Arena lideri mutluluktan yerinde duramıyordu. Brian'ın bilerek kaybetmeye çalıştığından beri kalbi göğsünü delecek gibiydi. Brian'dan şüphelenmeyen adam hemen kazandığı 730 bin yerni aldırdıktan sonra hazinesine koydurdu. Tüm süreci izledi ve iş bitince huzurla Brian'ın yanına geldi. Karanlık odasının kapısı açılan Brian tekrar gözlerini kapatmak zorunda kalmıştı. "Sen mükemmel bir dövüşçüsün. Kusur bulamadığım bir dövüş stilin var. Bir kaç yıl sonra büyük arena dövüşleri var. O zaman gelene kadar elinden geleni yap." Dedi lider ve odasına geri döndü.
Brian bundan sonra her hafta 2 ya da 3 gün sıradan dövüşlere girecekti. Onun dışında çok fazla boş vakti vardı. Bu vaktini bu gezegenin sahip olduğu beyin gücünü çözmeye çalışarak geçirmek istiyordu. Etrafındaki 3 küçük ruh topuna baktı ve "beynimin içine girip bana yardım eder misiniz?" dedi. Arya, ejderha ve Yetu büyük bir güven ile Brian'ın kafasının içine girdi ve beyninde her yere dağıldı. Şuan beynini öncekine oranla onlarca kat hızlı keşfedebilecekti. Çünkü diğerlerinin ruhu sadece beyin için çalışacaktı. Hemen ardından bağdaş kurdu ve düşüncelerinin arasında kendini serbest bıraktı. Birkaç saat hızla geçmişti bile. Şuan kendini çocukken ilk meditasyon yaptığı anda ki gibi hissetmişti. Çok huzurlu ve sakindi.
-------------------
2 gün geçtimişti.
Brian için çok kısa bir süre gibi geçen bu yemeksiz susuz uzun süre onu hiç rahatsız etmemişti. Beynini hızla keşfetmeye başlaması metabolizmasını yavaşlatmasını sağlamıştı. Aniden gözlerini açmış ve kapıya arkasını dönmüştü. Tam o sırada kapıyı 2 adam açıp Brian'ı kollarından tuttukları gibi arenaya sürüklemişlerdi. Bunca süre hem metabolizmasını yavaşlatmayı hem de etrafındaki ruhları kullanarak 4 bir yanını sezmeyi öğrenmişti. Zaten o adamları da bu şekilde sezmişti. Sonunda bir odaya vardıkları zaman Brian'a küçük bir tavuk budu, yarım ekmek ve su verdiler. Bunları hızlıca yemiş ve daha dinç hâle gelmişti. Bu 2 günlük süreçte elde ettiği başarı o kadar iyiydi ki 2 ay spor yapmış olsaydı bile bu kadar kâr sağlayamazdı.
Arenaya çıktığında çok az seyircinin olduğunu gördü. "Elemelere hoş geldiniz. İlk elemelerde ki tüm sonuçlar fazlasıyla belli. Bu yüzden bahisler olmayacak. İyi seyirler." Brian kiminle dövüşeceğini bilmiyordu ama bundan hoşlanmıştı. Planı daha hızlı gerçekleşebilirdi. "Arya, hazır ol. Ejder ve Yetu arkamı hissetmem için yardımcı olun." Dedi ve ringlerden boş birine çıktı. Arena sunucusu liderin yerine geçmiş yarışmayı sunuyordu. "Ringe ilk çıkan önceki kara balta ile olan müsabakada galibiyet almış çocuk!" Dedi ve herkes oraya baktı. Brian karşısına kimsenin çıkmayacak olmasından korkuyordu. Bunca köle doğal olarak kendisinden korkacaktı.
Fakat Brian'ın düşündüğü gibi olmadı. Saniyeler sonra küçük ringe kısa bir kişi daha çıktı. Sopalar ile dört bir yanı çevrilmiş ringde içeriye girmek için sopaların üzerinden atlamayı başarmıştı. "Vee ringe çıkan diğer kişii uzun zamandır galibiyet zincirini koruyan piree!" Az sayıda bulunan tüm seyirciler o anda ayağa kalktı. Herkesin gözü açılmış o sahneyi izliyordu. "Ne marifetin varmış görelim." Dedi pire lakaplı kısa adam ve saldırmak için hazırlandı. "Başlayın!" Arena sunucusu büyük bir hevesle söylemişti bunu. Ringin etrafındaki tüm köleler ve savaşçılar da bu maçı izlemeye koyulmuştu. Brian gayet sakin fakat temkinli pireye yaklaşmaya başladı. Çocuğun karşısındakini dikkate aldığını görünce gerçekten onda bir şeylerin olduğunu hissetti ve birden koşmaya başladı.
Brian ise o an sakince saldırıyı atlatabilmek için riske girmeden adam tam yanına yaklaştığı sırada uzun bir sıçrama yaptı. Normalde havaya zıpar ve adamın kafasına tekmeyi basardı fakat bu adamın pire lakabında kesinlikle bir şey olmalıydı. Adam tam o sırada sıçramak için gerdiği bacaklarını gevşetip durdu ve tekrar Brian'a hızla yaklaşmaya başladı bu sırada saldırıyı almak üzre olan Brian'da bu adamın saldırı mekanizmasını anlamıştı. Biraz daha bekledi, bu sırada kollarını önünde birleştirip saldırıyı alacakmış gibi yapıyordu. Adam çocuğu bu sefer gerçekten akılsız görerek sıçrad ve gerdiği yumuruğunu havaya sertçe savurdu. Tam bu anda Brian arkaya dönüp ellerini yere koyarak gerdiği bacağını adamın karnına vurdu. Kendisi, profesyonel dövüş teknikleri antrenmanı sayesinde adamdan daha hızlı olduğu için adam yukarıya kolu düz bir şekilde uçarken tekmeyi yemişti. Arkaya doğru uçan pire ringden bile çıkmıştı.
"Kazanan çocuk!" Arena lideri nefesinin kesilmesine engel olamadan bunu söylemişti. Onun gibi tüm seyirciler ve köleler şaşkınlık içindeydi. Pire lakaplı adam ise Arya'nın kulağına fısıldayıp durması sayesinde ve zaten Brian'ı küçük gördüğü için içinde bir pişmanlık olması yüzünden karnını tutarak ayağa kalktı ve çocuğun önüne kadar gelip çok saygılı bir şekilde "Kimin çırağısın bilmiyorum ama bu saatten sonra senin eğitimini almak istiyorum. Lütfen beni kabul et." Dedi ve saygısını göstermek için hafif bir şekilde eğildi. Aslında bunu isteyen ilk kişi o değildi ama kabul edilen ilk kişi o olacaktı. Pire bunu utandığı için değil de arena sunucusunun yapacakları ile uğraşmamak için sessiz söylemişti. Brian ise aynı sessizlik ile "Yakında işaretimi verdiğim zaman hazır ol. Burdan kurtulup toplanacak ve güçleneceğiz." Dedi. Pire hemen kafasını sallayıp sıçrayarak tahta ringden tekrar çıktı ve kenarda dinlenmeye başladı.
Brian işte şimdi karşısına kimsenin gelmeyeceğinden emindi. Tam bundan emin olduğu sırada teker teker Brian ile kapışmak için sıraya girmişti. Herkesin kendince bir açık bulduğu teorisi vardı. Çocuğun bulduklarını zannettikleri açığına her vurmaya çalıştıklarında ya tekme ya da yumruğu yiyorlardı. Son dövüşe kadar 9 kişi daha katılmak istemişti. Sayıları şimdiden görünürde Brian ile birlikte 11 kişi olmuştu. Kara balta da katıldığı zaman sayı 12'yi bulacaktı. Bu kara baltayla beraber 11 kişi kendi yanında bulunan herkesi Brian'ın yoluna kesinlikle sürükleyecekti. Çok hızlı büyüyen bir topluluktu bu. Akşama kadar süren musabakalar hep Brian'ın kazanması ile sonuçlanınca doğal olarak ödüllendirilmesi bekleniyordu.
"Sıralama tablosunda çocuk 1.sırada. Pire 2. ve Kaplan 3.sırada. Çocuk alacağı ödülün yanında bir de lakap kazandı. Bundan sonra onun lakabıı Beygiiiiir!" Brian içinden keşke bu kadar fazla ters tekme atmasaydım diyordu, kızarmıştı. Neredeyse herkes gülmemek için kendini zor tutuyor, bazıları kahkaha atıyordu. Sen bunca emek verip bu yaşta bu kadar güçlen, insanlar sana lakap takıp gülsün. Resmen cinnet sebebiydi.
Brian kızarmış fakat sinirlenmemişti. Ringden çıkıp arenanın kapısından içeriye girmişti. Nöbetçiler ona ve diğer 2'sine yolu gösteriyordu. Brian'ın hiç girmemiş olduğu büyük bir yemek sofrasına gelmişlerdi. Koca odada büyük bir masa vardı ve masanın üzerinde çeşit çeşit yemek vardı. Brian gösterilen yere oturdu. Diğer ikisi ise yanlarına oturdu. Koca bir tavuk önünde duruyordu. Çatalı büyük bir iştahla tavuğa batırdığında diğer ikisinin önündeki yemekler dikkatini çekti. Birkaç meyve ve küçük bir kanat önlerinde duruyordu. Brian bütün tavuğu tek başına yiyemezdi. Tavuğu 3 parçaya hızla ayırdı ve küçük olan parçasını aldı. Diğer iki parçasını da ikisine verdi. Koca tavuğu önlerinde gören Pire ve Kaplan defalarca bu teklifi reddetse de Brian'ın ısrarları ve yemeğin güzelliğine karşı koyamamış, yemeğe başlamışlardı.
Yemek bitene kadar tek kelime konuşulmamış, bittiği zaman sessizce birkaç kelime edilmişti. Toplanış ve kurtuluş planı mükemmel işliyecekti. Bir süre sonra nöbetçiler tekrar içeri girmiş ve ikisini bir yere götürürken Brian'ı odasına götürmüşlerdi. Bu sefer Brian çok daha rahattı. Tuvalet ihtiyacını da giderebilmişti. Kapkara odaya tekrar girdiğinde gözlerini kapayan Brian, günün yorgunluğunu atmak için meditasyona başlamıştı. Metabizmasının yavaşlaması bir daha ki musabakada çok daha dinç olmasını sağlayacaktı. 3 gün kimse gelmemiş, çok verimli geçmişti. Brian bu sürede insan beyninin çok küçük bir kısmını tam anlamıyla kavramayı başarmıştı. %8'lik bir beyin kullanımına sahipti ve %5'lik bir kısmı tam anlamıyla kavramıştı. Şu anda göreceği tüm saldırıların birkaç saniye sonrasını hesaplayabileceğine kesinlikle emindi. Sonuçta tüm sayısal zekasını kaybetmemişti.
Kapı aniden açılmıştı. Karanlık oda her zaman ki gibi aydınlanmış ve Brian'ın gitmesiyle kararmıştı. Arena da 3 kişi onu bekliyordu. "Bugün 4 günün şampiyonlarının musabakası başlamak üzere. Herkes bahislerini oynayabilir." Brian diğer 3 koca adam ile biraz bekledikten sonra yemek için çağırıldı. 4 kişi güzel bir sofrada ağırlanacaktı. Brian yemeğe bir süre baktıktan sonra pek acıkmamış olan karnı yemek istemediğini göstermişti. Tüm yiyeceklerini bırakan çocuğun yiyeceğine adamlardan aç gözlü olanı saldırdı ve hepsini yedi. Bu gezegendeki insanlar fazla yemek yediklerinde kesinlikle güçsüz düşeceklerdi. Brian işinin kolaylaşacağını bilerek mutlu olmuştu. Bir süre sonra nöbetçiler içeri girerek 4 savaşçıyı alıp arenaya götürdü. Bu sırada arenada ki tüm seyirciler o çocuğun nasıl oldu da Pire ve Kaplan'ı yendiğini düşünüyorlardı. "En yüksek skor ile Beygir 1.ringe giriyor. Hasta Maymun onun rakibi. Teneke ve Tilki diğer ringde." Arena sunucusu gayet sakin bir tavırla bunu söylemişti. Beygir ismi veya küçük bir çocuğun buraya kadar gelmesi onu hiç etkilememiş gibiydi.
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..