Chikyuu Tenseisha no Koroshikata - Bölüm 21: Bir Kahramanla Aşk Yaşamayı Dileyen Grimoire Dükkânı Kızı 13

---

 Bölüm 21: Bir Kahramanla Aşk Yaşamayı Dileyen Grimoire Dükkânı Kızı 13

 

Çevirmen:Ratelnim

Editör:Kurogane / Extacy12

 

Yuutarou tarafından koşulsuz olarak kurtarılan Ruby, tamamen iyi durumda olduğunu düşünüyordu.

 

Kalbini ve bedenini Yuutaro’ya vermesi yeterliydi.

 

Yuutaro’nun biricik sevdiği olamasa bile mutlu olacağı kesindi.

 

Tek yapması gereken Yuutarou’nun hikayesini takip etmekti….

 

Zihni böylesi negatif bir düşünceyle kirlenmişti.

 

İşte bu yüzden Ruby’nin Yuutarou’dan kurtulması için, kendi ayakları üzerinde durması gerekiyordu.

 

Ve ardından kendi hikayesini takip etmesi.

 

Yuutarou’nun ki değil, kendininkini.

 

İlk yaptığım şey, Ruby’nin zihnine bir yük yüklemekti.

 

Ruby’nin gizlice yazdığı romanı tüm kasabaya açık ettim.

 

Ona Yuutarou’nun başka bir kızla seviştiğini gösterdim.

 

Ardından dedesini lanetleyip, bayılmasına neden oldum.

 

Ruby’nin zihni derin bir umutsuzluğa düştü.

 

Sonra Elf Shuka’ya dönüşüp karşısına çıktım.

 

Geçim masraflarını çekeceğimi söyleyerek, onu roman yazmaya zorladım.

 

Sürekli yaptığı işi eleştirip, onu yazmaya devam etmesi için teşvik ettim.

 

Durmaksızın verdiği çaba Ruby’nin iradesini güçlendirmişti.

 

Ruby görünüş olarak da değişmişti.

 

Ancak, daha yeterli değildi.

 

Ruby’yi bağlarından kurtarmak ve hikayesini daha dramatik yapmak için travmalarından kurtulması gerekiyordu.

 

Ruby bir Orku kendi elleriyle yenmeliydi.

 

İşte bu yüzden Sephor’da yaşayan bir şifacının söylentilerini yayıp Ruby’yi bir yolculuğa çıkarmıştım.

 

Ardından, yolda bir Ork hazırlattım.

 

Liu onu yanında getirdi, Ork Dyra-kun.

 

Kendi bedenimi kana bulayıp çığlık atmış, Dyra tarafından saldırıya uğruyormuş gibi davranıp Ruby’ye seslenmiştim.

 

Shuka bir Orkun saldırısı altında eğer eski Ruby olsaydı, bu sahneyi gördüğünde korkudan donup kalırdı.

 

Ancak, benim biçim verdiğim Ruby tereddüt etmemişti.

 

Büyüsünü mükemmel bir şekilde uygulayıp zavallı Orku yok etmişti.

 

 

Ruby’nin bir tür büyüsünün olmasını, bir ölçüde bekliyordum.

 

Yuutarou’nun hikayesine dahil olduğuna göre, sıradan bir kız olmasına imkân yoktu.

 

Yine de bu kadar güçlü olmasını beklemiyordum….

 

Sonuyla karşılaşan, Ruby’nin yaktığı Ork bana‘senin söylediğin bu değildi…!’ bakışı attı

 

Tanrım, ne zaman vazgeçeceğini bilmiyordu.

 

Hayatı boyunca pek çok kişiyi öldürmüştü ve öldürülme sırası kendine gelince, şikâyet ediyordu.

 

Şey, Orkların müttefiki falan değildim sonuçta.

 

*****

“Ruby, gerçekten harika bir şeye dönüştün. Evet, seninle gurur duyuyorum.”

 

Ruby’ye sıkı sıkıya sarıldım.

 

“Shuka, beni boğuyorsun …”

 

Ruby kafasını geriye çekti, soluklandı ve sonra ...

 

“.......!?”

 

Ruby’nin dudaklarını kendiminkilerle kapladım.

 

Ruby şaşkınlıkla bir an geriye çekildi, ama hemen sonra bunu kabullendi.

 

Gözleri anlamsızlaştı, kendinden geçmişti.

 

Ağzımı Ruby’nin kulağına yaklaştırdım.

 

“Ruby, sana ne istersem yapabilir miyim?”

 

Ruby soruyu duyunca titredi ve gözlerini yere eğdi.

 

“E … evet”

 

Bana izin vermişti.

 

Sonunda beklenen an gelmişti.

 

Zorluklardan geçmiştim, Yuutarou’dan Ruby’yi çalmak için komplo üstüne komplo çevirmiştim şimdi onu benim yapma zamanı gelmişti.

 

Her istediğimi yapabileceğimi söylemişti, gerçekten ona her istediğimi yapacaktım.

 

Dönüştüğüm Elf kadını Shukalaaya’nın büyü becerisi küçük kardeşi Elieya’dan hiç de az değildi.

 

Büyüyle bile sapıkça şeyler yapabilirsiniz.

 

Ruby’nin üzerinde [Felç] büyüsü kullandım.

 

“… Ah—!”

 

Elektrik-vari şok yiyen Ruby’nin vücudu spazm geçirdi.

 

Sessiz Ruby’yi yere yatırdım.

 

Bacaklarını M harfi şeklinde açtım.

 

“Sonra …”

 

Sonra, çantamdan bir parça siyah kumaş çıkardım ve Ruby’nin gözlerini bununla örttüm.

 

Ruby’nin benim bir erkeğe dönüştüğümü görmesine izin veremezdim.

 

Ruby’nin kıyafetleri üzerinde Zırh Yok Etme kullandım ve Ayna yeteneğimi iptal ederek orijinal halime döndüm.

 

Zırh Yok Etmenin sonucu olarak, Ruby’nin kıyafetleri aşama aşama yok oldu.

 

İlk önce alt yarısı ortaya çıktı.

 

Bacakları M şeklinde olduğundan, özel bölgesi gece havasında açığa çıkmıştı.

 

Eğer dedesi onu bu durumda görseydi, kalp krizi geçirirdi.

 

Her ne kadar üst tarafında düzgün kıyafetler olsada, alt tarafta hiçbir şey giymiyordu çok edepsizce, bu gerçekten öyle ….

 

Ancak üstündeki kıyafetler de aşama aşama yok oldu.

 

Karnı ortaya çıktı, ardından devasa göğüsleri muazzam şekillerini sergilediler.

 

Ruby artık onları gizleyemiyordu.

 

Şu anda onlara baktığımı bilmesine rağmen, göğüslerini örtemiyordu.

 

Gözleri bağlı tamamen çıplak bir kız. Bacakları M şeklinde açılmış, bedeni spazmlarla sarsılmakta … bu kesinlikle suça davet ediciydi.

 

Ah … onu benim yapmam çok uzun sürdü.

 

Emeğimin meyvelerini yememe izin verin!

 

Kendi kıyafetlerimi çıkardım ve Ruby’nin üzerine çıktım.

 

Devasa memelerinin göğsüme yaslandığını hissettim …!

 

 

Ve böylece Ruby ile seviştik.

 

Ruby’nin ırzını kirlettim ve sabaha kadar pompa üstüne pompa yaptım*

 

//*«ÇN: Erkek olduğu nasıl anlaşılmayacağını zannediyor acaba çük kafalı Motoki...»

 

//DN:Çok güzel bir yere parmak bastın çevirmen bey;)

 

 

Daha sonra, Ruby ve ben Sephor kasabasına ulaştık.

 

Ancak, orada hiç şifacı yoktu.

 

Tabi bunun nedeni, şifacının benim uydurduğum bir yalan olmasıydı.

 

Bir hafta sonra, keyifsiz Ruby ile ben Coura’ya geri döndük.

 

Bu süre boyunca, yoldaki her durağımızda morali bozuk Ruby’yi neşelendirmek için onu tekrar ve tekrar becerdim ettim.

 

Ve bu şekilde Coura’ya geri döndüğümüz zaman...

 

“Dedee!?”

 

Ruby şaşkınlıkla seslendi.

 

“Ooh, Ruby. Şimdi daha iyi hissediyorum.”

 

Ruby’nin dedesi eski neşeli haline geri dönmüştü.

 

Yaptığım lanetin süresi geçmiş gibi görünüyordu.

 

Ruby mutluydu, dedesine o yatarken neler olduğunu basitçe anlattı.

 

Dedesi torunundaki muazzam değişimi gururla izledi.

 

Aile ilişkilerine karışmanın kabalık olacağını düşünerek, grimoire dükkanını terk etmeye karar verdim.

 

Benden önce Coura’ya gelmiş olan Liu ile buluşmam, rapor vermem ve uzun süreden sonra onunla sevişmem gerekiyordu.

 

Sonra,

 

“Bekle, Shuka!”

 

Ruby bana seslendi ve arkamdan dükkândan çıktı.

 

“Sorun ne Ruby? Yeni iyileşmiş dedeni yalnız bırakman iyi mi?”

 

“Hemen döneceğim … u, um … sana bir şey sormak istiyorum …”

 

“Hm? Ne soracaksın?”

 

Ruby sanki bana sarılıyormuş gibi iki kolunu boynuma doldu.

 

Kulağıma fısıldayarak sordu.

 

“Shuka, aslında erkeksin, değil mi?”

 

” ……… ”

 

…… huh? Ortaya mı çıktım …?

 

//«ÇN: Yok canım inanmam, kaç gün muamele yaptın kıza, nasıl koktuğunu anlamayacak mı?»

 

//DN:Lan salak bi de ortaya mı çıktı diyo sığır bildiğin beyniyle düşünmüyo bu

 

“Seni suçlamayacağım, bu yüzden lütfen bunu benden saklama. Bunu anlamamamın bir yolu yoktu… Beni felç etmiş olsan da… b, bana sapıkça şeyler yaptın … defalarca …”

 

“……… evet, ben bir erkeğim”

 

Kabul ettim.

 

“Sadece bir ihtimal…. Ama kitabımı gizlice bastıran hain sen olabilir misin? Tanrım … ne kadardır beni avuçlarında oynatıyorsun acaba …”

 

Ruby kıkırdadı.

 

“Şunu söylememe izin ver. Sana kızgın değilim. Sonuçta beni iyi yönde değiştirdiğin doğru. Aynı zamanda … bir erkeğin beni elde etmek bu kadar entrika çevirmesi çok gururumu okşadı. Şimdi geriye bakınca tüm olanlar bir şekilde komik geliyor”

 

Ahahaha, Ruby yüksek sesle güldü.

 

“Sadece şu,” Ruby devam etti.

 

“Eğer gerçekten suçlu hissediyorsan, bana gerçek yüzünü göster.”

 

“…”

 

Bunu istiyordum, bu yüzden Ayna yeteneğini iptal ettim.

 

Orijinal ince Japon erkeği halime geri döndüm.

 

“İsmim Motoki …”

 

“Ah, aynı hayal ettiğim gibi …. Nefret edemeyeceğim asi bir çocuksun … Çok tatlıısın”

 

Ruby kafamı sıkıca devasa göğüslerine yasladı ve defalarca “kawai, kawai” dedi ve bana öpücükler verdi.

 

… bu da ne, rüya mı görüyorum acaba?

 

*<<Forumlarda insanların inandıkları tipleme şu>>

 

Tekrar mı öldüm acaba ….

 

“Söylesene, Motoki-kun … bana yaptığın onca ayıp şeyden sonra, bunun sorumluluğunu alacaksın, değil mi?”

 

“A, ah …”

 

Beni “-kun“olarak çağırıyordu, o kadar da kötü değil, ha.

 

“Aynı zamanda … eğer hamile kalırsam onun da sorumluluğunu alacaksın, değil mi?”

 

“Kızlar bu konuda çok ısrarcı, değil mi …”

 

Boş caddenin ortasında Ruby’yle flört ediyorduk.

 

Sonra,

 

“R, Ruby …”

 

Aniden bir ses duyduk, Ruby kafasını sesin kaynağına çevirdi.

 

Yuutarou oradaydı.

 

Yeniden doğmuş Dünyalı orta okul bebesi.

 

Kendi hareminde olması gereken bir kızın ortalık yerde başka bir erkekle flört etmesi onu şoka uğratmıştı.

 

“Yuutarou … seni tanıştırmama izin ver”

 

Ruby sakince konuştu.

 

“Erkek arkadaşım, Motoki”

 

“A, ah … memnun oldum”

 

Yuutarou sesi titreyerek Ruby’yi ve beni tebrik etti ve ardından bir hayalet kadar soluk bir şekilde geldiği yoldan geri döndü.

 

Çok ağır bir şok geçiriyor olmalı.

 

Orta okul çocuğunun oyuncaklarından biri elinden alınmıştı.

 

“.....”

 

Sonra, onu gördüm.

 

Yuutarou’nun sırtından, bir tutam dumansı bir şey çıktı ve göğe doğru yükseldi.

 

Bu muhtemelen Yuutarou’nun gücünün bir parçasıydı...

 

Ruby’yi ondan çalarak Hikayesinin bir kısmını parçalara ayırmıştım. Yuutarou tanrıçanın kutsamasının bir kısmını kaybetmiş olmalı.

 

…İşe yaradı.

 

Eğer Yuutarou’nun kızlarını çalmaya devam edersem, eminim gelecekte daha da güçsüz olacak.

 

Extacy12: ATG’den daha iyi bir seri dedim de Yun Che bile bu kadar şerefsizlik yapmaz. PÜ

&&Motoki haremi ne kadar daha büyütecek? Rubyi yanına alacak mı? Bu arada Liu neler yapıyor? Motokiye sinirli mi?

&&Merak ediyorsanız Takipte kalın;)