden canavar cesetlerini daha ucuza alacak ve sattığı ürünleri aynı oranda ucuza satacaklar. Bu sayede köydeki tüm yaşayanlar rahat rahat para kazanabilecekler. Tabii köy nüfüsuda artacak."
Brian'ın uyguladığı plan gayet iyi işlemişti. Yüzlerce hatta belki binlerce kişi Brian'ın pazarından geri çevrilirken, bir kaç kişi ücretsiz 1 ton kalas almıştı. 1 hafta içinde elinde hiç kalas kalmayan Brian, yaşlılarla beraber köye geri dönmüştü. Köye giderken onlarca kervan arabası görmüşler fakat pek umursamamışlardı. Köye vardıklarında her yerin kervanlarla dolu olduğunu gören köy yaşlıları ve Brian'ın ağızı açık kalmıştı. Tamam hızlı bir gelişim bekliyordu fakat bu kadar değil. Tüm gençler avdan kazandıkları cesetleri satıyor büyük paralar kazanıyorlardı. Aynı anda paralarının yettiği kadar güçlü kılıçlar, zırhlar alıyorlardı. Brian kervan sahiplerinin mutluluğunu gözlerinden okuyabiliyordu. Çok para kazanmış oldukları kesindi. Brian bu köydeki hiç bir insanın birbirini kazıklamayacağına ve hakkı olanla yetineceğine tamamen güveniyordu. Sonuçta buraya sadece temiz auralı kişilerin girişi açıktı.
Kervanlar bu 1 hafta içinde han kurmuş ve işletmeye bile başlamıştı. Gerçekten hızlı büyüyen köy Brian'ı mutlu ediyordu. Brian köyü bu halde bırakıp ormana doğru yola koyuldu. Bir saldırı söz konusu bile değildi ayrıca ekonomi Brian olmasada gayet rahat ilerlerdi. 55.seviye çizgisini geçen Brian canavarlarla savaşmak için kendini iyice hazırladı. Ardından bacaklarında hava elementini toplayarak hızlıca ilerledi ve koca bir canavarı tek katana darbesiyle ikiye ayırdı. Komutanın çırak odasındaki 100.seviye enerji kaynağı Brian'ı gerçekten geliştirmişti. 59.seviyeye normal yolda yürür gibi ilerleyip geçtikten sonra 60.seviye çizgisine gelmişti.
60.seviye çizgisinden ileriye bir adım attığı anda arkaya doğru savrulmuş ve 20'den fazla ağacı yıkarak ancak durabilmişti. Brian'ın görebildiği tek sahne bir canavarın kuyruğuydu ki bunu bile saliselerden kısa sürede ayırt etmişti. Önceden okuduğu bir kitapta 60.seviye çizgisine büyük nefret taşıyan bir adamın hikayesi geçmişti. Bunu şuan daha iyi anlamıştı. Bir kaç saat sonra kendine gelmiş ve 24 tane klon çıkartarak 25 kişi 59.seviye ormanında gördüğü tüm canavarları öldürmeye başlamıştı. Bu şekilde karşısına çıkan her canavara saldırınca hem savaş teknikleri pratik kazanıyor hem de güçleniyordu.
Yaklaşık 1 hafta durmadan devam etti ve 5 defa dolan 2.enerji torbasının hepsini gizli kozu için sakladığı element saldırısına verdi. Hemen ardından 25 kişilik eğitim klonlarını 200'e çıkarttı. 150 kişisini hızını arttırabilmek için 59.seviye bölümünde sadece gizli kozla savaştırdı. Kazandıkları tüm enerjiyi hızını arttırabilmek için bacaklarına verdiler. Kalan 50 klonda kol kuvvetini geliştirebilmek için eğitim yapıyordu.
2 yıl sonra...
Tüm klonlar 59.seviye çizgisinde buluşmuş tek tek yok oluyorlardı. Hepsi gidince Brian tek başına 60.seviye bölgesine dikkatlice girdi.
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..